Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 113 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
Bir rüzgarın önünde savrulan yaprak gibi, Hasretle yanan bir aşık gibi, Bir umutla bekleyen bir mahkûm gibi, Ben de seni bekliyorum ey özgürlük! Ben umutsuz, hücresine girmiş bir mahkûm gibiyim, Etrafımda sadece bir sandalye ve bir masa, Gözlerimin önü parmaklıklar ile kapatılmış olsa da, Ben de seni bekliyorum ey özgürlük! Elimde sadece bir kalem ve bir kitap, Hayalimde kavuşmak, İçimde çok öfkeli bir kasırga ile, Ben de seni bekliyorum ey özgürlük!
Tükendi
Her lisandır birer insan, Böyle bilir ehli iman, Lisanlarda pür heyecan, Diller kaynaşmaktır beyler. Senin dilin benim dilim, Bencillikler büyük elim, Ben üstünüm diyen zalim, Dil bölücü değil beyler. Nefis ve şeytana uyma, Herkesten üstünüm sanma, Kibirlenip gururlanma, Diller kibarlıktır beyler. Insan lisanla anlaşır, Hayvan koklaya kaynaşır, Tatlı diller pek yakışır, Her lisan tatlıdır beyler. Arap Çerkez Lazı Türkü, üstün görmem hiçbir ırkı, Yüzlerce dil vardır belki, Üstünlük takvada beyler. Bölücüdür
Tükendi
Eku talim dıde ınsan Mamoste u medresene E hin dıkın din u zıman Ulema u mamostene E ku dıçın heta hive Pır xwendane zanın peyve E ku jıwan dıbe hivi Ulema u mamostene E ku lı asiman dıgerın Dı behrada sobe berın E pır zana u serwerin Ulema u mamostene E ku reşu sıpi dine E ku qelba dı nuxmine E ku tarixa baş zane Ulema u mamostene E ku ılme bela dıkın E cahıla zana dıkın E kıreja pakıj dıkın Ulema u mamostene
Tükendi
Akıl ne jı mezınahiye. Ne jı pıçukiye. Âlım bıdelileki iqna dıbın. Cahıl bı sed delili iqna nabın. Aş çuye tu lıpey çeqçeqoqê keti.Bab rez dıde kurê kur goşiyet tıri nade babê Bahr bıdevê seheki haram nabe. Bê emrê xweda pel jıdarê naweşın.Belahê nezana jı ê zalıman xeraptıre. Beriya baranê baye beriya mırınê taye. Bı gurêra dıkujın bı şıvanra dıgırin bı xwediraji dıgrin. Ker çi zane gul çinyr derdê kerê kerbeşe.
Tükendi
Böyle bir sevmek seni Güneşin bulutların arasından bakışları gibi, Martıların payına düşen bir somuna bakar gibi beklemek seni. Rüzgâr çıldırmış olmalı Vakitsiz sardı yine naif dokunuşlarını hissedebiliyorum, Böyle bir sevmek gibi. Rüzgârın naif dokunuşları gibi hissetmek. Geleceksin ihtimaline binaen, Yutkunuyorum sensizliği lokma lokma Uzunca bir yol görünmekte. Umut yitirilmemiş iken henüz, Yağmalanmamış iken hayaller, Sevmek seni. Rüzgâra teslim etmeden hayalleri Sevmek seni.
Tükendi
Tattığım en güzel duygu, sana hissettiğim aşktı. Hayallerimin başrolünde hep sen vardın. İçimde taşıdığım kalp yalnız bana ait değildi. Ya da atmaya yaramıyordu sadece. Seni seviyordu koşulsuz. Aldığım nefesim, tuttuğum elim, yaşama sebebimdin. Adını duymak bile mutlu olmama sebepken; hiçbir şey olmamış gibi çekip gittin benden. Ve sonra...
Tükendi
Sensizlik yıldızları saymak gibi bir şey Sensizlik Samanyolu demek Sensizlik kar tanesi sanki Sensizlik tipiye tutulmak gibi Sensizlik ölmek için Allah'a yalvarmak Sensizlik her gece kâbus görmek Sensizlik her şeye rağmen sevmek Sensizlik beni yavaş yavaş öldüren şey Sensizlik nereye kadar böyle gidecek Sensizlik sanki sonsuzluk...
