Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 250 kayıt bulunmuştur Gösterilen 220-240 / Aktif Sayfa : 12
Avrupa toprakları üzerinde, Avrupa ülkeleri halklarıyla iç içe yaşadıkları halde tanınmayan birçok halk vardır. Hala kendi dillerini kullanan Letonya'daki yetmiş kişilik Livlerden, bütün Avrupa'ya yayılmış olan sekiz milyonluk Çingenelere, modern sanatın efsanevi ismi Andy Warhol'un halkı Rutenlere kadar, bilmediğimiz dünyalarda farklı yaşamlar süren halklar bunlar. Yazar Ingmar Karlsson, seslerini duyurmak isteyen bu unutulmuş halkları "Avrupa'nın üvey evlatları" olarak isimlendiriyor ve onların belki de A
Tükendi
"Yorgo Andreadis, kendini barışa, halkların kardeşliğine, özellikle de Türk-Yunan dostluğuna adamış bir yazar. Onun, Tamama adlı kitabı çok sevildi. Bu öyküye dayalı olarak çekilen film Ödüller aldı. Ancak 1999 Aralığında gerek Yunanistan'da gerekse Türkiye'de aşırı milliyetçi kişilerin boy hedefi olaın bu barış insanı sınır dışı edildi. Türk-Yunan gerginliğinin bedeli ona ödetildi. Şimdi iki ülke arasındaki ilişkiler düzeldi. Ama Yorgo Andreadis'in yasağı hala sürüyor. Bu ayıp artık sona ermeli...''
Tükendi
Başbakanlık İnsan Hakları Danışma Kurulu "Azınlık Raporu"nun Eleştirisi Sevr "Sendromu", "Paranoya" ve "İrtica" ABD Yönetimi ve "Ulusal Azınlık" Sorunu Lozan ve Azınlıklar Osmanlı "Millet" Modeli ve Azınlıklar Sorunu Lozan Andlaşması, Anadil ve Dil Yasağı Milletler Cemiyeti ve Azınlık Sorunları Azınlık Sorunu ve Devletlerin Toprak Bütünlüğü Azınlık Kavramı, Sorunlar, Uygulamalar Avrupa Birliği, Azılık Kriterleri ve Türkiye'ye Yansıtılması Ulus Olarak Avrupa Birliği Üyeliğinin Anlamı
Tükendi
Dil ve kültür tüm toplumların yaşayışının en önemli parçasıdır. Bugün dünyadaki birçok dil ve kültür yokolma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Küreselleşme ve ulus-devlet anlayışları birçok halkı ve onların dilleriyle kültürlerini tehdit etmektedir. Küreselleşme Ulus-Devletlerinin dil ve kültürlerini tehdit ederken Ulus-Devlet anlayışları da kendi içindeki azınlıkların dil ve kültürlerini tehdit etmektedir. Bu anlamda iç içegeçmiş tehditler ve olumsuzlıklar birbirini izlemektedir. Yaşanan ve yaşanmakta olan tü
Tükendi
İlk baskısı 1931 yılında yapılan ve Atatürk Türkiyesinin Kürt meselesine bakışını sergileyen "Taşnak-Hoybun" günümüz Türkiyesi için de önemli dersler içeriyor. 1931 Ağrı isyanından hemen sonra yayınlanan kitapta ayrı bir Kürt milleti olmadığı, Kürtlerin dil, ırk, din ve coğrafya bakımından Türk oldukları, Kürtleri isyana teşvik edenlerin emperyalist Batılı ülkeler olduğu ve bu isyanlardan en büyük zararı Kürtlerin gördüğü temel tez olarak savunuluyor. Dönemin İngiliz, Fransız, Yunan, Amerikan kaynaklarıyla
Tükendi
Eskiler, "Ermeni gailesi" diyorlardı. "Gaile", dert, sıkıntı, keder, üzüntü, insanı uğraştıran, bezdiren sıkıntılı iş demektir. Bir bakıma "baş ağrısı" hatta "baş belası". Ermeni gailesi, basit bir sorun değil, karmaşık, suigeneris bir sorundur, başka sorunlara pek benzemiyor. Bu gailenin geçmişinde, Ermenilerin Osmanlı Devleti'ne ihaneti var; düşmana hizmeti var; Mehmetçiği arkadan hançerlemesi var; masum Müslüman köylüleri kılıçtan geçirmesi var, alçaklık, kalleşlik var, yalanın, hilenin daniskası var, he
Tükendi
Kürtler Bölgesel ve Bölge Dışı Güçler isimli bir çalışma, yazarın üç cilt olarak tasarladığı bir serinin ilk cildi. Bu ciltte ağırlıklı olarak Irak Kürtleri işleniyor. Daha sonra yayınlanacak diğer iki cilt ise Türkiye ve İran Kürtlerini ele alıyor. Bu eser, Kürtler konusundaki abartılı iyimser yaklaşımlardan da, bastırıcı ve yok sayıcı kötümser kompleslerden de uzak durmaya çalışan nesnel bir bakışa sahip.
