Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 240-260 / Aktif Sayfa : 13
Edebiyyât-ı Cedîde'nin hikâyecilerden biri olarak adını duyurmuş iken edebiyatta millîleşmenin gereğine inanarak büyük bir değişim geçiren Ahmed Hikmet Müftüoğlu, Hâristan ve Gülistan ile Çağlayanlar'ın yazarıdır. Bu iki kitap, onun sanat anlayışındaki büyük değişimin göstergesidir. Özellikle ikincisi, onu Millî Edebiyat Devresi'nin önemli adlarından biri hâline getirir. Şehbenderlik ve benzeri görevlerle Avrupa'yı uzun müddet dolaşan Ahmed Hikmet, Osmanlı Devleti'nin dışarıdan nasıl göründüğünü bilen ve on
Tükendi
Nâzım Hikmet'in on yıl boyunca "mapushane"den Kemal Tahir'e yolladığı mektuplar, hem bu iki önemli ismin kişiliklerine, sanat ve dünya görüşlerine, hem de hummalı bir döneme tanıklık etmemizi sağlıyor. Bugün gözden düşen mektubun zamana yenik düşmediğini görmek de cabası. Kemal Tahir'e Mapushaneden Mektuplar yeni okurlarını bekliyor... "Mektupları okurken -hele genç kuşaklar- şu noktaları göz önünde tutmalıdır: Bunlar, bir mahpushaneden bir başka mahpushaneye gönderildi. Yazıldıkları sıra, içerde, tek
Tükendi
Mektupların duygular, dönemsel olaylar, yaşanılan devirdeki toplum yapısı vs. hakkında bilgi veren birer belge olduklarına inanıyorum ve yayımlanmaları gerektiğini düşünüyorum. Hatıra defterlerindeki yazıları da mektup olarak nitelendirebiliriz. Ünlü insanların mektuplarının yayımlanması doğal. Annem ünlü biri değil. Ancak, altı yıl boyunca, çocukluktan genç kızlığa adım atılmış bir süreçte, üstelik gece gündüz bir arada kalmış genç öğretmen adaylarının yazdıkları anılar fotoğraflarla birleşince o döneme ış
Tükendi
İkinci Dünya Savaşı'nın sonuna doğru, Amerika'nın Japonya'yı işgalinin yakın olduğu anlaşıldığında, Japon Koramirali ?nishi Takijir?; uçakları, planörleri ve denizaltı torpidolarını içeren tokk?tai (Özel Saldırı Gücü) operasyonu fikrini ortaya atar. Sonraki yıllarda ve günümüzde yaygın olarak kullanılan kamikaze sözcüğü, tokk?tai pilotlarını tanımlamak için tercih edilmiştir. Tokk?tai operasyonu, 1944 Ekim'inde başladığında askerî akademilerde eğitim gören tek bir subay dahi pilot olarak sorti yapmaya gönül
2013 yılında ilk romanı Düş Kıyamet'le ?merhaba" diyen Elif Durdu, yine özenli dil kullanımı ve akıcı üslubuyla bu kez Naif Bir Flamingonun Günlüğü ile karşımızda. Ne yazık ki kimsenin aklına gelmedi gerçekte kim olduğumuzu sorgulamak. Yerküre, derhal keşfedilme zarureti gösteren büyülere, firari büyücülere yataklık yapıyordu; geleceğimizden endişe eden saygıdeğer büyüklerimiz ise, bizi tarih kitaplarında yazılan yalanları ezberlemeye zorluyordu. İşte böyle böyle döndü dünya, arızalı ruhlar tarlasına! Muh
"Her zaman ara. Bir altın ararken bakır bulursun, yarın bakır ararken altın bulursun." Benim yaklaşımım, insanlar yanlış yollardan geçerek de gerçeğe ulaşabilirler. Ben insanlara ders vereyim, "doğrusu bu, bunu yapın" diye kitap yazmadım. Ben kendim dersler aldım ve kendi dersimi yazmaya çalıştım.herkes de kendi arayışına düşeni alacaktır bu kitaptan.. Hiç kimsenin arayışına müdahil olamayacağımız gibi, küçümseme gibi bir lüksümüz de yok.Çünkü arayış önemlidir.herkes arayışını istediği minval üzerine yapa
Anormal bir çocuğun pek de eğlenceli bir hayatı yoktur. Her şey en başından kötü başlar. Gözlerini ilk açtığında, beşiğinin üzerine eğilmiş, ona bakan iki mahvolmuş yüz görür. Baba ve Anne. Şunu düşünmektedirler: Bunu biz mi yaptık? Pek de gururlu değildirler. Bazen sorumluluğu birbirlerine atarak ağız dalaşına girerler. Soyağaçlarında bir yerlerde saklanmış alkolik bir büyük büyükbaba ya da yaşlı bir amca arar bulurlar. Bazen de ayrılırlar. Asla Kimseyi Öldürmedi Benim Babamla (YKY, 2009) sıra dışı bir ba
