Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 223 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
Değişime olan inançsızlık dünyanın sonunun eli kulağında olduğuna inanılmasına, türlü türlü distopyaların kurgulanmasına zemin hazırlıyor. Kadınların çeşitli biçimlerde anbean maruz kaldığı şiddet birçoklarınca kanıksanıp olağanlaştırılırken, kadın özgürleşmesinin siyasi ifadesi olan ucu açık bir tasarı olarak feminizmin sesleri de çeşitli mecralarda tektipleştirilerek itibarsızlaştırılıyor. Fakat kadınlar direnip mücadele etmeye, başka bir dünyanın hayalini kurmaya devam ediyorlar. Alexandra Brodsky ve Ra
Günümüzde ikinci sınıfa indirgenen, ezilen, itilen, şiddet uygulanan, ötekileştirilen, metalaştırılan, evde hizmetçi, dışarıda işçi, cinsel obje, çocuk doğurma makinası olarak görülen kadın: erkek aklı ve oyunları ile sürekli pasivize edilmektedir. Kadını antolojik (varlık bilimi) olarak doğru anlamalıyız. Kadına bin yıllardır dayatılan baskı ve kör düğümleri aşıp erkek özne, kadın nesne erkek sahip, kadın köle yanlışını terk etmek zorundayız. Eşitlik, özgürlük, hoşgörü ve demokrasi isteniyorsa kadının ya
Tükendi
"Hayatınızda negatif düşünceler, insanlar, sizi kötü hissettiren ortamlar mı var? Oysa ki, her şey ve herkes sizi mutlu etmeyi arzu edenlerle dolu olsa, ne güzel olurdu hayatınız değil mi? Peki ya bunun mümkün olduğunu söylesem? Kimse gibi olmadan, sıradan olmadan, özünüzdeki sizle özgün yaşayarak. Şu an belki de iç sesinizi, ruhunuzu yani kendinizi dinlemek, anlamaktan çok uzakta ve derin bir uykuda olabilirsiniz. Bedeniniz bir tarafa gidiyor, zihniniz başka bir yöne, hatta ruhunuz kaybolmuş bile olabilir
"Feminist Sosyal Politika: Bakım, Emek, Göç" adlı bu kitap sosyal politika alanını feminist bir mercekle inceliyor. 1990'lara değin sosyal politikanın odağına oturan erkek işçinin dışında, ev içi ücretsiz emek, güvencesiz kadın emeği gibi mecralara dümen kıran bir sosyal politika kitabı görüyoruz karşımızda. Bu kitap, hizmet sektörünün eğreti işlerinde kadınların konumundan, bakım emeğine, göç ve sığınmacılığa kadar uzanan güncel tartışma alanlarını toplumsal cinsiyet deneyimleri üzerinden yeniden yorumluy
Tükendi
"Akşam eve döneceğimiz saate göre rota belirlemek, evden çıkarkenşehrin nerelerinden geçeceğimize göre kıyafet seçmek gibi gündelikhayatımıza dair ayrıntılar yanında bir de pek görünür olmayan konular var: ekonomik imkanlarımız dolayısıyla seçme imkanımız varsa, şehrin neresinde oturmak daha güvenli ve rahat? Mahalle hayatı, çocuğu olan bekar bir kadın için siteye göre daha mı güvenli?Yaşadığımız yerde çevremizle kuracağımız ilişkilerin sınırları olmalı mı? Erkek arkadaşlarımızın eve girip çıkması sorun olu
Tükendi
Kadın olmak ne demektir? Bir kadın olarak erkekler dünyasında nasıl yaşanır? Bu sorunun yanıtı her çağdadeğişiyor. Değişmeyenşey ise önyargılar: Kadın cinsi zayıftır; ikinci cinstir; erkekten aşağıdır; hükmedilen, boyun egendir. Kadın doğasının özgürce yaşanabildiği huzurlu bir dönem oldu mu hiç? Büyük büyük anneannelerimiz, asklarını ve anneliklerini nasıl yasıyorlardı? Erkekler eslerinin karnını denetimleri altına almayı ilk ne zaman akıllarına koydular? Çağlar boyunca kadınlar, çocukluklarını, ergenlikle
Tükendi
Alev Özkazanç, elinizdeki kitapta ağırlıklı olarak Judith Butler'ın eseri ve queer kurama dair teorik sorgulamaların yanı sıra feminist ve queer politikaya dair güncel tartışmalara odaklanıyor. Yazar, "feminist ve queer" olarak adlandırdığı teorik-politik konumunu netleştirmeye çalışıyor. Özkazanç, bunu yaparken Butler ve queer'i radikal demokrasi ve hegemonya kavrayışı çerçevesinde değerlendiriyor. Kitapta savunulan teorik-politik perspektif, özellikle Türkiye'deki güncel tartışmalar eksenindeki yazı ve s
