Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 89 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Her ne kadar şeriata göre dünya tarif edilirken Darülislam ile Darülharb arasında kesin bir ayrıma gidilse de, gerçekte bu iki toprak arasındaki sınırlar daha gevşekti. Özellikle erken modern dönemde Osmanlı ile "öteki" arasında uzun zamandır süren bir diplomatik, ticari, mali, kültürel ve dinsel bir lişkiler ağı vardı. Bu ağ Asya imparatorluklarına, Avrupa'nın burjuvalaşan modern devletlerine kadar uzanıyordu. Seyyahlar, hacılar, sanatçılar, tüccarlar hep gelip gittiler. Padişahlar belirli malların Osmanl
TAKDİM Osmanlı taşrasının tarihi yazılmamıştır; garip bir tezat burada ortaya çıkar. Bazı eserler -özellikle tapu tahrir defterleri- üzerindeki tetkikler, üniversite dışında kalmış bazı değerli tarihçiler, Balkan ve Orta Avrupa ülkelerinin Osmanistleri sayesinde on beşinci ve on sekizinci asır Osmanlı taşrası, on dokuzuncu yüzyıl Osmanlı vilayetlerinden neredeyse daha iyi tanınmaktadır. Asıl önemlisi, dış devlet raporları, seyahatnameleri ve yazışmaları kadar, çektirdiği ve tertiplettirdiği fotoğraf albüm
Tükendi
19. ve 20. yüzyıl, Osmanlı Devletinde vatandaşlıkla ilgili yapısal ve hukuki reformların yapıldığı en önemli dönemdir. 1807 yılında Şer'i Hüccet (Şer'i Belge) ile başlayan bu süreç II. Meşrutiyet'e kadar devam etmiştir. 19. yüzyılda sırasıyla Sened-i İttifak, Tanzimat Fermanı, Islahat Fermanı ilan edilmiş ve Osmanlı Ceza Kanunnamesinin yeniden düzenlenmesi, Tabiiyet-i Osmaniye Kanunnamesinin çıkarılması ve Mecelle gibi vatandaşlık kavramını etkileyen ve boyutlandıran yapısal reformlar yapılmıştır. Cumhuriye
Tükendi
Modern İslâm düşüncesi üzerine kafa yoranların modernleşmenin fikri zeminine yerleştirdiği unsurlardan birisi hiç şüphesiz Vehhâbî hareketidir. Bu hareket İslâm dünyasında ve Türkiye?de umumiyetle, Vehhâbîliği dinî tecdit hareketi olarak değerlendiren Batılıların bakışaçılarına bağlı kalınarak ele alınmış, Osmanlı müelliflerinin görüş zaviyeleri ise paranteze alınarak görmezden gelinmiştir. Halbuki İslâm dünyasındaki modernleşme hâdisesini etraflı bir şekilde değerlendirerek tanımlayabilmek için Osmanlıları
Tükendi
ORDAF Lisansüstü Öğrenci Sempozyumu'nda sunulan tebliğlerden ve tamamlanmış tezlerden üretilen çalışmalardan müteşekkil bu kitap genç araştırmacılar eliyle toplum ve siyaset çalışmalarına yeni bir soluk getirmeyi amaçlamaktadır. Bir dizi olarak sürdürülmesi planlanan bu çalışmalar ile Osmanlı'dan Cumhuriyet'e iç ve dış siyaset, ekonomi, hukuk, kültür vb. diğer siyaseti ve toplumu ilgilendiren tüm alanlarda yaşanan değişimler ve dinamiklerin yeni çalışmalar ile irdelenmesi hedeflenmektedir. Elinizdeki bu es
