Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 340-360 / Aktif Sayfa : 18
Frankenstein – Bir Modern Prometheus Hikâyesi Parlak bir tıp öğrencisi olan Victor Frankenstein laboratuvar ortamında ölüyü diriltmeyi başarırsa ölümü engelleyebileceğine ve yeni bir insan ırkı yaratabileceğine inanmaktadır. Çeşitli mezar ve mahzenlerden topladığı ceset parçalarını birleştirerek iki buçuk metrelik bir dev yaratır fakat sonuçtan memnun olmayarak dehşet içinde onu kaderine terk eder. Sadece dünyaya gelmekle yetinmeyen yaratık; sevgi, kimlik ve güvenlik de talep etmektedir. Bunları elde edeme
“Şehirlerde bulunduğu zaman en büyük zevki; sırmalı kıyafetler içinde, midilli veya at üzerinde, arkasında çifte çifte uşaklarla sokak sokak gezip dolaşmaktan ibaret olan bu beyin İstanbul’a geldikten sonra merakı üç şeye harcandı ki birincisi araba kullanmak; ikincisi alafranga beylerin hepsinden daha süslü gezmek; üçüncüsü de berberler, kunduracılar, terziler ve gazinolardaki ‘garson’larla Fransızca konuşmaktı.” Tanzimat dönemi şairi, tiyatro oyunu yazarı, yeni bir edebiyat anlayışının savunucusu bir ö
Lou Andreas-Salomé, kurgu yapıtlarında genç kadınları erkeklerle ilişkileri çerçevesinde, geleneğin dayattığı sınırlayıcı roller karşısında tamamlanmış ve bağımsız bir kadın kimliği oluşturma çabası içinde tasvir eder. Bugünün feminist söyleminin inşasının ilk adımları olarak görülebilecek bu yapıtlar, 20. yüzyıl başında geniş bir okur kitlesine ulaşmıştı. Yazar, kadınların hayatında hassas bir süreç olan çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemini de mercek altına almıştı. 1895 tarihli romanı Ruth’un büyük bir
Biz Beş Kişiyiz’in kahramanı Tormod, çılgın gençlik yıllarının ardından güvenilir bir aile babasına ve kendini bilim adamı olarak gören yetenekli bir marangoza dönüşür. Tormod ve karısı Siv’in iki çocuğu vardır, ancak Tormod aileyi genişletmek istediğinde Siv üçüncü çocuğa karşı çıkar. Ailenin sevgili köpeği Snusken de ortadan kaybolunca, geride doldurulması gereken kocaman bir boşluk kalır. İçine kapanan Tormod, kırmızı Norveç kiliyle deneyler yaptığı atölyesinde giderek daha fazla zaman harcar, yarat
Tükendi
Sene 1984… Savaş ve devrimle tanınmaz hale gelen dünya, sürekli birbiriyle savaşan üç totaliter polis devletin egemenliği altındadır. Büyük Birader liderliğindeki Parti tarafından yönetilen Britanya’da halk, propaganda ve beyin yıkama yöntemiyle manipüle edilerek gözetim altında tutulmaktadır. Birey olmanın imkânsız hale geldiği, kelimelerin ve düşüncelerin kontrol altında tutulduğu, insanın robotlaştığı belleksiz ve muhalefetsiz bir toplumda Gerçek Bakanlığı’nda çalışan Winston Smith, tarihi titizlikle yen
Emma Woodhouse hem akıllı hem zengin hem de güzel bir hanımefendidir. Bu kadar olumlu özelliğinin yanında başkalarının gönül işlerine burnunu sokmak gibi kötü bir huyu da vardır. Mürebbiyesi onun sayesinde evlenip yanlarından ayrılınca kendini iyice çöpçatanlık işine kaptırır ve yeni tanıştığı, genç ve naif Harriet’e uygun bir eş bulma girişiminde bulunur. Titizlikle yaptığı planlara rağmen başına umulmadık işler açacak, aşk hakkında aslında hiçbir şey bilmediğini fark edecektir. İngiltere’deki sınıfsal
