Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 720-740 / Aktif Sayfa : 37
Türkiye 15 Temmuz'da siyasi tarihinin muhtemelen en uzun ve en kanlı gecesini yaşadı. Gerilim dolu gece sabah ışıklarıyla aydınlanırken korku ve endişe kaybolmaya yüz tutmuş, umut ve sevinç havası ülkeyi kaplamıştı. Halkın direnişi sadece darbe kalkışmasını püskürtmekle kalmamış, cuntalar eliyle toplum üzerinde tahakküm kurma, toplumu silah zoruyla yola getirme zihniyetine de ağır bir darbe indirmişti. 15 Temmuz bu yönüyle her zaman onur duyacağımız, iftihar edeceğimiz, zulme ve tuğyana karşı direnişi,
Bu yol sürgün yoludur, giden dönmez, sağ kalan bir ömür hasret çeker. Ama son nefeslerinde bile bir gün vatanına, yurduna, toprağına döneceğine inanır Ahıska Türkleri. Onlar bu ümitle yaşar, bu ümitle ölürler...
Tükendi
Prof. Dr. Akın YILDIZ 1948 yılında Erzurum'da doğdu. Erzurumluların çok büyük sevgiyle bağlı oldukları, İsmet Paşa ilkokul öğretmeni Tevfik YILDIZ'ın oğludur. İlkokulu ve liseyi Erzurum'da okudu. Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun oldu. İç Hastalıklar ihtisasını 1977 yılında tamamladı. 1993'de Hacettepe Üniversitesi'nde Doçent, 2002 yılında Profesör oldu.
Tükendi
Türkiye-Ortadoğu-Avrupa coğrafyasında, gerçek olaylar üzerine kurulu bir casusluk romanı... İkinci Dünya Savaşı'nda Yahudiler, Ermeniler, milliyetçiler, komünistler, şeriatçılar ne yaptı? Yanlış bildiğimiz, doğrusuna inanamayacağımız entrikalar, cinayetler... Kimilerini çok yakından tanıdığımız insanlara dair gizli dosyalar... Her köşesinde karışık adamların cirit attığı, adım başı suikast girişiminde bulunulan, savaşın korkutucu soluğunu ensesinde hisseden Türkiye... Diplomat, sığınmacı, aydın, bilimadamı
Az kalsın unutacaktım. Bir isteğim daha var, yapar mısınız? - Ne demek dedecim! - Yeni yurdunuzun adını ‘Ergenekon' koyun. O da benim hatıram olsun. - Her şey senin hatıran dede... - Şunu da al evladım. Canın çektikçe yersin. - Ne var o torbada? - Mürdüm eriği. Gittiğiniz yerde yok... Genel Türk Tarihi araştırmalarının yetkin ismi Prof. Dr. Osman Karatay, akademisyen kimliğinden sıyrılarak, okuyucuları Ergenekon'dan da öncesine götürüyor. Yıllardır Türk tarihinin temas edilmekten en fazla çekinilen,
2012 Notre Dame de Sion Edebiyat Ödülü Leonardo da Vinci'nin projesini reddettikten sonra, kendisinden Haliç üzerinde yapılacak bir köprü planı isteyen II. Bayezid'in davetini kabul eden Michelangelo, 13 Mayıs 1506 günü İstanbul'a ayak basar. İtalya'yı, ardında yarım kalmış bir anıtmezar projesi, kızgın ve eli sıkı bir Papa bırakarak terk eden Michelangelo, hiç tanımadığı, tehlikeler ve güzelliklerle dolu yeni bir dünyanın kapısındadır artık. Gerçek bir olaydan yola çıkarak baştan sona tarihî dokunuşlarla
Tükendi
Alışveriş uzmanı Annie Valentine, televizyonda kendi ünlü moda programını sunar. Ancak başarı yanında baskı getirir. Annie ünüyle barışırken, ikiz bebeklerin bakımı erkek arkadaşı Ed'e kalır. Annie'nin çocukları Lana ile Owen ve onların giderek bunayan büyükannelerinin yüküne, eve tadilat için gelip ortalığı savaş alanına çeviren inşaatçılar da eklenince, Ed'i toparlamak Annie'ye düşer. Bunların üstüne, Annie'nin hiç beklemediği bir anda hayatına tekrar giren eski bir tanıdığı, onu hayattaki tüm arzuları
Tükendi