Kıtalara ve asırlara yayılmış Osmanlıyı masa başından öğrenmek ne kadar mümkün olabilir ki? Ayasofya Müzesi Genel Başkanı Haluk Dursun da böyle düşünmüş ve henüz öğrenciyken soluğu Şamda almış. Devamının geldiğini söylemeye gerek var mı; Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Kosova, Arnavutluk, Romanya, Macaristan, Moldova, Ukrayna, Arabistan, Filistin, İsrail, Afrika Nilden Tunaya Osmanlının bıraktığı köprüler, camiler, çeşmeler, imaretler, sokaklar, âdetler, yemekler, törenler Kudüsten Kahiresine, Mekke
Tükendi
Dört yüz çadırlık bir aşiretten cihangirane bir devletin nasıl doğduğunu, Papalık ve çevresinde toplanan haçlı ordularını nasıl mağlup ettiğini, gemilerin nasıl denizden alınıp karada yürütüldüğünü, on beşinci asrın teknolojisiyle nasıl topların döküldüğünü Ahmet Refik farkıyla bu kitapta okuyacaksınız. Büyük zaferlerin tesadüflerle değil, büyük gayretlerle kazanıldığını adeta yaşayarak öğreneceksiniz. Türk ve dünya tarihinin en muhteşem devletlerinden biri olan Osmanlı Türk devletinin, ordusuyla
Tükendi
Asya Tipi Üretim Tarzı (ATÜT) tartışmasının isim babası olan Divitçioğlu, düşünce dünyamıza yön veren eserleriyle ortaçağ tarihçiliğinde özel bir yere sahiptir. Oyun teorisinden üç işlev teorisine dek farklı yaklaşımlarla, klasik tarihçiliğin dışına çıkan formüllerle okurun zihnini sürekli uyanık tutan, kendine özgü bir sosyal bilim dili yaratan Divitçioğlu, Köktürklerden Osmanlı'ya dek ortaçağ Türk toplumlarındaki süreklilik ve kopuşları, geri dönüş ve sıçramaları kışkırtıcı tezlerle ele aldı. Alfa Yayın
Asya Tipi Üretim Tarzı (ATÜT) tartışmasının isim babası olan Divitçioğlu, düşünce dünyamıza yön veren eserleriyle ortaçağ tarihçiliğinde özel bir yere sahiptir. Oyun teorisinden üç işlev teorisine dek farklı yaklaşımlarla, klasik tarihçiliğin dışına çıkan formüllerle okurun zihnini sürekli uyanık tutan, kendine özgü bir sosyal bilim dili yaratan Divitçioğlu, Köktürklerden Osmanlı'ya dek ortaçağ Türk toplumlarındaki süreklilik ve kopuşları, geri dönüş ve sıçramaları kışkırtıcı tezlerle ele aldı. Divitçioğl
Evrensel devlet tanımlanırken ebedi ve ölümsüz olduğuna dair kuvvetli bir inanış söz konusudur. Bu inanış Osmanlı Devleti'nde "Devlet-i Ebed Müddet" olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak bu düşüncenin kökleri Tanrıdağları'ndan kopup gelen ve çok geniş bir coğrafyada egemenlik kuran Türklerin efsanevi Hakan'ı Oğuz Han'a kadar uzanmaktadır. Osmanlı Devleti yönetici soyu olan Osmanoğulları "KAYI" boyundan gelmekle Oğuz neslinin taşıdığı "KUT"u, İstanbul'un fethi ile ROMA İmparatorluğu'nun taşıdığı evrensellik m
Tükendi
Bir ülke düşünün ki, varlığını sona erdirecek bir savaşa, hükümeti, meclisi, genel karargâhı ve devlet başkanı olan padişahından gizli girmiş olsun! Bir ülke düşünün ki, bu oldu bittiden sorumlu olan Harbiye Bakanı'nın karar ortağı, kendi ülkesinin yetkili kurumları değil de Alman Büyükelçisi ve generalleri olsun! Bir ülke düşünün ki, meşru yönetim organları, savaşa girildiğini, limanları durup dururken bombalanan Rusya'nın protestosuyla öğrensin! Bütün bunlar insana inanılmaz geliyor ama Osmanlı'nın I.
