Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 173 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
Yazıklarımı okumayacaksın umarım sevgili yazar, Şu ana kadar yazdığım şeyleri kimseye okutmadım. Yoksa kağıda hep şehre olan nefretinizi mi döküyorsunuz? Elbette. Kalbimde iki yoğun duygu var. Bir nefret, bir hüzün. Şair bir insanın sermayesi hüzündür. Hüznüm giderse şairliğim gider. Ben onu içimde hep diri tutuyorum. Kağıda dökülen ise hep nefretim oluyor. Ve bilirsin şehre küs adamlar nefretlerini hep gizli tutarlar.
Tükendi
Söyleyin Celladıma söyleyin Gelip baş ucumda dursun İhanetimin bedelini ödeyeceğim gündür bugün Maşukuma söyleyin Beni vurulmadık yerimden vursun Yaralanmadık yerimin kalmayacağı gündür bugün Sevdalıma söyleyin Süslenip püslensin Gönül rotamın değişeceği gündür bugün Ahbaplarıma söyleyin Küsmesin darılmasınlar Görmemezlikten gelinecekleri gündür bugün Azrail'e söyleyin Gelip canımı alsın Ölüp ölüp dirileceğim gündür bugün Hızır a söyleyin İlmi ledünü sadrıma akıtsın Kimsenin anlamadığı şeyleri Konuşacağım g
Tükendi
Sordum bilgelere hangi sabah ? ezel sabahı hangi bilgi benlik bilgisi hangi ayna hakikat aynası hangi arayış kendinde, kendini hangi okuma varlığın özünü hangi perde ayrılık perdesi dediler...
Tükendi
"Allah'ım beni de affet." dedikçe imandan beslenen mutluluğun busesi oluşuvermişti gözyaşlarıyla ıslanmış al yanaklarında. Ağladıkça çevresini nur, çehresini sürur kaplıyordu adeta. Bastığı kaldırım taşlarına bile sevgi ve umut dolu bakışlarla bakıyordu artık. Kötülüklerden, kötülerden uzaklaşıyor olmak kalbe inen tarifi imkânsız bir sekine... Affedilebilir olduğuna inanmak, yüzünde beliren utangaç bir tebessüme dönüşmüştü. Yaralı gönlünde heyecanlı nağmeler söyleniyordu sanki... Bir devrimin sönmez meşales
Tükendi
Büyücülük, falcılık, üfürükçülük, cincilik... Hiçbir ayette Kur'anın konusu olmadı. Oysa şimdi; yığınla dini (!) kitapta falcılık, büyücülük, cincilik üzerine ahkâm kesiliyor. Allah'ın kelamı Kur'an-ı Kerim bir takım kımıl zararlısı tarafından güya büyüye uğramış kişiler suyundan içsinler, şifa bulsunlar diye kaplara ve kâğıtlara yazılıyor. İnananlar fala, büyüye, cine esir edilip üfürükçüye mahkûm ediliyor. Medeniyetler kurmuş, medeniyetler dönüştürmüş bir kitap ahmakça bir muamele ile basit, sıradan bir t
Tükendi
"Önemli olan gözlerdeki ışıltı değildir. O ışığın kaynağıdır. Nereden gelir, nereye gider hiç bilmezken, üstelik o kıpırtı senin ruhuna işleyen bir büyü olur adeta. Adı aşk belirtileridir bunun. Zamanla gün yüzüne çıkar kanıksanmış belirtiler. Ya sevmeye başlarsın ya da kalırsın, hiçbir şey yapmadan, yapamadan. Aşkın en çıkmazlarına yürümek belki çıkar ümididir. Ümitler yıkılmazsa hikayen başlar. Hikayenin dil bilgisi olur sevdiğin. Sessizce büyütürsün onu hikayende. Bazen kırılırsın, bazen mutlu olur sarıl
Bizimkiler Hikaye gibi, şiir gibi, roman gibi Biraz Ebu Zer, biraz Musab, biraz Hatice Yağmur gibi, damla gibi, deniz gibi Uzaklardan ışıkları görülen loş şehir evleri Yıldız, gece, ay Aniden önümüze çıkıp dalgınlıklarımızı şaşırtan bir şafak Altından geçmek için can atılan gökkuşağı Yok gibi, zor gibi, var gibi Durup dinlenilecek bir yudum sığınak Can gibi Onlar bizimkiler Bizimkilerden Musab, Bilal, Ebu Zer Yüreği yüreklerimize, sevdası sevdalarımıza, ağrısı ağrımıza benzeyen bizimkiler Bizden önce yü
Filistin kurtuluş mücadelesinin unutulmaz lideri ve kahramanı Şeyh İzzeddin el-Kassam, yaşadığı dönemde verdiği mücadeleyle bütüm müslümanlara örnek olduğu gibi bugün de örnek olmaya devam ediyor. Hayatını bu uğurda veren ve şehadet mertebesine ulaşan Şeyh İzzedin el-Kassam'ın ne yazık ki hayatı ve mücadelesi ülkemizde yeterince bilinmiyor. Bu kitap böylesine bir eksikliği gidermenin sonucu olarak hazırlanmıştır.
