Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 360-380 / Aktif Sayfa : 19
Türkçe şiirin büyük ustası, Olvido ve Fahriye Abla'nın şairi, bütün şiirleri bir arada... Hoyrattır bu akşamüstüler daima. Gün saltanatıyle gitti mi bir defa Yalnızlığımızla doldurup her yeri Bir renk çığlığı içinde bahçemizden, Bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan Lavanta çiçeği kokan kederleri; Hoyrattır bu akşamüstüler daima. Dalga dalga hücum edip pişmanlıklar Unutuşun o tunç kapısını zorlar Ve ruh, atılan oklarla delik deşik; İşte, doğduğun eski evdesin birden, Yolunu gözlüyor lamba ve merdiven,
Bütün Çocuklar, bir kez olsun, anne ve babalarını cezalandırmak için ölmeyi düşünmüştür mutlaka. Ve nedense hep ağlamışlardır düşün sonunda. Belki bu öykü de bir cezalandırma Ağlama? Bunları oku. Denize karşı bir sigara yak. Tek şekerli, demli bir çay koy masaya, çok neşeli bir müzik çalsın mutlaka, kapat gözlerini, gülümse, çünkü... BÜTÜN KADINLARIN KAFASI KARIŞIKTIR, çünkü... Bir gün bir anda, bazı kızgınlıklarını unuttuğunun farkına varacaksın, artık pek düşünmediğini, çü
MIRILDANMALAR İçimden dedim, beraber yürüyelim olur mu Varsın gemilerimizi taşıyamasın sular Varsın yarı yolda uyuya kalsın Bize gönderilen bahar... İçimden dedim, beraber yürüyelim olur mu Varsın gölgemiz olsun hüzün Dilediği gibi uzatsın can evimize ayaklarını Varsın annemiz olsun tütün Hayat daha sert vursun yumruklarını. İçimden dedim, ilmeği kaçmış bir hayat bizimkisi Nedir alnımızdan öpmek için izimizi süren Kalmış mıdır kalesi düşmüş bir şehrin cazibesi Nedir yalnız bize yakışan bu serüven. Bu serüve
Avuç içinde saklanacak kadar küçük bir şey olsa aşk.... Keşke, saklayıp her yere götürebilsen. "Gönülçelen" hiçbirşey kalmasın üzerinde. Bırak onu, bırak kendi evinde. Kimse kimsede o kadar yol alamaz. Sakın bilmediğini söyleme, bilmezden gelme: Biri en fazla magmasını geçer diğerinin. sıra çekirdeğe gelince.... Her aşk, çamur gibi bir eriğedönüşür; yol, insanın çekirdeğinevarınca.
Özellikle yazdığı İstiklal Marşı sayesinde Türk milletinin gönlünde yer edinen Mehmet Akif Ersoy, yazdığı şiirlerle toplum meselelerini dile getirmekle kalmamış, onun çözüm yollarını da göstermiştir. Bu seçmeleri hazırlarken Safahat'ın mutlaka okunması gereken bir eser olduğu düşüncesinden hareketle her okuyucunun Akif'in şiir dünyasıyla tanışmasını sağlamayı amaçladık. Akif'in ideal bir gençlik hayalinin olduğunu ve bu gençliği Asım diye isimlendirdiğini biliyoruz. Milli şairimizin bu düşüncesini gerçekleş
HAKKA KUL OLMAK Kula kul olmaz asla Hakka kul olan. İyyakenabüdü ve iyya kenestain Diyor durmadan, Sure-i Fâtihan.
Tükendi
Sen miydin o, yalnızlığın mıydı yoksa Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi Dilimizde akşamdan kalma bir küfür Salonlar piyasalar sanat-sevicileri Derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni Yakanda bir amonyak çiçeği Yalnızlığım benim sidikli kontesim Ne kadar rezil olursak o kadar iyi
Tükendi
Sen miydin o, yalnızlığın mıydı yoksa Kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi Dilimizde akşamdan kalma bir küfür Salonlar piyasalar sanat-sevicileri Derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni Yakanda bir amonyak çiçeği Yalnızlığım benim sidikli kontesim Ne kadar rezil olursak o kadar iyi
Aradığım değil, bulduğum Sen, Esaretim değil, cesaretim Sen, İstanbul'dan ziyade, İstanbul'u özlediğim Sen, Sen İstanbul, İstanbul Sen... Bütün cesaretimle korktuğum Sen, Avazımın çıktığı kadar sustuğum Sen, Giden Sen, dönmemi bekleyen Sen, Sen İstanbul, İstanbul Sen...
Sinesinde, aksak kuşların gürültüleri Gam taşıyan bağrı Ve Kısa yürüyüşlerinin sahibidir gülistan.