Bu yazılarda yalnız bir insan var. Kusurları, meziyetleriyle üstün yaratılmış bir insan. Onunla arkadaşlığımdan kalan hatıralar arasında bu her iki yanından da çizgiler olacak elbet. Ben onu, boyları yaradılış çapına uygun bu meziyetleri kadar bu kusurlarıyla da sevdim. Meziyetlerine hayran olarak, kusurlarını yererek. Bunun içindir ki, tarihimizde bir devre ismini artık silinmez bir kuvvetle takmış bu insan hakkında şimdilik yazdıklarım yorumlanırken bazı kelimelerin kullanılmasında, bazı olayların anlatıl
Tükendi
"Aziz`le evliliğimizin ilk gününden itibaren ne günce tuttum, ne anılarımı yazmayı düşündüm. Bana göre aile, kendine özgü mahremiyeti olan, bazı şeylerin kendi içinde kalması gerektiği bir kurumdu. Bu yüzden de ne özel yaşantımızla ilgili, ne de geçirdiğimiz siyasi çalkantıları yaşarken, not da tutmadım, tarih de atmadım. Anılarımı yazmaya beni iten asıl önemli nedense, Aziz`in yakın arkadaşları da dahil olmak üzere, Aziz`in genel davranışına aykırı yazılar yazılmasıdır. Hatta bunu Aziz`i över gibi görüner
İlhancığım, Bu sabah size bir mektup postaladım. Şimdi gece ve saat oldukça ileri... Tahmin eder ve hak verirsin ki içim hüzünlü... Hem de nasıl? Mübârek Mîrac gecesi nerelerde, kimlerleyim? Öğleden sonra o genç mîmar ile Mügül geldiler ve West Minister Kilisesi'ne gitmeyi teklif ettiler. Mâdemki Allâh'ım bu mübârek gecede beni bir kiliseye dâvet ettiriyordu, nasıl hayır diyebilirdim? Gittik. Gece olmuş daha doğrusu hava kararmıştı. Şöyle bir dolaştık. Papazın biri: Üç dakîkalık bir seans var, isterseniz bu
Günlük diye tuttuğum bu notlar, günlük olmaktan ne kadar uzak. O kadar az şeyi yazabiliyorum ki bu defterin sarı, kaba sayfalarına. Yazmamam gereken ne kadar çok şey var. Ve asıl önemlisi, bu defteri bana bırakacaklar mı? Nasıl çıkaracağım dışarıya? Erdal Öz'ün 1956-1998 yılları arasında, aralıklarla tuttuğu günlükleri yayımlıyoruz: Yarın, Nasıl Bir Gün Olacaksın? Erdal Öz, 50'li yılların ortalarında, yirmili yaşlarının başlarında tutkulu bir gençtir; durmadan okur, kendi kuşağından arkadaşlarıyla birlikte
Tükendi
İzmir'in ve özellikle Karşıyakalıların "Tahir Abi"si anlatıyor: "Atatürk, Izmir'in Yunanlılardan kurtarılmasından sonraki ilk geceyi Karşıyaka'da İplikçizade Köşkü'nde geçirdi. Onuruna verilen yemeğe K.S.K. yöneticileri de davetliydi. Kurtuluş Savaşı nedeniyle spor faaliyetlerini durduran kulübün yeniden faaliyete geçirilmesi emrini verdi. Atatürk Karşıyaka'yı pek sevmişti. 13 Ekim 1925'te Izmir'e gelir ve ilk iş olarak Karşıyaka Spor Kulübü'nü ziyaret eder, sonra kulüp defterine şunları yazar: 'Karşıyak
Tükendi
Yalısını birçok siyasetçi, edebiyatçı ve sanatçının ziyaret ettiği, tam bir İstanbul âşığı olan Ayaşlının dünyasına akseden ve yazarın kendine has zengin üslubuyla anlattığı 51 portre Haminnenin Suret Aynasında bir araya getirildi. Abdülhak Hâmid Genç adam için artık aşk mevsimi de gelmişti. Onun âşık olduğu kadınlar, eserlerinde canlandırdığı kadınlardı, Sakibe, Zeynep, Karolina, Sumru, Zatîcemal, Dilşad, Finten. Ve nihayet Makber mülhimesi Fatma Hanım. Kraliçe Elizabeth İngiltere Kraliçesi II. Elizabe
Tükendi
Prof. Niyazi Berkes´in bir bilim adamı titizliğiyle kaleme aldığı mektuplarından Asya gerçeğini izliyoruz. Asya toplumlarının emperyalist kuşatma altında içine düşürüldükleri durum film şeridi gibi gözlerimizin önünden geçerken, biz o filmde günümüz Türkiye gerçeğini de buluyoruz bir bakıma. Berkes´in 40 yıl önce ülkemiz açısından altını çizdiği tehlikelerin bugün yaşanıyor olduğunu üzülerek görüyoruz. ...
