Yaşadığımız coğrafya, insanın dünyaya yayılmaya başladığı dönemden günümüze uygarlık tarihinin yoğun yerleşimlerine sahne olmuştur. Bu açıdan ülkemiz arkeolojisi ve kazılarının sonuçları yakın çevremizdeki dünya tarihine yön vermiş belli başlı uygarlıklarının gelişim süreçlerinin aydınlatılması ve arkeolojik bulgularının değerlendirilmesinde yadsınamaz bir önem taşımaktadır. Son yıllarda Türkiye arkeolojisi bilimsel açıdan önemli atılımlar gerçekleştirmiş, kazı ve araştırmaların sayısı kadar nitelikleri de

Jak Yakar (b. 1943 in Istanbul) studied Archaeology, Near Eastern Civilizations and Prehistory at Istanbul University between 1960 and 1965. He pursued his graduate studies at Brandeis University in Massachusetts on a Wien Scholarship grant, receiving a PhD in Mediterranean Studies in 1968. Following compulsory army service, in 1970 he accepted Tel Aviv University's offer to establish the Ancient Anatolian Civilizations section in the Department of Archaeology and Ancient Near Eastern Cultures there. During

Metropolis İonia II: Yolların Kesiştiği Yer, Batı Anadolu Arkeolojisi'ne adanan bir hayatın anısına, Prof. Dr. Recep Meriç için yazılmış makaleleri ve anı yazılarını içermektedir. Recep Meriç, 1966 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi, Klasik Arkeoloji Bölümü'nden mezun olduktan sonra 1969-1971 yılları arasında ilk mesleki tecrübesini Efes Müzesi'nde asistan olarak yaşadı. 1977 yılında Viyana Üniversitesi'nde doktora eğitimini tamamladı. İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi'nde 1983 yılında

Gusir Höyük -Necmi Karul- Sumaki Höyük. A New Neolithic Settlement in the Upper Tigris Basin -Aslı Erim Öazdoğan- Hallan Çemi -Michael Rosenberg- Demirköy -Michael Rosenberg- Körtik Tepe -Vecihi Özkaya, Aytaç Coşkun- Salat Cami Yanı. A Pottery Neolithic Site in the Tigris Valley -Yutaka Miyake- Hakemi Use. A Newly Discovered Late Neolithic Site in Southeastern Anatolia -Halil Tekin- Til Huzur - Yayvantepe -Isabella Caneve- Çayönü -Aslı Erim Öazdoğan-

"Toprağın Altındaki Geçmiş:Arkeoloji" başlığı altında bu kitapta yer alan 20 yazı, Gösteri dergisinin 1987 yılı Mayıs ayında çıkarılan 78. sayısında ki ayın dosyası bölümde yer almıştır.Bu dosya için yaptığımız çağrıya pek çok hocamız, meslektaşımız ve yetkililerimiz olumlu yanıt vermiş, kimi yazıyla kimi dostlarımız da resim göndererek katkıda bulunmuştur. Dönemin önemli değerlendirmelerinin yer aldığı bu dosyayı Arkeoloji Sanat Yayınları olarak sınırlı sayıda basılan bir kitap halinde yayınlıyoruz. Bu do

Editörün Notu-Faruk Akyol Yergi Yazmamak Zor İş - Çiğdem Dürüşken Felsefe ile Komedya arasında Epikharmos - Erendiz Özbayoğlu "Girit Tiyatrosu:Georgios Khortatsis´in Katzourbos Adlı Komedyasındaki Komik Tiplemesi" - Esin Ozansoy Komedya Korolarının ilginç bir yönü:Parabasis Komedya-Tansu Açık Plautus´un Amphitruo Komedyasında Trajik bir Karakter: ALCUMENA- Çiğdem Menzilcioğlu Terentius´un Adelphi Komedyası ve Dönemindeki Güncelliği-Bedia Demiriş I.Petro´nun "Güldürücü Reformlarının" Rus Komedisine E

