Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 920-940 / Aktif Sayfa : 47
Nice zamandır vefat yoluyla sahneyi terkeden dostlarımın aziz hatıralarını Gönül Pazarında canlı tutmak ve rahmetle anılmalarına vesile olmak arzusuyla bir şeyler yazmayı adet edindim. Ölümleri çok önceleri gerçekleşmiş bazı zevat da yaptıkları hizmet ve bıraktıkları manevi tesir itibariyle beni kendilerine çektiler. Onlar için işin his ve heyecan tarafı söz konusu olmadığından yaptığım araştırmalarla onlara yönelik monografileri kaleme aldım. Abdülhalim Çelebi, Raif Yelkenci için yayınlananlar bu cümledend
Tükendi
Tanrım beni duyuyorsun biliyorum, Senden af diliyorum.. Onların çok tanrısı var, ben sana tapayım! Kadınları çok güzel, gözlerimi kapayım! Ama ne yapayım yoruyorlar beni Tanrım, bana seni soruyorlar, onlara ne diyeyim? Romalıların buğdayları var, ben ne yiyeyim? Ve ipekten kumaşları, ben ne giyeyim
Tükendi
Ayla Kutlu zehir gibi kalemini yıllarca; ´acıları, ıstırapları, göçleri, kaçışları, dip vurgunları´ ile yaşamış kadınlar için bir panzehir gibi kullandı. Yazdıklarıyla bize ´kadın´ı tanıttı. Şimdi, içine dünyaları sığdırdığı büyük yüreğinin, erişilmesi güç bir dorukta ışıldayan keskin zekâsının, yeni zamanlara eskimeyen eserler bırakan yaratıcı gücünün öyküsünü içinde bulacağımız bir başka kadın yaşamını, KENDİSİNİ yazıyor.Ama yine alçakgönüllü, yine samimi, yine gerçek…
Çocuğumuz doğduğumuz,çocukluğumuzu ya da gençliğimizi geçirdiğimiz memleketimize özlem duyarız. Bostancı Masalları'nda anlatılanlar da Özcan Davaz'ın memleketine ve onun 1950'li, 1960'lı yıllarına duyduğu özlemi yansıtıyor.Özcan Davaz 40 yıl sonra memleketi Bostancı'ya döndüğünde baş döndürücü bir değişimle karşılaşıyor.Ardından bu değişimi arkasına alıp,sanki zamanı durdurmuş gibi, çocukluğunun ve gençlik yıllarının Bostancı'sını anlatıyor. Farklı bir anlatı tarzıyla yazılmış bu manzum eser ,bir anı kita
Tükendi
"Bu ‘günlüğün' ne olmadığını söylemek, ne olduğunu anlatmaktan daha kolay görünüyor. Bu günlük, kesinlikle dönek birinin psikolojik ve dramatik ‘itiraflar'ını belgelemiyor. Analiz edilemeyecek olanı, yani, beni dinimi değiştirmeye yönelten iç içe geçmiş duygusal ve mantıksal unsurlarını incelemeye de çalışmıyor. Bu günlük; Mekke ve Medine'de başımdan geçenler gibi somut olayları samimi bir şekilde yansıtsa da, kronolojik bir biyografi de değil... İslâm'ı seçiş, kaçınılmaz olarak insanın kendi ülkesin
Tükendi
“40 yıldır futbolun içindeyim. Yabancı antrenörleri başarıya götüren en önemli faktörlerden birisi iyi bir tercümana sahip olmaktır. Tercümanlar pek çok defalar antrenörlerin yerine taktik vermeye kalkışırlar. Mustafa hiçbir zaman ciddiyetten uzaklaşmayan, kibar ve beyefendi bir insandır. Parreira’ya en büyük yardımı yapan kişilerin başında Mustafa Kıran gelir. ALİ ŞEN ” Dünya
Tükendi
"Ey benim hayatımın en kıymetli fidanı, ailemin temeli Ömerciğim" Ailesine düşkünlüğüyle tanınan, iiy bir eş, iyi bir baba olarak bilinen İsmet İnönü'nün ömür boyu (1884 - 1973) en yakınlarına yazdığı mektuplar, hayat anlayışını, yaşam seçeneklerini ve önerilerini en iyi yansıtan, en candan, en samimi açıklamalar olmuştur. Türkiye'nin içerde ve dışarda çok önemli olaylar yaşadığı, İnönü'nün önce Başbakan, sonra Cumhurbaşkanı olduğu dönemde, 18 Haziran 1931'den 2 Nisan 1948'e kadar, İnönü oğlu Ömer'e 300'
Tükendi
