Dünya yemek kültürü tarihinde kendine özgü bir yeri olan
Osmanlı mutfağı hakkında Osmanlı devrinde Türkçe
yazılmış kapsamlı kitapların adedi hayli azdır. Bu mutfağın
ana dallarından biri olan şekercilik hakkındaki bilgilerimiz
ise ancak sınırlı sayıdaki kaynakta dağınık olarak yer
almaktadır.
Yunanistan'ın ilk kralı I. Otto'nun şekercibaşısı olan
Friedrich Unger tarafından 1838 yılında yayımlanan Şark
Şekerciliği, Osmanlı şekerciliği için eşsiz bir kaynaktır.
1835 yılında İstanbul'u ziyaret eden Unger, şehi
"Her şefin kendine özgü bir mutfağı olmalı, en önemlisi ise kendi tarzını ve
sitilini yaratmalı."
"Unutmayın ki her tabak bir sahne, üstündeki ve içindekiler de birer
oyuncudur."
"Belki, dünyanın en güzel yemeklerini yapıyor olabilirsiniz ama eğer onları
en iyi tabaklarda sunma şansınız yoksa bir şeyler eksik kalacaktır her
zaman!" İçindekiler:
Atıtırmalıklar
Başlangıçlar
Ana yemekler
Tatlılar
Patifür
Tütsüleme
Püreler
Soslar
Sorbeler
Turkish techno cuisine
Belki de Çerkes mutfağının ülkemizde en bilinen örneği Çerkes tavuğudur. Osmanlı mutfağında da yerini almış olan Çerkes yemekleri aslında hayli zengindir. Çorbalardan et yemeklerine, sebze yemeklerinden hamur işlerine, soslar ve ezmelerden tatlılara kadar birbirinden farklı tarifler bu uzak ama bir o kadar da tanıdık mutfağın hazineleridir.
Hiçbir gıdanın ziyan edilmediği, kendine has pişirme tekniklerinin ve saklama yöntemlerinin her zaman kullanılageldiği Çerkes mutfağı Evliya Çelebi’nin Seyahatname’si
Ayna 2005 yılının Nisan ayında, Cunda Adası'nda aslında kolektif bir çalışmayla açıldı. Tabii başta annem Nihal Sayın'ın, yani Ayna'nın yaratıcısının büyük çabalarıyla. Bu iş başka yerde yapılabilir miydi bilmiyorum, böyle kendi kendine gelişebilir miydi?
İlham kaynağı annemin emekli olup yerleştiği yer Cunda Adası'ydı. Denizin karayla aşk yaşadığı; küçük, muzip oyunlar oynadığı; kıvrımlarını keşfetmeye doyamadığınız Ayvalık'tı. Bu güzelliğin altındaki derinlik sizi sarıp sarmalıyordu. Kendinizi kültürel v
Bu kitap, kapitalist gıda sistemine dikkat çekerek sistemin oluşumundan, gıdanın metalaştırılmasına uzanan tarihsel
aşınmayı ele alıyor. Tarımsal kapitalizmle meydana gelen gıda güvensizliği ve beslenmeye bağlı oluşan hastalıkları
aşmak adına herkesi üzerine düşen görevi yapmaya çağırıyor.
Kitap, gıda sisteminin değişiminin gerçekleşebilmesi için ilk olarak ekonomik sistemin değişmesi gereğine vurgu
yapıyor. Kamu, özel ve ortak mülkiyetin gıda sistemlerinin yapımında oynadığı birbiriyle ilişkili rolü inceli
Eşsiz tatların mutfağı, yemek kültürünün iki önemli şehrinden seçme lezzetler...
Hatay'da büyümüş Mardinli bir ailenin kızı, deneyim ve yorumlarla hazırladığı yıldızlı tariflerini ilk kez paylaşıyor.
"Yemeklerle oynamayı, farklı lezzetleri birleştirmeyi çok seviyorum. Çünkü birbirinden farklı lezzetlerin
bir araya gelince oluşturduğu yepyeni tatlar bana inanılmaz güzel geliyor.