Tükendi
Hiç görmeden doğduğumuz bu(dünya) gurbet, hiç görmeden gideceğimiz vatanın habercisi değil midir? Her gün tefekkür, bolca bir tefekkür bahar'da yağan yağmura benzer; nasıl ki yağmur yağdıkça tohumlar çiçek açıyor otlar yeşeriyor, insan da düşündükçe yüreğindeki hakikat tohumları filizleniyor gün yüzüne. Derin derin düşünmekten korkmayın, çünkü ağacın kökleri toprağın derinliklerine kök saldıkça (indikçe) gövdesi, dalları ve yaprakları gök yüzüne çıkıyor, nefes alıyor, güneşine çıkıyor, ışığına çıkıyor. İns
Tükendi
Hani derle ya; Su alırsa gemi Batarmış delikten Kaptan olurmuş azat Usulünü bildiğinden Yolcular çok pişman... O gemiye bindiğinden
Tükendi
Bir gün dersin ortasında ders anlatmayı bırakarak herkese şöyle bir soru sormuştu. İçinde bulunduğunuz şu anda ne düşünüyorsunuz? Herkes bir şeyler söylemişti. Ama hiçbirinden mutluluğu ifade eden tek bir söz çıkmamıştı. Çoğunun ortak bir derdi; ?Öğrencilik mesleğinden nefret etmek.' Hemen hepsi de on sekiz yaşın üstündeydiler ve hepsi de altı yedi yaşından bu yana öğrencilik mesleğinin içindeydiler. Ama bu meslek öyle bir meslekti ki üniversite kazanamadığınızda elinizde hiçbir şeyin kalmayacağı bir sonla
Tükendi
1982'de Suriye'de Hafız Esad rejiminin baskıcı, zalim diktatörlüğü hüküm sürmektedir. Suriye, karanlık bir çete tarafından hapishaneye çevrilmiştir. Halkın ise adalet, özgürlük ve ilayı kelimetullah çağrısı kesintisiz devam etmektedir. Zalimler, güneşin yükselip aydınlığın her yeri kaplaması karşısında korkuya kapılırlar ve dünya tarihinin gördüğü en büyük zulümlerden, katliamlardan birini sergilerler. Kadın-erkek, yetişkin-çocuk, yaşlı-genç, hiçbir ayrım gözetilmeden bir şehir hunharca yok edilir. Diğe
Tükendi
Geçmişe dair ne çok özlem biriktirdik yüreğimizde... Çocukluğumuzu, oyunlarımızı, umutlarımızı, Masumiyet dolu yıllarımızı... Geleceğe dair masum hayallerimizi, bizi en çok sevenleri ve sevdiklerimizi... Yarını düşünmeden yastığa başımızı koyduğumuz geceleri... Dünün pişmanlıklarını düşünmeden, yaşadığımız bugünlerimizi... En çok da günahsızlığımızı özledik...
