Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 120-140 / Aktif Sayfa : 7
Hayatın süregiden akışı içinde aniden ortaya çıkan kanser gibi ciddi hastalıklar, vefatlar, doğal afetler gibi krizler, insanın her zamankinden fazla anlamaya, anlatabilmeye, anlaşılmaya ihtiyaç duyduğu ve teselli aradığı zamanlardır. Böyle durumlarda ruhsal acı ve ızdırap, bazen bedensel acı ve ızdırabın önüne geçebilir. Dolayısıyla hayat, inişleri ve çıkışları ile sürekli bir teselli kaynağı aratır insana…Kanser gibi travmatik yaşantılarda ise bu teselli arayışı çok daha fazladır. İnanç ve maneviyat ise p
Tükendi
Adem Güneş ile Kendi Kendine Terapi duygularını onarmak ve kendini affetmek isteyenler için eşsiz bir kaynak... Bırak ve Rahatla'da yönetmekte zorlandığımız duygularımızdan, kaygılarımızdan, yetersizlik ve güvensizlik duygusuyla kendimizi bir türlü iyi hissedemeyişimizden bahseden Adem Güneş, teori ve pratiği birleştirerek duygularımızı onarıp gerçek kendiliğimizi bulma yolculuğumuza rehberlik ediyor. Kendini Affet'te ise bizleri iç seslerimizle, dirençlerimizle ve zorlantılarımızla tanıştırıyor... Suçluluk
Jules Payot’un 1893 yılında kaleme aldığı İrade Terbiyesi, günümüz için de güncelliğini koruyan ve temeli insan olan iradenin sorun teşkil ettiği noktalara itina ile değindiği ve bunlara akılcı, tezli bir bakış açısı ile yaklaştığı tespit ve yöntemler kitabıdır. Tabiri caizse, insanın iradesini yönetebilmesinin anahtarıdır. Değil baş ucu kitabı, yaşam boyu kendinizle mücadele ettiğiniz her an yanınızda bulunduracağınız, yol gösterici kitabınız olacak, İrade Terbiyesi. … Düşüncelerimiz üzerinde tam güce sahi
Bu kitap, dinamik psikoterapiye hazırlık amacıyla yapılacak anamnez, değerlendirme, tanı, formülasyon, terapi sözleşmesi süreçleri için bir kılavuz olarak hazırlanmıştır.
Tükendi
İnsanın Macerası adlı bu değerli, şiirsel, insanın yüreğine dokunan kitap, doğum öncesinden çocukluğa, ilk gençlikten ebeveynliğe, olgunluktan yaşlılığa, ölüm ve sonrasına kadar hepimizin hikâyesini anlatıyor. Bu kitap her bir insanın şahsi biyografisi. İnsan psikolojisini ve maneviyatı anlatmanın yanı sıra okuyucunun elinden tutup onlara eşsiz bir incelikle kendi yaşam yollarını gösteriyor. Fizik Üzerine Yedi Kısa Ders kitabının yazarı Carlo Rovelli ve 21. Yüzyıl İçin 21 Ders, Homo Deus, ve Sapiens kitapla
Tükendi
“Bir çocuğun görkemli bir yaşam serüvenine giden yol, çoğunlukla ket vurduğumuz o heyecanlı merakla başlar.” -Cem Mumcu Küçük çocuklar düşünmeye doymayan ve kendilerine verilen her bilgiyi sünger gibi emmeye hazır bireylerdir. Yaşamın gizemlerini fark etmeye ve onları birer birer çözmeye heveslidirler. Ancak bu sadece bir başlangıçtır. Araştırmalar, buluşlar ve fikirlerle dolu bir ortamda yetişmelerinin ya da böyle bir ortamdan mahrum kalmalarının tek belirleyicisi, zihinlerindeki meşaleyi tutuşturan ye
Tükendi
Öfke, hayatları yok edebilir. Öfke, rahatsız edici olabilir. Öfke, yıkılmış ilişkiler doğurabilir. Ne var ki öfke, bunları gerçekleştirmek zorunda değildir. Önemli olan ne kadar öfkeli olduğunuz değil, bu öfkeyi nasıl kullandığınızdır. Öfke, insanları sorunları çözme, sanat eseri yaratma, edebi yazılar kaleme alma gibi konularda harekete geçirebilir. Öfke, adaletsizlikle yüzleşmek ve anlamlı bir sosyal değişim yaratmak için ilham veren yakıt olabilir. Dr. Ryan Martin, Keskin Sirke: Öfkenizi Olumlu B