Peki, bu kitap ne mi anlatıyor?
Adı üstünde Mutlu Tarifler!
Bana hep soruyorlar. "Sen nasıl bu kadar mutlusun?" diye. Cevabı nedir diye düşündüm. Ben mutfakta
ne zaman, en çok ne yaparken mutlu oluyorum diye. Ve beni en mutlu eden tarifleri hatırladım. İşte bu
kitapta benim ruhuma dokunan tarifler var; bir de o tariflere eşlik ed
Eskiden Anadolu'da günde 2 öğün yenilir ve en önemli öğün güne başladığımız kahvaltı olurdu. Kahvaltı bizim için ailenin tarla dönüşlerinde bir mola vererek tekrar bir araya geldiği saatleri oluştururdu. Tabii o zamanlar bu kadar çeşit olmazdı. Sonraki yıllarda şehirlere göç başladıkça; yaz aylarında evinden uzun süre ayrı kalmış aile üyelerine mükellef kahvaltıyla o özledikleri tatlar sunulur ve bir nebze de olsa memleket özlemi giderilirdi. Bu yüzden benim için bir yemek kültürünün kahvaltıyla başladığını
Bir toplumun sağlıklı olabilmesi, toplumu oluşturan bireylerin, ihtiyaçlarına değin besin maddelerini yeterli ve dengeli bir şekilde sağlamaları ile mümkündür.
Ülkemizde besin çeşitleri bakımından çok zengindir.
Bu, çok çeşitli besin maddelerini bir araya getirerek güzel ve lezzetli yemek pişirmek sanattır. Bu sanatta başarılı olabilmek için "yemek kitapları" önderdir.
Burun kıvırdığımız ya da bayıldığımız, tezgâhlarda bakıp geçtiğimiz ya da biçimlerine hayran olduğumuz, renklerine vurulduğumuz ya da kokularından nefret ettiğimiz sebzeler. Lahana, havuç, bezelye, domates, fasulye, balkabağı, enginar ve daha başkaları...
Yazdığı biyografilerle dikkat çeken Evelyne Bloch-Dano bu kez sebzelerin biyografı olmaya soyunuyor: Sebzelerin pek bilinmeyen ya da önemsenmeyen öykülerini, kıtalar arasında yaptıkları uzun yolculukları, zaman içinde geçirdikleri evrimleri, pişirilmeleri
Otuz üç yabancı kadın, beş sofra ve bir ülke. Expat Sofrasına hoş geldiniz.
Bu kadınlar ABD, İngiltere, Hollanda, Polonya, Avustralya, Kanada, İrlanda, İtalya ve Güney Afrika'dan
Türkiye'ye geldiler, yemeklerinden güç aldılar ve şimdi size hikâyelerini anlatıyorlar. Kısmen bir yemek
kitabı, kısmen yemek hatıraları, kısmen de bir yolculuk hikâyesi olan ve samimi hikâyelerle, nefis
fotoğraflar ve iştah kabartan tariflerle dolu bu antoloji, sizi doğrudan orada haklı bir yer kazanmış
yabancı kadınların Türk mut
Akdeniz'den Kaliforniya'ya...
Akdeniz ve Kaliforniya bölgeleri, coğrafi açıdan birbirlerine uzak olmalarına
karşın mutfak kültürü açısından benzerlikler taşıyor. Her ikisinde de, yerel
yetişen taze ürünleri kullanan, sağlıklı ve hazırlaması basit yemekleri tercih
eden ortak bir yaşam felsefesinin etkisini görmek mümkün.
Jale Balcı ve Hande Çilek'in hazırladıkları Tadında Yolculuk, bizi bu iki
mutfağın lezzetlerini buluşturan bir yolculuğa davet ediyor.
