Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 201 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Ümit Meriç, 1992 yılında, kuruluşundan 78 yıl sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü’nün ilk kadın profesörü olur. 1993-1996 yılları arasında, 1933 Üniversite Reformu sonrasında yeniden açılan Sosyoloji Bölümü’nün Hilmi Ziya Ülken (1944-1960), Nurettin Şazi Kösemihal (1960-1972), Cahit Tanyol (1972-1982) ve Baykan Sezer’den (1982- 1993) sonraki beşinci Bölüm Başkanı olarak görev yapar. 1969 yılında başladığı akademik kariyerini, 30 yıl sonra, aldığı tesettür kararı sebebiyle 1999 yı
Tükendi
Siyaset biliminde, devlet-hükümet ilişkisine dair “devletlerin kalıcı, hükûmetlerin geçici olduğu”ndan söz edilir. Arap yarımadasında ise “devlet”ler geçici, aşiretler ise kalıcı gözükmektedir. Toplumsal hayatta son derece etkili olan aşiret yapılarının dayanışmayı sürdürdüğü, tehditlere karşı ortak refleksler geliştirdiği ve 20 yüzyılın Arap ulus devletlerinden daha eski bir hafızaya sahip oldukları bilinmektedir. Bu eser, Ortadoğu'da aşiret-siyaset ilişkisinin anlaşılması bağlamında İbni Haldun’un asabiye
Şaban Kızıldağ; öncelikle dinleyenlerini şaşırtan bir söz ustasıdır. ‘Olmaz’ı mümkün kılan bir dil sihirbazıdır. Mükemmel ses tonu ve usta diksiyonuyla bir Türkçe şölenidir. Öyle ki tılsım ile trajedi, nostalji ile mizah ayaküstü konuşur onun cümlelerinde. Yirmi yılda iki milyon insana söz dinletmek, bir öteki ufuklar insanı olmayı gerektirir. Hikâye ile istatistik, sosyoloji ile sinema, ekonomi ile şiir, üçüncü sayfa haberleriyle kamu yönetiminin incelikleri onun dilinde bir metropol liriğine dönüşür. İçim
Tükendi
Recaîzade Mahmut Ekrem Külliyatı”nın ilk cildinde, üstadın mektupları, arîzaları ve yazıları yer alıyor. Bu kitaptaki metinler, Recaîzade Ekrem’i hayatının ve döneminin gerçekliği içinde karşımıza çıkarıyor. Dolayısıyla, mektuplarında, sunularında ve yazılarında üstadın edebî faaliyeti, edebiyat çevresindeki yeri, ilişkileri, psikolojisi, günlük yaşamı gibi pek çok hususta biyografisine ve edebî konumuna ciddi katkılar getirecek yeni bilgiler bulunuyor. Bu kitabın gerisindeki mesai ise yakın tarihimize ait
Tükendi
Neler var bu anket, söyleşi ve konferanslarda? Başta, şairin ve Garip’in şiir anlayışını bulmak mümkün elbette. Şiirde vezin ve kafiyeye, diğer sanatlarla şiirin iç içe girmesine ve edebî sanatlara karşı çıkışlarını ve bunların nedenlerini buluyoruz. Sonra şiirin bir “dava” ve “inanç” vasıtası olmasına da karşı Orhan Veli. Eski şiirimizin sadece “müreffeh zümre”ye hitap ettiğini ileri sürüyor, yeni şiirin halka hitap etmesi gerektiğini savunuyor. Bu fikirlerde biraz da dönemin inkılaplarının ve Toplumcu Ger
Âhir Zaman, Celal Nuri’nin Afife Fikret takma adıyla yazdığı on altı bölümden oluşan bir romanıdır. Romanda Birinci Dünya Savaşı yıllarındaki harp zenginleri, kadın- erkek ilişkilerindeki ahlâki yozlaşma, Osmanlı ailesinin çöküşü, Batı hayranlığı gibi sosyal meseleler işlenmektedir. Celal Nuri, İkinci Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e değin uzanan dönemde kendine özgü fikirleriyle Cemil Meriç’in de dikkatini çeken bir yazar.
İntibah, Türk edebiyatında roman türünün ilk örneklerinden biridir. Bu bakımdan eserde yer yer geleneksel edebiyatın izleri görülür. Örneğin meddaha özgü araya girişler, okurla söyleşmeler, okura bilgi vermeler gibi. Ama Kemal, özellikle Mehpeyker’in psikolojisini anlatmada dönemine göre oldukça başarılıdır. Dönemin gençlerine bir ahlak dersi vermeyi amaçlayan yazar, romanında kötü bir kadına tutkuyla bağlanan bir gencin sefalete sürüklenişini anlatıyor.