Tükendi
Kitap Tanıtım Yazısı: Hayatımızın sorularla başladığı bir realitedir. İlk soru: "Adını ne koydunuz?" Son soru: "Rahmetliyi nasıl bilirdiniz?" Hayatta karşılaştığımız en önemli sorular: Baraj sorusu diyebileceğimiz; "Niçin yaratıldım? Bu dünyadaki gerçek vazifem nedir? Nereden geldim ve nereye gideceğim?" gibi sorulardır. Bu sorulara akıl ve kalbi ikna edici cevap verebilenler baraj sınavını geçmiş, mutluluğa giden bir yola girmiş sayılırlar. Elinizdeki kitapta aklı kurcalayan bu sorular, soru-cevap şekli
Tükendi
Bizde cesaret yok bir adım sen at! Ah bu devir nasıl devir İbrahim? Yıkılmadı henüz lat, uzza, menat: İçimde putları devir İbrahim! Rabbim bu dünyada denedi seni, Rahman ve rahimdir yakar mı teni? İsmail misali kurban et beni, Tam kıbleye doğru çevir İbrahim! Mancınıkla seni ateşe itti, Ateşin yerinde balıklar bitti! Sanma senin ile nemrutlar gitti, Bitmedi dünyada, cevir İbrahim!
Tükendi
Sevmek ne garip... Sevince insan, can vermek ister Kıymet bilmeyene, gözyaşı döker Her defasına bile bile Sevmez bazıları sevenlerini Sevenleri ise bile bile umut eder. Bekler bir gün sever diye Bazen de sevenlerimizi bilemedik Biz de belki nankörlük ettik.
Tükendi
Yok yağmurların bir anlamı artık, Yağsa da olur yağmasa da Dedim kimin iklimine düşersen düş! Benim durağımda yağsan da bir yağmasan da... Kulak tıkadım yağmur sesine, Döndüm sırtımı gerisin geriye, Çektim perdelerimi sıkı sıkı, Kapadım penceremi çivilercesine, Açtım müziğin sesini bangır bangır, Dedim: Yağmur kimin iklimine düşersen düş! Benim durağımda yağsan da bir yağmasan da... Kanmışım yıllarca yağmurun tatlı sesine, Dedim "Yağmur yanılmışım boş hayaline" Artık kimin iklimine düşersen düş! Benim durağ
Tükendi
Her yüzde sevgiliyi görmek, Her yüzde sevgili anmak, Her yüzde sevgiliyi sevmektir aşk. Kusur görmekten, Hata görmekten, Yanlış kabulünden geçmektir aşk. Sadece sevgiliyi görmek Sadece sevgiliyi bilmek Sadece sevgiliyi sevmektir aşk Her şeyi onunla bilmek Her şeyi onda bulmak Her şeyi onda görmektir Aşk Sadece sevginin olmak Sadece sevgiliyi istemek Sadece sevgiliyi yaşamaktır Aşk Ve Aşk, hal diliyle illallah diyebilmektir.
