Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 170 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Dağıt kafandaki bulutları Erit içindeki buzları Yok et bütün olumsuzlukları Sal kendini aşka sevdaya Ver kendini kara sevdaya. Bırak derin düşüncelere dalmayı Boş yere ağlayıp sızlamayı Öfkelenip öç almayı Sal kendini aşka sevdaya Ver kendini kara sevdaya.
Tükendi
Ses Boşlukta büyüyen Korkunç çığlıktı Söz Varlığın içinde Anlamsız çırpınıştı Şiir, şairin kendini ifade etmesinin bir aracıdır... Şiirde değişmeyen, şairin ele aldığı konuları doğrudan doğa- ya tutulan bir ayna gibi yansıtmamasıdır. ... Şiir, duru, aydınlık geleceği açık bir düşüncenin ve tekmil güzelliklerin imgesidir. Aynı zamanda şiir parmak izi kadar da özgün ve özeldir. Bu Güleren Kılınçarslan için de geçerlidir... Bu yüzden nakış nakış işlediği konuları yeniden biçimlendirmiş, yeniden yaratmıştır.
Tükendi
İşlediğim günahların cezasını çektirme bana, demiyorum; çekmeye razıyım, lakin bu çektiğim çile kadar, günah mı işledim ya Rabbim!!!!?... Silo'dan hep kaçtım, oysa o üstüme üstüme geldi. Yine de ona zarar vermek istemedim, fakat o beni doğramak istiyordu, bunu biliyorsun. Yaşananlar gayri ihtiyaridir yemin ederim!.. İstemeyerek oldu!.. Silo'yu koru, ölmesin!.. Katil olmak istemiyorum ey büyük Allah'ımmmm!!!.." Dedi ahenkli bir edayla kollarını indirirken. Ve dizlerini avuçlayarak oturdu. Remzi'yi daha neler
Tükendi
Bora, Bahar'a çocukluğundan beri âşıktı, tek isteği onunla evlenmekti; fakat aniden gelen şiddetli bir deprem felaketi, onların hayatını alt üst etmiş ve birbirilerini kaybetmelerine sebep olmuştu. Birçok depremzedenin kaybolmasına neden olan organ mafyası, Akdeniz'e demir atmış ve deprem bölgesindeki kurtarma ekiplerinin arasına sızmıştı. Hangi ülkeden geldikleri bilinmeyen bu mafya grubu, genç depremzedeleri pençesine düşürmüştü. O gençlerin arasında öyle güzel bir kız vardı ki; O'da Bora'nın biricik aşkı
Tükendi
Bu kitapta bahsedilen yaşama tutunma mücadeleleri, günümüzde çok daha kolayca aşılabilir, güçbela tanımlanan hadiseler, tuhaf veya sıradan gelebilir. Ancak şu bilinmelidir ki; şu anda yaşanılan mücadeleler de, gelecekte güçlükten sayılmamaya adaydır. İnsanlığın tüm gelişimine rağmen ve geçen zamanlara aykırı şekilde, değişmeyen tek şey, ölümle yüzleşmenin kaçınılmaz olduğu gerçekliğidir.
Tükendi
"Keşke" Tek başına bir sözcük değildir Hangi cümlede kullanılırsa Bir ömürden ç/alıp gitmişliği anlatıyordur.
Tükendi
Bugün, yokluğunun yüz yirmi birinci günü Yirmi birinci yüz yılın zamanı donduramadığı teknolojik günlerden yani Klonlaştırılmış sızılarımın bedenimde salıncak kurmuş halini yaşıyorum gövdemi Ruhumda sallandırarak
Tükendi
Kitabın ana fikrini tek cümleyle özetlemek gerekirse; Marx'ın öngörüsünün aksine rakipsiz olmayan, güçlü bir kapitalizmle birlikte yaşamak zorunda kalan ve kalacak olan, sosyalizmin bağımsız iç yasaları olamaz; sosyalizmin evrimi kapitalizmin mevcut durumuyla bağlantı içinde şekillenecektir. Kitap, bu evrimin nasıl olabileceği konusunda genel bir çerçeve sunmaya çalışıyor.
Tükendi
Batarken güneş Hüzün doğuyor gecelerime Sensizlik çalıyor kapımı Dışarıda dalga sesleri Sahile iniyorum Senin kokun sarıyor tenimi Bir mum yakıyorum Antalya gecelerine Yıldızları seyrediyorum kumsalda Kadehimi senin için kaldırıyorum Dalgalar ismini haykırıyor Şerefine sevgilim, bitimine hasret Elâ gözlerini hayal ederek Bir daha ayrılmamak üzere sevgilim Beraberce nice Antalya gecelerine.
Tükendi
Ham maddemin çoğu Pamuk olmasına rağmen Bilmem ki neden "Kâğıt"la anılır adım? Bozuk paralar Küçük kardeşlerim olur "Bensiz aç kalırsınız" desem Çok mu ipucu vermiş olurum?