İlk kez 1927’de basılan Define, hem tarz hem de dil olarak Mehmed Rauf’un ünlü romanı Eylül’e hiç benzemez. Roman, esas itibarıyla babadan miras kalan bir defineyi bulmak ve elde etmek için yaşanan maceraları konu edinen bir polisiyedir. Rauf, çok da uzun olmayan bu eserinde ana düğüm ve ara düğümlerle okurun merakını diri tutmayı başarır. Babadan kalan büyük bir servetin şifresi, nerede olduğu, onu bulmak için yaşanan heyecan dolu olaylar… Yazar, oldukça sade bir dille yazdığı bu eserde polisiye türünde d
Mehmed Rauf’un Eylül’ü ilk olarak Servet-i Fünûn dergisinde 7 Haziran 1900-14 Mart 1901 tarihleri arasında tefrika edildi. Eserde yasak bir aşkın ruhlarda yarattığı çırpınışları yansıtan psikolojik tahliller, bu ruh hâline uygun tabiat tasvirleri ve musikî geniş yer tutmaktadır. Türk edebiyatında bireyi öne çıkaran ilk psikolojik roman olarak kabul edilen Eylül, Servet-i Fünûn edebiyatına özgü melankolik atmosferi ve santimantalist diliyle de dikkati çeker.
Samipaşazade Sezai, Küçük Şeyler’in ön sözüne “Dünyada bir zerre yoktur ki güzel yazılmak şartıyla bir mevzû-i mühim addedilmesin?” diyerek başlar ve ilerleyen cümlelerde şöyle devam eder: “En mufassal, en mükemmel kitaplarda bazı küçük şeyler noksandır ki o küçük şeylerin edebiyatça ehemmiyeti pek büyüktür.” Anlaşıldığı üzere yazar, edebî özgünlüğün nüvesi olarak gördüğü detay ve nüanslara özel bir anlam atfeder; tabiri caizse kalemini onların sunduğu estetik imkânların peşine sürer. Bununla beraber sanatç
Estetik bir değer olan ‘güzel’ ile, etik bir değer olan ‘iyi’nin birlikteliği, antik çağlarda Grekler tarafından ‘kalokagathia’ (καλοκἀγαθία) kavramıyla ifade ediliyordu. İnsan ruhunun iyiliğini, bedenin sağlık ve güzelliğini de ifade eden bu kavram, sanat ve toplum yaşamına uzanan bir içerik taşıyor. Buna göre sanat eserinin sadece güzel olması yeterli değildi, onun aynı zamanda iyi olması gerekiyordu. Aynı şey etik norm ve tavırlar için de geçerliydi. Etik bakımdan iyi ve uygun olan bir davranış, estetik
Hepimiz eşitiz ama bazılarımız daha eşittir.” Eşitlik aramak için yola çıkar sonunda yine birilerinin daha eşit olduğu bir düzen geliştiririz. Tıpkı bu çiftlikteki hayvanlar gibi. Çiftlik sahibinin zalimliklerine karşı başkaldıran hayvanlar eşitlikçi bir düzen geliştirirler ancak domuzlar yönetici doğaları gereği çiftlikteki bütün hayvanlardan daha eşit ve ayrıcalıklı hale gelirler. Bir sosyalizm eleştirisi olarak yorumlanan Hayvan Çiftliği aynı zamanda insan doğasını anlatan felsefî bir masaldır. 1984 roma
Tükendi
Çağlayanlar, Müftüoğlu Ahmed Hikmet’in 1908’den sonra kaleme aldığı on sekiz hikâye ve mensureden oluşan bir kitap. Yazıların hemen hepsinde Türkçülük fikrine, Türk tarihine, sanat, gelenek ve göreneklerine kuvvetle bağlı bir ruhun coşkun duygularını, savaşın hüznünü, vatanseverlikleriyle öne çıkan karakterleri bulacaksınız. Mağrur Batılıya karşı yer yer de Türk’ün vakur sesini… Yunus’un şiirlerinde bembeyaz süt dişlerini gördüğümüz Türkçe, Çağlayanlar’da parıl parıl parlıyor... Hikâye ve mensurelerindek
Tükendi
Zaman zaman içinde. İki afacan kız kardeş ve babaanneleri de zamanın içinde. Üçü de aynı yaştalar ve bir ormanda tüm dünyayı keşfe çıktılar. Birer masal kahramanı oldular; göllerde saraylara, yeraltında şehirlere konuk oldular; rüzgârlarla denizleri, uçan halılarıyla okyanusları aştılar. Balıklarla arkadaş, kentenkelelere yoldaş oldular. Romanlarıyla Avrupa’da birçok ödüle değer görülen Letonyalı romancı Laima Kota artık Türkiye’de yaşıyor ve eserleri arasındaki tek masal kitabı olan Zaman Zaman İçinde,
