Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 546 kayıt bulunmuştur Gösterilen 120-140 / Aktif Sayfa : 7
"Çok kültürlü demokratik bir Cumhuriyet ile yönetilmek ülküsünü benimsemiş Türkiyeli bir bilim insanı olarak yaşamakta olduğumuz toplumsal ihtilafların empatik müzakerelerle uzlaşma zemininde çözümlenebileceğini düşünmekteyim. Hayat tarzlarındaki farklılıklar ve kolektif kimlikler üzerinden giderek artan toplumsal kutuplaşmaların toplumsal barışı ciddi bir şekilde tehdit ettiğine tanık olmakla birlikte, sorunlarımızın son kertede demokratik siyaset yoluyla aşılabileceğine inanmaktayım." Prof. Dr. Cengiz Gül
Ülkemiz ne yazık ki karanlık bir hukuk süreci sarmalından çıktı. Mülkün Temeli sarsıldı. Ülke kaybetti, kurumlar ağır yara aldı. Birçok subay, astsubay kumpas davalarla TSK'nden ve şerefli üniformalarından koparıldılar. Her yönüyle büyük mağduriyetler hikâyesidir bu süreç. Şehitler verildi, hastalıklar oldu, analar, babalar, yakınlar kaybedildi iftiralar uğruna. ?VATANSEVER" bu kumpasa maruz kalmış, onurlu bir askerin; ?Cafer Uyar'ın Romanı"... Bu süreçte arkadaşlarının haksızlığa maruz kalmasına sessiz kal
Tükendi
Korku hep boyun eğmek zorunda bırakır; insanı yozlaştırarak onu bir tür tutsak duruma düşürür. Hapiste olmuşsunuz ya da dışarıda olmuşsunuz fark etmez. Bu nedenle zindandaki fiziksel tutsaklık geçicidir, dışarıdaki insan için ruhsal esaret yıkıcıdır. Bir adam gibi adam... Bir gazeteci... Bir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı... Atila Sertel... Korkuyu elinin tersiyle itekleyip hapisteki gazetecilerin çığlığını dünyaya duyurmuştur. Yiğit cesur duruşuyla tüm gazetecilere örnek olmuştur. Ardından diğerleri gelmişti
Tükendi
'Şefaat ya resullulah' niyazından uyarlandığını herkesin anlayacağı bu slogan, İslâmcı menşeli liberal-muhafazakâr siyaset pratiğinin bir hicviyesidir. İnşaat sektörü, AKP iktidarının ekonomi-politiğini çözümlemek için kilit bir alan. Onun politik mitolojisini anlamak için de öyle..." "Ülkenin şantiyeye dönmesi", nicedir, gururla söylenen, göğüs şişiren bir politik mecazdır. Birçok başka sektörü canlandıran etkisiyle büyük bir iktisadî kıymet biçiliyor inşaata; bütün ekonominin bütün ayıplarını giderecek b
Tükendi
Bu kitabı okurken maalesef gururlanamayacaksınız. Sevinemeyeceksiniz ve gülümseyemeyeceksiniz. Dişlerinizi sıkacaksınız, dudaklarınızı ısıracaksınız, belki kaburgalarınız ciğerlerinize batıyor gibi olacak... Düşüneceksiniz ve düşündükçe yumruklarrınızı sıkacaksınız, bazen gırtlağınız düğümlenecek, nefes almakta zorlanıyor gibi hissetmenizde mümkün, hatta göz yaşlarınızı tutamadığınız anlar bile olacaktır! Korkmayınız ve üzülmeyiniz çünkü bu kitabı okurken bu belirtilerden ve buna benzer reflekslerden biri v
Tükendi
Aklın Akıl ile Savaşı, otuz yılın üzerinde bir süre ile ülkemiz gündeminden düşmeyen, gerisinde kan ve gözyaşı bırakan teröre farklı bir bakış açısı getirmeye çalışıyor. İnsanı merkeze alan bu kitapta, askerlerin ve bölge insanın yaşadıkları zorluklar yaşanmış öykülerle anlatılıyor. Farklı coğrafyalarda yürütülen ve halen yürütülmeye devam edilen aklın akılla mücadele ettiği bu sürecin duygusal boyutunu da bulabileceksiniz bu kitapta... ?Çalışmamda bölgenin ve bölge insanının ne kadar çaresiz bırakıldığın
Anadolu binlerce yıl, birçok kavme ve uygarlığa beşiklik etmiş bir coğrafyanın merkezidir. Anadolu'da Türk kültürünün geliştirilmesi ve korunmasında Aleviler ile Bektaşiler önemli roller üstlenmişlerdir. Osmanlı döneminde geri plana itilip ötekileştirilmişler, fakat Atatürk'ün önderliğinde kurulan Cumhuriyet'le adeta küllerinden yeniden doğmuşlardır. Bektaşi ve Alevilerle ilgili çalışmalarıyla bilinen Şakir Keçeli, Uluslaşma Sürecimizde Bektaşi Aleviler ve Atatürk adlı eserinde, Alevi Bektaşilerin Türkiye'd