Mutfağınızda şef sizsiniz Çocukluğumun ilk yılları hafif kilolu, hadi kabul edeyim tombul diyebileceğim kıvamda geçti. Oldum olası yemek yemeyi severdim, hâlâ da çok severim. O yıllardan bu yana lezzet anlayışımda çok şey gelişti ancak değişmeyen tek şey, basit ve lezzetli yapılan yemeğe duyduğum iştah Yiyecek içecek dünyasına girdiğim ilk günden beri en önemli felsefem, çevremizde kolayca bulabileceğimiz, hatta bazen sıradan olarak bile nitelendirdiğimiz ürünleri kullanarak, sıra dışı sonuçlara ulaşmaya ça
25 yıllık Sofra tecrübesiyle yepyeni ve çok özel bir seri:
İyi Beslen İyi Yaşa
Dünyada her gün belli gıdaları beslenme düzeninden kendi isteği ile çıkaran veya özel sağlık nedenleri ile bazı gıdalardan uzak durmak isteyenler, alternatif beslenme biçimlerine yöneliyor.
Bu tür beslenme alışkanlıklarına yönelenler arasında şeker ve gluteni beslenme düzenlerinden çıkaranlar ilk sırada yer alırken vegan, yani hayvansal hiçbir gıdanın tüketilmediği beslenme biçimini seçenlerin sayısı da her geçen gün artıyor.
25 yıllık Sofra tecrübesiyle yepyeni ve çok özel bir seri:
İyi Beslen İyi Yaşa
Dünyada her gün belli gıdaları beslenme düzeninden kendi isteği ile çıkaran veya özel sağlık nedenleri ile bazı gıdalardan uzak durmak isteyenler, alternatif beslenme biçimlerine yöneliyor.
Bu tür beslenme alışkanlıklarına yönelenler arasında şeker ve gluteni beslenme düzenlerinden çıkaranlar ilk sırada yer alırken vegan, yani hayvansal hiçbir gıdanın tüketilmediği beslenme biçimini seçenlerin sayısı da her geçen gün artıyor.
25 yıllık Sofra tecrübesiyle yepyeni ve çok özel bir seri:
İyi Beslen İyi Yaşa
Dünyada her gün belli gıdaları beslenme düzeninden kendi isteği ile çıkaran veya özel sağlık nedenleri ile bazı gıdalardan uzak durmak isteyenler, alternatif beslenme biçimlerine yöneliyor.
Bu tür beslenme alışkanlıklarına yönelenler arasında şeker ve gluteni beslenme düzenlerinden çıkaranlar ilk sırada yer alırken vegan, yani hayvansal hiçbir gıdanın tüketilmediği beslenme biçimini seçenlerin sayısı da her geçen gün artıyor.
İstanbul'da sarayda ve saray çevresinde yaşayan, güzel yemeklerden hoşlanan bir seçkinler grubu tarafından 15. yüzyıldan itibaren biçimlendirilmiş bir yemek kültürü... Bu kültür, kullanılan malzemeden pişirme yöntemlerine, yemek çeşitlerinden yemek yeme alışkanlıklarına, yemek öğünlerinden sofradaki görgü kurallarına, mutfak yapılarına kadar pek çok konuyu kapsıyor.
"500 Years of Ottoman Cuisine" kitabı önce Osmanlı yemek kültürünü oluşturan öğelere değiniyor, ardından Osmanlı mutfağından denenmiş, yapılab
BABAANNEMİN SAKLI MUTFAĞI
– HATAY MUTFAĞI
Kanaviçe işli perde aralığından, kapı önüne atılan taburelerdeki
kısa ama tadına doyulmayan sohbetlere kadar her anda, her
muhabbette bir yemek konusu, bir yemek tarifi mutlaka geçerdi
mahallenin hanımları arasında. Evlerden yayılan yemek kokularını
ikindin yapılan börek, kurabiye kokuları izlerdi peşi sıra... İkramlık
tabaklara konup önce komşusuna gönderen bir neslin çocuklarıydık
bizler. Saygı vardı, sevgi vardı, emek vardı ama aradaki bağı
niyeyse hep mutfakla ö
Toplam 778 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 80-100 /
Aktif Sayfa : 5
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.