Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 95 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Elinizdeki kitap devletsiz bir ulusun sineması üzerine estetik bir tartışma başlatırken Kürt kimliği ile Kürt sineması arasındaki bağlantılara da odaklanıyor. Dört farklı ülkeye bölünmüş topraklar üzerinde yaşayan bir halkın sinemasının özünü oluşturan "vatansızlık", "sınır" ve "ölüm" temaları üzerinden Kürt sinemasının farklı boyutlarını irdeliyor. Kitapta, "Kürt sinemasını Kürt sineması yapan şey nedir?" sorusunun yanıtı aranıyor, bu bağlamda Yılmaz Güney'in sinema anlayışının Kürt sinemacıları üzerindek
Tükendi
Edige Mirza, hem Altınorda Hanı hem de destan kahramanıdır. Bu destanın ismi de Edige Mirzanın adına atfen verilmiştir. Edige Mirzanın devletini ayakta tutabilmek için ortaya koymuş olduğu mücadeleler 15. yüzyıldan itibaren onun şahsiyeti etrafında destana dönüşmüştür. 19. yüzyılın ilk yıllarından itibaren de sözlü gelenekten yazı ile kayıt altına alınmaya başlanan destan metinleri tarihen Edige Mirzanın etki alanı altında bulunmuş olan Türk boyları arasından derlenmiştir. Bu bakımdan bugün Kazak, Kırgız, K
Tükendi
Diaspora kavramı, son on yıla kadar sosyoloji, antropoloji, uluslararası ilişkiler ve tarih gibi disiplinlerin ilgi alanı olarak görülmüş, ancak daha sonra bu kavramın kapsamında meydana gelen esneklik ve genişleme, ulus-ötesi toplulukların incelenmesi bağlamında terim üzerinde yeni bir perspektifin oluşmasını sağlamıştır. Bu konuda Batı'da yapılan akademik tartışmalar henüz ülkemizde yeteri kadar anlaşılamamış, dahası diasporik topluluklar üzerinde yapılan incelemeler daha önce çizilen klasik çerçevenin dı
Tükendi
S?re-i Y?sin Tefsiri olarak adlandırdığımız bu eser Çağatay Türkçesi (Doğu Türkçesi) ile yazılmış olup, dil ve imla bakımından çok büyük öneme sahiptir. Bu elyazmasının tek bilinen nüshasını 1930'lu yıllarda ünlü Türkolog Gunnar Jarring Kaşgar Yarkend'den bulmuştur ve İsveç'e götürmüştür. 1982 yılında bu elyazması Lund Üniversitesi kütüphanesine hediye edilmiştir. Çalıştığımız bu elyazması şimdi İsveç Lund Üniversitesi Gunnar Jarring Koleksiyonunda Prov.15 numara ile kayıtlıdır. Çağatay Türkçesinin son dön
Tükendi
Ünlü Saha Destan araştırmacısı Nikolay Vasilyeviç Emelyanov, elinizdeki kitabında soy ataları hakkındaki Saha destanlarını incelemiştir. Eser üç an bölümden ibarettir. 1. Bölüm, "Uraanghay Saha Kabilesinin Epik Kurucusu Yalnız Er" adını taşımaktadır. Bu bölümün üç alt başlığı vardır. Emelyanov, bu bölümde Uraanghay Sahaların kabile kurucusu olarak kabul edilen Er Sogotoh'un adı ve kimliği üzerinde durmuştur. Eserin 2. Bölümü "Yalnız Erler Er Sogotoh Adlı Kahramanlar Hakkındaki Olongho Konularının Çeşitliliğ
Tükendi
Orhon Kitabelerinde Yenisey Kırgızları adıyla tanıştığımız Türk boyunun halefi olan Hakaslar, günümüzde ağırlıklı olarak Rusya Federasyonu'ndaki Sibirya Federal Bölgesi'nde yer alan Hakasya Cumhuriyeti'nde yaşayan Türk halklarından biridir. Yazılı edebî gelenekleri yirminci yüzyıl gibi geç bir döneme tekabül etse de Hakasların çok zengin bir sözlü kültür ve edebiyat geleneğine sahip olduğunu söylemek mümkündür. Bu zengin külliyat arasında alıptığ nımah (destan) türünün önemli bir yeri bulunur. İçerik, şekil
Tükendi
