Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 715 kayıt bulunmuştur Gösterilen 140-160 / Aktif Sayfa : 8
Belgesel sinema, yönetmen tarafından hayal edilen bir dünya yerine içinde yaşadığımız dünyayı anlattığı için diğer film türlerinden ayrılır. Belgesel film farklı bir amaçla yapılır, yönetmen ile konu arasında farklı bir ilişki söz konusudur ve izleyici belgeseli farklı bir beklentiyle izler. Belgesel geleneği, izleyene bir gerçekliği aktarabilme iddiasına dayanır. Kamera önünde rol yapmayan insanları konu alması, filmin sahiciliğinin kanıtı olarak görülür. Bizi belirli bir görüş ya da bakış açısına inandırm
Tükendi
Metin Erksan, Türk sinemasının nadir yazar yönetmenlerindendir. Entelektüel kişiliği, filmlerinde yarattığı sıradan algının üstündeki karakterler, ele aldığı geleneksel kalıplar dışındaki konular ya da konulara farklı bakış açısı tamamen yönetmenin özgünlüğünün yansımasıdır. Birbirinden farklı türlerle, oldukça cesur filmlere imza atan yönetmen aynı zamanda sansürle de en çok karşı karşıya kalan yönetmenlerimizdendir. Gecelerin Ötesi, Sevmek Zamanı, Acı Hayat, mülkiyet üçlemesi olan Yılanların Öcü, Susuz Ya
Tükendi
Sinema eleştirmeni Tunca Arslan, dünya ve Türk sinemasından örneklerle "bitmeyen kavga"nın öyküsünü anlatıyor... · Eleştirmenlerden nefret eden yönetmenler, yapımcılar, oyuncular, köşe yazarları... · "Çete", "mafya", "yabancı sinemanın ajanı" suçlamaları... · Eleştirmenlere yönelik aforizmalar, hakaretler, saldırılar, tehditler, davalar... · "Birkaç eleştirmenin kellesi gidecek" diyen öfkeli yönetmenler... · "Ben de seni mahvedeceğim" diyerek intikam peşinde koşanlar... · "Kifayetsiz muhterisler, onları dah
Tükendi
"Seyyit Han yönetmen olarak bütün sorumluluğunu yüklendiğim ilk çalışmam, unutulmaz anılarımı içeren ilk 
gözağrımdır. Sanat hayatımın bir döneminin sonu, yeni bir dönemin ilk adımıdır. Bu yüzden özel bir önem taşır." –Yılmaz Güney "Seyyit Han, ünlü bir oyuncumuzun ilk filmlerinden biri oluşuyla da dikkati çekmektedir. Daha ilk adımda, kişisel bir anlatımın olanaklarını deneyen, başkişisini ve konusunu bir "mitos" katına ulaştırmasını bilen, "sade" bir film yapabilmek gibi en usta yönetmenlerimizin bile b
Bir sanat dalı olarak sinema, her sanat dalında olduğu gibi bir dünya görüşünü, yaşantı biçimini, farklı kültürleri ve ideolojileri yansıtmaktadır. Sinemaya diğer sanatlardan farklı kılan yan, onun hem gçrsel hem de işitsel özellikleri bir arada taşımasıdır.