Bizans İmparatorluğu olmasaydı bugünkü Avrupa farklı görünür, önemli ölçüde yoksul kalırdı. Doğu Akdenizde zamanla bir Orta Çağ hükümdarlığına dönen Roma İmparatorluğu, gittikçe daha fazla Hıristiyanlıkla şekillense de, Antik Dönemin kültürel mirasını her zaman canlı tutmuştur. Bizans İmparatorluğu Fars ve Arap ordularına karşı uzun zaman bir kale görevini görmüş aynı zamanda da Avrupa ile Doğu arasında önemli bir köprü oluşturmuştur. Konstantinopolis, imparatorun makam, idare ve patriklik merkezi olmasının

İ.Ö. 278/277'de Anadolu'yu istila eden Galatların ülkesi Galatya adıyla anılmaktadır. Büyük İskender'in ölümünden sonra halefleri olan generaller, imparatorluğun yönetimini ele geçirmek için birbiriyle kıyasıya savaşarak tüm Doğu Akdeniz ülkelerini savaş alanına çevirdiler. Bu savaşlar, en çok, Yunanistan'ı Makedonya'yı, Thrake'yı (bugünkü Trakya) ve Anadolu'yu etkiledi. Komutanlar amaçlarına ulaşamadılar. Oluşan siyasal kaos, bu ülkelerde yeni hanedanlıklar, yeni krallıklar ortaya çıkmasına yol açtı. Hell

Maceramız, Anadolu'muzun batısında, Ege kıyılarının en güzel şehri olan İzmir'in Selçuk ilçesinde geçiyor. Ege kıyıları öyle güzel, toprakları öyle bereketli ki, binlerce yıl, doğudan batıdan, güneyden kuzeyden yüzlerce kavim buralara gelip yerleşmiş ve medeniyetler kurmuşlardır. İzmir ve civarının en az 8.500 yıllık tarihi vardır. İlk yerli halk, Lelegler ve Karlarmış. Aradan binlerce yıl geçmiş, M.Ö. 1200 yıllarından itibaren batıdan Aioller, İyonlar ve Dorlar gelip bir çok küçük kent kurmuşlar. Tüm antik

Maceramız, Anadolu'muzun batısında, Ege kıyılarının en güzel şehri olan İzmir'in Selçuk ilçesinde geçiyor. Ege kıyıları öyle güzel, toprakları öyle bereketli ki, binlerce yıl, doğudan batıdan, güneyden kuzeyden yüzlerce kavim buralara gelip yerleşmiş ve medeniyetler kurmuşlardır. İzmir ve civarının en az 8.500 yıllık tarihi vardır. İlk yerli halk, Lelegler ve Karlarmış. Aradan binlerce yıl geçmiş, M.Ö. 1200 yıllarından itibaren batıdan Aioller, İyonlar ve Dorlar gelip bir çok küçük kent kurmuşlar. Tüm antik

Antik Çağda Karaman (Laranda) ve Yakın Çevresi olarak adlandırdığımız bu çalışma, İç Anadolu Bölgesi'nin güneyinde; doğudan Ereğli, batıdan Çumra ve Güneysınır, güneyden Mut ve Silifke ilçeleri ve Toroslarla çevrili sahayı kapsamaktadır. Antik çağda Lykaonia'nın doğu kesimleri içerisinde yer alan bölge, sosyo-ekonomik, stratejik ve dini açıdan büyük önem taşımaktaydı. Antik çağ tarihini ve kalıntılarını incelediğimiz sahalar, tarım ve hayvancılığa son derece elverişlidir. Önemli yollar üzerinde bulunur ve T

Witnesses to a bygone culture ancient wall paintings provide direct access to the ancient way of life, and become a means of communication between their commissioner and their audience. In Ephesos for a long time wall painting was treated as a second-class citizen, as a secondary product of the excavated monuments. The remains of wall paintings at Ephesos, however, extend far beyond Terrace Houses which can be easily visited today. With this book the remnants of wall paintings in Ephesos are for the first t

The country of ancient Commagene spreads between the Taurus Mountains and the Euphrates in South-Eastern Turkey. Located at the eastern fringe of the Mediterranean world Commagene has been a border region for many centuries. Rooted in Near Eastern traditions the country was exposed to frequently changing religious systems and political powers. Greeks, Romans, Byzantines, Arabs, Armenians, Seljuks, Crusaders, Mamluks, and Ottomans have left their mark on the fertile valleys and the barren hills. There are fa

