Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
Dissensus: Politika ve Estetik Üzerine, Jacques Rancière’in sanat ve politika üzerine en son yazılarından bazılarını, en önemli iki kav­ramının eleştirel potansiyelini göstermek için bir araya getiriyor: Politikanın estetiği ve estetiğin politikası. Bu büyüleyici derlemede Rancière, sanat ve politika meseleleri üzerine çağdaşlarından bazılarının radikal bir eleştirisini yapıyor: Gilles Deleuze, Antonio Negri, Giorgio Agamben, Alain Badiou ve Jacques Derrida.Denemeler, Rancière’in fikirlerinin, 11 Eylül’ü çe
Tükendi
ÇevirmenA. KaracaA. ÖztürkF. B.l TatlıF. YıldırımH. TuranM. ÇetinT. Karaağaçİngilizcesi 1968 yılında yayımlanan bu kitabın yazarı Herbert Marcuse, Paris 68’inin en çok okunan yazarıydı. Nazilerden kaçarak Amerika’ya yerleşen, sonrasında Amerikan toplumu üzerine düşünen Marcuse “ileri kapitalist endüstri toplumları”nın analizini yaparak pasifleşen bir işçi sınıfının kapitalizmin hedonist metalarının sahibi olmaya başladığını (mutluluk fikrinin nesnelliğini) ve böylece “devrimci” rolünü kaybetmeye yüz tuttuğ
Tükendi
ÇevirmenM. UsluGüçlü AteşoğluÖ. B. AlbachtenÇetin BalanuyeM. UçarM. TuranE. GünokHasan Ünal NalbantoğluD. SoysalKitapta yabancılaşma kavramının başlatıcısı olarak düşünebileceğimiz tersyüz edilmiş dünya, arzunun hareketinin ortaya koyulduğu öz-bilinç diyalektiği, mantığın en özgün formlarından biri olan Hegel mantığı ve filozofun Heidegger’in düşüncesiyle ilişkisi içerilmekle birlikte, “Kendine Yabancılaşmanın Belirtisi Olarak Yalıtılmışlık” ve “Yaşam-Dünyası Bilimi” başlıklı iki önemli yazıya da ek olarak
Tükendi
Feminist-vejetaryen eleştirel teorinin en önemli eserlerinden biri kabul edilen Etin Cinsel Politikası’nın yazarı Carol J. Adams bu kitabında hayvan haklarını ve çevreciliği savunmakla feminizmin nasıl ve neden iç içe geçmesi gerektiğini çarpıcı bir biçimde ortaya koyuyor. Modern Batı kültüründe ve tüketim alışkanlıklarında, hayvanlara ve kadınlara yönelik sistematik sömürünün ardında yatan kültürel davranışları ustalıkla irdeliyor. Eleştirel hayvan çalışmaları ve veganlık literatüründeki tartışm
Tükendi
Richard Sennett, değerler konusunu ele alan bir çalışma yürütmenin zorluklarını hayli ironik bir dille ifade etmektedir. Ona göre “toplumsal değerler” ve “değerler sistemi” ifadeleri, sosyal bilimlerin gündelik dilin başına sardığı belalardır: “İtiraf etmeliyim ki, ‘değer’in ne olduğunu hiçbir zaman anlayamamışımdır. Değer, bir ‘şey’ değildir. Eğer insanların toplumsal dünyalarını rasyonalize ederken kullandıkları dilden bir parça ise, o zaman ideolojinin bir parçası olarak ele alınmalıdır. Yok, eğer ‘değer
Tükendi
Marcel Proust tüm gününü yatakta geçirir, eski günleri düşünürdü. Paul Cézanne saatler boyu öylece bir elmaya bakardı. Auguste Escoffier sadece müşterilerini memnun etmeye çalışırdı. İgor Stravinski müşterilerini memnun etmemeye çalışırdı. Gertrude Stein ise sözcüklerle oynamayı severdi. Fakat aralarındaki teknik farklara rağmen, bu sanatçıların hepsi de insan deneyimine sonu gelmez bir ilgi duyuyordu. Yarattıkları eserler keşif edimleriydi, anlayamadıkları gizemlerle bu şekilde boğuşuyorlardı. Daha önce ik
Tükendi
Bu kitapta “Ölenler / dövüşerek öldüler; / güneşe gömüldüler” diyerek sokakları ve alanları inlettiğimiz o güzel insanlarımızdan birini, Ertan Sarıhan’ın hikâyesini okuyacağız.Ertan Sarıhan 1942 yılında Fatsa’nın Beyceli köyünde dünyaya geldi. Çok okuyordu. Tartışmaları can kulağıyla dinledikten sonra konuşurdu. Bilgi düzeyi çoğumuzdan gelişkindi. Gençliğin verdiği coşkuyla hayalindeki dünyayı yaratabilmek adına çaresizlerin çaresi, umutsuzların umudu olmaya çalıştı. Halkın yanında olmak, devasa boyuttaki s