Tükendi
Oyuncular söylediğiniz şeyleri yapmazlarsa ne yaparsınız? Genç bir yönetmenken her zaman kendi fikirleri olan oyuncularla ilk çalışmaya başladığındaki beceriksizliğini ve yaşadığı korkuyu anlatan yönetmen John Badham (Cumartesi Gecesi Ateşi, Savaş Oyunları, Özel Takip) hem sinemaseverlerin hem de mesleğinin her aşamasındaki oyuncu ve yönetmenlerin mutlaka okuması gereken bu kitapta çok değerli bilgiler veriyor. Gazeteci ve film yapımcısı Craig Modderno da kendi deneyimlerini aktararak bu ortak yapıtı zengin
Film ve video yapımına ilgi duyanlar, hevesliler, öğrenciler ve akademisyenler tarafından ilk çıktığı 2007'den bu yana ısrarla aranan Dijital Video ile Sinema, şimdi tamamen yenilendi ve güncellendi. ilk basımındaki gibi 1950'lerden bu yana gelen video macerasını özetleyen kitap bu yeni baskıda 2007 sonrası hızlı gelişimlere de yer veriyor: HDSLR devriminden, RAW video kaydına, renk düzeltme alanındaki yeniliklerden, 4K ve kasetsiz kameralara, dikey kurguya kadar bütün konulara değiniliyor. Teknik olarak
"Bu taslağı, filmi hayata geçirecek arkadaşlarımla bir toplantıda, böyle bir olay olmuşçasına anlattım. Yalan olmasın, ekipten bir arkadaşım, kimdi unuttum, ‘Nerde olmuş bu?' deyince, ‘Olmamış, biz yapıcaz işte,' dediğimi hatırlıyorum." Cem Yılmaz Hokkabaz Hayalindeki işi yapıp mutlu olurken ebeveyninin onu yetiştirirken kurduğu hayalleri yıkmamak, bir yetişkin olarak geçimini sağlayıp maddi sorumluluklarını yerine getirirken âşık olup ayaklarının yerden kesilmesini, çılgınlık yapmayı göze almak... Sahn
"Bizi, bize en iyi anlatan adam" konumundaki Cem Yılmaz, Yahşi Batı'da bu özelliğini Aslan Cinotri'lerin topraklarında bir kez daha inşa ediyor. Filmin genel iskeletine göz atıldığında da esprilerin çoğu, bu kez Türk olmanın, Batı (ama daha çok da Western) âlemindeki çelişkileri üzerine kurulmuş. Matbaanın geç gelmesinden "Bizi dört karılı biliyorlar ama kimse ‘Yedi Kocalı Hürmüz'den bahsetmiyor"a uzanan halkada, Yılmaz bütün zekâsını ve "ince görme" yeteneğini konuşturmuş. Arada da mesela Şerif Lloyd'un he
Tükendi
"Eğlenceli bir anı; Arif büyük bir arı tarafından kovalandığı sahnede 3 farklı şehirde çekilmiş planlarla neredeyse 2000 km yapar. Sahne totalde 12 saniyedir ve aslında 20 metre bile koşmamıştır. Tuhaf doğrusu... Eh sinema işte." Cem Yılmaz A.R.O.G: Bir Yontmataş Filmi G.O.R.A.'da tanıyıp sevdiğimiz "cin fikirli" Arif'in ilkel çağlara yaptığı fantastik yolculuk, Cem Yılmaz'ın hikâye anlatımında kat ettiği yolu göstermesi açısından son derece önemli, hem sinemacının kariyeri hem de Türkiye sinemasının "kı
"Sinemada Yapım ve Yönetim" adlı bu kitabım, uzun yıllardır sanatsal çalışmalarımın yanı sıra sürdürdüğüm akademik çalışmalarımın bir ürünü olarak ortaya çıktı. Geniş bir yelpazede verdiğim sinema derslerimin bir çeşit özeti gibi oldu. Kitabı, öncelikle öğrencilerim için; sinema sanatını öğrenme ve anlama cabası içinde, kuramsal ve uygulama derslerindeki kopukluğu gidermek, bağlantıları kurmalarına yardımcı olmak amacıyla bir başlangıç kitabı gibi tasarladım ve yazdım. Umarım sinema sanatına başlangıç yapma
Sinemayı düşten gerçeğe dönüştüren bir bakışın kitabıdır Türkân Şoray ile Yüz Yüze. Bir sinema sanatçısının sinemadaki ömrünün tanıklığı kadar, onun sinemaya ve hayata bakışını yansıtıyor. Feridun Andaç Türkân Şoray'ın öyküsünü yeni baştan kurdu bu söyleşi-anlatı kitabında.
