Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 940-960 / Aktif Sayfa : 48
"Hüseyin Rahmi'nin romanlarının, öykülerinin popüler b oyutunun ağır bastığı tartışılmaz: Sürükleyici, olumlu anlamıyla ‘eğlendirici', çok renkli karakterlere yaslı, d elifişek olay örgüsüne sahip olmalarına karşın hiçbiri ‘hafif' yapıtlar olarak değerlendirilemez. Güçlü kültür altyapısı vardı yazarın, Schopenhauer ya da Nietzsche gibi zorlu düşünürlere ilgi duymuştu. Münzevi bir yaşam sürüyordu Heybeliada sırtlarındaki köşkünde; gelgelelim sonsuz bir depo oluşturmuştu topluma yönelik gözlemlerinden. Üstüne
Lev Nikolayeviç Tolstoy (1828-1910): Anna Karenina, Savaş ve Barış, Diriliş'in büyük yazarı, yaşamının son otuz yılında kendini insan, aile, din, devlet, toplum, özgürlük, boyun eğme, başkaldırma, sanat ve estetik konularında kuramsal çalışmalara da verdi. Bu dönemde yazdığı roman ve öykülerinde yıllarca üzerinde düşündüğü insanlık sorunlarını edebi bir kurguyla ele aldı. Tolstoy otobiyografik özellikler taşıyan Şeytan öyküsünü yaşanmış bir olaydan yola çıkarak kısa bir sürede yazar ve eşinin bulmasından çe
Tükendi
Ay ve Altı Peni, Londra'da yaşayan sıradan bir borsa simsarının resim yapma tutkusuyla bütün düzenini bozup Paris'te ve ardından Tahiti'de maceralara atılmasını konu edinir. 1919 yılında yayımlanan roman hem kurgusal bir ressam olan Charles Strickland'ın biyografisi, hem de bu biyografiyi kendi bakış açısıyla aktaran isimsiz anlatıcının hikâyesidir. Maugham'ın ünlü ressam Paul Gauguin'in hayatından esinlenerek yarattığı Charles Strickland karakteri, ailesini ve para odaklı hayatını geride bırakıp hayallerin
Rene Descartes, (1596-1650): Fransız matematikçi, bilim adamı ve filozof. Skolastik Aristotelesçiliği ilk terk edenlerdendir. Zihin-beden probleminin ilk modern versiyonunu formüle edip gözlem ve deneyi temel alan yeni bir bilimin gelişimine önayak olduğu için modern felsefenin babası denir. Ruhun Tutkuları Descartes'ın sağlığında yayımlanmasına izin verdiği dört eserin sonuncusudur. Ölümünden bir yıl önce Fransızca olarak yayımladığı bu inceleme filozofun bir nevi "vasiyet"i ve bütün felsefesinin meyvesid
René Descartes, (1596-1650): Fransız matematikçi, bilim adamı ve filozof. Skolastik Aristotelesçiliği ilk terk edenlerdendir. Zihin-beden probleminin ilk modern versiyonunu formüle edip gözlem ve deneyi temel alan yeni bir bilimin gelişimine önayak olduğu için modern felsefenin babası denir. Ruhun Tutkuları Descartes'ın sağlığında yayımlanmasına izin verdiği dört eserin sonuncusudur. Ölümünden bir yıl önce Fransızca olarak yayımladığı bu inceleme filozofun bir nevi "vasiyet"i ve bütün felsefesinin meyvesid
Tükendi
Avusturalyalı yazar ve romancı Stefan Zweig'in; her okuyucunun kendisinden bir şeyler bulacağı, derin tutkuları ve sağlam karakterli kurguları ile öne çıkan; SATRANÇ KORKU BİLİNMEYEN BİR KADININ MEKTUBU BİR YÜREĞİN ÖLÜMÜ BİR KADININ 24 SAATİ gibi eşsiz eserleriyle ruhunuzun derinliklerinde bir yolculuğa çıkmak ister misiniz?
