Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 460-480 / Aktif Sayfa : 24
İz
Yollar karışıyor, aile parçalanıyor, çöl yanıyor. Kapalı kapılar ardından sızan toz, yaşamı tehdit ediyor.Dale ve Hoa, yirmili yaşlarının başındaki idare etmesi zor oğullarıyla girdikleri mücadeleden bitap düşmüş, bunalımlı günler geçirmektedirler. Evlerinden ve kendilerinden biraz uzaklaşmak arzusuyla Meksika'ya doğru bir yolculuğa çıkarlar. Huzurlu tatil hayalleri çölün cehennem sıcağında, adeta paramparça olmuş bir dünyanın içinde buharlaşır. Yaşamları tehlikeye düşer. Şair/yazar Forrest Gander bu çağdaş
Tükendi
Balzac'ın dehasının doruğundayken kaleme aldığı Goriot Baba, aşk, nefret, iktidar hırsı, sınırsız ihtiras gibi saplantılı duyguların romanıdır aslında. Yaşlı Goriot, Paris'te tutunmaya kararlı genç Rastignac ve şeytani Vautrin'in hikâyesini anlatır. Bir babanın, kızları için bulunduğu özverilerin derin bir ıstıraba dönüşmesinin yanı sıra iktidar, güç, para ve umursamazlık sarmalının doğurduğu "burjuva trajedisi"ne odaklanır. Gerçekçilik akımının başyapıtı sayılan eser, büyük yükseliş ve düşüşlerin yanı sır
Çağdaşımız Mani... Hoşgörü peygamberi Mani... Amin Maalouf diğer romanlarında olduğu gibi yine bir karakterin yaşamı üzerinden dünyaya açılarak yapıtını kuruyor. Mani´nin inancı ve öyküsü Hıristiyanlık çağının şafağında, İsa´nın ölümünden iki yüz yıl sonra başlar. Bizim çağımızın da kahramanı olabilecek Mani, yaşam öyküsüyle, son nefesine kadar savunduğu inancının oluşturduğu kişisel tarihiyle, o dönemden yani II. yüzyıldan beri hala varolan politik sorunlara da işaret etmiş oluyor. Mani´den bugüne, ´´san
İtalyan edebiyatının ünlü kalemlerinden Italo Calvino´nun ölümünden üç sene önce yayımladığı Palomar adlı bu kitabı, yazarın daha önce Corriere della Sera ve Repubblica adlı gazetelerde yayımladığı yazıları üzerinden şekillenmiş. Adını Kaliforniya´daki ünlü bir gözlemevinden alan suskun karakter Bay Palomar, yaşamdaki yanlış anlamalar, kararsızlıklar, uzlaşmalar ve yarım kalmış işler kargaşasında ne yapacağını şaşırıyor. Sonunda tek bir çıkar yol buluyor: Kendini tanımak, iç coğrafyasını keşfetmek, ruhunun
Dünya edebiyatının en büyük yazarlarından biri olan Cengiz Aytmatov'un birbirinden değerli 16 kitabı set olarak okurla buluşuyor. - Beyaz Gemi - Cemile - Cengiz Han'a Küsen Bulut - Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek - Dişi Kurdun Rüyaları - Ebedi Gelin - Elveda Gülsarı - Fuji-Yama - Gün Olur Asra Bedel - İlk Öğretmenim - Kassandra Damgası - Selvi Boylum Al Yazmalım - Sultanmurat ve Erken Gelen Turnalar - Toprak Ana - Yıldırım Sesli Manasçı - Yüz Yüze ve Oğulla Görüşme
Tükendi
"Talihsizliklere ve bahtsızlıklara, başkalaşımlara ve şeytanlara karşın, Şehrazat'ın bitmez tükenmez zamanı bizde hayatta olduğu kadar kitaplarda da az bulunur bir tat bırakır. Mutluluğun tadıdır bu. Binbir Gece kıssalar ve övgüler doludur ama önemli olan bir aynadaki tamamlanmamış biçimlerin masumiyeti vardır içlerinde." - Jorge Luis Borges