Müslüman Türkler arasında mevlit metinleri Kuran'dan sonra en çok okunup ezberlenen eserler arasındadır. Bu eserler, konusu Hz. Muhammet olduğu için, pek çok kişi tarafından yazılmış, istinsah edilmiş, okunmuş ve ezberlenmiştir. Müstensihler bu tür eserleri çoğaltırken manevî değerinden dolayı mümkün olduğunca aslına sadık kalmaya çalışmışlardır. Bu durum mevlit metinlerini ilk yazıldığı günden itibaren Türk dilinin de canlı tanığı ve belgesi hâline getirmiştir. Kütüphanelerimizde yazanı belli olan mevlit
Tükendi
"Mezar ve Türbelere Kült Merkezli Bir Bakış" adını taşıyan bu kitap, örnek bir araştırma bölgesinde 5 yıllık bir araştırma ve gözlem sonucunda tespit edilen 17 kültü konu almakta olup eserin özünü atalar kültü teşkil etmektedir. Üç bölümden oluşan eserin Giriş bölümünde araştırma hakkında temel bilgiler verilmiş ve kült kavramı üzerinde durulmuş; İkinci Bölümde Aksaray ili genelinde etrafında inanma ve uygulama tespit edilen 55 adet ata mezarı tanıtılmış; Üçüncü Bölümde ise her bir kültle ilgili temel bilg
Tükendi
"Kırgız Atalar Kültü" adlı eser dört ana bölüm ile "Sonuç", "Bibliyografya" ve "Resimler" kısımlarından oluşmaktadır. Giriş kısmında Kırgız kelimesinin etimolojisi, Kırgız tarihi ve sözlü kültüründen bahsedilmektedir. Kitabın birinci bölümünde Kırgızların İslam'a kadarki ve sonraki dini inançlarına yer verilmiş, kült ve totemizm izlerinin kalıntılarına ayrıntılı bir şekilde değinilmiştir. Aynı zamanda diğer Türk boylarıyla da mukayese edilmiştir. Kitabın ikinci bölümünde Kırgızların ölümden başlayıp mezara
Tükendi
Orta Asya Bozkır kültüründe millattan önceki bilinmeyen çağlardaki ilk kültürlerden başlayarak millattan sonraki onuncu yüzyıla kadar kaynaklar hakkında bilgiler ve örnekler verilmiştir. Özellikle Bozkır kültürünün ilk ortaya çıkış evresinde yazılı belgelerin olmaması arkeolojik buluntu ve kalıntılarında incelenmesini gerekli kılmıştır. Bozkır kültürünün temeli tarım imkânlarının kıt olması nedeniyle büyük ölçüde konargöçer hayvancılık ekonomisi üzerine kurulmuştur. Bozkır kültürünün maddi kalıntıları daha
Tükendi
Yenisey yazıtları ifadesi ile, bugünkü Tuva ve Hakasya sınırları içerisinde ele geçmiş yazıtlar anlaşılmaktadır. Yenisey yazıtları, ilk keşfedilen yazıtlar olduğu hâlde Moğolistan'daki büyük kağanlık yazıtlarının gölgesinde kalmaktan kurtulamamıştır. Bunun en önemli nedenlerinden birisi, Moğolistan bozkırlarında bulunan ve özellikle II. Türk Kağanlığı ve Uygur Kağanlığı yazıtlarının satır sayısının çok olmasıdır. Kitapta, Yenisey yazıtlarının bulunuşu, ilk çalışmalar, Türkiye'de yapılan çalışmalar ve yazıtl
Tükendi
15 Mart 1921 tarihinde Talat Paşa Berlin'de bir suikaste kurban gitmiştir. 6 Aralık 1921 günü Sait Halim Paşa Roma'da, 1922 yılının 16 Nisan'ını 17 Nisan'a bağlayan gece Doktor Bahaeddin Şakir ve Cemal Azmi Beyler de Berlin'de aynı kaderi paylaşmıştır. 21 Temmuz 1922 günü ise Cemal Paşa Tiflis'te öldürülmüştür. Bu olayların hepsi Osmanlı devlet adamlarına karşı düzenlenen ve Ermeni terörünün safhaları içerisinde üçüncü dönem olarak adlandırılan terörist faaliyetler sonucunda gerçekleşmiştir. 1860'lı yıllar
Tükendi
Yakut olonhosu, destan ve mitoloji araştırmaları bakımından her zaman araştırmacıların dikkatini çekmiştir. Olonho, sadece Türkiye ve Batı Türkolojileri için değil, Rus Türkolojisi için de gizemle ve bilinmezlerle doludur. Bu gizemde en önemli etken, Yakut inanç sisteminin karmaşıklığıdır. Bu inanç sistemindeki varlık adları ve akaitle ilgili terimlerin sayısı bile büyük bir hacim teşkil etmektedir. Yine olonho dilinin arkaikliği de gizemin bilinmezliğini artıran hususlardan biridir. Olonho, Yakutlar için