"İçinde rastlantı olmayan, yalnızca salt düşünce ürünü olan bu oyunu kendine karşı oynamayı istemenin mantık olarak bir saçmalık olduğunu en sığ düşünceye sahip biri bile anlayabilirdi. Çünkü satrancın stratejisi, birbirinden farklı iki beyinde farklı biçimlerde gelişmesidir. Bu özellik oyunu çekici hale getirir. Bu tinsel savaşta siyah, beyazın yapacağı hamleyi tahmin edemez ve çıkarım yapıp engellemeye çalışır. Diğer taraftan da beyaz siyahın amacını anlamak ve önlemek için uğraşır. Eğer siyahla beyaz ayn
Tükendi
YERALTINDAN NOTLAR Fyodor Mihayloviç Dostoyevski "Gelgeç gönüllü ve tutarsız bir yaratık olan insan, belki de satranç oyuncuları gibi hedefi değil de hedefe giden yolu yürümeyi sever. Belki de insanın yöneldiği tek hedef, hedefe yönelik çabasıdır; baş¬ka bir deyişle yaşamın ta kendisidir! Oysa, iki kere ikinin dört et¬mesi, bir formülden öte bir şey değildir. İki kere ikinin dört etmesi ise yaşam değildir! Bu ancak ölümün başlangıcıdır. İnsan bundan hiç değilse korku duymalıdır. Bu korku benim şu anda bile
Tükendi
Yüz sene süren bir edebi çoraklık döneminden sonra, Melville'in lanetli adalarında, şeytansı esir gemilerinde, biçimsiz evlerde, yıkılan kulelerde, tıkırtı sesi gelen masalarda, ürkünç fabrikalarda, hastalıklı kulübelerde ve kentin boş tuğla duvarlarında belki de yalnızca kendi kişisel korkularımızı değil, aynı zamanda bizatihi Melville'in de gerçeğini okuyabilecek bir durumdayız artık. Melville'in anlatılarına duyulan inatçı ilgi, cesaretin kırılması, ters tepki veren enerjisinin büyüsü altında olsa da, ge
Tükendi
Sefiller, her biri bir roman büyüklüğünde beş kitaptan oluşuyor; romanda her şey var. Romanın esasını, Jean Valjean'ın hayatı teşkil ediyor, Marius ve Cosette arasındaki aşk da bu hayatı süslüyor. Hikâyenin büyük bir kısmı gerçek olaylara dayanıyor. Sefiller, tezi olan bir roman; adaletsizliğe karşı bir hücum. Hugo, insanları, küçük suçlar için küreğe mahkûm eden, suçluyu ıslah etmekten ziyade cezalandırmak üzerinde duran, hafifletici sebepler üzerinde durmayan, göz hapsi altında tahliyeye imkân vermeyen ba
- The Naval Treaty - Arthur Conan Doyle - Chess Story - Stefan Zweig - Amok - Stefan Zweig - Fear - Stefan Zweig - In The Penal Colony - Franz Kafka - Diary Of A Madman - N. Vasileviç Gogol - A Room Of Ones Own - Virginia Woolf - Notes From Underground - Fyodor Mikhailovich - The Sorrows Of Young Werther - J.W. Von Goethe - Utopia - Thomas More
Tükendi
"Şimdi artık anlayabiliyorum ki, –bunu anlamayı öğrettin bana!– bir kızın, bir kadının yüzü, bir erkek açısından alışılmadık ölçüde değişkendir. Kadın yüzü, çoğunlukla bazen bir tutkunun, bazen bir çocuksuluğun, bazen bir yorgunluğun sadece aynasıdır ve aynadan yansıyan bir görüntü kadar hızla akıp gider. Bir erkek açısından bir kadının yüzünü yitirmek çok daha kolaydır. Geçen yılların o çehrede yarattığı değişiklikler, ışık ve gölge oyunu gibidir, üstelik giysiler her defasında kadının yüzünü farklı çerçev
"Ben o gece bir insanla, onun hayatı için mücadele ettim. Bir ölüm kalım mücadelesi vardı. Neredeyse her şeyini kaybetmiş o insanın, ölümün eşiğine gelmiş bu insanın tüm hırsları ve tutkularıyla son bir şeye tutunmaya çalıştığını hissediyordum. Düşeceği uçurumu hisseden bir insan gibi kenetlenmişti bana. Ben ise sahip olduğum her şeyle onu kurtarmak için çabalıyordum." Avusturyalı yazar Stefan Zweig'in bu novella'sı, başkalarına dair çoğu zaman kolayca vardığımız yargıların ardındaki hikâyelere ve kendisind