İstanbul´un merkezi olmakla beraber İstanbul´a en uzak semtlerden birisidir Kasımpaşa...Tuhaf olan şudur ki hemen her köşesi için az çok bir şeyler yazılan İstanbul´un bu kendine has kçşesi araştırmacılar nezdinde gerekli alakayı görmemiş;diğer bir ifadeyle boynu bükük kalmıştır.Elinizdeki kitapla okuyucuya ve meraklılarına Kasımpaşa´nın dünü ve bu günü hakkında bilgiler verilmeye çalışılmış;bunu yaparken zaman zaman İstanbul folkloru ve tarihine katkı sağlayabilecek hatıralardan,yaşlı semt sakinlerinin anl
Tükendi
Meme kanseri deneyimi yaşayan kadınların öykülerini okuduğunuzda göreceksiniz, bu kadınlar artık daha kadın, daha insan, yaşama daha bağlı. Biliyorum, birçoğunuz bu kitabı okumaya başladığınızda elini memesine götürecek. Eliniz her memenize gittiğinde “erken tanı”yı aklınıza getirin ve bugüne kadar memenizi bir doktora göstermediyseniz, kafanıza bir gün koyun ve doktora gidin. Bu kitabı başta anneme ve meme kanseri mücadelesi veren tüm kadınlara ithaf ediyorum.
Tükendi
DÜNYAYA, bir misketin cam göbeğinden baktığımız çocukluk günleri, yaşanan yıllar kadar uzak, geçen zaman kadar eski değildir. Yaratanın hadsiz nimetleri içinde, zihninize bahşettiği o geçmişi yâd etme nimeti ile, anılardan bir köprü kurar, onunla en uzak zannettiğiniz günlere, çölde kaybolmuş bir masal ülkesinin hazinelere malik virane sarayına giden bir yegâne geçitten geçer gibi geçersiniz. Küçük bir anahtarın naftalin ve leylak kokan eski bir çeyiz sandığını açması gibi; ufacık bir iz, bir ses, bir k
Tükendi
… “Evet biz mutlu olduk. Bir de şöyle düşünüyorum. Yani çok sıkıntılı günler geçirdik, siyasi açıdan zor günler geçirdik. Mitinglerimize gelince büyük tehlikeler atlattık mitinglerimizde falan. Yani üstümüze silahlar çevrildi, taşlar atıldı, sopalar kullanıldı falan filan ama hep mutlu olduk.” … “Hayır çekmedik çünkü ona vakit kalmadı. Bunu bazen sorarlar da… Geçmişte evlendiğimiz zamanlar, galiba herkes biliyor artık ilk evlilik yıllarımızı. O zamanlar çok fakirdik. O fakirliğin içine bir de bir çocu
Tükendi
Biri Türkiye´nin ilk kadın opera sanatçısı Semiha Berksoy, diğeri değeri çok sonraları anlaşılmış dahi ressam Fikret Mualla. 1930´larda tanıştılar... Mualla´nın, 2. Dünya Savaşı öncesi hiç dönmemecesine Fransa´ya gitmesiyle dostlukları mektuplara taşındı. Berksoy, dahi arkadaşını rakısız, mektupsuz ve habersiz bırakmadı. Ona 1967´de yolladığı son koli yanıtsız geri döndü. Fikret Mualla ölmüştü. I972´de Paris´te sergi açan Semiha Berksoy dostuna yolladığı mektuplara Mualla´nın koruyucusu Madam Angles say
Tükendi
"Kaybolan İstanbul´um" 1947 ve 1957 yıllan arasında 20´li yaşlarındaki genç bir mimarın İstanbul´a ilişkin gözlemlerini ve yorumlarını bir araya getiriyor. Prof. Dr. Enis Kortan kişisel anılan aracılığıyla kritik bir dönemden geçen ve dramatik olaylara sahne olan İstanbul ve Türkiye´nin politik ve sosyal tarihine ışık tutuyor. Kortan eski İstanbul´u anlatırken, İstanbul mimarisini ve şehircilik anlayışını da eleştirel ve bilimsel bir yaklaşımla ele alıyor. Çizimleri ve fotoğraflanyla zenginleştirdiği ki
Tükendi
Girift ve şiirli cümlelerinin yarattığı üslüpla Türkçenin en usta yazarları arasına yerleşen Abdülhak Şinasi Hisar´ın sıklıkla mizaha kayan kalemi, Geçmiş Zaman Fıkraları´nda kendini iyice gösteriyor. III. Selim döneminden Meşrutiyet´e, tarihte iz bırakmış kişilere ilişkin çok sayıda fıkrayı ve anekdotu bir araya getiren kitap, çelebi, medeni bir İstanbul efendisinin ifadelerini içeriyor.