Öncelikle antik kentlerde, özellikle Hellen kentlerinde somutlaşan öz değerlerin yeniden ortaya çıkarılması, çağımız kentinin gelişmesi için de birinci koşul olarak kabul ediliyor. Bu nedenle, konusunun dünyaca tanınmış uzmanı olan Wycherley, Hellen mimarlığını ele aldığı bu kitabında, eski Hellen kentinin biçimini ve kentteki belirli mimari öğelerin yerini tanımlıyor. Kentin oluşumunu ve mimari özelliklerini incelerken eski Hellen toplumlarının siyasal ve kültürel tarihlerine de değiniyor. Yazar tarafından

Bu kitapta İ.Ö. 7. yüzyılda ilk ortaya çıkışından Hellenistik dönemin sonuna kadar sikkenin Hellen dünyasındaki gelişimi ve kullanımı anahatlarıyla ele alınmaktadır. Sikkeler tarihin birçok yanını aydınlatabilmektedirler. burada esas olarak tedavülde bulunma ve kullanılma nedenleri üzerinde durulmaktadır. Böylece, zengin bir bilgi kaynağı tek bir kitapta ve bir bütün olarak sunulmaktadır.

"Isauria Bölgesi Kaya Mezarları ve Ölü Gömme Gelenekleri" başlıklı çalışmamız Isauria Bölgesi'nin irili ufaklı 18 antik yerleşmesinden derlenen 69 kaya mezarının diğer gömüt türleriyle birlikte etraflıca incelenmesini ve komşu diğer bölge örnekleri arasındaki yerini belirlemeyi amaçlamaktadır. 7 ana bölümden oluşan çalışmamızın ilk bölümünde çalışmada izlediğimiz yöntem dışında Isauria Bölgesi'nde konumuzla ilgili zamanımıza kadar yapılan bilimsel çalışmalara da yer verilmiştir. Isauria Bölgesi coğrafyası,

Elaiussa Sebaste antik kenti (bugünkü Ayaş) Türkiye'nin güneydoğu sahilindedir. Yerleşim yeri olarak doğuş ve gelişimini öncelikle Anadolu'yu Suriye'ye bağlayan önemli sahil yolu üzerindeki avantajlı coğrafi konumuna ve Doğu Akdeniz'deki yoğun ticaret akışının içinde yer almasına, ikinci olarak da bölgenin zengin doğal kaynaklarına -Toros ormanlarının kerestesine, bağlara ve Elaiussa adının da ima ettiği gibi, zeytin ağaçlarına (etalon)- borçludur.Roma Dönemi'nde, Roma'nın Ciucia eyaletinin en önemli kentle

Antik Mermerler Amerika Kıyılarında bir disiplinin tarihçesi, Amerikada klasik arkeolojinin kuruluşu ve gelişimine ilişkin bir modern tarih çalışmasıdır. Amerikada klasik arkeolojinin kuruluşunu ve gelişimini sağlayan koşulları sosyo-ekonomik ve siyasi olguları değerlendirerek irdeler. Kitap, Amerikan eğitim sisteminin klasikler ve klasik kültür üzerine temellendirilmesini, ilgili kurumların kuruluş ve gelişimini anlatan, aynı zamanda niçin ve neden Akdeniz dünyasının antik eserleri Okyanusun öte yakasına u

Orta Doğu Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, Mimarlık Tarihi Programı 2003 yılında doktora araştırmaları sempozyumunun üçüncüsünü düzenledi. Daha önceki sempozyımlarda genç araştırmacılar Osmanlı (1999) ve Cumhuriyet (2001) dönemlerini ele alarak yeni araştırmaları ve yorumları örneklemişlerdi. Bu sempozyum ise mimarlık tarihinin çok daha eski ve çok daha uzun bir zaman dilimine, Eskiçağ'a odaklandı. Sempozyumdaki sunuşlar yaklaşık olarak 2000 yıllık bir dönemi, yani tarih öncesi ilk genç antik dönem a