Tükendi
yürüdükçe yüzleri maskeli insanlar çıktı karşıma sokak köpeklerini jurnalleyen monologlar çıktı yolun karşı tarafı çiftlere ayrılmış bando cümbüşü bu tarafı fi tarihinden yazgılı, serkeş başım gözüm üstüne bir tohumu bahar düşünden uyandıracak
Tükendi
Derin bir rüyadayım Asla uyanamam çığlığına. Kör olurum cahil bir budaktan Hatta sararıp düşen yapraklar Yol etmiştir ömrümüzün rıhtımına. Deniz öyle tuz kokar, Gökyüzü öyle mavidir, Balıklar keyiftedir kıvançlı. "Bu özgürlük benimle Yaşanan sana uzak" der gibidir. Kadındır aşkı, tutkuyu, ayrılığı, vuslatı, kanımızı ateşleyen. Enerjiyi ve belki nefret ve dahi ihaneti, sadakati yaşatan. Bu sebeptendir, ‘Kalemimdeki Kadın Kokusu' diyor şair. Dünden yarına uzanmak için yazdığı mısraların arasında kaybolmaya,
Tükendi
Sevgi sonu olmayan bir çukurdu Ona sadece düşenler sarıldı Ya da sarılanlar düştü Hepimiz güvendik, aldatıldık, dağıldık, toparlandık, kimi zaman toparlanamadık. Hepimiz ortak kaderde buluştuk: Aşk... Neydi aşk? Kime ne hissettirdi? Can mı yaktı yoksa mutlu mu etti? Onu sevdik mi yoksa onu sevmeyi mi sevdik? Bu bir sevgiliye hitap! Bir aşkın dışavurumu... 61
Tükendi
Ben, Hırçın dalgalardaki Kâğıttan bir gemi. Sen, En derin denizlerdeki Bir tufan misali... *** Yüreği sevgiyle dolu yürekler için ne de zor özlemek, beklemek ve umut etmek... Bu dizelerin arasında dolaştıkça belki kendinizden bir parça bulacaksınız...
Tükendi
Dağların durduğu böyle anlarda Yalar yarasını içte bir geyik Her yerden bir şeyken dünya Sağa çekip ağaçları seyrettik.
Komik bir tarafı var bu sırrı saklamanın Kuşlar da uçar kanatlanıp içine, Cama yaslanan yanak elbet ağlamak ister Ve kartlar açılınca yüzmeyi bilmeyenler İçin söylenen şarkı Yağmurdur ama diner. Büyükler vardır sonra, mürüvvet denen simyanın Peşinden giden avcı, hep gerisin geriye Bilir ki çiçeğini bir fakire verirse Soldurur onu fakir ama titrer üstüne. Ablalar vardır sonra, aynalardan çıkmayan Boğulur beyaz atlı, mıhlanır göğe turna. Küçükler vardır sonra, ölmek nedir bilmeyen Bırakmazlar bir türlü uyku
Acıyla gülümser İbrahim´in şiiri. Ne gösteriş, ne riya. Onun şiiri, parıldayan bir diş, buluttan sıyrılan güneş, kabuğu kalkmış yara, bir günahtan arta kalan pişmanlık, dumanı üstünde bir bardak çay, ne varsa yani kendiliğinden ve açık, işte öyle. Onun şiirlerini okurken aniden sesler kesiliyor, ortalığı derin ve hüzünlü bir sükut kaplıyor. - Mustafa Kutlu, Yeni Şafak - İbrahim Tenekeci var, şair. Tenekeci, şiirden uzaklaşmış bir çok insanı şiire döndürebilecek bir kaleme sahip. - Haşmet Babaoğlu, E Edebiya
Çocukluğumdan beridir kırk yıldır okuyup yazsam da düşünce ve edebiyat dünyasına yirmi yıl önce hece şiiri ve türkülerle dalmıştım. Tarifi zor duygulardı. Zihnimin farklı düşüncelere daldığını, yüreğimin hopladığını hissediyordum. Anadolu'nun farklı kültürel motifleri, ozanların haklı haykırışları beni derinden etkilemişti. Türkü sevdası beni hece şiiri ile tanıştırdı. Bu alanda teknik ve edebi bilgiler okudum, ustalardan ders aldım. Derken türkü dünyasının etkisi beni de hece şairi (Ozan) yapmıştı artık. Y
Tükendi
Geceleri küçük dozlarda, şiirler kalbi parçalayan ayrık kızları üzen daha da üzen, üzmek için yazılmış ilaç kutuları sessizce bölüyor küçük küçük mutluluk parçalarını oralarda neşe, didem madak, cam kâseler parçalanıyor bunları ancak sen saklayabilirsin kangren eden anıları muayene için kesilen fiş hani arkasına sıkıntıdan kısa şiirler yazılan g özyaşları damlalarının üzerine aktığı holokost kâğıtları gibi kadın şairlerin kanlarıyla yazılan küçük şiirler gibi morkara nedensiz yere kahreden sadece sesleriyl
Her zaman bir açık kapı arıyorum. Sana giden yolların baharında. Bana güldür, cennettir. Bahçelerin en güzeli de senli olandır. Bu gecedeki soğukluk, Yokluğundan. Ellerin ellerime değmediğinde, Buz keser bu narin bedenim. Sana giden yolların baharında, Sensizliğin gecesinde. Gecelerin zemheri soğuğunda, Sana divane bir ben. Yürürüm yavaş adımlarla, Sana giden yolların baharında. Gecelerin zemheri soğuğunda, Buz tutmuş deli bir ben.
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 360-380 / Aktif Sayfa : 19