Tükendi
Turizmi yalnızca tek boyutlu bir keyif ve boş zaman geçirme faaliyeti olarak haberleştirmek, turizm haberciliği sayılabilir mi? Turizmi haberleştirirken, yalnızca güneşin, denizin, kumun, kışın/karın ve dağların güzelliğini yiyecek ve içeceklerin en lezzetlilerinin sunulduğu mekânları, sektörden kazanılan parayı mı anlatacak, yoksa sektörün doğaya, yerel kültür ve hayata etkisine de dikkat çekecek miyiz? Verilen hizmetin kalitesini, hizmet alanların memnuniyetini önemseyecek fakat o hizmeti veren kimi göçm
Yakınlaşmalar, “Eğer insanın insana (ve doğaya) ettikleri bir son bulsaydı ne olurdu?” sorusunun peşinden kışkırtıcı, muzip ve ufuk açan bir tarzda ilerliyor. Yazar, günümüz toplumundan tanıdık simaların devlet başkanlarının, medya patronlarının, endüstri liderlerinin göklerden gelen müdahale ile ellerindeki iktidarı kaybetmeleri karşısında bocalayışlarını mizahi bir dille resmediyor. Gezegenin her bir ucundan sıradan vatandaşlarsa ellerine geçen bu yeni özgürlükle ne yapacaklarını tartışıyorlar. Acaba ins
Tükendi
Plasebo onlar için sahip olmak istedikleri gücü simgeliyordu dediklerini yaptırabilme, kimseden korkmama, geri adım atmama ve kararlılık gücünü... Bir gruba ait olma, bütün olma hazzını yaşıyorlardı ve o haz, gücü simgeleyen kişinin podyuma çıkması, onu etli, kanlı, canlı görmeleriyle beraber doruğa ulaşacaktı. Sonuç olarak, orgazm bir güç patlaması ve iki kişinin tek bedende bütünleşmesi değil de ne ki?Ütopya ve distopyalar diyarına Ada’ya götürüyor Ahmet Erözenci bizi.Deney fareleri gibi içinde debelend
Tükendi
Hegel’in felsefesi son iki yüzyılda birçok kez .ölü ilan edilmiş, gericiliğe ve hatta totalitarizme zemin hazırlamakla suçlanmış olsa da, bu felsefenin gücü ve etkisi azalmadı. Tam aksine: 1960’lardan beri hem Kıta Avrupası felsefesinde hem de mantıksal-pozitivizmi takip eden Analitik felsefe geleneğinde bir Hegel Rönesans’ı yaşandı. Birbirinden başarılı denemelerden oluşan bu kitap, Hegel felsefesinin kalıcı gücüne tanıklık etmektedir. Aynı zamanda bu çalışma, son on yılın oldukça olumsuz politik koş
Tükendi
“Azizim Taşer… Bilmem Yelken dergisini bir süredir benim yönettiğimden haberin oldu mu? ... Dinamo’dan tut Dağlarca’ya, Aziz Nesin’den Tarık Dursun’a ya da Ceyhun Atuf’a kadar çeşitli arkadaşların yardımı ile tam bir amatör dergisi kişiliğiyle yapıyoruz bu işi… Senden özellikle tiyatro konularında yazılar rica edecektim fakat Baki Süha’nın Cumhuriyet’te yayınladığı şiirleri okuyunca utandım ben ki daha bir bacakken 1943’teki, Hürriyet (kitabındaki) şiirlerini okumuş ezberlemişimdir, Suat Taşer’in öyle bir
Tükendi
Türker Kılıç, bana göre bir "kozmos cerrahı" ve bu ifade herhangi bir anlamda metafor içermiyor! "Beyin" [mucizevi ama asla mucize değil!] bu dünyanın özel bir eseri ve onu üreten gerçekliğin bütün izlerini kendinde saklıyor ve sürekli yeniliyor. Yazar -bizim beyin dediğimizbu eserle öylesine hemhâl olmuş ki izleri titizce sürüyor ve karşımıza çıkan eşsiz tablonun bize nasıl bir yaşam tarzı fısıldadığını anlatıyor. Bilgi, beceri, sezgi ve bilgelik elbirliği yapmış! Sahiden önemli bir kitap Prof. Dr. Çetin