Tükendi
Bir sevdadır bu topraklar Ne aşklar büyüttün ne kavgalar Anayurt oldun birçok kavime Besledin insanları, tarihler boyunca Sevginin ve sevmenin ne olduğunu Öğrettiler Yunus Emre, Hacı Bektaş, Mevlana İnsan olmanın ve onurlu durmanın Kaynağını sundular, tüm insanlığa Umudun, üretmenin ve emeğin Kavgasıdır insanca yaşamanın Budur anlayacağınız gayesi yaşamın Bereketli topraklarında büyürler Aşık Veysel, Mahsuni, Neşet Ertaş'lar Sevdaları, aşkları ve de insanlığı Türkü türkü dillendirirler yüreklerinde Kardeşli
Tükendi
Bu kitap; Orhan Koçak'ın dördüncü şiir kitabıdır... Koçak; kendi yaşam yürüyüşünün pratik soyutlaması olarak karşımıza çıkan şiirlerinde, insan odaklıdır. Sözcükler kimi zaman yüreğinin titremesinde aşk dizelerine dönüşüp şiir olur, kimi zaman günlük yaşamın velvelesi içinde duyumsadığı acının ve ağrının sözcükleridir, onun şiir atı... Ülke realitesinin içinde gezinir ve sosyo-politik denklemdeki kepazelikleri de hicvetmeyi unutmaz... Dolayısıyla, Orhan Koçak'ın; her dizesi insan odaklı şiirlerinde, günlük
Tükendi
Türküm ben, Altaylardan Tuna'ya Bazen oğuz, bazen Kürşat'ım Meydan savaşlarında Alparslan Niğbolu'da yıldırım. Bağdat'ta yavuz Türküm ben tarih yazmış ırkım Efsaneyim tarih sayfalarında Vatan için atan yüreklerde Sevda dolu duyguyum belleklerde Türküm, bilimde imzası olan Kuşçu Ali, Mimar Sinan, lokman Bazen Fatih, bazen Genç Osman
Tükendi
Birileri, ağacınızı, bahçenizi, tarlanızı ortadan ayırsa; birileri, duvarınızı yıksa, evinizi bölse, ne hissedersiniz? Ya da fırtına gibi gelip kapınıza dayansa... O birileri, milyon kere çoğaltsa hüzünleri ve sizi perişan etse... Her şeyi kötülese, yüreğinizi avuçlayıp sizi yarala sa... Siz ne düşünürsünüz, ne yaparsınız, nasıl karşı koyarsınız? Üstelik bir çocuksanız, olanlar karşısında... Ve o birileri yılan hikâyesine dönüşecek bir toprak/miras davasıysa hele... İşte zor sorulardan birkaçı bunlar olur,
Tükendi
Ay yok oldu Güneş yok oldu Okyanussa zaten yoktu Sana yazayım dedim kalem yok oldu Şiir yok oldu Güfte beste zaten yoktu Kuş yok oldu ağaç yok oldu Deniz yakamoz zaten yoktu Aç yok oldu Tok yok oldu Çocuk karaya vurunca İnsanlıkta yok oldu...
Tükendi
Yakın geçmişe tanıklık eden bu kitaptaki 14 öykü, geniş bir coğrafyada keyifli ve düşsel bir yolculuğun kapısını aralıyor. Metropollerden Güneydoğu'ya, buradan Arjantin'e, oradan da Britanya'daki Clyde Nehri'nin kıyısına kadar uzanan ilginç yaşam yolculukları... Öykülere kimlik kazandıran bireyler kendi hayatlarının arka koltuk yolcusu olmak istemeyen, bu yüzden de özgürlüğün peşinden koşturan inatçı kişilerdir. Bu tercih, aynı zamanda ağır bedellerin ödenmesi anlamına da gelecektir. Bazen ödenen bedel, kül
Tükendi
12 Eylül benzeri toplumsal travmalarda, oradan oraya savrulan insanların kesintiye uğramış yaşamlarını yalın bir gerçeklikle okura sunan 14 öykü, Anadolu'nun hemen her köşesinden Evliya Çelebi misali beslenir. Sürgünler, ayrılıklar, ihanetler, çatırdayan evlilikler, sevgiden ayrı düşen çocuklar, umutsuz ve imkânsız ilişkiler, kendini yenileyebilen aşklar, emek ve insanlık onuru uğruna verilen mücadele bu savrulmaların odağına yerleşir. Yaşamın izdüşümünde saklı olan hüzün ve acının, aynı zamanda öğretici ve
Tükendi
Artık Ne beklenen bir çift göz Ne arzu kalmış Ne de yangından artan Küllenen bir avuç köz Sayılmayan devirler Karanlıklar gündüzler Tadı damağımı yakan acılar Geniz etlerimde kurumuş kanım Çok acıyor yüreğim Çok yanar canım
Tükendi
?...Davut sustu. Hırsını içine hapsedercesine derin bir nefes çekti. Khalil'in söylediklerini gayet iyi anlıyordu aslında, Ama yine de bu gidişata sessiz kalabilmeyi yediremiyordu kendisine. Bütün dinlere, inançlara saygılıydı o. Sahiden de kim, neye inanıyorsa inansın doğru dürüst inanan kimselerin ibadetlerine son derece saygılı olduğunu her fırsatta söylüyordu. Ancak, piyasadaki din öğretisine ve kutsal kitapların yanlış tercümesine ve hatta yanlış icrasına tahammül edemiyordu. Fakat anlatamıyordu kimsel
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 170 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2