E. Xemgin, Malatya ili Akçadağ ilçesine bağlı Harunuşağı köyünde 1947 yılında dünyaya geldi. İlkokulu köyünde, ortaokulu ise Antep´te okuduktan sonra; kan davasından dolayı ailesiyle İstanbul´a göç etti. Liseyi ve Hukuk Fakültesi´ni İstanbul´da bitirdi. İstanbul´da bir süre avukatlık yaptıktan sonra, siyasi gelişmeler nedeniyle 1980´de ailesiyle birlikte Avrupa´ya gitmek zorunda kaldı. Halen Avrupa´da yaşayan Xemgin, 3 çocuk babasıdır. Bu eserin çalışmalarını Avrupa´da yapmıştır.

Ortadoğu coğrafyasının geniş bir alanında konuşulan Kürtçe, Hint-Avrupa (Ari) dil ailesinin Hind grubunun İrani şubesine mensup bir dildir. Kürtçe üç lehçeye ayrılmaktadır: Kurmanci, Sorani ve Kirdki (Dumili-Zazaki) . Bunlardan Kurmanci lehçesi en geniş kullanım alanına sahip olanıdır. Günümüze değin bir çok Kürtçe sözlük çalışması yapılmıştır. Bu çalışmaların çoğu bireysel çabaların ötesine geçmemiştir. Biz, elinizdeki bu cep sözlüğü ile Kürtçe´de (Kurmanci lehçesinde) en çok kullanılan sözcüklerin yanınd

1930´lu yıllarda temeli atılan, uzun ve zorlu bir çalışmanın sonucunda 1940´larda tamamlanan elinizdeki Kürtçe gramer kitabı; Kürt dili alanında yapılan en kapsamlı çalışma olma ünvanını bugün de korumaktadır. (Yayınevinin Notu)

"Bu kitapta, coğrafyamızın en uç noktasında, yüce dağlar arasında sıkışmış, Doğu Hıristiyanları olarak anılan, dört bir tarafı Müslüman halklarla çevrili, aykırılıklarından ötürü bir o kadar da Hıristiyan dünyası tarafından hırpalanan bir halkın Büyük Savaş yıllarındaki mücadelesini inceleyeceğiz. Bugün Irak'ta, bütün dünyanın gözü önünde yaşanan acı gerçeğin tarihsel serüvenini ana kaynaklarında bulmaya çalışacağız. Birinci Dünya Savaşı öncesinde ve sonrasında yaşanan katliamlarla nüfusunun yarısından faz

Çevreye olan ilgi, çevrenin geçmişini tanıma, kişilerin vazgeçemedikleri merak ve arzu konusu olmuştur. Çevredeki büyüklerin, bizzat şahit oldukları ve yaşadıkları çevre ile ilgili olayları anlatmalarını dinlemek ise bu arzu ve merakı daha da arttırır. Çevreyi tanıma, tarihin ana karakteri sayılır. Hele de bu çevre kendi yöreniz ise bizim için daha çok önem kazanır. Bunu objektif olarak kendimizin yapması çevrenin tarihini tanımada etkili olur.

De were dade agirê mehsera evînê şad bîke dilê wêran ê qozaxên sîng sedef keçên por xelek xatûnên enî deqkirî De were bake tariya şevên kanûnê stranên dengbêjên dengxweş awazê bilûrên kevnare pîremêrên bawî û dûmana qalûnê li odeyên bê dawî

Zincîreya Kilasîkên Dinê Don Quijote Cild II

I. Dünya Savaşında dünyanın zalimleri tarafından bölünen Kürdistanın kuzeyinde 1938lere kadar yaşanan isyanlar, bunların sonucunda uygulanan kıyım ve katliamlarla yaşam felç edildi. Bundan etkilenen Kürdistanî düşün dünyası 1960lara kadar sessiz geçti. 1960lardan sonra, yeniden filizlenen Kürdistanı özgürleştirme fikirleri, 1970 Askeri Darbesiyle sindi. 1970lerden sonra üniversitelerde okuyan Kürt gençleri ve aydınları arasında Bağımsız Birleşik Demokratik Kürdistan şeklinde sloganlaşan, Kürdistanın özgürle

I. Dünya Savaşında dünyanın zalimleri tarafından bölünen Kürdistanın kuzeyinde 1938lere kadar yaşanan isyanlar, bunların sonucunda uygulanan kıyım ve katliamlarla yaşam felç edildi. Bundan etkilenen Kürdistanî düşün dünyası 1960lara kadar sessiz geçti. 1960lardan sonra, yeniden filizlenen Kürdistanı özgürleştirme fikirleri, 1970 Askeri Darbesiyle sindi. 1970lerden sonra üniversitelerde okuyan Kürt gençleri ve aydınları arasında Bağımsız Birleşik Demokratik Kürdistan şeklinde sloganlaşan, Kürdistanın özgürle

Bu çalışma Kürt davasında yer alan bir kadının mücadelesinin gelecek kuşaklara aktarılması umuduyla yapıldı. Kitapta kökleri Diyarbekire uzanan, Suriye, Afrika ve Belçikada hayatını sürdüren Pervîn Hanımın yaşamı, Cemil Paşa ailesine ilişkin anıları, düşünceleri yer alıyor. Kitap aynı zamanda halkının içinde bulunduğu ızdırap verici durumdan kurtulması için bir Kürt kadının verdiği onurlu duruşun da öyküsü.