Tükendi
Türk kültür ırmağının engin kollarından birini meydana getiren halk hekimliği, tarihimizin bilinen ilk yazılı metinlerinden günümüze kadar varlığını sürdürmüştür. Halk hekimliği uygulamalarının bu varlığını sürdürme sürecinde sağaltma uygulaması olma özelliğinin yanı sıra inanç unsuru olarak algılanması da önemli bir etken olmuştur. Geçmişten günümüze miras kalan Türk halk hekimliği ekseninde Niğde halk hekimliği uygulamalarını ihtiva eden elinizdeki bu kitapta okuyucu, kadim medeniyetlerin pek çok sağaltma
Tükendi
15 Mart 1921 tarihinde Talat Paşa Berlin'de bir suikaste kurban gitmiştir. 6 Aralık 1921 günü Sait Halim Paşa Roma'da, 1922 yılının 16 Nisan'ını 17 Nisan'a bağlayan gece Doktor Bahaeddin Şakir ve Cemal Azmi Beyler de Berlin'de aynı kaderi paylaşmıştır. 21 Temmuz 1922 günü ise Cemal Paşa Tiflis'te öldürülmüştür. Bu olayların hepsi Osmanlı devlet adamlarına karşı düzenlenen ve Ermeni terörünün safhaları içerisinde üçüncü dönem olarak adlandırılan terörist faaliyetler sonucunda gerçekleşmiştir. 1860'lı yıllar
Tükendi
Elimizdeki kitap, Türk Halk şiirine ve temel İslamî konulura ait derin bir bilgi birikiminin ürünüdür. Çalışmada anadolu sahası şairleri yanında Azerbaycan ve Türkmenistan sahasına -az da olsa- yer verilmesi, isabetli olmuştur. Bu çalışmanın Türk şiirinin daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunacağına inanıyoru. -Prof. Dr. Fikret türkmen-
Tükendi
Etnik kimlikleri üzerinde nihayetsiz tartışmaların yaşandığı Karamanlıların edebî yaratmaları, etnik kimlikleri kadar ilgi görmemiş ve bu ilgisizlikten dolayı birkaç yayın dışında günümüz okuyucusuna ulaşamamıştır. Bu edebiyat ürünlerinin Türk okuyucusuna ulaşmamasının en temel nedeni Grek alfabesiyle vücuda getirilmiş olmalarıdır. Bu metinler, alfabe farklılığından dolayı Grek edebiyatı ürünleri olarak algılandıklarından herhangi bir bilimsel çalışmaya da konu olmamışlardır. Elinizdeki bu kitap, Türkiye'de
Tükendi
Tarihten günümüze Kâşgarlı Mahmud gibi, Yusuf Has Hâcib gibi birçok bilgin ve edip yetiştirmiş olan bugünkü Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi'nde yetişmiş bilginlerden biri de kuşkusuz Prof. Mirsultan Osman'dır. Eski Türkçeden çağdaş Uygur yazı dili ile diyalektlerine kadar çeşitli alanlarda araştırmaları bulunan Mirsultan Osman, bu yıl 85. yaşını idrâk etmektedir. 2014 yılında, Türk Kültürüne Hizmet Vakfı tarafından organize edilen 5. Türk Dünyası Türk Dili Şeref Ödülü'ne layık görülen Mirsultan Osman için haz
Tükendi
Aşık Memeda (Aşık Mehmet Yakıcı '1879-1950') yaz aylarında mahallemizdeki yazlık evine taşınırdı. Ona 'aşık' derlerdi de 'aşıklık'ın ne olduğunu bilmezdik. Ancak o, biz komşu çocuklarına güzel güzel adlar takıverirdi. Aramızdan ayrıldığında ben 11 yaşımdaydım. Meğer ben bir deryanın kıyısındaymışım da farkında değilmişim. Yıllar Sonra o deryada kulaç atmaya başlayınca yüzlerce aşığı tanıdım, aramızdan ayrılanıyla, yaşayanıyla... Beden ölür de eser ölmezmiş. Birer eser bırakanları biz de tanımak ve tanıtmak
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 95 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1