Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 880-900 / Aktif Sayfa : 45
Stefan Zweig'ın intihar etmeden kısa süre önce kaleme aldığı Satranç zulüm, saplantı, aklın gücü ve bu gücün yaratacağı kötülükleri ele alan ve yayımlandığından beri bütün dünyada büyük yankı uyandırmış bir klasik. Satranç tahtasının siyahı ve beyazı gibi iki kutbun –iyiyle kötünün, kibarla kabanın, insanla makinenin, akılla deliliğin, cehaletle bilginin, açgözlülükle tamahkarlığın– arasında, kendi içimizde bitmeyen bir satranç maçına devam eden bizim hikayemiz...
Tükendi
Da lgalar, yaşamın ritmini doğanın döngüsü ve zamanın akışıyla uyum içinde yansıtan bir metafordur. Birlikte büyüyen, üç erkek üç kız altı çocuğun, gençliğe ve sonra yaşlılığa uzanan bir çizgide izlediğimiz yaşamlarını kendi iç sesleriyle anlatan Dalgalar deneysel bir roman, Virginia Woolf'un en özgün yapıtı, kendi deyişiyle bir "oyun-şiir". "Ölü şair ne demişti, unutmuşsunuz. Ve ben sözleri size tercüme edemem ki bağlayıcı gücü sizi ip gibi sarsın, amaçsız olduğunuzu kafanıza iyice soksun; ve ritmin bayağı
Atina Dükü Tezeus ile Amazon Kraliçesi Hipolita'nın iple çektikleri düğünlerine sayılı günler kala dükün huzuruna çıkan bir baba, sözünü dinlemeyerek kadim yasayı çiğneyen kızı Hermia'yı şikâyet eder: Ona uygun gördüğü adamla evlenmeye razı değildir kızı. Bir başkasına âşıktır, ancak bu karşılıklı aşkla iç içe geçen iki karşılıksız aşk daha vardır. Bu sırada, zanaatkâr takımından bir esnaf kumpanyası, düğün için erkânın seyrine şayan bir oyuna hazırlanırken, ormanda Periler Kralı ile Kraliçesi arasında patl
Tükendi
Paul Lafargue, damadı olduğu Marx'tan Proudhon'dan çokça etkilenmiş bir Marksist. Onu bugün de hatırlanmaya değer kılan Tembellik Hakkı ise zamana meydan okuyan bir manifesto. Kapitalizmin vahşi çalışma koşullarına olduğu kadar, çalışmayı yücelten Marksist klişelere de erkenden savaş açıyor. Bir aylaklık övgüsünden ziyade, egemen amentünün beyinleri istilasına karşı bir uyarı sayılan bu kısa ve özlü metin, 21 yüzyılda da güncelliğini korumayı sürdürüyor. "Kapitalist uygarlığın hüküm sürdüğü ulusların işçi s
Kalplerinizde ve kitaplıklarınızda yer açın. Kızıl saçları, çilli burnu, tertemiz kalbi ve cesur ruhuyla yediden yetmişe herkesin kalbini kazanan Anne Shirley, maceralarıyla bir kez daha yüreklerinizi ısıtmaya geliyor. Artık on altı yaşında olan ve çocukluktan yetişkinliğe doğru emin adımlarla yürüyen Anne, yepyeni sorumluluklarla karşı karşıyadır. Bir öğretmen olarak idealleri uğruna en iyisini yapmaya hazırlanırken, hayallerin coşkusuyla atan narin kalbi gerçeklerle de yüzleşmek zorunda kalır. Ancak he
Vahşi kapitalizmin "altına hücum" dönemini konu alan yüzlerce eserin çoğu, altın arayıcılarının kişisel öykülerini yüzeysel bir yaklaşımla anlatır. Farklı bakış açısıyla diğerlerinden ayrılan Charlie Chaplin'in Altına Hücum filmi dışında, konuyu değişik bir biçimde irdeleyerek insanı evrensel boyutta sorgulayan en önemli eserlerden biri, Jack London'ın Beyaz Diş adlı romanıdır. Dünya görüşünü, "Köpeğe kemik atmak hayırseverlik değildir. Hayırseverlik, kendin de en az köpek kadar açken kemiği köpekle paylaşm
Tükendi
More describes a pagan, communist city-state governed by reason. Addressing such issues as religious pluralism, women's rights, state-sponsored education, colonialism, and justified warfare, Utopia seems remarkably contemporary nearly five centuries after it was written, and it remains a foundational text in philosophy and political theory.  