280-316 yıllarında Sivas ta yaşamış olan Aziz Vlas, Anadolu da Hıristiyanlığın ilk piskopos ve şehitlerindendir. Sağlığında bir hekim olarak halka yakınlığı ve öldürülmesi sırasında gerçekleştirdiğine inanılan mucizeler, onu her zaman halkın yanı başında bulunan, birçok konuda yardıma çağrılan bir aziz haline getirdi. Fransa, İtalya ve Belçika da tarımda iyi ürün alabilmek için; Malta da doğumları kolaylaştırması, Rusya da hasta hayvanları iyileştirmesi için; İspanya da anjine, Belçika da kuduza, Fransa d
Batı Irkçılığı Üzerine Bir Manifesto ´Hepimiz Columbus´un izindeki yol arkadaşlarıyız... bugün kendimizi, azalan, sıkıştıran, eş merkezli dairelere yerleşmiş bir ´tarih´te sıkışmış buluyoruz Bu hortumun başladığı nokta bir yalandır, Batı´nın ve Ötekiler´in doğası hakkındaki koca bir yalan; olmak zorunda olan şey, trajik bir şekilde onun dönüştüğü şey.´ ... Barbar -denen- Ötekiler, Batı´nın, diğer halkları barbar, kafir ve hatta ´vahşiler´ olarak görmesine izin veren düşmanca dünya görüşü hakkında e
Tükendi
"Bu çalismada, Türkiye Cumhuriyeti tebaali Kürt çocuklarinin insan haklari irdelenmektedir...Kürt çocuklarinin sosyal ve ekonomik insani haklari, tehdit altindadir. Köklü çözüm için Türk devleti ve uluslararasi toplumun eyleme geçmesinin bir zaruret oldugu kanisindayiz"
Tükendi
Doğu´dan Fragmanlar, Jacob Philip Fallmerayer´in 1840´lı yıllarda Osmanlı İmparatorluğu´na yaptığı gezide Türkler ve azınlıklar üzerine edindiği gözlemleri kapsıyor. Fallmerayer, Osmanlı yöneticilerinin azınlıklara karşı yaklaşımlarını eşine az rastlanacak bir tarafsızlıkla kaleme alıyor. Bununla beraber, Karadeniz bölgesindeki doğa güzelliğini de ünlü romancılara taş çıkartarak bir ustalıkla betimleyerek gözler önüne seriyor. Hukukçu ve oryantalist kimliğinin yanı sıra, 1848 Alman kurucu meclis üyesi de
Umut Yolcuları, başvurularında iltica nedeni siyasi görünmesine rağmen, gerçekte ekonomik sebeplerle gelecek umudu arayan Türk mültecileri. İlticacıların büyük bir bölümü Türkiye´de sosyo-ekonomik ve psikolojik nedenlerle bunalıp, yurt dışında yeni umutlar aramak için gelişigüzel yola çıkan ve her nasılsa İngiltere´ye ulaştıktan sonra kendini siyasi ilticacı kılıfına sokmayı başaran ekonomik ilticacılar. Türkiye´nin birçok bölgesinden kopup gelerek, gelecek endişesindeki bu insanlar, İngiltere veya herhan
Tükendi
1915 yılında Anadoluda Ermeni isyanlarının yayılması ve Osmanlı Devletinin varlığını tehlikeye düşürmesi, devletin yasal hakkını kullanarak isyanları bastırması. Bu kitap Ermeni komitelerinin oluşumunu, çetecilerin kimliklerini, çıkardıkları isyanları, İtilaf Devletleri tarafından desteklenişlerini, bu devletlerin Türkiye üzerindeki emellerini, açıklayan bir belgeler mecmuası niteliğindedir.