Tükendi
Fahri Erdinç´le Nâzım Hikmet arasında yıllarca süren bir usta-çırak ilişkisi, onları yurt dışında buluşturan bir yazgı ortaklığı, siyasal çalışma sürecinde oluşan bir yoldaşlık ilişkisi vardır. Fahri Erdinç, Kalkın Nâzım´a Gidelim kitabında bütün bu ilişkilerden yola çıkarak anılarını anlatıyor. Nâzım gerçeğini anlatmak savıyla yazılan birtakım kitaplarda onu yalnız bir yönüyle, sözgelimi yalnızca ideolojik çizgisi içinde, örgütünün anlam ve eylem sınırlarıyla bir militan olarak ya da yalnız kusurlarıyla
Tükendi
"On iki yaşındaydım, bisikletime atladım ve okulun yolunu tuttum... Benim adım Sabine. Belçika´nın küçük bir köyünde yaşıyordum ve okula giderken kayboldum. (...) Artık ben de Belçika´da kaybolan küçük ve genç kızların oluşturduğu hazin kervana katılmıştım." Sabine Dardenne, her zamanki gibi bisikletiyle okuluna giderken kaçırılır. Ülke çapında yapılan tüm aramalara karşın, seksen gün boyunca "Belçika canavarı" Marc Dutroux´nun "saçmalıklarına" maruz kalır. Dardenne, yirmi yaşına geldiğinde kaleme aldığı k
Tükendi
Konu: Hem bir meclisin bakanı olmak; hem de bakan ve baktığını görebilen gözlere sahip olabilmek… İkisini birarada taşıyan kaç "Bakan"ı oldu ülkemizin? Kitap Özeti: Mükerrem Taşçıoğlu 1. ve 2. Özal Hükümetlerinin önce Kültür, ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığını yaptı. Onun, Cumhuriyetle yaşıt anıları bize, Metelik´ten Yeni Türk Lirası´na kadar geçen zaman dilimi içinde, bir ülkenin, bir milletin, bir çağın serüvenini anlatıyor.
Tükendi
Saç, av köpekleri, blucinler, asla sona ermez. Sevgili Salak Günlük, Angeline eski numaralarına geri döndü. Evet, uzun süredir aramız pek iyiydi (Hemen hemen dört gün, ama iki tanesi hafta sonuna denk geldi, o sırada Angeline´i görmedim.). Ama bugün fen sınıfında ben, Hudson Rivers´la konuşurken (sınıfımdaki sekizinci en şirin çocuk), Angeline yine Su Katılmadık Güzellik numarasını çekti ve onun aklını çeldi. Jamie Kelly´nin günlüğüne gizlice bir göz atın. Yazdıklarının gerçek olduğunu iddia ediyor...
Tükendi
Jale´yle Konuşmak, daha önce Ben Eskiden Çocuktum adlı kitabını yayımlamış olduğumuz Hacer Kılcıoğlu´nun anılarının devamı. Ancak bu anılar Kılcıoğlu´nun anıları olduğu kadar, 6O´lı, 70´li yılların da günlüğü. Açıkhava sinemaları, Ayhan Işık´lı Filiz Akm´lı filmler, ev içlerinde pasta ve teyp eşliğinde kutlanan doğumgünleri... Bugünkünden çok farklı bir yaşamın günlük ayrıntıları. Hacer Kılcıoğlu Jale´yle konuşurken, bu konuşmaya kulak kabartanlar, bir daha geri gelmeyecek o dünyayı hatırlayacaklar. Bilen
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 920-940 / Aktif Sayfa : 47