Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 101 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3
Bu kitabın yazarı Gorgis David Malik, 1837 yılında Süryani bir ana babadan İran'ın Kuzeybatısındaki Azerbaycan kentinin Supurgan köyünde doğmuş ve 72 yıl yaşamıştır. Saygın bir aileden gelen Malik, iyi bir öğrenim gördü. Urmiye'de, Seri'deki Misyon Okulu´nda tanrıbilim okudu. 1855 yılında okulunu bitirdi. Okuldayken inançlı bir Hıristiyan olmuştu. Sonraki elli yılda, bir vaiz ve öğretmen olarak hizmet etti. Kendisi Salamas kentinde, İsfahan, Tebriz ve İran'nın başkenti Tahran´da ve başka kentlerde, Afganist
Tükendi
...Yeni güneşler doğdu, yeni mâbet yapıldı,/Eski putlar yıkıldı, yeniler tapıldı,/Herkes geceler gündüz oldu diye kapıldı,/ /Sanmayın gönüllerden eteği çekti elem,/Devran yine o devran, âlem yine o âlem. Namdar Rahmi Karatayı, değerli tarihçimiz İsmet Bozdağın önermesiyle okur karşısına çıkarmaktan onur duyuyoruz. Genç kuşaklar bu şairimizi hiç tanımazlar, bilmezler belki de. Çünkü, biz garip bir ülkeyiz; doğru dürüst bir sanat tarihi arşivimiz olmadığı gibi; şairler yazarlar için hazırlanan sözlükler de bu
Tükendi
Yazar, kitabın başında şunları diyor: "Bu imza, bir ant ve şeref teminatı değildir. O, bu sayfalarda olmayacak şeylerden ilham almamıştır. Ne savaş esnasında, ne de öncesinde, maddî anlamda düşman ya da tarafsız bir Hükümetle, Almanya'ya ya da Türkiye'ye düşmanca kişilikler ya da bir örgütle en ufak bir ilişki söz konusu değildir. Tam tersine, gerçekle uygarlık bilinci birbirine karışır. O, bir kez izlenimlerini kaleme almaya karar vermiştir. Bunun yanı sıra o İsviçre'den hareket ederken, eserini yayıncıya
Tükendi
Bu eser, İzmir Rusya elçisi C. Mostras tarafından 1863te meydana getirilmiştir. Osmanlı İmparatorluğunun hudutları içindeki bölgeler, yerler, sancaklar, eyaletler vb. Tüm ayrıntılarıya verilmiştir. Çeviride, aslına sadık kalınarak eski Türkçede söyleniş biçimi korunmuş, değişen isimlerin yanına bugünkü adlar verilmiştir. Eski yazıyla yazılan (Arap harfleriyle) isimler ise Latin harfleriyle koyulaştırılmış biçimde gösterilmiştir. Elinizde başucunuzda eksik etmeyeceğiniz bir kitap var.
Tükendi
Oidipusun sarayının dışında öğle vaktidir. Arka planda Thebai kenti görülmektedir. Dışardan dua ve feryat sesleri gelmektedir. Hava tütsü kokmaktadır. Çocuklardan, gençlerden ve yaşlılardan oluşan bir alay, ellerinde beyaz yüne sarılmış zeytin dallarıyla, bir rahibin peşinden sarayın merdivenine doğru yürümektedirler. Orada, Zeusun mihrabının etrafında toplanırlar. Oidipus sarayından çıkar ve sessizlik için işaret eder.» (Başlangıç) Dünya durdukça yaşayacak olan bu eseri, Yaba Sahaf Cep Kitapları arasında ç
Tükendi
"Hacı Murat" uydurma bir hikâye değildir, yaşanmış bir gerçektir, büyük bir sanatçının kalemiyle romanlaştırılmış bir gerçek. Eser Dağıstan ve Çeçeneli dağlıların yirmi beş yıl (1834-1859) süren kurtuluş savaşlarının acıklı bir olayını canlandırıyor. Yazarın bu olayı kendi gözleriyle görmesi, yaşaması, hele bu yazarın Tolstoy gibi büyük çapta bir sanatçı olması esere ayrı bir özellik veriyor. Kafkas dağlılarının efsaneleşmiş önderi Şeyh Şamil bu eserin kahramanlarından biridir. Batının "Dağ kartalı" dediği
Tükendi
