Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 199 kayıt bulunmuştur Gösterilen 120-140 / Aktif Sayfa : 7
Thomas Hobbes ilk büyük İngiliz siyaset felsefecisi sayılırken, anıtsal eseri Leviathan da felsefe tarihinin ilk modern çalışmalarından biri olarak tanınır. İnsan ruhunu kaçınılmaz biçimde kötücül addeden Hobbes'un kötümser bir ateist olarak sahip olduğu ün bir yana, bu durumla başa çıkmak için önerdiği totaliter devlet düşüncesi de kendisini bugüne dek birçok tartışmanın merkezine oturtmuştur. Bu çalışma, Hobbes etrafında örülen esrar perdesini dağıtırken, onun bilim ve etik gibi alanlarda kuşkuculuğu çürü
Tükendi
Tiran, egemenliğinin devamını sağlamak için, her türlü yola başvurur; eğlence hayatı, içki, uyuşturucu, gladyatörlerin ölümcül oyunları, matadorlar, meydan kapışmaları, gösteriler, spor vb. her türden eğlence ve oyunun halkı aptallaştıracağını bilir ve onun gönüllü kulluk alışkanlığı içinde yaşamaya devam etmesini sağlar. La Boétie, tiranın iktidarını koruması için etrafında kendisi gibi sistemden yararlanan bir grup insana ihtiyacı duyduğunu söyler. Kendisine suç çetesi yaratmak durumundadır egemen. Herke
Tükendi
16. yüzyıl Osmanlı Dönemi'nin en kudretli kalemlerinden, sanattan, tarihe, edebiyattan, tasavvufa değin geniş bir perspektife sahip birçok eserin sahibi Gelibolulu Mustafa Âlî'nin Nushatü's-Selâtin'i 1581'de III. Murat döneminde yazılmış bir eser. Mustafa Âlî, bizzat gözlem ve izlenimlerine dayanarak kaleme aldığı bu eserinde, yönetim, askerlik, ekonomi, insan ilişkileri, çalışma hayatı, hüner sahipleri ve sanata dair bilgiler vermekte, 16. yüzyıl Osmanlı toplumu ve yönetiminin bir portresini çizmekte. Nus
Tükendi
enry David Throeau, döneminde ve sonrasında pek çok siyasi hareketi/kişiyi etkileyen bir şahsiyettir. 1800'lerin ikinci yarısında yazdığı, tabiat, insan hakları ve devlet konularındaki fikirleri, Gandi başta olmak üzere 20. yüzyılın birçok aktivistinin dünya düzenine getirdiği eleştirilere öncülük etmiştir. Çokça öne çıkarılan "Sivil İtaatsizlik" ve "Yürüyüş" yazılarını bu kitapta bir arada yayınlamayı uygun bulduk.
Aslında üç ciltten oluşan Siyaset Felsefesi'nin ilk iki cildi, 2002-2004 döneminde milli eğitim ve genç-likten sorumlu bakan olarak Fransız anayasasında "sekülarizm ve okullarda dini sembollerin kullanımı" konusundaki hukuki düzenlemeleri yürürlüğe sokan Siyaset Bilimi profesörü Luc Ferry tarafından kaleme alındı. "Eskiler ve Modernler Arasındaki Tartışma" ve "Tarih Felsefecilerinin Sistemi" başlıklı ciltler, "modernite" döneminin gerçekte aşılmadığını; akıl, evrensellik ve öznellik gibi değerlerin ardından
Ünsal Oskay, bu derlemesinde, Benjamin üzerine yazdığı iki makalesini, Benjamin'in "Alman Faşizminin Kuramları" başlıklı incelemesiyle Ansgar Hillach'ın bu inceleme hakkındaki bir değerlendirmesini ve yine Benjamin'in "Tarih Üzerine Tezler" adlı çalışmasını "Alman Faşizminin Kuramları" ekseninde bir araya getiriyor. Kitabın merkezini oluşturan Benjamin'in Alman faşizminin oluşumuna ve yükselişine getirdiği özgün yorumlar, eleştirel teori dünyasında önemli bir yere ve değere sahiptir. Yaşadığımız tarih döne
Tükendi
Platon ya da İslam dünyasında Eflatun adı ile bilinen (MÖ 427 - MÖ 347), Antik klasik Yunan filozofu, matematikçi ve batı dünyasındaki ilk yüksek öğretim kurumu olan Atina Akademisinin kurucusudur.Platon, akıl hocası Sokrates ve öğrencisi Aristoteles ile birlikte bilim ve Batı felsefesinin temellerini attı.