Edebiyat eleştirmeni Adam Kirsch, Küresel Roman adlı bu hacmi küçük, fakat kapsam ve iddiası büyük çalışmasında milli edebiyat ve milli kültür anlatılarının karşısında yükselen yeni bir türü ele alıyor ve edebiyat incelemelerine yeni bir kavram armağan ediyor: "küresel roman." Peki, bir romanı küreselleştiren şey nedir? Bu sorunun cevabı için, Kirsch, küresel yazar olarak gördüğü ve aralarında kışkırtıcı benzerlikler bulduğu yedi ünlü yazarı ele alıyor: Türkiye'den Orhan Pamuk, Japonya'dan Haruki Mura
Nobel ödüllü Portekizli yazar José Saramagonun ilk romanı olan Ressamın Elkitabı, yazarın bütün edebiyat yaşamının temellerini oluşturacak kimi temaların tohumlarını içinde barındırıyor: Günlük yaşamın sıradanlığı, ahlaksal kriz, sanatçının toplumla ilişkisi, bireysel ve toplumsal baskı, Tanrının varlığı üzerine düşünme, kendini sorgulama ve aşma. Siparişle çalışan yeteneksiz ressam H., bir işletmenin yöneticisi olan S.nin portresini yapma görevini üstlenir. H., yeteneksizliğinin bilincindedir, üstelik tabl
Tükendi
Yaşamını medyatik uygarlığın ötesinde, herkesten uzakta ve gizlice tamamlamış olan Guy Debord XX. yüzyılın ikinci yarısının en önemli şahsiyetlerinden ve kâhinlerinden biridir. Gösteriye katılmayı reddeden bir radikaldir! Debordun Gösteri Toplumu adlı kitabı yıkıcı olduğu kadar tarihe de direnebilmiş bir eserdir. 70lerde yayımlandığında aşırı tezleri nedeniyle şok yaratmış, 80lerde ise hayatın doğruladığı bir metin olarak kabul görmüştür. Egemenliğini tüm dünyada çoktan kurmuş ve gündelik dile geçirmiş olan
Tükendi
Kitabın kahramanı, küçük bir Fransız liman kentine iner. Gece trenini kaçırır, zamanını, ay ışığının aydınlattığı liman şehrindeki sokakları keşfederek geçirir. Bu esnada tesadüfen girdiği bir lokalde kadın garson kendine de bira sipariş eder ve sahte bir sırnaşmayla kahramanın yanına oturur. Kadın, lokale gelen başka bir müşteriye ise oldukça kaba davranmakta, ona hakaretler savurmaktadır. Kahraman, gittikçe şiddetlenen gerilimden rahatsız olur ve onları kendi hallerine bırakarak lokali terk eder. Hakarete
Tükendi
1950li yılların New York ve Paris´inde geçmesine karşın bugün de "yaşayan" bir roman.. Amerikalı zenci yazar James Baldwin´in (1924-1987) İstanbul´da tamamladığı Bir Başka Ülke´de bu kente dair hiçbir iz yok, ama caz müzisyeni Rufus´a, kızkardeşi Ida, yazar Vivaldo, eşcinsel Eric ve Fransız sevgilisi Yves´e, Greenwich Village´da yaşayan evli çift Cass ile Richard´a ve romanın diğer unutulmaz karakterlerine bugün Beyoğlu´nda yürürken de rastlayabilirdiniz. Bir Başka Ülke bu denli sahici ve çağdaş.
Tükendi
Dorian Gray, jеune dandy séducteur еt mondain, a fait cе vœu insensé : gardеr toujours l'éclat dе sa beauté, tandis quе le visage pеint sur la toilе assumerait lе fardeau de sеs passions et dе ses péchés. Еt de fait, sеul vieillit le portrait où sе peint l'âme noire dе Dorian qui, biеn plus tаrd, dira аu peintrе: «Chacun dе nous porte еn soi lе ciel еt l'enfer.