?Mektubunuzun havasından, dedilerden kodulardan üzülüp sıkıldığınızı hissetmiş gibiyim. Haklısınız. Hazreti Mevlânâ bile, "Cehennemleri yutmaya râzıyım. Tek avâmın dedikodusunu işitmeyeyim" buyuruyor. İnsan oğlu mânâdan yana ham ve câhil kaldıkça, nafakasını da bittabi bu zehirli maddelerde bulacaktır. Fakat siz, bir bakıma çok bahtlısınız. Zîra elinizin altında hamur gibi yoğuracağınız körpe, yumuşak istîdatlar var. Hakîkî hoca, müfredat programının hududları içinde kalan kimse değildir. Kendinde olanı, ka
Yazarımız Aydoğan Yavaşlı, kendisiyle yapılan bir söyleşide şunları söylemişti: ?Bugüne değin onlarca çocuk kitabı yazdım. Kitaplarımla ilgili olarak yüzlerce okulda öğrenci okurlarımla söyleştim. Bana hep en çok hangi kitabımı sevdiğim soruldu. İtiraf etmeliyim ki yazarken en çok keyif aldığım kitaplarım, bu dizide yer alanlar oldu. Kimi zaman kirli bir kedi oldum, kimi zaman topal bir at... Bazen şaşkın bir köpektim, bazen de utangaç bir yunus... Kendi kitaplarım içinde okumaktan da çok zevk aldığım kitap
Tükendi
Yazarımız Aydoğan Yavaşlı, kendisiyle yapılan bir söyleşide şunları söylemişti: ?Bugüne değin onlarca çocuk kitabı yazdım. Kitaplarımla ilgili olarak yüzlerce okulda öğrenci okurlarımla söyleştim. Bana hep en çok hangi kitabımı sevdiğim soruldu. İtiraf etmeliyim ki yazarken en çok keyif aldığım kitaplarım, bu dizide yer alanlar oldu. Kimi zaman kirli bir kedi oldum, kimi zaman topal bir at... Bazen şaşkın bir köpektim, bazen de utangaç bir yunus... Kendi kitaplarım içinde okumaktan da çok zevk aldığım kitap
Yazarımız Aydoğan Yavaşlı, kendisiyle yapılan bir söyleşide şunları söylemişti: ?Bugüne değin onlarca çocuk kitabı yazdım. Kitaplarımla ilgili olarak yüzlerce okulda öğrenci okurlarımla söyleştim. Bana hep en çok hangi kitabımı sevdiğim soruldu. İtiraf etmeliyim ki yazarken en çok keyif aldığım kitaplarım, bu dizide yer alanlar oldu. Kimi zaman kirli bir kedi oldum, kimi zaman topal bir at... Bazen şaşkın bir köpektim, bazen de utangaç bir yunus... Kendi kitaplarım içinde okumaktan da çok zevk aldığım kitap
Tükendi
Yazarımız Aydoğan Yavaşlı, kendisiyle yapılan bir söyleşide şunları söylemişti: ?Bugüne değin onlarca çocuk kitabı yazdım. Kitaplarımla ilgili olarak yüzlerce okulda öğrenci okurlarımla söyleştim. Bana hep en çok hangi kitabımı sevdiğim soruldu. İtiraf etmeliyim ki yazarken en çok keyif aldığım kitaplarım, bu dizide yer alanlar oldu. Kimi zaman kirli bir kedi oldum, kimi zaman topal bir at... Bazen şaşkın bir köpektim, bazen de utangaç bir yunus... Kendi kitaplarım içinde okumaktan da çok zevk aldığım kitap
Tükendi
Yazarımız Aydoğan Yavaşlı, kendisiyle yapılan bir söyleşide şunları söylemişti: ?Bugüne değin onlarca çocuk kitabı yazdım. Kitaplarımla ilgili olarak yüzlerce okulda öğrenci okurlarımla söyleştim. Bana hep en çok hangi kitabımı sevdiğim soruldu. İtiraf etmeliyim ki yazarken en çok keyif aldığım kitaplarım, bu dizide yer alanlar oldu. Kimi zaman kirli bir kedi oldum, kimi zaman topal bir at... Bazen şaşkın bir köpektim, bazen de utangaç bir yunus... Kendi kitaplarım içinde okumaktan da çok zevk aldığım kitap
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 240-260 / Aktif Sayfa : 13