Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 16-32 / Aktif Sayfa : 2
Dünyada çoğulcu din eğitimi modellerinin geliştirilmesinin yanı sıra çoğulculuğun somut belirtisi olan farklı din ve inanç anlayışlarının, mezhep ve kültürlerin öğretimi üzerine çeşitli araştırmalar yapılmıştır. Ülkemizde ise din eğitimi çerçevesinde çoğulculuğun yeterli ve nitelikli akademik ilgiyi gördüğünü söylemek oldukça zordur. Bunun gerekli olduğuna dair inancın da güçlü olmadığı anlaşılmaktadır. Elimizde bulunan Dinde Çoğulculuk ve Din Eğitimi: Türkiye Tecrübesi isimli eserde de Türkiye’deki din eği
Müslümanların, karşı karşıya kaldıkları zorlukların üstesinden gelebilmeleri için, İslâm’a hükmeden kültürel tasallutlardan arınmaları gerekmektedir. Bunun için de, ilahi alanla beşeri alan arasındaki çizgilerin iyi tespit edilerek, her iki alana, kendi konumlarıyla mütenasip bir değer atfetmemiz icap etmektedir. Böylece kültürel alan, kendi tabiî sınırlarına çekilip, vahyin inşâî gücü yeniden çalışmaya başlayınca, tevhide dayalı İslâm kardeşliğiyle birlikte, Müslümanların gücü de geri gelecektir. Aksi takd
Bu yazılar, her ne kadar kısmen polemik tarzında olsa da, tarihî okuma denemesini okuyucularla paylaşmayı, dahası onlara farklı ve alternatif bir okuma yöntemi sunmayı hedeflemektedir. Kur’an’ın siyerle ve tarihle, o dönemin düşünsel/tinsel ve toplumsal kültürüyle birlikte okunması gerektiği hususundaki ısrarımız, Kur’an’ın anlaşılabilmesi için indiği bağlamın hiçbir zaman gözardı edilmemesi gerektiğine ilişkin olan inancımızdan kaynaklanmaktadır. O bakımdan teolojik metinlerin ve bu metinlerde geçen tarihî
Bu çalışma küresel siyasetin İslam coğrafyasında ve özelde ise Türk siyasetinde derin kırılmalara yol açtığı bir dönemde Ebû Hanife’nin din ve siyaset anlayışını kendi doğasında analiz etme, bu bağlamda geleneğin modern izdüşümlerini tartışma, farklılığı ve zenginliği ararken kültürel mirasın yaşam dinamiklerini etüt etme, güncel sorunların anlaşılmasında tarihsel birikimden yararlanma düşüncesinin bir ürünü olarak doğmuştur. Bu çerçevede verilerin sosyolojik bir analize hizmet etmesi dışında teolojik tartı
Cebrail’in Peygamber’imize sorduğu iman, İslam ve ihsan kavramları, dinî ilimlerin üç saçayağını oluşturan Kelâm, Fıkıh ve Tasavvuf ile sistematik hale gelmiştir. İslâm ilim geleneğinin şekillenmesinde önemli bir yeri teşkil eden Kelâm ilmi olmadan diğer ilimlerin usûllerini belirlemek mümkün değildir. Akıl ve nakil dengesini bir kuşun iki kanadı gibi kabul eden Kelâm ilmi her ikisinin alanlarını ve işlevlerini tespit etmeyi üstlenmiştir. Ümmet-i Muhammed’in ifrat ve tefrite sapmadan itidalli bir yol takip
Tükendi
Edebiyat, tarih ve İslami ilimler alanında kaleme aldığı eserler ve bu eserler üzerine yapılan çalışmalar Hüseyin Âlî Efendi’nin 17. yüzyıl Osmanlı toplumunda çok yönlü bir âlim ve sanatçı olduğunu göstermektedir. Eserleri arasında Riyâzü’r-rahme, müellifin nesir alanındaki ustalığını ve İslami ilimlerdeki derinliğini göstermesi bakımından ayrı bir öneme sahiptir. Riyâzü’r-rahme, İslam’ın esaslarını ayet ve hadislerin ışığında ele alan dinî, ilmî ve edebî bir eserdir. Eser, mukaddime olarak niteleneb
Tükendi
İslam hukukunda inananlar ve inanmayanlar arasında ahiret açısından fark vardır; ancak dünya hayatını düzenleyen kurallarda fark yoktur. Bu çalışmada Hanefi mezhebinde din farklılığının yeri ve hukukta ne gibi farklılıklara yol açtığı konusu ele alınmış, bu amaçla Hanefi mezhebinin yedi klasik eseri seçilmiştir. Bu eserlerde cihat ve siyer başlıkları yanında ibadet konuları hariç bütün bölümlerde az veya çok ehli kitapla ilgili bilgilere rastlanılmıştır. Öte taraftan Kur’an ve sünnet temeline dayanan İslam
"Nihilizm örneğinde insanoğlu Allah inancından uzaklaşırken onun için hareket noktası değerler manzumesi kalmamıştır. Çünkü Tanrı inancı yoksa bağlayıcı hiçbir ahlaki ilkeden de bahsedemeyiz." Medya yoluyla çok çeşitli felsefî ve ideolojik görüşler ve inkârcı akımlarla karşılaşmaktadır. Ateizm materyalizm (maddecilik) natüralizm darvinizm marksizm pozitivizm nihilizm agnostisizm deizm panteizm bunların başlıcalarıdır. Bu inkârcı akımlar karşısında gençlik evrenin ve insanın niçin varolduğunu bir Yaratıcı'nı
