Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
Hayat dua üzerine kuruludur.Sevinçler kadar üzüntüler de yaşama dâhildir.Keder olmadan mutluluğun kıymetini bilmek zordur.Her iki durum da imtihanın güzelliğidir. Ama ne olursa olsun bizim sözümüz hep şudur:"La tahzen innallâhe meane. (Üzülme, Allah bizimle beraberdir)."(Tevbe suresi) Ve sevgili okur; Yunus Emre'nin de dediği gibi:"Ne varlığa sevinirim, ne yokluğa yerinirim.Aşkın ile avunurum; bana seni gerek seni." "Üzülme!Kaldır yüzünü yerden...Gözlerinin içine içine bak sevdiklerinin.Rabb'in seni unut
Hikmeti yitiren hayat, bayatlar, solar. Hakikati yitiren hayatsa, insanı yalnızca ağlarına bağlar, soldurur. İlim, hakikatin ‘söz’ hâlidir. İrfan, hakikatin ‘göz’ (kalp gözü) hâlidir. Hikmetse hakikatin öz hâli. İlim, ‘çağrı’dır: İlâhî çağrı. İrfan, ‘çağ’dır: Nebevî çağ. Hikmet’se, çağlayandır: İlâhî ‘çağrı’yla buluşan, nebevî ‘çağ’la oluşan insanın, hakikati çağlayana dönüştürme çabası. İlim, ‘söz’ü zenginleştirir. İrfan, ‘göz’ü derinleştirir. Hikmet’se, ‘öz’ü gürleştirir. İlim, ‘ribat’tır: Hakikate bağlan
Tevrat, Tora veya Pentateuk, Tanah ve Eski Ahit'in ilk beş kitabına verilen isim. Musa'nın Beş Kitabı olarak da bilinir. Orijinal olarak İbranice yazılmıştır. Tanrı tarafından Musa'ya vahyedildiğine inanılır. Tevrat sözcüğü bazen Tanah'ın tamamı için de kullanılır. Musa’nın 5 Kitabı: ▪ Tekvin veya Yaratılış: Dünyanın ve insanın yaratılışını, Cennetten kovuluşu, Nuh Tufanını, İbrani halkının ataları olan İbrahim, İshak, Yakup ve Yusuf'u anlatır. ▪ Çıkış veya Mısır'dan Çıkış: Yahudi halkının Musa ön
Bu çalışma çok kıymetli öğrencilerimle birlikte yapılan özel bir ders halkasında okuduğumuz Metnü’l-‘Aşmâviyye’de geçen meselelerin müzakeresi sonucunda tutulan notların bilahare kitaplaştırılmış halidir. Bu öğrencilerim Osman Jagana (Gambiya), Muhammed Zako (Nijer) ve Abdulfattah Amara (Fas) olup bu eseri klasik Mâlikî medreselerinde okumuş olmaları yanında Mâlikî fıkhının yaşandığı bir çevrede yetişmiş olmaları yönüyle bu çalışmaya cesaret edebilmemizdeki en büyük payın sahibidirler. Bu eserin okunduğu sı
Safevîlerin İlk Döneminde İktidar-Ulemâ İlişkisi
Bu çalışmada, İslam düşüncesini modernleştirmeye yönelik eserleri ile bilinen Tunuslu akademisyen Abdülmecîd eş-Şerefi'nin görüşleri İncelenmektedir. Şerefi doğrudan Tefsir ve Kur'an İlimleri üzerinde çalışma yapan bir bilimadamı değildir. Onun çabası İslami ilimleri modernleştirmeye yöneliktir. Elinizdeki bu eser onun genel olarak bütün görüşlerini değil, Kur'an ve Tefsire dair görüşlerini merkeze alarak meydana getirilmiştir. Yazarın, Şerefi'nin görüşlerine bakışı, eleştirel bir bakıştır. Bununla birlikte
Mu’tezile, Bağdat’ta Me’mun döneminde başlayan iktidarının ardından Hanbeli terörünün büyük zulümleriyle karşı karşıya kaldı. Esasen bu baskı, “mevali” denilen Müslüman toplulukların İslam’a açılım maksadıyla getirdikleri yeni yorumlara karşı, Arapçı bir tepkiyle adeta “bu din bizim, ne şekilde anlaşılacağına da biz karar veririz” şeklinde bir refleks ile yapılan bir engizisyon idi. Mu’tezile düşüncesi devlet kurumlarından kovulmakla kalmadı, halkın üzerindeki etkisi de yok edilmek istendi. Mu’tezilî bilgin
Türkçe destekli olarak cümle çeşitleri ve cümle kurulumunu temin amacıyla hazırlanmış ve Arapça Cümle Yapısı ele alınmıştır. Her baskıda yenilenerek gelen bu kitapta büyük bir yazar komisyonluğunda hazırlanıp, bir çok üniversitede ders kitabı olarak okutulmaktadır.