Burada anlatacağım çocukluk nevrozu, hastalığın üzerinden 15 sene geçtikten sonra ele alınmaktadır. Bunun avantajları olduğu gibi, dezavantajları da var. Nevrotik çocuk üzerinde yapılacak bir analizin daha güvenilir olduğunu düşünürüz ama bu içerik olarak pek de zengin olmaz, çocuğa gerektiğinden fazla sözcük ve düşünceyle yardımcı olmak zorunda kalırız ve buna rağmen bilincin en derin katmanlarına inmek mümkün olmayabilir. Oysa tinsel olgunluğa erişmiş bir yetişkin, çocukken geçirdiği bir hastalığı kendi a
Tükendi
İnsanların, sürekli mutlu olmaları gerektiğine inandırıldığı bir çağda yaşıyoruz. Gazeteler, kitaplar, ilan panoları, reklam spotları mutluluk üzerine söylenebilecek her şeyi tüketmiş halde... Mutlu olmak bir görev, ödev gibi algılanır oldu ve bu algı, tek başına, kişiler üstünde önemli bir stres kaynağı haline geldi. Adeta "mutluluk diktatörlüğü"nün tahakkümü altında yaşamaya başladık. Wilhelm Schmid mutluluğa gereğinden fazla anlam yüklendiğini söylüyor ve kitabında mutsuzluktan yana pozisyon alıyor. D
Tükendi
Bu derûnî hayalleri izlediğim yıllar, hayatımın en önemli dönemleriydi. Diğer her şey buradan yola çıktı. (...) Tüm hayatım, bilinçdışından patlak veren gizemli bir çağlayan gibi, bazen beni yıkabilecek kadar güçlü olan bu akıntıyı anlamaya çalışmakla geçti. (...) Sonrası sadece sınıflandırma, bilimsel değerlendirme ve hayata tatbik etme. (...) -C.G. Jung- C.G. Jung'un 1957 yılında, ölümünden beş sene önce dile getirdiği yukarıdaki satırlar, 1914 ile 1930 yılları arasında Kırmızı Kitap üzerinde çalıştı
Şiddetsiz İletişim ilkelerinin profesyonel yaşamda uygulanışı Günümüzde insanlar bir ürün ya da servis alırken, kendilerine iyi davranılmasını bekliyor. Aksi takdirde gelecekte aynı hizmet için başka bir yeri tercih edebilirler. Profesyonel yaşamda insani özellikleri yitirmemek, rekabet üstünlüğü sağladığı gibi iş yaşamını daha verimli ve anlamlı da kılıyor. Bu kitapta cevaplanan bazı sorular: • Müşterileriniz ve çalışma arkadaşlarınızla hem profesyonel hem de insani nitelikte bağ kurmanın yolları nelerdir?
Tükendi
Pandemi dönemi ve toplumların kaderini belirleyen normların oluşumu Normlar, bireylerin ve grupların belli durumlardaki davranışlarını belirleyen kurallardır. Bu kurallar, mesleklerde olduğu gibi toplumlarda da koşullara uygun olarak kendine özgü düzeni sağlar. Toplumların kaderini sahip oldukları normlar belirler. Zamanla değişen koşullar karşısında normları yenilemek hayatı sürdürmek için vazgeçilmezdir. Yakın dönemde pandemiyle ortaya çıkan gerçekler, geleceği aydınlatacak yeni normları oluşturmanın zoru
Bilincimiz ve Gerçekliğimiz krizler, nefret, aşırılıklar ve şiddet tarafından yönetilir, hatta insanı hor görür. Bilimsel bulgular, teknoloji ve bilgisayar teknolojisi bilimi bizi etkiler, kontrol eder ve âdeta emreder. Soyut bilinç bizi durdurulamaz bir şekilde hayattan uzaklaştırır. Gerçeklik duygusu ve diğer insanlar için merhamet, doğal olmayan ve artık insan olmayan bir bilinç tarafından daha fazla değersizleştirilir ve bastırılır. Bu yüzden artık kendi kendini yok eden Eylemlerimizin kökenini fark ede
'Ve­ri­li kendi ile başı hoş ol­ma­ya­nın hoş­nut­suz­lu­ğu­nu so­run­sal­laş­tı­rıp ken­di­ni kuran ha­ki­ka­te doğru yol alma ça­ba­sı' ola­rak ta­nım­la­mış­tım, psi­ka­na­li­zi -Fre­ud'un Psi­ka­na­li­zi'ni ka­pa­tır­ken. Mev­cu­da iz dü­şü­ren na­mev­cu­dun, bir­ta­kım ema­re­ler­le ken­di­ni gös­te­ren o ha­ya­le­tin, bi­lin­ce mu­sal­lat olan te­kin­si­zin pe­şi­ne dü­şü­len; ku­ru­lu­şun 'maddi ta­rih­sel­li­ği' için­den yol alıp şim­di­nin -"va­ro­luş­sal özerk­lik"e hür­met ve he­ves­le- ye­ni­den