"Kâğıt yığınını sıkıca saran kalın parşömeni -pek iyi işlenmemiş deri parçası demek daha doğru açtım, bu kez yumuşacık ve incecik bir parşömen kâğıdıyla karşılaştım. Tozunu üfledim. Kenarları süslü sayfada büyük harflerle ‘Anna'nın özel şeyleri' yazıyordu." Venedik'ten Selanik'a, İstanbul'a, tarihin tozlu sayfalarından günümüze uzanan bir hikâye Mavi Rüzgâr. Venedikli bir yayıncının eline geçen parşömenlerle tarihe tanıklık ettiğimiz bu kitap, birbirinden farklı dünyalara, insanlara ulaştırıyor okuru. Sava
Tükendi
İyilik ve kötülük, yin ve yang gibi aslında; kötülük olmasaydı masumları ayırt edemezdik, iyilik olmasaydı da şeytan nedir bilemezdik. Ve işte insan dediğin de ya birinden birine meyletmiş ya da içindeki sonsuz dengeyi bulmuş bir varlık değil mi zaten? On iki yaşındaki Harriet, ilaçlarla ayakta duran annesi ve kendi rüya âleminde yaşayan ablasıyla birlikte kalmaktadır. Başka bir şehre taşınan babasıyla ilişkisi ise yalnızca babasının onlara gönderdiği paradan ibarettir. Seneler önce, Harriet daha küçücük
Tükendi
1348 yılının temmuzunda Aziz Benedict ve Aziz Swithin şölenleri arasında, Ingiltere'nin başına çok ilginç bir şey geldi. Doğudan karanlık, kümelenmiş, korkunç bir bulut sürüklenmişti. Tehlike yüklü bu bulut, gökyüzünün sessizliğini bozmak için yavaş yavaş ilerliyordu. Bu acayip bulutun gölgesindeki yapraklar düştü, kuşlar şakımayı kesti, sığırlarla koyunlar korkudan sinip çalı çitlerin altına toplandı. Her yere bir kasvet çöktü. Insanlar sıkıntıyla durmuş bu acayip buluta bakakalmışlardı. Korkudan titreyen
Türk milleti elli asrı kaplayan tarihinin şanlı geçmişine baktıkça, göğsünü en haklı bir gururla kabartabilir. Türk tarihi: Medeniyet tarihi demektir. Çünkü beşeri medeniyetin temellerini kuran milletlerin en başında Türkler görülür. Tarihin karanlık devirlerinden yeni zamanlara kadar, dünyanın sayılı hâkimlerinden biri ve belki birincisi -mübalağasız söylüyorum- Türklerdi. Tarihin hangi asrı vardır ki Türk bayrağı, her gün yenileşen bir dirilik, tükenmez ve aşınmaz bir dayanıklılık ile hudutsuz ve sayısız
Tükendi
Tarihin karanlık bir döneminde hayatta kalma gücüne ve sevgiye dair olağanüstü bir hikâye! II. Dünya Savaşı tüm dehşetiyle sürerken 10 yaşındaki Manami Amerika'daki yaşamının ne kadar huzurlu olduğunun farkında değildir. 1942 yılında Japonya Amerika'nın Pearl Harbor limanını bombalayınca, Amerikan hükümeti Japon kökenli Amerikalıları toplama kamplarında yaşamaya zorlar. Manami sadece evinden değil, köpeğinden de ayrılmak zorunda kalır. Hem de onu yanında götürmek isterken bir bilinmeze terk etme pahasına
Hayatın en zor dönemlerinde bile umutları yeşerten olaylar olur. Bazen umut; prens, kız, şapşal görünümlü ve dişlerinin çoğu dökülmüş timsah kuklasıyla oyunlar sergileyen kuklacı bir çocuk olarak gelir. "Palto dikildiğinde 12 yaşındaydım. Terzimiz ve sevgili dostumuz Nathan paltoyu, 1938 Mart'ının ilk haftasında büyükbabam için dikmişti. O hafta, Varşova ve bizim için özgürlüğün son haftasıydı." Varşova Gettosu'nda ölen büyükbabası Mika'ya, muhteşem paltosuyla birlikte paltonun sırlarını da miras bırakt
Yahya Kemal'in Osmanlı tarihinden alınmış saray çevresindeki siyasi hayatı, zengin duygu, düşünce, görgü, bilgi, sezgi, sosyal müşahede, zeka ve psikolojisi ile tahkiye ettiği eser.
