Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 360-380 / Aktif Sayfa : 19
Dünya çapında tanınan önemli tarihçimiz Kemal Karpatın Timaş Yayınlarından çıkan ikinci kitabı Kimlik ve İdeoloji, Türkiyenin ideolojik serüveniyle ilgili makaleleri bir araya getiriyor. Ülkenin demokratik bir düzen kurmak için geçirdiği dönemleri inceleyen kitabın ana konusunu iktidar ve muhalefet ilişkileri oluşturuyor. Kitapta Karpat, Türkiyenin modernleşme sürecinde kimlik oluşumlarının izlerini Osmanlı tarihinde arayarak okura çok boyutlu bir politika ve tarih okuması sunuyor. Osmanlının son yıllarınd
Osmanlı'nın Pera'sından Beyoğlu'na... (1923-2003) Osmanlı'nın Pera'sı, Cumhuriyet'in ilanından sonra da kentin önemli bir merkezi olma özelliğini sürdürdü. Yeni adıyla Beyoğlu, özellikle de İstiklal Caddesi, İstanbul sakinlerinin, taşradan ve yurtdışından gelen ziyaretçilerin ilgisini çekmeye devam etti. Aynı zamanda sanat ve kültür yaşamının kalbi olarak tüm coşkusuyla aydınların, eğlence meraklılarının buluşma noktası, son moda alışveriş olanaklarının merkezi oldu. Turan Akıncı, İstanbul'un gözbebeği B
Tükendi
İhraç malı olarak sadece "Dualar ve Emirler"i olan bir devletin, dünyanın en kalabalık topluluğunu yönetip dünyanın en zengin devletlerinden biri olabilmesi "Vatikan Mucizesi"nden başka hangi kelimelerle tanımlanabilir ki? 2000 yıldır ayakta kalan Hıristiyanlık ve onun en güçlü temsilcisi Vatikan'ın gücünün kaynağı nedir? Tarihte nice hanedanlar gelip geçmiş, nice devletler kurulup yıkılmışlar, nice barış antlaşmaları en çok 40-50 yıl dayanabilmişken, Papalık bütün bu altüst oluşlardan kendini koruyup ayakt
Oryantalist ve Avrupa merkezli görüşe göre gücünün doruğundaki Osmanlı İmparatorluğu, Avrupa üstünlüğü ve gelişen teknolojik gelişmeler karşısında kendini yenileyemeyip gerilemeye başladı. İleri sürülen tüm bu tezlere göre, Osmanlılar muhafazakâr oldukları için dünyada meydana gelen dönüşüm sürecine mesafeli kalmayı tercih ediyor, bu da teknolojik gerilik olarak tezahür ediyordu. Oysa Osmanlılar, Avrupa askerî teknolojisindeki gelişmeleri oldukça yakından takip etmiş, Avrupa ve Ortadoğulu rakipleri üzerinde
Tükendi
Onlar, bir rüyadan devlet çıkaran milletin, bir devleti rüya ile ayakta tutmaya çalışan anneleriydiler... Asırlarca yedi iklime, adaleti, barışı, insana saygıyı ve onuru, refahı ve dayanışmayı götüren, Osmanlıyı bir medeniyet mührü kılan ruh, onların tezgâhında dokundu. Çoğu kez tarihin solgun, eskimiş ve öne çıkarılmayan sayfalarında kaldılar, öne çıkanların ise kadınlık, eş ve annelik hisleri ya yadsındı ya da başka türlü yorumlandı... Güzelliklerinin ötesinde, pek çok meziyetlere sahip, cihana hükmeden
Tükendi
Tanzimat Dönemi'nde değişmeye başlayan mizah anlayışının seçkin ve dikkate değer kalemlerinden Âli Bey'in Düyûn-ı Umûmiye müfettişi olarak 1885-1888 yılları arasında çıktığı seyahatin güncesi olan Seyahat Jurnali gördüğü yerlerin coğrafi, demografik ve kültürel özelliklerini aktaran önemli bir tanıklıktır. Kendisinin, "Bu jurnalin içeriği sadece gözlemlerden oluşmaktadır. Bir meziyeti varsa o da Irak gibi uzak memleketlerin ve özellikle Hindistan şehirlerinden bazılarının buralarca bilinmeyen durumlarına ve