"Bir çok hükümet, seçimlerle değişmekten ziyade, Hükümet Darbeleri ile görevlerinden uzaklaştırılır. Adı "kötü" (!) olan bu mükemmel el kitabı, küçük bir grubun, arkalarındaki güce dayanarak devletin içindeki iktidar erkinin manivelalarını nasıl ele geçirebileceğini ve bürokratik mekanizmayı nasıl sarsabileceğini gösteren bir yönerge ve bir Hükümet Darbesi klavuzudur. Edward Luttwak, ilkin bir darbeyi mümkün kılacak koşulları belirtir, sonra askeri ve politik tehdit olan bazı güçlerin nasıl tarafsızlaştırıl
Tükendi
Oryantalizm, kapitalist Batı'nın size, sizin ne olduğunuzu, ne olmayacağınızı , neyi yapıp neyi yapamayacağınızı öğreten "bilim" dalıdır. Bu "bilimsel dal", yalnızca oraya özgüdür. Sizde bulunmaz. Size konuşacağınız zamanı, öleceğiniz anı bildirir. Bununla da yetinmez, tüm bunların sizin kendi başınıza beceremeyeceğinize sizi inandırarak, size akıl verecek havariler gönderir, sizi çekip çevirmek için. Bu havariler, sizlerin arasından kendilerine vekiller, valiler devşirir ki, sizlerin arasında eğer bir "uyu
Tükendi
Jül Sezar Shakespearein en siyasal oyunu olarak görülebilir. Diğerleri gibi güzel, ama siyasal yanı ağırdır. Brutus için söylenmesi göreken şudur; sonu kolay ve çıkmaz bir bitiştir. Dahi yazar burada öteki trajedilerindeki gibi, kişiye özel ve sanki keskin bir bıçakla kesilmiş gibi sözleri kanatırcasına akıtıyor. Brutus bize bir söylevin sarmalayıcı hitabetiyle konuşur. Bu sarmalama, kan ve uykunun imgelenmesiyle oluşur. Bu imgeler oyunda ileri çıkar. Vedii İlmenin çeviride kullandığı uslup ise Shakespeare
Tükendi
Dr. Ussherin 1917 Türkiye hatıraları birçok bakımdan tarihi önem sunuyor. Ağırlıklı olarak Van yöresinden ve Anadolunun önemli bölgelerinde yaşanan acıları günü gününe kaydediyor. Van Ermenileri´nin Osmanlı Hükümeti'ne karşı ayaklanmalarını gözlemleyen yazar, o dönemde yaşanan trajediyi çıplak bir bakışla sergiliyor. Bu hatıra notlarının niteliğini anlamamız için yazarın şu sözlerini alalım: Türk ve Ermenilerle hatırı sayılır sohbetlerime hasretmek niyetindeydim, ama, bunun yerine, Türkiye'deki hayatımın ta
Tükendi
"Dilimden dökülen kelimeler içimdeki kordur İnsanı insan yapan, şu fani dünyada seçtiği yoldur. Bütün hüner sizdedir Can'lar, bu gerçeği bilin. Yolum geçti buradan size mey sundum söz söyledim. Zaman geçti söz bitti artık izninizle yola revan olayım Ben özünde naçiz bir dervişim yoktur bir hünerim. Söylediklerim Can sözüdür dost, hüneri kendinizden bilin Kin'i, düşmanlığı, nefreti, içinizden silin..." Bu oyun, zamanımızda yaşanmış kirli bir savaşın acı gerçeklerini hüznünü, nefretini sahneye taşımaktadır. Y
Tükendi
(İstrati) Romain Rollandın etkisiyle eserlerini Fransızca yazan, Romen asıllı Panait İstrati, yaşamı boyunca ezilen insanların safını tuttu. Birbirini yemekle uğraşan insanlık karşımızda çürümüş bir ceset gibi duruyor. Dünya kurulalı beri yukardan ve aşağıdan gelen yumruklar kimi ezdi Yalnız zayıfları. Peki bunun böyle olması gerektiğini hangi kitap yazıyor diyen bir İstratidir bu. Onun kitabında ne zulüm ne ırkçılık; sadece tüm insanların paylaştığı kardeşçe bir hayat, özgür bir dünya vardır. Öyleyse İstra
Tükendi
Birbiri ardı sıra dünya sahnesine çıkan halklar arasında, tarihsel ihtişamlarına tanıklık eden üstün nitelikli eserlerle anıları en uzak geleceğe aktarılanlar vardır. Örneğin Mısırlılar gibi; onların anayurdu aynı zamanda felsefenin de beşiği olarak kabul edilir. Yunanlar ve Romalılar gibi başka uluslar da sanat ve bilimdeki ilerlemeleriyle, yasaları ve politik kurumlarıyla bizim hayranlığımızı kazanmışlardır. Tarihin bize büyük kahramanlık olarak sunduğu her şeyde onların adı geçer. Ayrıca yalnızca yıkıcı