Tükendi
J. V. Stalin, Diyalektik ve Tarihi Materyalizm adındaki bu eserini 1938'de yazdı. Bu kitap, onun Kısa SBKP (B) Tarihi adlı eserinin tamamlayıcı bir bölümü olarak yazılmıştı. Bu kitapta, Marksist felsefenin temellerinin uyumlu ve sistemli bir açıklanışını buluyoruz. J. V. Stalin, diyalektik materyalizmi Marksist-Leninist Partinin dünya görüşü olarak tanımlarken, bilimsel felsefenin emekçi sınıf ve partisinin mücadelesinde oynadığı son derece önemli rolü de göstermiştir. Onun bu eserinde Marksist felsefi mate
Tükendi
Siyaset felsefesi, felsefenin en netameli alanıdır. Netameli oluşundan olsa gerek, Türkiye'de üzerine pek fazla kafa yorulmamıştır. Oysaki Batı'da bu konuda binlerce çalışma bulmak mümkün. Bir taraftan "Hukuk Devleti" gerçekleşsin istenilecek, diğer taraftan siyaset felsefesiyle uğraşılmayacak, doğrusu böyle bir şey, izahı kabil bir durum değildir. Belki de bu, felsefeye nasıl bakıldığıyla alâkalıdır. Felsefe, hayata yönelik hiçbir bilgi, insanî problemlere dair hiçbir çözüm üretmeyen, beyhude spekülasyon o
Tükendi
Demokrasi ve felsefe ikiz doğmuşlardır. Her ikisi de ?ortak fayda"yı hedeflerler ve her biri kendi çoklu yol alışlarında dünyada gerçekten de ikamet etmek isteyen biri için bunun belirleyici bir sorunsal olduğunu hisseder. Elbette demokrasi, güneşli ve zeytin ağaçlarıyla dolu bir ülkede aşağı yukarı yirmi beş yüzyıl önce icat edildi, fakat bugün küresel bir sorumluluk projesidir. (...) Bizim burada yapmak istediğimiz şey bir terminoloji oluşturmak değil ve filozoflara verdiğimiz önem onlara ayırdığımız satı
Tükendi
Bu kitap İkinci Muallim Fârâbî'nin siyaset felsefesini kökenleri ve özgünlüğü bakımından incelemektedir. İslâm düşüncesinde siyaset ilmi ve felsefesini bir ilim olarak inşa eden Fârâbî aynı zamanda Atina odaklı Grek felsefesinin siyasal düşüncesine de bir nevi alternatif siyaset kuramlar dizisinin peşinde koşmuştur. İslâm'ın vahiy öğretisinin getirdiği siyasal unsurlarla antik Grek siyaset felsefesi arasında kendine özgü bir siyaset felse­fesi inşa eden Fârâbî bir yandan siyaset felsefesine yeni problem ala
Tükendi
Bütün bunlardan (ve burada belirtmediğim ama yorumumda ortaya çıkan başka yanlardan), özel olarak Tao tö king metninin ve genel olarak Tao'culuğun hem tektanrıcı dinsel-mistik gelenekten hem de "Batı" felsefesi diye nitelendirilebilecek olandan farklı bir genel düşünce yaklaşımı sunduğu ortaya çıkmaktadır. Farklı bir kozmik anlayış, farklı bir yaşam anlayışı; farklı içkinlik ve gücüllük anlayışları; farklı bir etika, politika ve "epistemoloji" anlayışları; farklı bir mistik anlayışı... Tao'culuğun bu farkın
Tükendi
Bu kitap, kamusal alan ve yapısal dönüşümü; kamuoyu; kamu yararı; kamusal alan modelleri; burjuva ve proleter kamusal alan; egemen, karşıt, alternatif, özerk, ulusal, uluüstü kamusal alanlar; kolektif yaratıcılık, sistem karşıtı toplumsal hareketler; 'ilişkisellik'; politik kamusal alan ve yurttaşlık; sivil toplum, sivillik, kurucu iktidar; 'globalleşme'; iletişimsel demokrasi; demokratik meşruluk ve çokkültürlülük; anayasal yurttaşlık; 'İmparatorluk'; ÖDP; Cumartesi Anneleri; Bergama Direnişi; Depremzede D
Tükendi
"Uzlaşmazlıklardaki metinler, hem çağdaş hem de klasik siyasî düşünce konusunda büyüleyici bir yorum ve entelektüel bir ziyafet sunuyor. Bu kitaptaki bir dizi teorik metin, Schmitt ve Makyavelli üzerine bilenmiş olan bir zekânın düzeyli iğneleme ve radikal sorgulama süzgecinden geçtikten sonra -geleneksel siyaset bilimine ya da gazetecilere has yorumlardaki beylik söylemin çok ötesinde, nükteli, yıkıp geçici ve akıl çelici spekülasyonlarla dolu şaşırtıcı sonuçların arasından- yeni bir Makyavelli görüşüyle b
Tükendi
Politik kavramların bir tarihi ve talihi vardır. Toplumsal realiteye uyumlu kavramlar, inatçı ve dirençli rasyonel içerikleriyle talihsizliklerini yenip evrimini tamamlayarak tarih sahnesindeki hak ettikleri yeri alırlar. Federasyon kavramı da tam da böyle bir kavramdır. Proudhon'un dediği gibi; 'Yirminci yüzyıl federasyonlar çağını başlatacaktır ya da insanlık bin yıllık bir Araf'a tekrar girecektir.'