Pavlov'un aç köpekleri, insan davranışı hakkındaki gerçekleri nasıl ortaya çıkardı? Radyo ile gelen "çılgın" kimdi? Bir ulusun çocuklarını hangi aşı kurtardı ve nasıl ortaya çıktı? Bilimde Parlama Anları dönemleri, olayları ve insanları tanımlayan bu anları anlamaya ve tanıtmaya çalışır. IVF'den ilk bilgisayarlara, koyun Dolly'den iskelet Lucy'e kadar her şeyi kapsayan Bilimde Parlama Anları, yirminci yüzyılın en önemli dönüm noktalarını ve bugün dünyamıza nasıl etki ettiklerini araştırıyor. Karakter profil
Gündelik hayata etkileri bakımından değerlendirilecek olunursa bir mesele olarak şehir, insan hayatını doğrudan etkileyen en önemli meseledir. Çünkü ne kadar kaliteli şehirlerde yaşadığımız ya da yaşadığımız şehri ne kadar iyi kullandığımız bir tartışma konusu olsa da nüfusumuzun çok büyük bir kısmının şehirlerde yaşadığı ve kentli oluşumuz tartışma götürmez bir gerçektir. Elinizde tuttuğunuz bu kitap tam da bu meseleyi tarihsel derinliğiyle ve farklı boyutlarıyla ele almaktadır.
Edebiyat toplumsal olguları yansıtması açısından her zaman değerli bir sosyolojik araç olmuştur. Edebiyat sayesinde toplumu doğrudan gözlemlemek yerine, onu kavramada dâhiyane bir yeteneğe sahip olan edebiyatçının yansıttıkları üzerinden şaşırtıcı varsayımlara ulaşabiliriz. Özellikle toplumsal tarih çalışmalarında ancak edebî metinler sayesinde geçmişte yaşanmış sosyal ilişkilileri, olayları ve yapıları betimleme şansımız olur. Edebiyatın toplumla olan ilişkisi bununla sınırlı değildir. Edebiyatın bizzat ke
Askerler Türkiyede siyasal yaşamın başaktörleridir. Askerlerin Türk siyasetindeki rollerinin geçmişi modern Türkiyenin tarihinden çok daha eskidir. Birçok padişah ordunun baskısıyla tahttan indirilmiş veya tahta çıkarılmıştır. Bunun dışında toplumsal alanda da askeri zihniyet ataerkil bağlarla toplumun düşünce yapısına ve davranış şekline sirayet etmiştir. Modern Türkiyede de durum bundan çok farklı değildir. Türkiye Cumhuriyeti yaklaşık 90 senelik tarihinde birçok askeri müdahaleye sahne olmuş ve başta an
Dünyaya gelen herkesin bir hayat hikâyesi vardır. Burada okuyacaklarınız da baba oğul iki ömrün hikâyesidir. Umarım gençler için yararlı olur.H. Necati Demirtaş
Tükendi
Samsun'dan Sivas ilimize bir hat çekelim. Bu çizgiyi, Iğdır ilimize uzatalım. Çizgimizi, Hopa ile birleştirirsek, topraklarımızın aşağı yukarı dörtte birini sınırlamış oluruz. Günümüze kadar buranın edebiyatı yazılmamıştır. Bu bölgede herhangi bir köye gidiniz. Herhangi bir kişiyi seçiniz. Onu "Macirlik" hakkında konuşturunuz. Konuşmayı kağıda dökünüz. Anlatılanlar o kadar çarpıcı, öylesine dramatiktir ki, insana, "Bu bir usta yazar elinden çıkmış roman olmalı?" düşüncesini çağrıştırır. Özellikle "Seferberl
Tükendi
Göç eden insanların kültürel, sosyal, politik ve ekonomik bağları çözülür. Başka bir yerde, başka bir biçimde bağlanmak üzere... Belki de hiç bağlanmamak üzere... Göç sadece bir yer değiştirme değil, toplumsal değişmelerin en güçlü unsurlarından biridir. Göçler, farklı fiziksel yapılara, din, kültür ve dillere sahip toplulukları karşı karşıya getirir ve bu toplulukların bir arada yaşamalarına, böylelikle etkileşim içine girmelerine neden olur. Yeni ırklar, yeni kültürler, yeni idare ve yaşam biçimleri d
Tükendi