Tükendi
Léon: Oturun ! İşi ben ele alıyorum. Evet mösyöler, Fransadaki endüstri ve tarım sektörleri çok güç bir durumdadır. Sıkıcı bir fazla üretimi tüketmek için savaşa girmek zorunluluğunu duymaktadırlar. Ben, burada bulunan, Genel kurmay Başkanım Wilson Pétardiéree gerekli bütün önlemleri alma görevini verdim. Bu budala ise bütün önlemleri kiminle savaşacağımızı sormadan almış. Bizimle savaşmak isteyen var mı, diye içtenlikle sormak için, sizleri buraya topladım. Boris Vianın her dönem gerçekliğini gösteren bu
Tükendi
Yaklaşık çeyrek yüzyıl önce, Erkan Yücelin başında bulunduğu Halk Tiyatrosu tarafından sahneye konan Deprem ve Zulüm oyununun bugün yayımlanmasının, o günlerde olup bitenleri anlamaya yarayan belgesel bir önemi var. (Gün Zileli) Oyunun adı Deprem ve Zulüm oldu. Masa başında Erkan Yücel başta olmak üzere müzikal sözler aradık. Devrimci, siyasi diyaloglar ve montaj noktaları seçtik. Oyunun müziklerini Sarper Özsan besteledi. Kürtçe ağıtları ise Cemil Hoca okudu. (Şıhali Yalçıner) Erkanın anlattıklarından et
Tükendi
THOMPSON Biraz sonra karşısına çıkacak olduğum, tümümüzün büyük yargıcı Ulu Tanrının önünde dürüstçe yemin ederim ki, Homerin canına bile bile kıymadım. Bu Heltonı savunayım derken oldu. Baltayı ona vurmak amacıyla değil, sadece onu Heltonın yanına sokmamak için kaldırdım. O Heltona saldırdı. Helton böyle bir saldırışı beklemiyordu. O anda vardığım kanı şuydu ki, araya giremezsem Homer, Heltonın canına kıyacaktır. Bütün bunları yargıca da, jüriye de anlattım, beni beraat ettirdiler ama kimse inanmıyor bu i
Tükendi
Basık ve mükellef bir divanın üzerine uzanmış olan Rahikanın düşünceli bir hali vardı. Büründüğü nadir ipeklilerin içinde hareketsiz duruyordu. İri taşlı yüzüklerle süslü ince ve beyaz ellerini ensesinde birleştirerek başına bir destek yapmıştı. Badem biçimindeki gözlerinin bakışları sanki çok uzaklarda seyreden müphem bir hayalin, veya bir türlü vuzuh bulmayan bir düşüncenin peşine takılmış gibiydi. İncilerle işlenmiş pembe bir tülden kurtulan gür siyah saçları, kalın örgüler halinde yuvarlak omuzlarına dö
Tükendi
"Okuyacağınız anlatının kökleri insanlığın en eski geleneklerinde yatmaktadır. İran Körfezi'nin büyük ırmaklarının buluştuğu bölgede, M.Ö. Yaklaşık 4000-6000 yıllrında Avrupa'da hala Orta Taş Devri'nin ilkel koşulları yaşanırken bir kültür çiçeği büyüyordu. Bu çiçek sonraki binyıllarda Babillilerin ve Asurluların barbarca fethettiği ve bütün ütün nitelikli teknik, bilim ve düşünsel kültürlerin aldıkları Sümerlerdi. Bunların içinde elbette eski çağların bilgilerini tabletlerin üzerinde aktaran çivi yazıları
Tükendi
1914 yılında başlayan I. Dünya Savaşı'nda İngiltere ve Rusya bağlaşıktı, Almanya yanında savaşan Osmanlı İmparatorluğu içersinde ayrılık ve ayaklanma çıkartmaya uğraşıyorlardı. Asurlular'la, Ermeniler'i bu amaç için kullandılar. İngiltere ve Rusya ile aynı dinden olan ve o zamanki güç siyasetiyle dünya coğrafyasını bilmeyen Asurlular'la, Ermeniler onların kurbanı oldular. Sözlerini yerine getirmeye hiç niyetleri olmayan Hıristiyan bağlaşıklarının, verdiği sözlere kanarak, Türkler'in otoritesine başkaldırdıl
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 101 kayıt bulunmuştur Gösterilen 40-60 / Aktif Sayfa : 3