Tükendi
Dünyanın pek çok yerinde karşımıza çıkan dulluk sorunsalı, Hint kadınları için bir hayatta kalma mücadelesi adeta. “Hindistan'ın dulları“ meselesini yüzyılın buhranları çerçevesinde inceleyen araştırmacı Zeynep Yaşar, bu çalışmada dulluk meselesini, Hindistan kast sistemini, Antik Hint ritüelleri (Sati / Jahudar) ile yüceltilen kadın imajı perspektifini ve bu ritüellerin yasaklanma mücadelelerini, Kerala’lı Tutiname gibi masallarda Hint Kadın imajını, tarihsel boyutuyla kuramsal olarak ve tanıklıklar üzerin
Âkif’in hayatından büyük bir roman, bir sinema filmi, hatta büyük bir sanat eseri çıkabilir. Ancak bugüne kadar yazılan Âkif biyografilerine baktığımızda önemli bir kısmının tekrardan ibaret olduğu görülür. Yazar Mehmet Kurtoğlu alışılagelmiş biyografilerin dışında farklı bir bakış açısıyla Mehmet Âkif’i şair, derviş, kahraman olarak tanımlıyor. “Hayatının şiirinden daha büyük” olduğu söylenen Mehmet Âkif’ten oğlu Emin Âkif’e uzanan trajediyi bir roman tadında anlatıyor. Âkif’in şiirleri, Mücadele’deki kahr
1970’ler Türkiye’nin kayıp yılları olarak değerlendirilebilecek bir niteliğe sahiptir. Bu dönemde, Türkiye siyasi ve iktisadi yönden büyük buhranlar yaşamış ve terör eylemleri tırmanışa geçmiştir. Bu ortam beraberinde siyasi istikrarsızlığı da getirmiştir. Siyaset yapıcıların uzlaşmaz ve birbirlerine karşı sert tutumları ülkenin ihtiyaç duyduğu sağduyulu ortamın oluşmasında en büyük engellerden olmuştur. Bu istikrarsız dönemde birçok koalisyon hükümeti kurulmuştur. Bu hükümetler Türkiye’nin artarak devam ed
Tükendi
“9 Mart 1971 Sol Darbe Teşebbüsü”, kendine göre bazı gerekçeler ile iktidara bir askeri darbe ile el konulması çabasıydı. 9 Martçıların üzerinde titizlikle çalışılmış ve belirli bir ideolojik temele dayanan gelecek projeksiyonu mevcuttu. Sadece iktidarı ele geçirmeyi değil, bir sistem değişikliğini de hedefliyorlardı. 9 Mart Hareketi; haftalık bir yayın organını ihtilal örgütünün önderliği gibi kullanan her bakımdan özgün bir yapılanmaydı. Diğer yandan 9 Mart hareketi sivil ve askeri cuntaların bir araya
Tükendi
Çocukluk, insanın kayıp cenneti gibidir. Muallim Naci için de öyle. Naci, Ömer’in Çocukluğu adlı anılarında, çocukluğunun Saraçhanebaşı Mahallesini; dergâhları, mezarlığı, okuluyla iç içe girmiş mütevekkil İstanbul halkını anlatır. Bu içli çocuğun gözünün önünden babası, annesi, kardeşi, komşuları, okulu bir film şeridi gibi geçer. Eserde Naci, çocuk ruhunu ve dilini çok güzel yansıtmakta, devrin sosyal hayatına, aile ve komşuluk ilişkilerine, insanların giyim kuşamlarına ve bazı geleneklere dair önemli bi
Tükendi
Tarih Dalinda Amerikan Kitap Ödülü Kazanan Kitap Henry A. Kissinger, 1969’da ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı olarak göreve başlamasıyla birlikte birçok olayda başat rol oynamıştır. Soğuk Savaş rüzgârlarının en sert estiği bu dönemde satranç tahtasının bir ucunda ABD adına Henry Kissinger oturmuştur. Richard Nixon ile ilk görüşmesi, Çin'e yaptığı gizli gezi, ilk SALT müzakereleri, 1970 Ürdün krizi, 1971 Hindistan-Pakistan Savaşı ile Moskova ve Hindistan’daki tarihi zirve toplantıları, Kissinger’ın hatırla
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 201 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1