Tükendi
Mark Twain'den bir alıntı yaparak sizlere sesleneceğim..."Olgun bir okuyucu, çoğu kez başkasının yazdıklarında yazarın düşünmediği güzellikler bulur, okuduklarına daha zengin anlamlar ve renkler kazandırır." Size ulaştığımız anda biliyoruz ki, yorumladığımız bu filmler; nasıl seyirciyle buluştuğu andan itibaren bağımsız bir hayat sürüyorsa, artık biz yorumcudan da bağını koparıp, bağımsızlaşacak... Söz üstüne söz eklenecek. Sinema eserlerinden kotardığımız bu yapıtla ulaşmayı amaçladığımız "belirli!" bir h
Tükendi
Pascal Bonitzer´in "Kör Alan" ve "Dekadrajlar" başlıklarını taşıyan iki kitabını bu Metis edisyonunda biraraya getirdik. Sinemanın gerçeklik ile ilişkisini sorgulayan "Kör Alan"da, dorukları temsil eden kimi isimlerle karşılaşıyoruz: Lumière, Griffith, Ayzenştayn, Bazin, Rossellini, Hitchcock, Godard. Bu doruklar, kimi zaman gerçekliğin montaj ve sinematografik planların müdahalesiyle parçalanması, kimi zaman da gerçekliğe duyulan şüpheli bir saygı biçiminde ortaya çıkıyor. Hitchcock´a özgü suspense´in sine
Tükendi
Şiddet estetizminin şair sinemacısı, Amerikalı yönetmen Sam Peckinpah, 1970'li yıllarda önlenemez bir öfkeyle şöyle diyordu: "Bana onun kellesini getirin!" Sinema yazarı dostumuz Ege Görgün ise, herhangi bir şiddet eylemine başvurmadan, Peckinpah ustaya göndermeli ama insancıl söylemle: "Ban onun portresini getirin." diyor. ‘O' kimin portresi? Ya da ‘onlar' kimdir?
Tükendi
365 Gün Sinema, film izlemeyi seven ama bazen milyonlarca seçenek içinden hangisini seyredeceğine karar veremeyen seyirciler için hazırlanmış.Seyircinin aklına o bayıldığı filmin adı bir türlü gelmiyorsa, okur arkadaş toplantılarını daha eğlenceli kılmak veya yalnızlığını sinema ile gidermek istiyorsa, 365 Gün Sinema, 732 film önerisiyle tam da istenilebilecek bir kılavuz. Bu rehber, bir ajanda niteliği de taşıyor. Yılın her günü için 2 filmin belirlendiği bu seçkide, filmlerin tarihte o gün yaşanmış olayla
Tükendi
Daha önce "Mutluluğun Resmini Yapmaya Çalışan Türk Sineması" adlı kitabıyla ülkemizde sinema araştırmalarına önemli bir katkı yapan Özgür Velioğlu, bu kitabında da Eşkıya, Ağır Roman ve Gönül Yarası gibi filmler üzerinden Türk sinemasında 1990 sonrası çizilen kötülük profilini anlatıyor...
Tükendi
Geçmişe yönelik bir hafızayı tesis ederken günümüzden geçmişi nasıl yorumlayabiliriz, geçmişle kurduğumuz ilişkiyi nostaljinin ötesine nasıl taşıyabiliriz soruları da üzerinde durduğumuz ve önemsediğimiz meselelerdi. Melodram ve güldürü türlerinin ağırlıkta olduğu Yeşilçam'ı ve mevcut sinema birikimimizi ele alırken hem kuşatıcı hem de sorularla filmlerdeki meseleleri derinleştiren bir bakış açısı yakalamak önemsediğimiz bir konuydu. Eskimeyen Filmler başlığıyla Bilim ve Sanat Vakfı'nda İstanbul Modern'le b
Tükendi
Sinemada Sesin Kullanımı Sinemada Sesin Fiziksel Özelliklerinin İncelenmesi / Taylan Özdemir Sinema, Dil, Düşünce "Söylesem Tesiri Yok, Sussam Gönül Razı Değil" / Turgay Seçkin Serpil Film Biçimi Nasıl Düşünür? / Meral Özçınar Sinemada Sesin Sessizliği Yeşilçam Döneminde Yerli Filmlerin Sansürü: Bir Müzakere ve Mücadele Alanı Olarak Film Sesi / Dilek Kaya Farklı Kadınlar ve Sessizlik Eşyaları / Deniz Bayrakdar Toplumsal Gerçekliğin Yansıması "Sinemada Gayrimüslim
Tükendi
"Festival günlerinde, aynı gün içinde izleyeceğim üçüncü filmin başlamasını, gözlerim yorgun ve beynim durgun olarak beklerken dahi ışıklar kapanınca heyecanlanmaktan kendimi alamam. İşte bu duyguyu hissetmeyenlerin, bir başka deyişle, sinemanın büyüsüne kapılmamış olanların, sinefilleri anlamasının zor olduğu kanısındayım.""Ruhuma Dokunan Filmler", bize, Neşe Ürel'in bir ömürlük "sinefil" emeğinin damla damla biriktirdiği filmlerden kareler izletiyor. Sadece perdeye yansıyanları değil, perdenin dışında
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 715 kayıt bulunmuştur Gösterilen 140-160 / Aktif Sayfa : 8