Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 95 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
İnsan, her yönüyle doğayla iç içe bir canlıdır; onun üretim ve birikimi, geçmiş deneyimler üzerine inşa ettiği ussal yapısı, ilişki içinde olduğu doğal fenomenlerden ayrı değerlendirilemez. İnsan, diğer türler arasında temel ekolojik ilkelere meydan okuyarak kültür üretebilmiş tek canlıdır. Dolayısıyla insanın kendine ve çevresine koyduğu kurallar, yasaklar ve sınırlar, aynı zamanda kendi doğasına egemenlik kurma isteğine de yanıt vermiştir. İnsanlık tarihinin karanlık dönemlerinde ortaya çıktığı varsayılan
Tükendi
Elinizdeki eser, 1996 yılında Kazan'da basılmış olan " Min Tukayga Kilem " adlı eserde yer alan ünlü Tatar şairi Abdullah Tukay için ölümünden sonra yazılmış şiirlerin Türkiye türkçesine aktarılmasıyla oluşturulmuştur. Elbetteki Tukay'ın arkasından yazılan veya söylenen şiirler bu kadar değildir. Ama bu kitapta yerli ve yabancı Tukay için yazdıkları şiirler yer almaktadır. Kitaptaki şiirlerde Tukay'ın sanatıyla birlikte onun yoksulluk içinde geçen hayatı da konu edilmiş, o, çektiği sıkıntılarla da şairlerin
Tükendi
"Türk Sanatı'nda Hayvan Sembolizmi" konulu bu kitap vaktiyle bir Doktora çalışması olarak kaleme alınmakla birlikte aradan geçen yıllara rağmen değerinden bir şey kaybetmemiş aksine aranan ve yeri doldurulamamış bir çalışma olmuştur. Türkiye'de Türk Sanatı'nda Sembolizm alanında ilk ve tek araştırma vasfına sahip olan bu araştırma, Proto-Türk ve Hun devrinden başlayarak ağırlıklı olarak 14.yüzyıla kadar olan büyük zaman kesitinde, Türk tasvir sanatlarında gizemini koruyan sembolizm konusunu açıklamayı hedef
Tükendi
İlmi çalışmalar geniş destan dünyasının sırlarını henüz tam anlamıyla açamamıştır. Elinizdeki bu eserde Türk destanları, destanlarda hayat bulan kahraman tiplerinin özelliklerinden yola çıkılarak incelenmiştir. Batı folklor çalışmaları 18. yüzyıldan itibaren epik verimlerde yer alan kahraman tipine dair nitelikleri belirleyen ortak kültürel değerleri ve bunların şuur altı ve üstü amillerini incelemeyi tamamlamıştır. Bizde ise folklor unsurlarımızın belki de en geniş dairesini oluşturan destan metinleri bu b
Tükendi
An Lu-shan, Çin tarihinin pek sevilmeyen ama zekâsı ve savaşçılığıyla kendisine hayranlık duyulan Türk-Soğd melezi bir komutanıdır. Savaşçılığını Türk annesinin genlerinden, kurnazlığını ise Soğd babasından alan bu Çin komutanı, 755 yılında uzun yıllar boyunca ince zekâsıyla nakış gibi sabırla ve özenle işleyip hazırladığı bir planı, 200.000 kişilik devasa ordusuyla uygulamaya geçmiş ve sonunda Çin'i ele geçirerek bugünkü Pekin civarında Büyük Yen Devleti'ni kurmuştur. Sadece sekiz yıl yaşayan bu devlet dön
Tükendi
Tanrı Dağları Moğolistan, Yenisey havzası, Altay ve Doğu Türkistan'la birlikte Türk runik yazılı anıtların bulunduğu ana merkezlerden biridir. Bölgedeki ilk yazıtların keşfi üzerinden 100 yılı aşkın bir süre geçmiş olmasına rağmen, bugüne kadar yapılan ilgili çalışmaların hiçbiri yazıtların içeriğini tam olarak aydınlatamamıştır. Araştırmacılar arasında "okunması oldukça zor" olarak nitelendirilen yazıtlarla ilgili bu durum kısmen yazıt içeriklerinin "kıt" olması gibi nesnel sebeplere bağlıysa da, temelde
Tükendi
Tarihi şartların sonucuna bağlı olarak geniş bir coğrafyaya dağılmış ve çeşitli kültürel çevrelerleetkileşim içine girmiş olan Türklerin yaratan, yaratılan, yaratılış, kader, kâinat, dünya vb. Varlık ve objeleri algılayışlarıyla ilgili görüşlerinin, kısacası mitolojilerinin temel unsurlarının ortaya çıkarılabilmesi için önceher boyun bu hususlardakigörüşlerinin tesbit edilmesi, sonra da bu tesbitlere bağlı olarak mukayeseli çalışmaların yapılması, gerekmektedir. Türk mitolojisinin temel prensiplerinin ortay
Tükendi