Anton Çehov'un henüz 24 yaşındayken yazmaya başlayıp "Antoşa Çehonte" takma adıyla yayımladığı Avda Trajedi yazarın tek romanıdır. On dokuzuncu yüzyılda Rusya taşrasında işlenen bir cinayetin iki anlatıcının ağzından aktarıldığı roman, polisiye türünün yenilikçi bir örneğidir. Eleştirmenler tarafından olgun Çehov'u öne çıkaran dikkat çekici bir çalışma olarak değerlendirilmiştir. Farklı sosyal sınıflardan insanların –kontların, soyluların, köylülerin, Çingenelerin ve umutsuz burjuvaların– sahne aldığı roman
Finding her comfortable bourgeois existence as wife and mother predictable after eight years of marriage, Irene Wagner brings a little excitement into it by starting an affair with a rising young pianist. Her lover's former mistress begins blackmailing her, threatening to give her secret away to her husband. Irene is soon in the grip of agonizing fear.  
Bu sırada çıkan dehşetli bir kasırga veya bir fırtına yolumuzu şaşırttı. Fırtına evvela keşişleme idi, sonra karayel esti, daha sonra da poyraza çevirdi. O zamandan itibaren o kadar dehşetle esmeye başladı ki on iki gün sürekli rüzgârın önünde gitmekten başka yapacak işimiz kalmadı. Kendimizi şansın ve fırtınanın istediği yere sürüklemesine terk ettik. Bu on iki gün içinde her saat batacağımızı beklediğimizi söylemeye gerek yok. Zaten gemide hiçbir kimse hayatının kurtulabileceğinden emin değildi. Bu fırtın
Tükendi
Üniversitede eğitim görmek için evinden ayrılan Aleksey Maksimiç, asıl okulun üniversite olmadığını, aksine hayatın kendisi olduğunu anlar. Her şeyin kitaplarda yazıldığı gibi olmadığını, yaşadığı acı tecrübelerle öğrenir. Kitaplarda anlatıldığı gibi aslında ideal köylü olmadığına, tersine köylülerin bir araya geldiğinde acımasız, yıkıcı bir canavara dönüştüklerine şahit olur ve zaman onu her geçen gün daha da büyütür ve olgunlaştırır.
Tükendi
Yetenekli olmasına karşın hayatında bir türlü başarıya ulaşamayan genç ressam Werther, bir taşra kasabasına taşınır ve orada tanıştığı güzeller güzeli Charlotte onun tüm hayatını değiştirir. Ona ilk gördüğü anda tutkuyla bağlanır, çaresizce aşık olur ama Charlotte evlenmek üzeredir. Werther bu ümitsiz aşkın pençesinde uzun süre çırpınır, sevdiği kadından uzak durmaya çalışır ama hiçbir şey ona olan aşkını unutturamaz. Geriye tek bir seçeneği kalır bahtsız aşığın!
Dostoyevskinin bir anti-kahraman başyapıtı olan bu eserde, kendisiyle çelişkiler yaşayan, hayata tutunamayan ve ağır çöküntü yaşayan bir karakter ele alınır. Özellikle varoluşunun kökenlerini sorguladığı bölümlerde yazar, hayal ürünü olarak nitelendirdiği bu anti-kahramanla hem kendini hem de zamanının insanlarını sorgulamaktadır. Yeraltından Notlar, belki de Dostoyevskinin hem bir itirafı hem de döneminin boş insanlarına olan nefretini kustuğu bir kitaptır.