Yeni-Platoncu geleneğin, mistik teolojinin ve romantik Alman felsefesinin varisi olan Jung, psikanalizin kurucusu Freud’dan ve onun rüya teorilerinden tamamen ayrışır: Bir rüya, gizli anlamını dışa vurmak için peşin hükümlerle deşifre edilmeye ihtiyaç duymaz; aksine, bizzat kendi yorumunu içerir ve bu sayede ne kastettiğini bize söyler. Etnoloji ve antropolojinin yardımıyla rüyalardaki mitolojik ve dini motifleri ve simgesel oluşumları rüya sahibinin çağrışımlarıyla birlikte kavradığımızda o rüya zaten kend
Tükendi
İstanbul Psikomitoloji Çalışma Grubu (İPM) etkinlikleri kapsamında, İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı’nda, 2015-2020 yılları arasında düzenlenen ve elinizde tuttuğunuz bu ikinci kitapla metinleşmiş bir seçkisini daha sunduğumuz “Her Şey Hikaye!” başlıklı seminer dizisinde, mitolojiden dine, sanattan felsefeye, ideolojiden bilime dek insanın tüm kültürel hayat bilgisini kapsayan disiplinleri kendine has “öykü”leriyle ağırladık beş yıl boyunca. Aralarındaki ontolojik ve epistemolojik farkları gö
Yeni kuşakların yinelemeleri aşarak yeni sözler söylemeleri ve yeni şeyler yapmaları tarihsel gelişimin gereği ise ve çoğu zaman böyle oluyorsa, biz erişkinlere düşen de kalan yaşamımızda onları örnek almak olmalı. Çünkü eğer benim on, on beş yıl önce yazdıklarım şimdi yazdıklarımı anlamamı sağlayıp bir yenilik duygusu uyandırıyorsa bakmam gereken yer-zaman-kişi belli: Ergenliğim. Türkiye’de psikanalizin kurumsallaşma sürecine şahitlik eden yazılarıyla tarihe kayıt düşen Talat Parman, ergenliğin sarsıcı yü
"Biz insanlar her bakımdan başkalarının yardımına muhtacız. Ancak bu şekilde kendimizi geliştirebiliriz. Öte yandan, başkalarına yardım etmeye de muhtacız. Kendisine ihtiyaç duyulmayan, diğerlerine yardım edemeyen insan yalnızlaşır ve körelir." Lakin "yardım" da başlı başına, belirli düzenleri olan bir sistemdir. Bu düzenlerin ihlali ise iyileştirici çözümler yerine yaralayıcı sonuçlar doğurabilir. Hellinger'in kurucusu olduğu aile dizimleri, insan yaşamı, bedeni ve ruhuna ait sorun, hastalık ve kriz
Tükendi
Bir yanımız kendimize hep yabancı. Bu kitabın ismi, kitabı yazmak için işlerden güçlerden çekilip ilk satırlarını yazmaya başladığım sırada adeta kendini kulağıma fısıldadı: Kendine Yabancı. İlk kitabım Kendin Olmanın Dayanılmaz Hafifliği’nde Milan Kundera’ya bir gönderme yapmak hoşuma gitmişti, bu kitabımda ise başlığım aracılığıyla diğer bir edebi idolüm Albert Camus’ye gönderme yapmış oldum. Albert Camus’nün kült kitabının kahramanı Meursault, sadece varoluşçu romanlarda, dev absürd trajedilerle yaşamıyo
Sosyal ve Duygusal Öğrenme konusunda Türkiye'de bir ilk olan bu kitap, eğitimin tüm bileşenlerine hitap eden bilgilendirici bir çerçeve sunmak üzere hazırlanmış temel bir rehberdir. Günümüzde, eğitim bütünsel bir sistem bakış açısı ile ele alınıyor. Çocuk, ebeveyn, öğretmen ve yönetici iş birliği ile tüm okul yaklaşımı öncelikli kılınıyor. Kitapta tüm bu bileşenlerin faydalanabileceği içerik ve yöntem zenginliğini bulacaksınız. Okullarda sosyal ve duygusal öğrenmenin yer alabilmesi için ebeveynlerin bu
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 120-140 / Aktif Sayfa : 7