Şehrimiz Konya tarihin her döneminde tebarüz etmiş bir beldedir. Şehrin kucaklayıcı, birleştirici ve iyiliği teşvik edici yapısı, alimlerin ilminin artması yanında şehrinde öne çıkmasını sağlamıştır. Tarihi boyunca dünyanın farklı bölgelerinden ilim talep eden insanları çekmeyi başarmış Konya, her zaman çekim merkezi olmuştur. Bu zenginliğe paralel olarakta bir çok Alime ev sahipliği yapmıştır. Bu kitap Şehir ve Alimleri sempozyumunda sunulan bildirilerden oluşturulmuştur. 
Bugün bölgemizde İran ile Suudi Arabistan arasında Şii-Selefi, İran ile diğer İslam ülkeleri arasında Şii-Sünni çatışmasına zemin hazırlandığı ve yine modern Selefilikte bir aşırıyorum olarak görülen Işid/Daiş’in temsil ettiği cihadi selefiliğin tüm dünyaya saldığı korku üzerinden İslamofobianın hortlatılması esasen hep dinin yorumları olan mezheplerin sağlıklı bir şekilde anlaşılıp değerlendirilmemesinden kaynaklanmaktadır. Bu da kelime anlamı barış ve huzur olan İslam dininin tüm dünyada yanlış anlaşılmas
Çalışmada hukuk tarihi, anayasa hukuku, devletler hukuku ve ceza hukuku alanında önemli başlıklar yer almaktadır. Ülkemizin kıymetli akademisyenlerince toplamda 8 başlık halinde sunulan çalışmada kamu hukukunda hem geçmiş hukukumuz hem de güncelliğini koruyan problemler ele alınmış; neticede ortaya konulan sorunlar ve bunlara yönelik çözüm önerileriyle çeşitli konulara yeni bir bakış getirilmiştir.
Tükendi
Özel hukuk kısmı “İnşaat Sözleşmesinin Türleri Bakımından İş Sahibinin Bedel Ödeme Borcu”, “Çocuğun Kişivarlığının Aile İçinde Korunması İçin Alınabilecek Önlemler”, “Evlatlık İlişkisinde Yardım Nafakası”, “Karşılaştırmalı Hukuk Işığında Türk Hukukunda Hakkaniyet Sorumluluğu”, “Avukatlık Ücretine İlişkin Uyuşmazlıklarda Zorunlu Arabuluculuk”, “Tele Çalışanın Geçirdiği İş Kazasında İşverenin Hukuki Sorumluluğu”, “Yargıtay Kararları Işığında İhbar Tazminatı”, “A Global Overview On Resolving Employment Dispute
Tükendi
Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi arapça bölümü öğretim üyeleri tarafından ders kitabı olarak hazırlanan bu kitap, yıllardır çeşitli ilahiyat fakültelerinde okutulmaktadır.
Tükendi
Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi arapça bölümü öğretim üyeleri tarafından ders kitabı olarak hazırlanan bu kitap, yıllardır çeşitli ilahiyat fakültelerinde okutulmaktadır.