Türkiye'nin olumlu yönde gelişmesini ve ilerlemesini istemeyen iç ve dış siyasal projelerin bir parçası olarak görülen ve Cumhuriyet'in ilanından bile evvel yatırımlara başlanan bu bölge halkına ayrı bir millet olduğunu empoze eden çevreler, bu bölgenin hiç bir zaman Cumhuriyet Türkiyesi tarafından ayrı tutulmadığını bilmelidirler. Her ne kadar bölge coğrafya ve ikliminin çetin koşulları, buraya batıya yapılan yatırımlar kadar yatırım yapılmasını ilk etapta engellemişse de ilerleyen yıllarda Türkiye'nin en
Tükendi
Ünlü Tuva Halk bilimcisi Prof Monguş Kenin-Lopsan, yasaklara rağmen alkışları çok zor şartlar içinde derlemiş ve Algışi Tuvinskih Şamanov 'Tuva Hamnarnın algıştarı' Kızıl (1995) adlı kitapta bir araya getirmiştir. Tuva kültürünün araştırılmasında muazzam katkıları için Monguş Kenin-Lopsan Dirik Ertine 'Yaşayan Cevher' ödülüyle mükâfatlandırılmıştır. Çalışmamızın amacı Sibirya Şamanizm'i içerisende Tuva Şamanizminin özelliklerini betimlemek ; Algışi Tuvinskih Şamanov 'Tuva Hamnarnın Algıştarı' kitabında yer
Tükendi
Alt Dünya ve sakinleri, özellikle de Yakut mitolojisinde bilinmeyen Erlik hakkında önemli tespit ve değerlendirmelerde bulunan Alekseyev'e göre, Sibirya Türklerinin bütün etnik grupları Alt Dünya'nın Orta Dünya'ya benzediğine inanmışlardır.Buna göre, Alt Dünya'da da dağlar ve nehirler bulunmaktaydı.Orada yaşayanların kendi evleri vardı; onlar da hayvancılıkla ve avcılıkla uğraşırlardı; hastalanırlar, sevinirlerdi vb. Ancak onların dünyası karanlıktı; şartları daha kötüydü ve orası insan için bilinmedik ve a
Tükendi
Kırım Tatar Türkleri, tıpkı diğer Türk Boyları gibi, zengin bir folklora sahiptir. Bu kitapta; Kırım Tatarları'na ait destan, masal, efsane, tekerleme, atasözü gibi folklor ürünleri, Kırım Tatarcası ve Türkiye Türkçesi ile karşılıklı olarak verilmiştir.
Tükendi
Türklerin tarih boyunca gösterdikleri askeri başarılarının geri planında yatan teknolojik üstünlüğünün en önemli göstergesini ok ve yay teşkil ettiğinden, kitaba "Okla Yükselen Millet" adını verdik. Türk okçuluğuyla ilgili tarihi kaynaklarda yer alan bilgileri ele alıp, söz konusu silahların imali, teknik özellik ve analizleri, kullanım incelikleri ve sanatsal yönleri gibi teknik konuları, bugün ülkemizin birçok bölgesinde farklı adlar altında faaliyet gösteren, Okçuluk kültürü ve mirasına sahip çıkarak ye
Tükendi
Aşık edebiyatı Türk kültür ve edebiyatı içerisinde, kaynağını Orta Asya ozan-baksı geleneğinden almış, ancak İslamiyetle beslendikten sonra ozan-baksı geleneğinden farklılaşarak İslamiyet, Osmanlı ve Anadolu kültür potasında şekillenip yeni bir biçim ve öz kazanmıştır.
Tükendi
Neredeyse, sürekli olmasa da, 40 yıldan beri Nasreddin Hoca üzerine yazıyorum. Daha çok okudum daha az yazdım. Bu benim dördüncü Nasreddin Hoca kitabım.. Hoca üzerine belki beşinci kitabı da yazabilirim. Çünkü günümüzün Nasreddin Hoca'sı bizim olmaktan çıkarılmış, bütün kültürlerin, bütün ahlaki tiplerin temsilcisi oluvermiştir. İlk bakışta hoş bir özellik gibi algılansa da sonuçta karşımıza birden fazla Nasreddin Hoca çıkıvermektedir. Ben Hoca'nın toplumun gözündeki gerçek yerini bulmaya ve toplumumuza tan
Tükendi
Niğde Maarif Müdürlüğünün 11 Zilhicce 1324 (26 Ocak 1907) tarihli emirleri doğrultusunda Niğde Sancağı Merkez Kasabası Asar-ı Atika Defteri, düzenlenmiştir. Defteri düzenleyen hakkında bir malumat bulunmamaktadır. Defter 26 sayfa olup 1-8 sayfaları arası Niğde, 15-16 sayfalar arası Bor?a aittir. Defter, Süleymaniye Kütüphanesi, Kısmı: İzmirli İ. Hakkı , Kayıt No: 2455 numarada kayıtlıdır.
Tükendi
Bu çalışmada II. Meşrutiyet Dönemi Meclislerinde Niğde Mebusları (1908-1918) yapılan seçimler sonucunda oluşan Osmanlı Meclis-i Mebusan?ında görev yapmış Niğde Sancağı Mebusları; Mustafa Hayri, Muhittin, Ebu?l Ula, Yorgaki ve Ananyas Efendi?lerin biyografileri, dönemin meselelerine bakışları, bunlara önerdikleri çözüm yolları ve gerçekleştirdikleri yasama faaliyetleri sonucunda parlamenter hayata ve temsil ettikleri Niğde Sancağı?na yaptıkları katkıların neler olduğu ortaya konulmuştur. Ayrıca II. Meşrutiye
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 95 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2