Tükendi
Gazi Sultanlar, İslâm tarihinin geç Orta Çağ ve erken modern döneminin uclardaki kutsal savaşçı hükümdarları idi. Elinizdeki kitap, mezkûr dönemlerde İslâm dünyasında temayüz etmiş üç gazi (Gazneli Mahmud, Bâbür, II. Murad) hakkında karşılaştırmalı ilk incelemedir. Kitap, bahsi geçen şahsiyetlerin strateji oluşturmasında ve kendilerini ifade etme biçimlerinde seleflerinin eylemlerinden ve eserlerinden nasıl ve ne ölçüde etkilendiklerini göstermektedir. Pek çok Farsça, Arapça ve Türkçe metinden faydalana
İlmin anahtarı sabırda saklıdır. Âlimler, bu anahtara ulaşmak için bıkıp usanmadan her türlü zorluğa katlanarak ilmi kendilerine yoldaş edinmişlerdir. Seyahat ederek, sıkı çalışarak, uykusuz kalarak ilim arayan her âlim, ancak bu zahmetinin sonunda başarıya ulaşabilmiştir. Abdulfettâh Ebû Gudde'nin elinizdeki bu eseri, ilim uğruna gayret sarf eden, yaz kış, gece gündüz demeden kendilerini ilme adayanların hayatlarından örnekler sunmaktadır. Bu örnekler, öğrenme azminizi artıracak, hedeflerinizi yükseltecek,
Elinizdeki eser, hadisleri bugün nasıl yorumlayabileceğimize dair birtakım pratik örnekler sunmaktadır. Eserde, hemen herkesin okuyabileceği bir dil ve üslup kullanılmış ve her metin rahatlıkla okunabilecek hacimde tutulmuştur. Hadis rivayetlerinden İslam dünyasının günümüz gerçekleriyle ilgili olanları seçilmiştir. Seçilen rivayetlerin yorumları masa başında akla gelenlerin kâğıda dökülmesinden ibaret değildir. Çoğunluğu çağdaş pek çok ilim ve fikir adamının eserlerinden süzülmüş bir hülasa da sizlere dola
Tükendi
Anamız, bacımız, karımız, kızımız, yoldaşımız, yol arkadaşımız kadınlar! Biri olmadan ötekinin hayatını sürdüremeyeceği bir dünyada yermeden, sömürmeden ve yüceltmeden Allah’ın belirlediği sınırlarda kalarak ona hakettiği değeri verebilenlere ne mutlu! Aklımızda olanlar, zihnimize yerleştirilenler veya bize öğretilenler ile doğru bildiklerimiz! İnsanların kendi cinsinden biriyle ilgili, kadınlar hakkında doğru bilgi edinmelerini sağlamak için biz bu çalışmamızı hazırladık. Her erkek bir kadının oğlu, her ka
Şemsüddin es-Semerkandî, Hanefî-Mâturîdî kelam geleneğinde felsefî kelam yöntemini benimseyen ilk âlimdir. O, Semerkand’da doğmuş, muhtelif alanlarda birçok eser vermiş ve hicri 722 yılında vefat etmiştir. Semerkandî’nin varlık ve bilgi anlayışını incelediğimiz bu çalışma giriş, sonuç ve üç bölümden oluşmaktadır: Giriş bölümünde araştırmanın konusu, önemi, amacı, yöntemi ve kaynaklarının yanı sıra Semerkandî’nin hayatı ve ilmî kişiliği, kelam-felsefe ilişkisi, kelam ontolojisi ve kelam epistemolojisi konula
Ne Erdemli Şehir gibi bir ütopya oldu ne de Toplumsal Sözleşme diyebileceğimiz bir yönetilme oldu ama “gerçekçi bir idealizm” vardı. Karşıtlıklar üzerinden yönetilen bir sistemden ziyade, dağınıklıkları toparlayan, müştereklerde bir araya getiren, hayatın çeşitli boyutlarını bütünleyen bir “denge/vasatiyye” mantığı vardı. Mekân açısından orta yer ya da iki farklı değeri eşitleyerek aritmetik bir ortalama tutturmak anlamına gelmeyen bu denge; ideallerin, değerlerin, düşüncenin yaşanan gerçekliğe entegre edil
Hasan-ı Basri Medine'de doğmuş, Müminlerin annesi Ümmü Seleme'nin gözetimi altında büyümüş, ilmi, irfanı ve hikmetiyle hem Arabin hem Acemin saygınlığını kazanmış bir şahsiyet olarak kendinden sonraki tüm Müslümanlar için de örnekliğini sürdürmüştür. Müslümanlar arasında dinin anlaşılması ve yorumlanması bağlamında ortaya çıkan tüm itikadî, fikhî ve tasavvufî yorumların başlıca kurucu şahsiyetlerinden biri olarak kabul edilmiştir. Kelam, Fıkıh, Hadis ve Tefsir gibi temel İslamî ilimlerin oluşmasında tabiin
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 16-32 / Aktif Sayfa : 2