Tarih, M.Ö. yedinci yüzyıl... Dönemin iki büyük gücü Medler ve Çinliler, Orta Asya'da egemenlik mücadelesi veriyorlardı. Bu süreçte Turan ili dağıtılmış; obalar, boylar ve budunlar tutsak edilmişti. Egemen güçlerin tüm baskı ve şiddetine rağmen, Turan boylarından Sakalar, esarete boyun eğmeyerek Tanrı Dağlarına çekilip, özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi başlattılar. Fakat Sakaların başkaldırısını kimse ciddiye almıyordu. Turan İlinin yeniden kurulacağı umudu tamamen yok olmuşken, saygın bir kâhin; koyun yı
...Adamın sözü biter bitmez Ali birliklerine hücum emri verdi. Okçular, kalkanların himayesinde atışlarına başlarken, aniden beklenmedik bir şey oldu. Kale kapısı açıldı ve en az beş yüz kişi üzerlerine hücum etti. Yaklaşık elli kişi Ali'nin üzerine, geri kalanı da diğer tarafa saldırdılar. Müslümanlar böyle bir karşı saldırı beklemiyorlardı. Üzerlerine yağmur gibi ok yağıyordu. Kale önünde kıran kırana savaş devam ederken Ali sağ elinde kılıcı olduğu halde sol eliyle mızrağı başının etrafında daire şeklind
"... Benim bildiğim odur ki bana verdiğiniz vazife bölgesinde, cesedimi çiğnemeden tek bir Fransız Antep'e adım atamaz." Asıl adı Mehmet Sait... Ama o namını yırtıcı bir kuştan aldı, ona Antep yöresinde herkes Şahin Bey derdi. Adına yaraşır yaşadı hep. Düşman karşısında başını hiç eğmedi. Kendine ve halkına söz verdiği gibi o yaşadığı sürece Antep'e tek bir Fransız askeri giremedi. Türk bayrağını asla yere düşürmedi. Kurtuluş Savaşı'nın Antep savunmasında gösterdiği üstün başarılarla parlayan bir yıldıza
Süleyman bir gün kuşları seyrederken kız kuşunun olmadığını fark etti ve onun neden olmadığını sordu. Kısa süre sonra kız kuşu ortaya çıktı. Çok zengin olan ve mücevherler kakılmış, altın ve gümüşten bir tahtta oturan "Belkıs" isminde bir kraliçenin yönettiği Sâba'yı görmüş olduğunu söyledi. Kraliçe ve halkı putperestti, güneşe tapıyordu. Şeytan'ın etkisi altındaydılar. Süleyman, Belkıs'a şu mektubu yazdı: "Tanrı'nın hizmetkarı, Davud'un oğlu Süleyman'dan Saba Kraliçesi Belkıs'a. En Merhametli olan Tanrı'
Tükendi
Alamut Fedaisi Talon'un Mücadelesi Çin'e Uzanıyor... "Aman Tanrım!" diye bağırdı Talon, başka bir kaçış yolu bulmak için etrafına çaresizce bakarak. Hsü de etrafa bakıyordu ve sonra eliyle işaret etti. Onlara pusu kuranlardan kaçmak için tepenin diğer tarafında gidebilecekleri tek yoldan birkaç Moğol yayan olarak tırmanıyordu. Moğollar henüz onları görmemişti ve onların üstünde ve gerisinde yoğun bitki örtüsünün sakladığı arkadaşlarına bağırıyorlardı. Talon aşağıdaki hızla akan nehre bir daha baktı ve baş
Tükendi
Bir gün insanlık kazanacak. Maalesef o güne kadar binlerce masum insan, dünyanın her yerinde tarih boyunca süregeldiği gibi, basiretsiz, hırsı ve bencil yöneticilerin kişisel ihtiraslarına kurban olarak katledilecek ve yok edilecektir. Birbirinden farklı insanların mutlu ve birlikte yaşamalarının özünde din, dil, ırk veya milliyet farkı gözetilmeden, karşılıklı yaşam sınırlarına ve saygı duymaları en önemli etkendir. "Bir ağaç gibi hür, bir orman gibi kardeşçesine...." Bu kitapta, yüzlerce yıl birlikte y
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 720-740 / Aktif Sayfa : 37