Tükendi
New York Üçlemesi, Leviathan, Şans Müziği, Yükseklik Korkusu, Yanılsamalar Kitabı gibi gizemli romanlarında hep insanın kimliğini, yaşamının anlamını arayan Paul Auster, Ay Sarayı'nda, Marco Stanley Fogg'un tuhaf öyküsünü anlatıyor. Artık çalışmamaya, yemek yememeye karar veren Marco, bütün bunların nereye varacağını merak eder. Geçmişinin anahtarlarının, yazgısının temel bilmecesinin peşindedir. Fantezi ile iç monologların ustalıklı karışımından oluşan Ay Sarayı, yirminci yüzyıl başlarından insanın Ay'a ay
Tükendi
Farkında mısınız? Dikizleme Çağına çoktan girdik. Hem de hiç hissetmeden. Sanki hep o çağı yaşıyormuş-çasına ve büyük bir hızla. Realiti şovlarla başladı her şey. Sonra YouTube, MySpace, Facebook, Twitter girdi hayatımıza. Yetmedi, casus yazılımlar, bloglar, sohbet odaları, amatör porno videoları ve MOBESE kameralar da dahil oldu. Artık hayatlarımız sır olmak-tan çıktı; ayrıntı denizinde yüzer olduk. Bizler sürekli başkalarını dikizlerken, birileri de bizi dikizliyor her an. Bu yeni durum, biz farkına varm
Tükendi
Eğer yeteneklerinin gelişmesini istiyorsa, susuzluğuna hakim olması gerekecek. Susuzluğunu sıradan sularla değil, yalnızca belli bir ırmağın suyuyla gidermesi gerektiğini söylemek istiyorlardı. Bu su, dediler ona, İda Dağına pek yakın akıyor; akşamları, susamış hayvanlar oradan kana kana su içmeye gider. Ama su acıdır ve yabanisi evcili bütün hayvanlar, kıyıda tek boynuzu dalgaları okşadığında, su karışır ve tatlanır. Boynuz sudan çıktı mı, su yeniden acılaşır. "Bu kısacık an su içebileceğin tek zamandır. A
Tükendi
1919 yılında Prag'daki bir kafede tanıştıklarında Franz Kafka 36, Milena Jesenská 23 yaşındaydı. Milena yaşadığı Viyana'ya döndükten sonra Kafka'ya bir mektup yazarak eserlerini çevirmek istediğini söyler. Kafka buna olumlu yanıt verir. Hastalığı nedeniyle kaldığı Meran'dan 1 yıl sonra Milena'ya ikinci mektubunu yazan Kafka, 2 yıl yoğun bir şekilde sürecek ve tarihe geçecek mektup aşkının ilk adımını atmış olur. Bu büyük aşka tanıklık ederken aynı zamanda mektuplaşmanın o dönem insanları için önemine, mektu
Chuck Palahniuk´in bademciklerinin bu aralar nerede ikamet ettiğini bilmek ister misiniz? Peki ya Chuck´ın MTV´de bir video klipte görünmesinin hikayesini? Mutfak dolaplarınızda saklanmış bir mankeni aradığınız oldu mu hiç? Şu bizim Chuck´ın özyaşamıyla ilgili, adamın insan içine çıkmasını zorlaştıracak bazı anekdotlardan haberdar olmak cazip geliyor mu size? Bütün bunlar ve daha neler neler. Hepsi Kaçaklar ve Mülteciler´de. Yazar Katherine Dunn, Portland´da herkesin en az üç yaşamı ve üç kimliği olduğunu
Tükendi
Eski bir İtalyan kasabası olan Fontamara, faşizmin yeniden iktidarda vücut bulduğu dönemi, içinde yaşayan yoksul köylüler ve küçük toprak sahipleri üzerinden anlatıyor. Fontamara'da ilk olarak elektrikler gider, sonra da en önemli kaynakları olan suları tehlikeye girer. Köylüler, yaşamda değişmeyenin değişen parçalarıdır. Bu insanların tek istedikleri de daha refah bir hayat sürmek ve sorunları karşısında seslerini yetkili birilerine duyurmak. Fakat hangi yolu denerlerse denesinler köylülerin karşısına kul
Tükendi
Burada, hemşirelerin sessiz bir ölüm dedikleri şey anlatılıyor. Sessiz Bir Ölümde Simone de Beauvoir, kendi annesinin ölümünü bütün ayrıntılarıyla betimlerken unutulmaz bir edebi eser yaratıyor. Yetmiş yedi yaşındaki annenin geçirdiği küçük kazayla başlayan öykü, hastanede fark edilen ilerlemiş kanser teşhisiyle dramatik bir hal alıyor ve olayın kahramanları acılı bir süreç yaşıyor. Yazar, bu süreç içinde yaşadığı karmaşık ve yoğun duygulanımları anlatırken, bir annenin ölümünü olanca soğukkanlılığıyla beti
Tükendi
« S'il entrait aujourd'hui dans une librairie, Voltaire aurait un choc. L'écrivain le plus prolifique de notre littérature pensait avoir marqué l'Histoire par ses tragédies et ses épopées. Mais ce sont ses contes, écrits sans prétention pour quelques amis, qui s'étalent sur les étagères. Il les appelait des "coïonneries". Les voilà rangés au rayon des classiques. » -Lexpress.fr
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 460-480 / Aktif Sayfa : 24