"Benim bu yasadan haberim yok," dedi K. "Çok yazık doğrusu," dedi Gözcü. "Herhalde bu yasa yalnızca sizin kafanızda var," diye yanıtladı K. Tutuklandığını, ancak günlük yaşamına, yani normalde ne yapıyorsa onu yapmaya devam edebileceğini ani bir haberle öğrenen Josef K., niçin tutuklandığı hakkında bilgiyi ise hangi kapıyı çaldıysa bir türlü öğrenememektedir. K., bu tutuklanma haberini takip eden günlerde nasıl olduysa herkesin haberdar olduğu bu davanın peşinde oradan oraya sürüklenirken kendisini kaynağın
Sahte Para Kuponu, Tolstoy'un Türkçede ilk kez yayımlanan öykülerini ve torunlarına yazdığı bir masalı içeren özgün bir seçki. 1900'lerde ihtiyarlık döneminde yazdığı "Sahte Para Kuponu", "Çocukluğun Gücü", "Yabancı ve Köylü", "Bereketli Topraklar" gibi öykülerinde Tolstoy, kötülüğün iyilik sayesinde yok edilebileceği ana tezini işler. Küçük bir suçun tıpkı kartopunun çığa dönüşmesi gibi büyük bir felakete yol açabildiğini kendine has kurgusu ve sade üslubuyla anlatan Tolstoy, bu geç dönem eserlerinde yüz
Tükendi
Voltaire (1694-1778): Fransız edebiyatının en önemli yazarlarından olan François-Marie Arouet eserlerinde kullandığı Voltaire mahlasıyla tanınmıştır. Eleştirel zekâsı ve hiciv ustalığıyla sivrilen yazar, neredeyse bütün edebi türlerde eserler vermiş olmasının yanı sıra döneminin siyasi kurumlarına ve popüler düşünce tarzlarına oklarını yönelttiği Felsefe Sözlüğü ile bu alanda da etkili olmuştur. Fransız İhtilali'nin arifesinde Avrupa medeniyetinin gelişim yönünü etkileyen eserleri çağımızda da baskı ve bağn
Tükendi
Rus romancısı, Moskova'da doğdu, Petrograd'da öldü. Babası hekimdi. Çocukluk yıllarını Moskova'da, zorba bir baba ile hasta bir anne arasında geçirdi. Bir süre sonra annesi öldü, babası kendini içkiye verdi. Petrograd Askeri Mühendislik Okulunu bitirdi (1843). Petrograd'daki yaşamı, bilimsel ve askeri bir sıkı düzen altında geçti. Geçimini sağlayabilmek için çeviriler yaptı. Memurlukta tutunamayacağını anladı. Yazar olmaya karar verdi. Mektup biçimindeki ilk yapıtı İnsancıklar'ı o sırada yazdı (1846). Ro
Tükendi
Çalışın, çalışın proleterler, toplumsal serveti ve kendi sefaletinizi büyütmek için çalışın, çalışın, daha da fakirleşeceğinizden, çalışmak için daha fazla nedeninizin olması ve sefilleşmek için çalışın. İşte kapitalist üretimin acımasız kuralı. Kurtuluşun fazla çalışmada olduğunu iddia edenlerin aksine çalışmanın insan ahlakını bozduğunu ve pastoral cennetten çıkararak sefaletin prangasını kişinin kendi isteğiyle taktığını iddia ediyordu Karl Marx'ın damadı Paul Lafargue. İster dindar kesimden ister libera
Sıra dışı tavırları ve kızıl saçlarıyla, Avonlea isimli küçük bir kasabadaki insanların kalplerini teker teker kazanan bu ele avuca sığmaz küçük kızla, Anne Shirley'le tanışın. Anne, yetimhaneden çıkıp Prince Edward Adası'nın uzak bir köşesindeki Green Gables'a geldiğinde, onu bekleyen Matthew ve Marilla Cuthbert'ın aslında bir erkek çocuğu görmeyi umduklarından habersizdir. Gerçek bir yuvaya kavuşmanın hayalleriyle âdeta uçarak geldiği bu evde istenmediğini, geri gönderilebileceğini öğrenince derin bir
Stefan Zweig'ın ‘korku' adlı bu kitabı 1928 yılında ilk defa filme uyarlanınca, Fransız bir eleştirmen bu tasarıyı Arthur Schnitzler'in bir romanına benzetmişti. İlk defa 1912 de kaleme alınmış bir hikayesinde Zweig'ın psikolojik konulardaki mahareti, gerçektende bundan sekiz yıl sonra yazılan Schnitzler'in ‘Bayan Else' adlı eserini, andırıyordu. Stefan Zweig korkunun bilinçli uyandırılmasını ve yoğunlaştırılmasını bir itiraf uğruna krize yol açacak kadar anlatımın, diyaloga ve içsel monologa bağlayan şekli
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 940-960 / Aktif Sayfa : 48