Ödön von Horváth, 1937’de yayımlanan Tanrısız Gençlik’te, faşizmin yol açtığı ahlaki çöküntüyü ergenlik çağındaki bir grup genç üzerinden anlatır. Romanın başlığı, Nazi Almanya’sının itaat etmek üzere yetiştirilmiş; ırkçılığı, nefreti ve militarizmi içselleştirmiş gençlerine atıfta bulunur. Bağımsız düşünceden, empatiden ve medeni cesaretten nasibini almamış bu ruhsuz varlıklar, savaşta şanlı zafer ve hamaset düşleri kurmaktadır. Tanrı ve hakikat ile zamanın ruhu ve barındırdığı yalanlar arasındaki tezat, r
Ödön von Horváth, 1937’de yayımlanan Tanrısız Gençlik’te, faşizmin yol açtığı ahlaki çöküntüyü ergenlik çağındaki bir grup genç üzerinden anlatır. Romanın başlığı, Nazi Almanya’sının itaat etmek üzere yetiştirilmiş; ırkçılığı, nefreti ve militarizmi içselleştirmiş gençlerine atıfta bulunur. Bağımsız düşünceden, empatiden ve medeni cesaretten nasibini almamış bu ruhsuz varlıklar, savaşta şanlı zafer ve hamaset düşleri kurmaktadır. Tanrı ve hakikat ile zamanın ruhu ve barındırdığı yalanlar arasındaki tezat, r
Lou Andreas-Salomé, kurgu yapıtlarında genç kadınları erkeklerle ilişkileri çerçevesinde, geleneğin dayattığı sınırlayıcı roller karşısında tamamlanmış ve bağımsız bir kadın kimliği oluşturma çabası içinde tasvir eder. Bugünün feminist söyleminin inşasının ilk adımları olarak görülebilecek bu yapıtlar, 20. yüzyıl başında geniş bir okur kitlesine ulaşmıştı. Yazar, kadınların hayatında hassas bir süreç olan çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemini de mercek altına almıştı. 1895 tarihli romanı Ruth’un büyük bir
Acımasız doğa koşullarının hâkimiyeti altında, toprakları verimsiz, kaynakları yetersiz bir ülke… Türlü yokluklar ve imkânsızlıklar içerisinde kıvranıp duran, hastalıkların pençesinde inleyen, eğitimsiz ve âdeta yaşamdan bezmiş bir halk… Bütün bunlara rağmen, bir grup aydın ve toplumun her kesimden vatanseverlerin öncülüğüyle Avrupa’nın refah seviyesi en yüksek ülkelerinden biri hâline gelen Finlandiya. Ders alınması ve büyük bir dikkatle incelenmesi gereken bir başarı hikâyesi!
Tükendi
Kısa bir tatil için Avusturya Alplerine giden bir baron, zamanını zararsız bir flörtle renklendirmenin yollarını aramaktadır. Kendine fazlasıyla güvenen ve gönül maceralarına her zaman açık olan bu müzmin kadın avcısı, kısa sürede kendisine bir av bulmakta hiç zorlanmayacaktır. Tanışıp yakınlaşmak istediği kadının on iki yaşındaki oğluyla ahbaplık kurarak işe koyulur. Yakıcı Sır annesini elde etmek isteyen bu narsist çapkın tarafından kullanılan bir çocuğun hikâyesidir aslında. Ne var ki, yetişkin dünyası b
Tükendi
Jack London'ın Issız Diyarı, yabanı, buz kalpli Kuzey Toprakları'ndaki hayatı konu edindiği ikinci romanı Beyaz Diş'tir. Vahşetin Çağrısı'na kendini bırakmış bir annenin yavrusu Beyaz Diş'in diyarıdır anlatılan. Onun hayranlık uyandırıcı zekâsı ve içgüdüleriyle kendini var edişinin ve "insan tanrılar"ın yaşamına geri dönüşünün enfes hikâyesi... JACK LONDON ya da doğduğunda kendisine verilen isimle John Griffith, 12 Ocak 1876'da San Francisco'da dünyaya geldi. İlk teknesi Razzle Dazzle'la San Francisco K
Stefan Zweig, çok geniş bir psikoloji birikimini eserlerinde bütünüyle kullanmış ender yazarlardandır. Onun dünya edebiyatında bir biyografi yazarı olarak kazandığı haklı ünün temelinde de bu özelliği, yani yazarlığının yanı sıra çok usta bir psikolog olması yatar. Satranç, Zweig’ın psikolojik birikimini bütünüyle devreye soktuğu bir öyküdür ve bu öykünün baş kişileri, tamamen yazarın biyografilerinde ele aldığı kişileri işleyiş biçimiyle sergilenmiştir. Zweig ölümünden hemen önce tamamladığı birkaç düzyazı