Marê reş, meha reş, dûpiştkê reş, hespê reş; qet li ser qetê tîr û dagirtiyê ji kod û mifteyên kulturî, civakî, tarîxî û yên di bin hişê komalgeha kurdî de. Ji efsaneya Bûka Baranê heya lehîstikên zarokan, hon dikarin hemî reng û rûyên hikumraniyê, dadî û bêdadiyê, serfirazî û binketinan di vê pirtûkê de bibînin. Nivîskar ji xeyala Bûka Baranê dest pê dike, serovena wî bi awa û uslubekê xweser dikeve binhişê bi tamamiya komalgeheka destlênehatîdayin; ew xwe berdide kuncên herî kûrên rojnedîtî û tîrêjan dide

Osman Aydını dinlerken kimi zaman kıskandım, kimi zaman öğrendim, kimi zaman da utandım. Onun derin insan hümanizminden süzülen gözyaşlarına kalbimi ortak ettim. Kimi zaman anlattığı fıkralara güldüm; engin mizah kabiliyetiyle sorularıma verdiği cevaplarla düşündüm. Kimi zaman verdiıi son derece diplomatik cevaplarla Kürt politikasındaki anlamsız iç sürtüşmelere Hayır! dediğini fark ettim. İçimdem, Ah seni eski kurt, dediysem de, sonradan kendisine birçok konuda hak verdim. Ama söyleşi boyunca sevecen mimik

Kürt kültürü, göçle Yukarı Mezopotamyanın çeşitli bölgelerine gelerek yerleşen Ari halkın yarattığı türdeş kültürdür. Bu kültürün başlangıç tarihi, düşüncenin sanatın özü ile birleştiği Paleolitik çağın başlangıcıdır. Başlangıçta komünal yönetimde yapılanan Kürt kökeni Ari halk, mülkiyetin özelleşmesi ile aşiret yapılanmasına gitmiştir. Ancak Arabistan çöllerinden göçle Sümer ülkesinin kuzeyine gelerek yerleşen Akkadlar, tarihi süreç içinde Sümer ve Elam halklarını Samileştirmiştir. Kuzeylerindeki Ari halkı

Her çend di destana Promîteas a Esxîlos de lehengên ku cîh digrin kesên xweda û xwedayî bin jî drama ku tê lîstin drama mirovahiyê tîne derê. Promîteas nûnerê mirovan e û bûyerên ku di nav de diperpite jî bûyerên polîtîk in û îro jî di nav civakên hemdemî de em rastê van bûyeran tên. Lê ji bo çi Promîteas nûnerê mirovan e û drama wî ji bo çi drama mirovahiyê ye? Promîteas agir ji xwedayan diziye û daye mirovan, ji bo ku li hember pergela ku xwedayan ava kirî der ketiye jî cezayakê pir giran dikêşîne. Mîna ş

Mezopotamya denince uzak, efsunlu bir diyarı anımsayanlara aslında bu diyarın ne denli yakın ve bize ait olduğnu bir daha anımsatan bir çalışma. Süryani Vakanüvisler adlı bu çalışma Hıristiyanlığın doğup hayat bulduğu ve yayıldığı dönem, yayılma tartışma ve çatışmalar birinci derecedeki tanıkların kalemleriyle aktarılmakta. Bu kitapla Kadim Halk Süryanilerin tarihinde bir gezintiye çıkan okuyucu, sadece Süryanilerin ve Hıristiyanlığın geçmişine değil, aynı zamanda İslamiyetin doğup gelişmesine, İslam tarihi

Her milletin veya topluluğun tarihine iz bırakmış, yol göstericilik yapmış şahsiyetler vardır. Bu tür şahsiyetler gelişkin toplumların hafızalarında silinmemek üzere yer edinerek ebedileşmiş, ya da "ebedi"leştirilmektedirler. Gelişmiş milletler; dillerinin gelişmesinde etkili olmuş şair ve yazarları, tarihlerin önemli sayfalarının kahramanlarını, edebiyat ve sanatlarının ilerlemesine katkı sunan sanatçı ve aydınlarını ciltler dolusu kitaplar, ansiklopediler, heykeller, filmler, tablolar, roman ve oyunlarla