Tükendi
Cinsiyetli Olmak, 2005 baharında Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık'ta yapılan feminist etkinliklerden doğan makalelerden oluşan bir derleme. Felsefe, sosyoloji, psikanaliz ve edebiyat oturumlarına katılan akademisyen ve araştırmacıların feminist sorularla yönlenerek kendi alanlarını yeniden keşfettiği, feminist düşüncenin kavramlarını ve sorunlarını aydınlatarak ülkemizde kuramsal açıdan pek de zengin olmayan feminist literatüre bir katkıda bulunduğu, aile içi şiddeti, militarizmi, feminizmin ülkemizde nas
Tükendi
"Onlar bizim ne yaşadığımızı bilmiyorlar. Bizi diğer anneler gibi düşünüyorlar, ama bizim gizli bir hikâyemiz var. O gizli hikâyeyi çocuklarımız bilmeli. İçinde ne varsa... Ama buna hazır oldukları zaman öğrenmeliler." "Aslında birçok şey de yaşanmadan anlatılmıyor. Düşün küçücük yaşta yaşadıklarını; sürgün, sürgünden dağa, dağdan buraya, buradan anneliğe... Bu kadar şeyi, hepsini bir hayata sığdırmak..." Dağlarda başlayan hikâyeleri Güney Kürdistan'a, İsviçre'ye, Almanya'ya, Belçika'ya uzanan kadınlar...
Tükendi
?Hep başkalarınca üzerime vazife görülmeyen işlerle uğraşırken buldum kendimi. ?Sen mi kurtaracaksın?' diye dalga geçenler de oluyor, ?Sana mı kaldı?' diyenler de. Ben de, ?Evet bana kaldı,' diyorum. En azından pek çok insan gibi ikiyüzlü değilim. Doğrularımın peşinden koşuyorum. İçim rahat." Doğrularının peşinden gitmekten asla vazgeçmeyen Avukat Feyza Altun Meriç, bir ilki gerçekleştirerek duruşmaya yedi aylık oğlu Ali Yiğit'le birlikte girdi. ?Helal olsun," diyen de oldu, ?Madem çocuğunu bırakacak kimse
CHP İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi'den Türkiye'deki kadın hakları mücadelesine dair derinlikli bir çalışma. Tarihsel olarak konuya yaklaşan İlgezdi, bugün kadın hakları mücadelesindeki durumumuzu gözler önüne sererek geleceğe dair ışık tutuyor. "Kadınlar tarih boyunca, cinsiyet ayırımcılığı ve eşitsizliklerle karşı karşıya kaldı ve kalmaya devam ediyor. Ancak bu ezilmişliğin düzeyi, o toplumun ürettiği siyasal ve kültürel ortamla doğrudan ilişkili. Siyasallaşmış inanç sistemleri kadın ve erkeğe
Bebeklerin cinsiyeti anne rahminde belirlenir fakat asıl ayrım toplumda başlar: Erkek bebeklere mavi giydirilir, kızlara pembe; erkekler analitik düşünür, kızların duygusal zekâsı keskindir; erkekler ağlamaz, kızlar şefkatlidir; erkekler iş hayatında ve toplumda üst tabakalara rahatlıkla yükselirken kadınların yerinin ev olduğu iddia edilir... Tüm bu asılsız ayrımların dayanağı kimi zaman bilimsel kalıplara oturtularak meşrulaştırılan kültürel inançlar ve önyargılardır. Cordelia Fine, bu yargıların sağlamas
Tükendi
Çatışan Feminizmler, zamanımızın önde gelen dört feminist kuramcısının bir sempozyumda birbirlerini eleştirerek yaptıkları tartışmalardan oluşuyor. Feminizm ve postmodernizm üzerine önemli sorular soran; bu iki "izm"in kesiştiği ve ayrıldığı noktaları irdeleyen; öznellik, tarih yazıcılığı, etik, siyaset ve dil gibi konuları farklı perspektiflerden ele alan bir çalışma. Benhabib, Butler, Cornell ve Fraser feminizm ve postmodernizm üzerine tartışırken, bir yandan da bize feminizmin aslında sabit, içeriği ve s
Tükendi