M.Ö. İki bin yılı civarında Mezapotamyada tarih sahnesinde olan Babilliler oldukça gelişmiş bir medeniyete sahipti. Babil kelimesi ‘Tanrının Kapısı' demektir. Fırat Nehrini üzerinde verimli bir coğrafyayı mesken tutan Babilliler, siyasi ve kültürel konularda büyük gelişmelere imza atmışlardır. Sami ırkına mensup Babilliler, M.Ö. iki binlerde Arabistan'dan Mezapotamya'ya göç etmişler, burada Akad topraklarına sahip olmuşlardır. Babillilerin başkenti Babil şehri, günümüzde Irak'ın El Hila kasabası üzerinde ye
Yetim bir kızdır Varvara Alekseyevna ve başına gelmeyen kalmamıştır. Uzaktan bir akrabası olan Makar Devuşkin sahip çıkar bu zavallı kızcağıza ama Makar Aleksiyeviç de üç kuruş kazandığı memur maaşıyla zar zor geçinen bir adamdır. Yine de sırf Varvarasını, meleğini mutlu etmek için varını yoğunu onun uğruna harcar ta ki elinde hiçbir şey kalmayana kadar. İkisi de yoksuldur, çaresizdir, zavallıdır ama birbirlerini ayakta tutmayı başarırlar. Birbirlerine her gün mektup yazarlar, her gün üzüntü ve sevinçlerini
İnsanlığın İnsan olma sürecini ele alan Jack London, bunu bir çocuğun rüyalarından esinlenerek kaleme alıyor. Hem ilkel hem de çağdaş bir benliğe sahip olan bu çocuk, geçmişini gördüğü rüyalar aracılığı ile öğreniyor. Dostluğu Sarkık Kulak, düşmanlığı Kızıl Göz ve aşkı Hızlı ile tadan bu ilkel insan, tüm hayatı boyunca edindiği izlenimleri kendisinden sonraki kuşaklara aktararak bir yerde modern insan ile birleşiyor. Yüksekten düşme rüyalarının kaynağı nedir bilir misiniz? Atalarımız olan Ağaç İnsanların s
Don Quixote has become so entranced reading tales of chivalry that he decides to turn knight errant himself. In the company of his faithful squire, Sancho Panza, these exploits blossom in all sorts of wonderful ways. While Quixotes fancy often leads him astray-he tilts at windmills, imagining them to be giants-Sancho acquires cunning and a certain sagacity. Sane madman and wise fool, they roam the world together-and together they have haunted readers imaginations for nearly four hundred years.
Dorian Gray is having his picture painted by Basil Hallward, who is charmed by his looks. But when Sir Henry Wotton visits and seduces Dorian into the worship of youthful beauty with an intoxicating speech, Dorian makes a wish he will live to regret: that all the marks of age will now be reflected in the portrait rather than on Dorian's own face. The stage is now set for a masterful tale about appearance, reality, art, life, truth, fiction and the burden of conscience.
Shocking his stodgy colleagues at the exclusive Reform Club, enigmatic Englishman Phileas Fogg wagers his fortune, undertaking an extraordinary and daring enterprise: to circumnavigate the globe in eighty days. With his French valet Passepartout in tow, Verne's hero traverses the far reaches of the earth, all the while tracked by the intrepid Detective Fix, a bounty hunter certain he is on the trail of a notorious bank robber.
Beowulf first rescues the royal house of Denmark from two marauding monsters, then returns to rule his people for 50 years, ultimately losing life in a battle to defend the Geats from a dragons rampage. The poem combines mythical elements, Christian and pagan sensibilities, and actual historical figures and events in a narrative that ranges from vivid descriptions of fierce fighting and detailed portrayals of court life to earnest considerations of social and moral dilemmas.
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 880-900 / Aktif Sayfa : 45