Bizans Tarihi ve Uygarlığı Merkezinden Cécile Morrisson yönetiminde yürütülen bu eşsiz çalışma, Doğu Roma veya tarihçilerin sonradan yakıştırdığı isimle Bizans İmparatorluğunun kuruluş dönemini anlatıyor. Bu Doğu imparatorluğu Batıdan daha istikrarlı ve daha zengindir aslında ve Iustinanosun Vandallardan Afrikayı, Ostrogotlardan İtalyayı ve Vizigotlardan İspanyanın güneyini geri almasının da gösterdiği üzere, Roma Birliği fikrine hiçbir zaman sırtını çevirmemiştir. Bizans Dünyası üst başlığı altındaki üç ci
Tükendi
Sarı Paşam, yirminci yüzyılın en büyük lideri Mustafa Kemal Atatürkün çocukluğuna, gençliğine, psikolojik ve düşünsel köklerine yapılan derin ve büyülü bir yolculuğun gerçek hikâyesidir. 1800lü yılların sonudur... Osmanlı İmparatorluğu, emperyalist bir kuşatmayla çevrilmiştir. İstanbulda Sultan II. Abdülhamit nefes aldırmayan bir istibdat düzeniyle tüm dizginleri ele geçirmeye çalışmaktadır. Selanikte vatansever, özgürlükçü subaylar gizli bir cemiyet kurmuş, ihtilal hazırlığı yapmaktadırlar. Jön Türkler A
Bu kitaba konu olan eser, buyuruldu adı verilen ve sadrazamların 18 yüzyılın ikinci yarısında farklı makamlardaki görevlilere yazdıkları emirleri ihtiva eden bir mecmuadır. Buyuruldulardan bazıları, bu dönemdeki bürokratik usuller, piyasadaki paralara dair düzenlemeler, vakıfların idaresi, devlet alacaklarının tahsili, resmî merâsimler, Avusturya ve Rusya ile yapılan savaşlar hakkındadır. Sadrazamların emirlerinin büyük bölümüyse, İstanbul'daki gündelik hayatın idamesiyle ilgilidir. Bu emirler, payitaht sak
1923-1950 yılları arasında Türkiye'de tek başına iktidar olan Cumhuriyet Halk Partisi parti-devlet düşüncesi ile hükümet etmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi parti düşüncesini halka da mal etmek istemiştir. Bu istek yaratılan modern devlete modern toplum yaratmak biçiminde tezahür etmiştir. Cumhuriyet Halk Partisi parti ideolojisini ve Kemalizm felsefesini halka yaymak ve halkın bu düşünceleri benimsemesi için çeşitli kurumlar kurmuştur. Bu kurumlardan biri de halkevleridir. Halkevleri ilk olarak 1932 yılında
Tükendi
- Bu kitapta Doğu Türkistan davasının sembol isimlerinden biri olan Dr. Mehmet Yakup Buğra'nın biyografisi yer almaktadır. - Müellif bu eserde çoğunlukla 1949-1976 yılları arasında ki Doğu Türkistan'da Mao döneminde yaşanan ve bizzat şahidi ayrıca da mağduru olduğu hadiseleri de aktarmaktadır.
Tükendi
Onlar tarihimizin destanlaşan isimleri.. Onlar,kahramanlıklarıyla ve başarılarıyla nesiller boyu hatırlanacak, dilden dile söylenecek izler bıraktılar.Bu kitapta çocuklarımız, tarihimizi destana dönüştüren insanları tanıyacaklar ve tarihimizi sevecekler.
Tükendi
Kadim devlet geleneklerinde, tecrübeye dayanan bilgilerin dışında, teorik bir siyasi doktrin mevcut olmadığından devlet, hükümdarın güç ve otoritesinden başka bir şey değildir. Adaletin tesisi ve uygun siyaset, hükümdarın şahsi ve ahlaki meziyetlerine dayanır. Geçmişte bilginler, hükümdarların yanlış siyaset gütmeleri ihtimaline karşı onlara, iyi idarenin yollarını göstermişlerdir. İslam dünyasında yazılan siyâsetnâmeler de, kadim kültürlerden intikal eden adet üzere idarecilere, klasik şark tarzında bazı t
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 360-380 / Aktif Sayfa : 19