Tükendi
Yirminci asrın son çeyreğinde yalnızca Allah'a inandıkları için kadın, erkek, çocuk demeden şehit edilen binlerce insan... Gözleri yaşartan Yürekleri ürperten Canavarca katliamlar... Atom çağında moden dünya... Ajanslar, gazeteler, televizyonlar, radyolar.... Bir milyar müslüman Ve sessizce yok edilen Mazlum şehir, Şehit Hama
Tükendi
"Kendinle anlaş ve kendini aş" Her yanlışından sonra kendini acımasızca eleştirmeyi bırak. Davranışlarını sürekli yadırgamaktan ve kendini insafsızca yargılamaktan kaçın. Kendinle barışık ol. Üzüldüğünde, daraldığında, kırıldığında hemen kendini salıverme. Acı çektiğinde, mutsuz olduğunda kendini uçurumlara sürükleme. "Düşerken kendine bir tekme de, sen atma"
Tükendi
İslami kültürde Yusuf ile Züleyha, edebi bir tür olarak yer alır. Bu ikili üzerine yüzlerce kitap yazılmıştır. Allah'ın (c.c) kitabında yer verdiği Yusuf ve ?'Vezirin Karısı''na müfessirlerin,tarihçilerin ve edebiyatçıların ilgisi yoğundur. Özellikle edebi türler içerisinde Yusuf'tan daha çok Züleyha ön plana çıkarılır. Ve Züleyha'nın aşkı... Masum bir aşk ... Karşılık bulmayan bir aşk... Bu aşk uğruna adanan bir ömür... Ama bu aşkın günahın aşkı olduğu dile getirilmemiştir. Evli bir kadının kocasını h
Tükendi
Ve kitap bitmiştir. Usulca kapatır kapağı. Ama hemen bırakmaz elinden. Gözleri arka kapağındadır. "Bitirdin değil mi?" diye bir ibareye takılır gözü.Okumaya devam eder sonra: "Kapağını kapadığın her şey bitti sanıyorsun, değil mi?" Tıpkı göz kapaklarını kapatp görmemeye çalıştığın gibi. Hayır! Asıl okumaya o zaman başlarsın . Yarım kalmış cümleleri,söylenemeyen sözleri... Yazılmamış ama hissettirilmiş duygular yakandan tutmuştur bir kere. Artık kapattığın tüm kapaklar bu okumaları bitiremez. Yarım kalmış
Tükendi
Dostluk, Aşk, Hüzün Ve Tebessüm... Bu kelimelerin hep birlikte yaşandığı bir hayatı düşünün... *** Sen ne kadar kafana göre kurgular kurarsan kur, hayat sana kendi istediği rolü oynatır.
Tükendi
Ben kendimi göklerin ve yerin, bu ikisi arasındaki her şeyin; ateşin ve suyun, bulutların ve kuşların Rabbine bırakmıştım... Yanmış bir âşıktım ben. Kurduğunuz tuzaklar, attığınız ateş benim dünya telaşımın bitişi, sevgiliye vuslatın son demiydi. Heybesinde aşktan başka bir şey taşımayan bir muhacirim ben... Gün yüzüne çıkmış bir harfim... İçimdeki alfabenin yalnız cümlesiyim. Yalnızlığın bir başınalığına teslim olmayan, Melankolik bir rıhtımın yedivereniyim. Başağından kuşların, insanın ve medeniyetle
Tükendi
Bu kitap, yönetimini gazeteci yazar Yunus Emre ARVAS'ın yaptığı editörlüğünü Burcu CANBEY'in üstlendiği herenk. com sitesinin çok yazarlı kitap serisi projesinin ilk kitabıdır.İnsanlar iki yakasını bir araya getiremiyorken: karı koca, baba oğul ve kardeş kardeşiyle anlaşamıyorken, farklı kültür ve düşüncelerde ve farklı yaşlarda ülkenin birçok şehrinden bir araya gelmiş olan yazarlar; mahallelerine, ilçelerine, şe- hirlerine, ülkeye ve hatta tüm dünyaya siyasi, dini ve fikri ay-
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 173 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4