Tükendi
Eğer Padişah-ı İslam hazretlerinin bu kal'adan Murad-ı şerifleri Macar halkına ne mertebe lütuf ve ihsan etmek içün olduğu malumları olaydı evlatlarını kurban ederlerdi' Fazıl Ahmed Paşa kuşatmayı başlatmadan önce, Uyvar halkına böyle seslenmiş ve teslim olmalarını İstemişti işle İncelediğiniz eserde 17. Asrın ikinci yarısında yüz elli bin kişilik muazzam Osmanlı ordusunun Avusturya topraklarındaki muntazam yürüyüşünü; "Uyvar önünde bir Türk gibi" dizesini tarihe yazdıran feragat ve cengâverliğini; İnsa
Tükendi
Tarih, yüzü gülmez asık suratlı değildir. Aksine insanı bazan güldüren, bazan düşündüren fakat mutlaka güzel güzel fıkralar anlatan hoşsohbet, nur yüzlü bir ihtiyar dededir. İnsan bin yıl yaşamaz ama ihtiyar tarihi okuyan bin yıl yaşamış gibi bilgi, kültür, tefekkür ve tecrübe sahibi olur. Okumaya arzedilen bu küçük anektodlar, dergi ve gazetelerden değil, biblioğrafyada bir kısmının ismi yazılı olan ilk kaynaklardan alınmıştır. Okuyanlara birşeyler verebilir ve onlarda bir düşünce ve bir fikir hasıl ed
Tükendi
In these two volumes, Feroz Ahmad focuses on crucial period of Turkish modernisation; from Young Turks to Turkish Republic and the relationship between the Committee of Union and Progress and Modern Turkey. He traces the work of generation of reformers; engineers of a new social structure, as well as events that shaped the modernisation path. These articles especially deal with the period since the 1908 revolution, examining the process by which the new Turkey was formed. Ahmad also underlines the crises of
Tükendi
Bu öyle bir savaştı ki, Türklerin tarihinde bu kadar acı bir mağlubiyet yaşanmamış, bu kadar gözyaşı dökülmemiş ve bu derece başlar öne eğilmemişti. İmparatorluğun en parlak dönemlerinde altın cağını yaşayan devlet üç kıta'da hüküm sürmüşken, 1789 Fransız ihtilali'nin getirdiği 'Hürriyet ve Eşitlik' fikirleri ile bu büyük devlet titremeye başlamıştı. Balkanlar'da ki küçük milletler, Osmanlı Hükümeti'nin içine düştüğü karışık durumu çok iyi değerlendirerek birer birer ayaklandılar. Asırlardır komşuluk yaptık
Tükendi
DİKKAT! OKUMAK YASAK Münasebetsiz bir resim derç eylemiş olmasından dolayı Fulüh Gazetesinin 7.Temmuz.1895 tarihli nüshasının Memalik-i Şahaneye meniidhal-i muvafık maslahatdır. Yasaklar; dünyaya gelmemizle başlar ölümümüzle son bulur. Biraz düşünün ilk yasaklarımızı sobaya yaklaşma, misafir odasını karıştırma, vazoya dikkat etArdından okuldaki yasaklar, işteki yasaklar,şeri yasaklar, örfi yasaklar Peki ya Osmanlıda? En çok merak edilen ve maalesef karanlıkta kalmış olanOsmanlıda Yasaklar meselesi, b
Tükendi
Bu kitap, 19. yüzyıl deniz savaşlarında, Çanakkale Deniz Harbinde, I. Dünya Savaşı'nda görev alan gemilerimiz üzerine hazırlanmış, daha önce yayınlanmamış fotoğrafları da içeren en kapsamlı eser olarak araştırmacılar ve meraklılar için vazgeçilmez bir başvuru kaynağı olacaktır. This book contains never before published photographs of our ships that served in the 19th century Naval Battles, in the Çanakkale Naval Battle and the First World War. It also encompasses the widest range of information on thoose s
Tükendi
Farklı ve aykırı yorumlarıyla tarih alanında en çok okunan yazarlardan olan Mustafa Armağan bu kez özgün bir eserle çıkıyor karşınıza. Sizi sarayın mahrem dünyasına götürüyor. Bütün kapılar kapandığında kendisiyle baş başa kalan padişahların kişisel dünyalarını açıyor önünüze. Osmanlı´nın Mahrem Tarihi, görünen tarihin görünmeyen yüzünü aralayan ufuk açıcı bir çalışma. Zevkli üslubu, yüzlerce kaynaktan süzülmüş bilgileri, çarpıcı dikkatleriyle bitirmede elinizden bırakamayacağınız bir eser. Padişahlığ
Tükendi
Osmanlı tecrübesi İslâm medeniyetinin kemâl devri ve Müslümanlığın olgunluk noktasıdır. İslâmlaşma sürecinden başlayarak vücûd bulan Müslümanlık tarzını, İslâm'ın ta kendisi olarak gören Osmanlılar; Hanefî-Mâtüridî geleneğin açtığı zeminde harekete geçerler. Gazzâlî başta olmak üzere Râzî, İbnü'l-Arabî, Mevlânâ, Yûnus Emre, İbn Haldûn, Teftâzânî ve Cürcânî etrafında yeni baştan teşekkül etmenin imkânlarını yoklarlar. Mevcut geleneği tazeleyerek bir ileri aşamaya taşıyan bir usûl çerçevesinde yol alırlar. Ge
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 89 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2