Elinizdeki kitap 1968’de kendi ülkesinde görüşleri ve muhalif tutumla rı nedeniyle barınamayan ve ülkesini terk etmek zorunda kalan Bauman’ın kaybolduğunu sandığı bir çalışması. Tam basıma hazırlandığı sırada düşünceleri ve eserleri ülke içinde yasaklanan parlak bir düşünüre ait olan bu çalışma adeta “şişeye konulmuş bir mesaj.” Yıllar sonra bir kütüphane arşivinde bulunarak okurla buluşan bu mesaj bize Bauman gibi büyük bir düşünürün 1960’lı yılların sonunda düşünsel çerçevesini nasıl kurduğuna dair birçok
Tükendi
McDonald's nedir? Basit, işlevsel, modüler yiyecekler; parlak renklerle döşenmiş, ışıltılı mekânlar; birörnek giysili, genç, neşeli çalışanlar; mama sandalyesine kadar her türlü ayrıntının düşünüldüğü tertemiz aile ortam-ları... fast foodun adı haline gelmiş bir ticari marka... Amerikalı toplum kuramcısı George Ritzer, bu ilginç çalışmasında, Mc-Donald's teriminin bunlardan ibaret olmadığını yalın ve çarpıcı bir üslupla ortaya koyuyor. McDonald's, toplama kampı modelinden ilham alarak bütün dünyayı akılcıl
Tükendi
Bu denemede, kendi ilgi ve uğraş alanımda edinebildiğim deneyimin, kendi tanıklık ve gözlemlerimin özel bir ağırlığı olacaktır. Hareket noktamı bu deneyim, tanıklık ve gözlemler oluşturuyor. Ama, bir yanıt bulmaya uğraştığım meselenin sistemsel bir bütünün parçası olduğu ve binlerce yıllık bir toplumsal geçmişe dayandığının her zaman farkında oldum. Çünkü, “Niçin yeterince yenilikçi ve yaratıcı olamadık” derken, hakkında bir hükme vararak bunun niçin böyle olduğunu sorguladığımız, toplumumuzun kendisidir i
Tükendi
“Einstein tam bir kaçık.” Genç ve ukala Robert Oppenheimer, 1935 yılının başlarında Princeton’da Einstein’ı ziyaret etmesinin ardından, dünyanın en ünlü bilim insanını bu şekilde tanımlamıştı. Einstein o dönemde yakla- şık on yıldır yeni ve cüretkâr bir teori geliştirmeye çalışıyordu ve bu teori, Oppenheimer ve diğerlerinin gözünde Princeton’daki bilge adamın yoldan çıkmış olduğunu çeşitli şekillerde gösteriyordu. Göründüğü kadarıyla Eins- tein, maddeyi en küçük ölçekte anlamak adına kuantum teorisi aracılı
Tükendi
Editörlüğünü Brian Winston’ın yaptığı Belgesel Sinema Kitabı etik, estetik, siyaset gibi konularla ilişkisi içinde belgesel sinema ve farklı belgesel formlar başta olmak üzere geniş ve verimli bir yelpazede, zengin bir kaynak olarak okurla buluşuyor. Kitaba yazıları ile katkıda bulunanlar belgesel üzerine uzun zamandır çaba ve emek sarf eden, belgesel üreten, üzerine düşünen, araştı ran, bu alanın gelişmesine ve ilerlemesine çeşitli açılardan kıymetli katkılarda bulunan uluslararası isimler. Benzer bir yakl
Tükendi
Julian Barnes'ın yazarlığında dikkat çekici bir yere sahip olan "biyografi" kavramı karşımıza ilk kez Flaubert'in Papağanı'nda "birbirine iple bağlanmış bir delikler derlemesi" metaforuyla çıkmış ve yazınsal bir "tür" olarak biyografi onun daha sonraki bazı yapıtlarında da değişik veçheleriyle işlenmişti. Julian Barnes, Kırmızı Giysili Adam'da, on dokuzuncu yüzyıl dünyasından öncü bir doktor; ama aynı zamanda bir sanat meraklısı, bir koleksiyoncu ve de bir Donjuan olan Samuel Pozzi kimliğinden hareketle bu
Tükendi
2011'de "AKP Neden Kazanır? CHP Neden Kaybeder?" diye bir kitap yazmıştım. O kitapta yazdığım strateji ve kampanya dilini 2019'da ülke genelinde uygulama şansı buldum. CHP'nin Yerel Seçim Kampanya Başkanı ünvanıyla yüzden fazla seçim bölgesinde, o seçim bölgelerine özel iletişim yapan büyük bir ekibi yönettim. CHP'nin "Diyalektik İletişim"i terk edip, "Diyalojik İletişim"e geçmesine çalıştım. Perakende sektöründe ticari markaların reklamlarını yaparken edindiğim deneyimleri, yirmi yıldır çalıştığım çeşitli
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3