"Beni, bu kitabı yazmaya iten bazı insanların ikiyüzlülüğü oldu. Kendi yanlışlarını görmeden, özeleştiri yapmadan, dar bir bakış açısıyla insanları linç eden, yeren ve dışlayan zihniyet, biraz garip gelecek ama benim motivasyonum oldu..." Avukat Feyza Altun, kadının derdini ele alıyor, sorunlara çözüm önerileri getiriyor, kadın erkek ilişkilerine yansıyan ve ilişkileri açmaza sürükleyen noktalara değiniyor, yol gösteriyor. Altun, tespitleri ve öyküleriyle konuşulmayanları, üstü örtülenleri, yok sayılanları
Tükendi
BU KİTAP HAYATINIZI DEĞİŞTİREBİLİR Kadınlar özgürlükleri için başlarını kaldırdıkça çaresizleşen erkeklerin şiddeti de artıyor. Erkek şiddeti sadece fiziksel değil, çok çeşitli biçimleri ve boyutları var. O nedenle özsavunma konusu bugün her zamankinden daha da gündemde. Belçikalı Irène Zeilinger uzun yıllardır kadınlara özsavunma dersi veriyor. Alanında tanınmış isimlerden biri olan Zeilinger, konuyla ilgili deneyimlerini Hayır Hayır Demektir adlı kitapta topladı. Kendisi kitabının bir özsavunma kursunun y
Tükendi
Feminizmi Düşünmek, Türkiye'de feminist hareketin öncü isimlerinden biri olan Şirin Tekeli'nin dönemlere ayırıp, bir araya getirdiği yazılarından oluşuyor. Kendisini "feminist kadın hareketinin en yaşlı üyelerinden biri" olarak tanımlayan Doç. Dr. Tekeli, YÖK'ün kurulmasından sonra üniversiteden istifa ederek, oluşmaya başlayan yeni kadın hareketinin bilfiil içinde oldu. Kadın hareketinin 80'lerdeki eylem yıllarını, 90'lardaki örgütlenme aşamalarını yaşadı; eylem içinde olduğu yıllarda toplumun her alanında
Tükendi
Bu çalışma, dört büyük kitabın hangi zaman, mekan ve toplumlara, hangi amaçla gönderildiğini açıklarken, Kur'an-ı Kerim'in zaman, mekan ve toplumları aşan bir yaşam dini olduğunu vurgulamaktadır. Kitabın asıl amacı, Kur'an-ı Kerim'deki kadının yaşamdaki yerinin altını çizmektir. Bunun sebebi ise, bugünkü İslam toplumunun kadına bakış açısının cahiliye dönemi yaşantısıyla gösterdiği benzerliklerin farkındalığını ortaya koyma ihtiyacı ve küreselleşme ile birlikte kültürel etkileşimlerin bir sonucu olarak, gü
Tükendi
Kadına yönelik şiddet, eleştirel erkeklik incelemeleri ve toplumsal cinsiyet konularına ilişkin önemli bir kaynak niteliğinde değerlendirilebilecek bu kitap aynı zamanda, hayata ve insana duyulan sevginin, kadının özgürleşmesine duyulan özlemin de bir dışavurumu niteliğinde... Çelik'in kitabı, daha ilk sayfalarda sizi sarsan bir şiirle başlıyor; "... Sen ey korkudan zulmü öğrenmiş kişi, Bitip tükenmeyen bu şiddet Korur mu sanırsın imkânsız tacını? ...Kendi zehriyle beslenir erkekliğin. Öldürdükçe kanaman b
Tükendi
Bilmek özgürleşmektir! Kadınlar vardır ve kadınların hakları vardır... Kadınlara evde, işyerinde, sokakta; severken, sevilirken, aldatılırken, şiddet görürken, tacize ve tecavüze uğrarken çaresiz ve yalnız olmadıklarını hatırlatmak amacını taşıyan bu kitap, Türkiye'nin en ünlü boşanma avukatlarından, kadın hakları savunucusu Altın Mimir tarafından kaleme alındı. Yasalardaki maddeleri ve hak arama yollarını bir uzman gözüyle eksiksiz ve anlaşılır bir dille okura sunan Kadının Hak Arama Rehberi hukuki bir kı
Tükendi
Kaynanalar, gelinler, eltiler, görümceler... Aralarında bazen dayanışma bazen rekabetle yürüyen, işin içine bedenin, güzelliğin, toplumsal statünün girdiği ilişkiler... Kimi zaman iltifatlarla, kimi zaman laf sokmalarla dışa vurulan beğeni, onaylama, dışlama, kıskançlık, haset gibi duygular... Kim, büyük aile hikâyesinin neresinde? Aile dediğimiz kurum, elbette yalnızca "kan bağı"ndan ibaret değil. Evlilik üstünden kurulan aile bağlarının dinamiğini çözme amacıyla görüşmeler yapan Çamoğlu, 1923'ten 1
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 223 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4