Stefan Zweig, bu kez gündelik yaşamın içinde yatan gizil bilgeliği keşfe çağırıyor okurunu. Kahramanımız, duyduğu taşkın merakla Paris'in nehir gibi akan kalabalığına karıştığında kentin ona nasıl sürprizlerle yanıt vereceğinden habersiz görünüyor. Sherlock Holmes bakışıyla insan portrelerini çıkarırken birden gözleyen ile gözlenenin, av ile avcının, öğreten ile öğrenenin yer değiştirdiği baş döndürücü bir çalkantı içinde buluyor kendini. Ya da tam tersi, bu kez Viyana Prater'de, durağan ve süslü yaşamından
“Boş bir yaşam temiz olamaz.” Profesör Serebryakov ve karısı Yelena ile birlikte Rus taşrasına eşsiz bir güzelliğin verdiği temaşa arzusu ve aydın yaşamının bilge aylaklığı gelmiştir. Oysa taşradakilerin; Sonya, Doktor Astrov ve Vanya Dayı’nın, önlerinde uzanan sonsuz tekdüzeliği unutmak için çalışmaya, üretmeye ihtiyaçları vardır. Çehov’dan eşsiz bir başyapıt.
Tükendi
Neden Bu Kadar Akıllıyım? Alman filozof Friedrich Nietzsche’nin otobiyografik nitelikte kurguladığı Ecce Homo’dan bir kesittir. Nietzsche’nin Ekim 1888’den buhran geçirdiği Aralık 1889’a dek üzerinde çalıştığı bu metin, filozofun kendisiyle ve eserlerine konu olan düşünce biçimiyle hesaplaşmasına dayanır. Bu kitapta yer verdiğimiz “Neden Bu Kadar Akıllıyım?”, “Neden Bu Kadar Bilgeyim?” ve “Neden Bu Kadar İyi Kitaplar Yazıyorum?” başlıkları, bir soru olmanın ötesinde, Nietzsche’nin kendini prototip insan ola
Dünya edebiyatının başyapıtları İletişim Klasikleri dizisinde! İletişim Yayınları, Murat Belge yönetiminde edebiyat klasikleri yayımlamaya devam ediyor. İletişim Klasikleri dizisinden çıkan kitaplar, edebiyata karşı sorumluluğu okuma zevkiyle buluşturan bir anlayışla hazırlanıyor. Eserler orijinal dillerinden ve tam metin çevirileriyle yayıma hazırlanırken, ana metne eşlik eden ve yetkin isimlerin yazdığı önsöz ve son sözlere yer veriliyor. Ayrıca her kitabın başında, yazarın hayatına ve yaşadığı döneme ı
Tükendi
Charles Dickens (1812-1870): Viktorya Dönemi İngilteresi’nin en önemli romancısı kabul edilen Dickens orta sınıf bir ailenin çocuğuydu. On iki yaşındayken ailesinin dara düşmesi sonucu bir fabrikada çalışmaya başladı ve romanlarında büyük bir isabetle aktardığı işçi sınıfının hayatını gözlemleme fırsatını elde etti. Yazarın en sevilen romanlarından Büyük Umutlar, yoksulluk içinde büyüyen öksüz yetim bir çocuğun erişkinliğe geçişini anlatır. 1861 yılında yayımlanmış, atmosferi, sürükleyici olay örgüsü, unutu
Tükendi
Charles Dickens (1812-1870): Viktorya Dönemi İngilteresi’nin en önemli romancısı kabul edilen Dickens orta sınıf bir ailenin çocuğuydu. On iki yaşındayken ailesinin dara düşmesi sonucu bir fabrikada çalışmaya başladı ve romanlarında büyük bir isabetle aktardığı işçi sınıfının hayatını gözlemleme fırsatını elde etti. Yazarın en sevilen romanlarından Büyük Umutlar, yoksulluk içinde büyüyen öksüz yetim bir çocuğun erişkinliğe geçişini anlatır. 1861 yılında yayımlanmış, atmosferi, sürükleyici olay örgüsü, unutu
Duman - İvan Turgenyev - Maviçatı Yayınları
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 340-360 / Aktif Sayfa : 18