Tükendi
Bu kitap, 20. yüzyıl başında bugünkü Türkiye sınırları içinde yaşayan Ermenileri, çoğunluğu 1900-1914 yılları arasında hazırlanmış 750 kartpostalın sunduğu verilere dayanarak anlatıyor. Ermenilerin yaşadığı şehir, kasaba ve köyler; bulundukları yerleşim yerlerinin iktisadi ve sosyal hayatındaki rolleri; Ermenilere ait, kilise, manastır ve okullar; yayımladıkları gazete ve dergiler, Türkiye´de ilk kez Ermeni, Türk ve batılı kaynaklara dayanarak yapılmış bir araştırmayla ortaya konuyor. Kitapta yer alan kar
Tükendi
Büyük geniş ovaların, güzel tepelerin, kıvrılarak akan ırmakların "vahşi" olduğunu düşünüyorduk biz. Yalnızca beyaz adama göre doğa "vahşiydi" ve yalnızca ona göre toprak, "vahşi" hayvanlarla "vahşi" insanlar tarafından istila edilmişti. Bizim için doğa, ancak doğudan kıllı adamlar gelip de gaddarca bir coşkuyla bize ve sevdiğimiz insanlara onca haksızlığı yaptığında "vahşi" oldu. Ormandaki bütün hayvanlar onların yayılmasından kaçmaya başladığında, işte ancak o zaman, bizim için "Vahşi Batı" başladı. Sio
"Vakit çok geçti, gece yarısına yaklaşıyordu. Beykoz´dan aşağı inmekte olan bir atlı Sultaniye çınarlarına yaklaşıyordu. Sağında Boğaziçi´nin suları geç çıkmış ayın ışığında kıpır kıpır oynaşıyor, karşı kıyıda, İ Steni´den Büyükdere´ye kadar yaldızlar gibi göz kırpıp duran bir kaç ışık görünüyordu. Havada tertemiz, tuzlu bir esinti vardı ve yazın sıcağında bütün gün kavrulmuş olan toprağın dışa vurduğu bu koku bu esintiye karışıyordu. Uzaklarda bir kayıktan Türkçe bir meraklidiko duyuluyordu."
Tükendi
Yüzyıllarca kardeşçe yaşamın bağlarını kopartanların belgesel öyküsü. Sadi Koçaş´ın "Tarihte Ermeniler ve Türk-Ermeni İlişkileri" isimli bu eserinin, 1967 ve 1970 yıllarında üç kez basılmış olmasına rağmen, ısrarla aranması üzerine, genişletilmiş olarak 4´ncü kez basımı yapılmıştır...
Tükendi
Öteki kimdir? Öteki, "bizden olmayandır." Öteki, "ben, sen ve onun" dışındakidir. Öteki, dışarıda olan, marjinal insandır. Öteki, azınlıkta olandır. Öteki, daima kimliksizleştirilmeye çalışılandır. Sarayların, konakların görkemli odalarında üretilir, onlar için yeni ihanetler. Öteki, daima ihanete uğrayandır. Onlar dünyanın ve Türkiye´nin "bizden olmayan", "ötekileridir." Öte kıyıda yaşayanlardır... Gökyüzündeki yıldızları hep değişir. Acılar, katliamlar düşer hep onların payına. Süngünler, zorunlu göçler.
Tükendi
Mart-Haziran 1995 tarihlerinde Bulgaristan´da gerçekleştirilen araştırma bir teknik azınlıklar partisinin azınlık, devlet ve uluslararası ortam düzeylerindeki konumunu işlemektedir. Dört bölüm çerçevesinde Hak ve Özgürlükler Hareketi´nin doğuşu, yapısal ve işlevsel gelişimi, örgütsel yapı ve iletişimi, yönetici elitin, parlemento grubunun, ideolojisinin, seçmen kitlesinin sosyo-ekonomik, normatif ve politik nitelikleri ve sorunları irdelenmektedir. Partinin yasama ve yürütme organlarında, toplumsal barışın
Tükendi
Eylül 1887´de Doğu Anadolu´da IV. Ordu Kumandanlığı için öneriler Padişah II. Abdülhamid´e sunulduğunda, Padişah tercihini Mehmed Zeki Paşa için kullanmıştı. 24 Haziran 1888 tarihinde ise Zeki Paşa´mn "Müşirliğe" terfi ettirilmesi ve IV. Ordu Komutanlığı´na tayini gerçekleşmişti. (Önsöz´den)
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 250 kayıt bulunmuştur Gösterilen 220-240 / Aktif Sayfa : 12