Tükendi
Platon cümle kurmayı seviyordu, yontarak ona biçim kazandırmayı da. Sokrates her ne kadar sisli düşünceler arasında bir gölge gibi gezinse de, Platon diyaloglarla, işe yarar notlarla sesi daha gürdü. Üzerine yapılan tartışmalar bir yana, Devlet'i klasik metinler içinde en önemlilerdendir ve Platon'un kendi diyalogları içinde en kapsamlısı ve en uzunudur. Platon, bugün yeryüzünde olagelen düşünce ve yaşam biçimleri, yani ideolojiler diye söyleyebileceğimiz, anarşiden monarşizme birçok sistemden de bahseder
Hayatı değiştirebilmek için evvela "mevcut hayattan memnun olmamak" gerekir. Mevcut hayattan memnun olanlar hayatı değiştiremezler. Özyönetim düşüncesi "mevcut hayattan memnun değildir." Hayatı değiştirebilmek için evvela "mevcut hayatın değiştirilebileceğini bilmek" gerekir. Mevcut hayatın değiştirilebileceğini bilmeyenler hayatı değiştiremezler. Özyönetim düşüncesi "mevcut hayatın değiştirilebileceğini bilir." Hayatı değiştirmek için evvela "başka bir hayatın mümkün olduğunu bilmek" gerekir. Başka bir hay
Thomas More ; Utopia'sı ile siyaset felsefesine yeni, karmaşık, etkili fikirler sunuyor ve bu fikirler ; ?altın' a kıymet vermeyen, doğa yasalarının prensiplerine uygun yaşayan fakat Hıristiyan öğretilerine açık ve ortak mülkiyet anlayışındaki Utopialılara ilişkin ünlü betinlemesiyle açıklıyor.Platon'un, St.Augustine'in ve Aristoteles'in izinden giderek yazılan Utopia ; yazıldığı dönemde felsefi anlamda yapyeni ufuklar açmış ; Sir Francis Bacon, H.G.Wells, Aldous Huxley ve George Orwell'in de kullandıkları
Tükendi
İnsanoğlu, kahramanlık çağından bu yana baskı, sömürü ve eşitsizliğe karşı eşitlik, kardeşlik ve özgürlük düşlemiştir. Acı, sefalet ve ezilmişlikle birlikte ahlak bozulmakta, güven de kalmamaktadır. Mutluluk vaat eden yeni bir toplum ve devlet arayışı, çağlar boyu bütün düşün adamlarının uğraşı olmuştur. İlkçağ ütopyaları, genel anlamda devlet teorisinin ilk metinleri olarak da görülebilir. Thomas More 1516 yılında ütopya kavramını yazın dünyasında ilk kez kullanırken antikçağ edebiyatından da oldukça yarar
Tükendi
Robert Nozick modern devletin ortaya çıkışından bu yana gündemde olan birey-devlet diyalektiğini birey lehine çözümlemeye çalıştığı kitabında devlet karşısında bireyin haklarının gelişmiş ve hararetli bir savunusunu yapıyor. Nozick'e göre devletin varlığı ancak devlet, bireylerin güce, yolsuzluğa ve hırsızlığa karşı korunması işlevine indirgendiği zaman anlamlı olabilir ve bu işlevin ötesine geçen devlet etkinlikleri kaçınılmaz olarak bireysel hakların ihlaline yol açacaktır. Bu çalışma yeni bir dağılım ad
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 199 kayıt bulunmuştur Gösterilen 120-140 / Aktif Sayfa : 7