Tükendi
İlme son derece önem veren, cehalete çok kızan Arif Hikmet’in asıl şöhreti, şiirlerinden gelmekle beraber, nesirde de oldukça başarılıdır. Kendisini zorlamadan, hızlı ve kolay yazı yazması, yazdıklarında tekrara düşmemesi, ifadesindeki samimiyet ve şiir dilini ustalıkla kullanması, şair olarak en önemli özelliklerindendir. Hikmet ve tasavvufa dair şiirleri çoğunlukta olup, gazelleri oldukça beğeni toplamıştır. Arif Hikmet Bey, şahsiyeti ile insanları kolayca etkisi altına alırdı. Çok güzel konuşur ve şiir o
Avrupa merkezcilik, Batılı sosyal bilim paradigmasının merkezinde yer alan bir tutumdur. Avrupa merkezci yaklaşımlar, Batı’da üretilen bilimi merkeze aldığı gibi Batı dışı yaklaşımları göz ardı etmekte ve böylece sosyal bilimler üzerinde bir hegemonya oluşturmaktadır. Sosyal bilimciler akademik faaliyetin çeşitli düzeylerinde Avrupa merkezci bilgi üretim ve yayımı mekanizmalarının parçası olmaya zorlanmaktadır. Bu kongrenin en önemli amaçlarından birisi bu Avrupa merkezciliği yeniden düşünmek, eleştirmek ve
İslam düşüncesi külli perspektif sahibi klasik yöntemlerle, faydayı ve işlevselliği önceleyen çağdaş yöntemler arasında sıkışmış durumdadır. İlahiyat eğitimi alanında meseleye bakıldığında gerek müfredat gerekse dini algı bakımından pek çok sorunun olduğu görülmektedir. İşte böyle önemli bir konuyu gündeme getirmek, farklı görüşleri ortaya koymak ve değerlendirmek amacıyla düzenlenen "Gelenek ve Modernite Arasında İslam Yorumları" konulu toplantı yapılmıştır. Bu kitap toplantı konularının derlemesiyle ortay
2010’dan itibaren Uluslararası Batı Anadolu Beylikleri Tarih, Kültür ve Medeniyeti Sempozyumları her yıl belirli bir beyliğe ayrılarak düzenlenmektedir. 2012 yılında Menteşoğulları Beyliği ile ilgili sempozyum düzenlenirken, Necmettin Erbakan Üniversitesi ve İslam Tarihçileri Derneği’nin ortak girişimiyle Orta Anadolu ve Akdeniz Beylikler sempozyumlarının da düzenlenmesinin yerinde olacağına karar verilmişti. Bu minval üzerine Necmettin Erbakan Üniversitesi öncülüğünde ve paydaşlığında ilki 11-13 Eylül 2014
Şimdiye kadar biri ulusal (2011, Ankara) diğeri uluslararası (2013, Konya) olmak üzere 2 kongre ile İstanbul, Konya, Aydın ve Isparta gibi çeşitli illerde 9 çalıştay ve çok sayıda panel ve konferans düzenlenmiştir. Uluslararası 2. Helal ve Sağlıklı Gıda Kongresi için ana temayı "Helal ve Sağlıklı Beslenmede Farkındalık ve Sürdürülebilirlik" olarak belirlenmiştir. Bu kitapta üretici, tüketici, diyetisyen, gıda mühendisi, aile hekimi ve psikiyatristler kadar eğitimciler, psikologlar NLP uzmanları ile fıkıh, h
19 yüzyılın sonlarında İslam dünyasının sorunları üzerine kafa yoran Cemaleddin Afgani’nin hayatı ve kişiliği sadece tarihçilerin inceleme konusu olmaktan daha fazla bir anlama sahiptir. Onun faaliyetleri İslam dünyasının hem siyasi hem de fikri süreçleri üzerinde önemli izler bıraktı. Çok yönlü kişiliğe sahip olan Afgani, yazdıkları ve söyledikleri ile günümüzdeki tartışmalara katkı sunmaya devam eden nadir figürlerden biridir. Anwar Moazzam’ın yıllar süren incelemelerinden bir kesit sunan “Cemaleddin Afga
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4