Tükendi
O, hep sessizce ilerledi ama sağlam ilerledi; çizgisinden, ciddiyetinden ödün vermedi Hiçbir zaman yalpalamadı; yalpalayanlara karşı dik durdu. Milletvekilli maaşını Mehmetçik Vakfına bağışladı. Üniversiteden olan emekli aylığını Kız Yetiştirme Yurduna bağışladı. İnsanların yardımına koştu; şahsi çıkarlarını kenara atıp vatan menfaatini hep korudu. Ermeni araştırmaları için hükümetin vermediği 400 bin TL üzerindeki parayı Türk Tarih Kurumuna bağışladı. Sayısını belki de kendisini bile unuttuğu birçok öğrenc
Tükendi
Ben yalandan uzak doğru gelsemde sana, sen benden başkalarına doğru gittin. Ne kadar doğru gitsekte sevdiğim, ikimizde yanlışa gitmişiz. Şimdi, ellerinin üzerinde başkalarının parmak izi var. Seven kendisinden çok sevdiğini düşünürmüş. Ben her zaman seni düşünsemde sen kendini düşürdün gözümden. Ben seni annem gibi sevmiştim demeyeceğim, çünkü sen annemi daha görmemiştin. Ama bildiğin bir şey söyleyeyim, babalar en çok kızlarını severmiş. Ben seni baban gibi sevmiştim. Sen benim hayallerimi yıktın sevdiğ
Tükendi
Kafamın içinde bir ben Ben miyim bilmem Sürekli konuşur Benimle mi uğraşır İçimde müphem bilmeceler Cevabı yine onun içindeler İçindekiler kısmı şüpheler Şüphelerin uğrak noktası iblisler Sorular çok, cevaplar çok Çoklar için son yok Nihai noktası birçok Kafa kâğıdı kırık bir ok Görünmez bir ebleh bakış Behemehâl bundan kaçış Bir tarafta şüpheli yakış Bir tarafta rahmetli akış Kafamın içinde bir ben Bir ben değil senden Senden ondan öbüründen Sonunda geçti kendinden
Tükendi
Güzel günler gelir mi? Kara günde güneş doğar mı? Susuz kalan ağaçlara bulutlar ağlar mı? Behra senin yüzünden yeşermeyecek doğa. Ebedi bir yalnızlığa yelken açıyorum, Bulutlar edeli bir edep takınır, Kuşlar yüksekte uçar, Behra dalgalar neden bu kadar şiddetlendi. Taib ettim sevmeye, Seni bir daha görmemeye, Behra çıkma önüme, Görmemeli iki çift göz seni. Üzülmem, ülferler akar sessizce, Goncalar bekliyor zamanını usulca, Tavşanların hepsi bir ala, Behra kırlarda el ele gezmek istiyorum kı
Tükendi
"Her insan bir denizdir ve her insanın payına düşen yıldırımlar vardır. Bu; kimi zaman aşk, kimi zaman tutku, kimi zaman hasret, kimi zaman umut, kimi zaman öfke, kimi zaman da acılarımızdır. Kısaca şiirlerimizdir..." Denize düşen yıldırım Ateş oldu ömrümde Yandı yürek kavruldu Şiir oldu gönlümde...
Tükendi
Gittin. Ben, iki aydır evimiz gibi olan otel odasında, camın önündeki o eski koltukta oturuyordum. Sen ise tüm hayatını bir bavula doldurup, gidiyordun. Kapı ardından kapanmıştı ve zaten iki başımıza olduğumuz bu ülkede artık yapayalnız kalmıştım. Acıdan yorulur mu insan? Yoruldum, yorgunluktan uykuya daldım. Aklımda son kalan: sen ve ben. Maçka Parkı'nda çimlere uzanmışız. Mayıs mı? Haziran mı? Hafif serin bir yaz akşamı sanki... Cırcır böceklerinin sesini bastırıyor sesin, bir taraftan beni kendine çekerk
Tükendi
Elinizdeki kitap bir hisli yürekten dökülen şiirlerden mürekkep bir denizin sandalı Ve sizler ilk sayfadan itibaren bu sandalla uzunca bir yolcuğa çıkıyorsunuz. Kalbimi parça parça mısralara dağıttım, adına şiir dediler. diyerek anlattığımız durum, bizzat bu kitapta tecessüm etmiştir. Bir aşığın yürek yangını, bir mütefekkirin fikir çilesi, bir müminin mütevekkil duruşu bu kitabın mısralarına sinmiştir. Beni Sensiz Bırakma kitabında yıllarda savrulan gönül dalgalarını, sevdaları, ayrılıkları, fikri ve efkâr
Tükendi
Türk edebiyatının hüzün dramasını yaratan usta kalemi Kaya Kevin, inanılmaz derecede şaşırtıcı ve yaratıcı özelliğini kaleme alarak, hikayenin işleyişini yön vererek okuyucularına ışık tutuyor... Yazar, tüm gerçekliğini kaybetmeden işlediği roman, latin ve dikey bir dil anlatımına dikkat çektiriyor... Artık kendisine ait hiçbir şeyin olmadığını anladığın da ne bir evi, ne de bir işi kalmıştı... Güney Turunçlu, doğduğu topraklara geri döndüğün de, onu tüm çaresizlikle bekleyen kasaba halkın kaderini nasıl d
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 113 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3