Tükendi
Başkanlık sistemi Türkiye'nin son kırk yılının temel tartışma konularından biridir. Kimilerine göre devlet organları arasında dengeyi tesis edecek ideal bir hükümet sistemidir. Kimilerine göre ise otoriter bir yönetim modelidir. Türkiye'nin başkanlık sistemine adım adım yaklaştığı bu dönemde, sistemin ne olduğunun açık ve anlaşılır bir şekilde ortaya konulması elzemdir. Bu amaçla hazırlanan kitap, başkanlık sistemi üzerine Türkiye'de kaleme alınan en özgün eserlerden biridir. Kitap, konuya ilgi duyan herkes
2002 Yılında, Ak Parti'nin Girdiği İlk Seçimde Tek Başına İktidar Olmasıyla Kapıları Aralanan Yeni Bir Siyasi Dönem... Ve Bu Yeni Dönemin Birlikteliğinde Gelişen Sosyolojik Ve Politik Ortamın Akla Ziyan Altyapısında Kaleme Alınan Yazılar... Tümüyle Yaşanmış Olaylar, Söylenmiş Sözler Ve Çeşitli Gazetelerde Yayımlanmış Makalelerin Yer Aldığı İki Ana Bölümden Oluşan Kitapta, Türkiye'nin Tek Bir Siyasi İktidar Eşliğinde Geçirdiği Zaman Diliminde Yaşananlar, Yer Yer Mizahi Üslup, Yer Yer Direkt Alıntılarla Bireb
Yeşil Sakallı Terminatör Hacı veya Mahmut Yıldırım Yeşil muamması sürüyor, yaşıyor mu yoksa öldü mü? Mehmet Eymür öldüğünü, Arif Doğan yaşadığını söylüyor. İsrail veya Suriyede öldürüldüğünü söyleyenler de var. Ortada bir ceset, mezar yok. Son iddiayı da ben yazdım, Yeşil 1996 yılının Temmuz ayında Ankara'da infaz edildi. Ve infaz edildiği yere yakın bir yere de gömüldü. Ama bundan daha önemlisi Yeşil'in karanlık ve derin hayatında neler olmuştu? Hangi karanlık işlere bulaşmış, bunları ne adına yapmıştı? On
İşaret et yeter, yerle bir olsun gösterdiğin Muzaffer Dâva, şehid olsun emir verdiğin Allah'ın va'adi yenilmez, melekler de gelir Bedir'de, Uhud'da gelenler başka nerde gelir!
Tükendi
Bu kitap ne sadece Ermenilere ne de sadece Türkleredir. "Ağrı´nın Derinliği," evsiz kalmanın, evinden uzak düşmenin acısını bilen, tahmin edebilen herkese yazılmıştır. Aidiyetimizin bize ezberlettiklerinin ötesinde bir "biz" olabilir mi? İçine hapsolmadığımız, dışına atılmadığımız bir "ev", bir "biz" kurulabilir mi? Ece Temelkuran, Ermeni ve Türk milliyetçiliklerine yakından bakarken, toplumların "biz"lerini kurma aşamasında neleri, nasıl dışarıda bırakmış olabileceklerini anlatıyor. Her kitabında "öte
Daver Darende, dünyayı saran sömürgen ortamı; birikimi ve bilinçli öngörüleriyle kitabında örnekler, alıntılar, yorumlar ve düşüncelerle satır satır örüyor. Ülkemizin içinde, sınırlarında ve çevresinde olup bitenleri yurtsever bir yürek ve bilimsel bir akılla irdeleyen Darende, yalnızca, kendi deyimiyle "Türkiye'yi denetim altında tutan küresel proje"yi gözler önüne sermekle kalmıyor. Ulusun ve ülkenin güvenliğini ve geleceğini küresel egemenlerin eline ve insafına bırakmayı hedeflemiş siyasileri ve onları
Tükendi
Bu kitap yakın tarihimize ışık tutacak bir belgeler demeti şeklinde, söylenmeyeni söylemek için yazıldı. Üç ciltten oluşacak dizimizin ilkinde Kemalizm olgusuna farklı bir bakış açısı getiriliyor. İkinci cilt tek parti dönemine, üçüncü cilt DP dönemine ait belgelerden oluşacak. Bu çalışmamızda, belgeleri konularına göre tasnif ettik ve hemen hemen hiçbir yorumda bulunmadık. Bu kitaptaki belgelerin tümü Milli Eğitim Bakanlığı ve Genel Kurmay'ın tavsiye ettiği kitaplardan, ya da basında çıkan ve tekzib edilme
Tükendi
Kaptan "Çalın" diyordu... "Kemanlar çaldığına göre gemi batmıyor" diye düşünenler... ...devrilen sancak direklerini sorgulamadılar bile... Ülkenin yurtseverleri, Atatürkçüleri, cumhuriyete gönül vermiş aydınları... Bu ülkeyi kuran güç, koca Türk ordusunun komutanları, şerefli subayları... Bilim adamları, hocalar, gazeteciler, yazarlar alınıp götürüldüğünde... Kemancılar çaldılar... Hukuk, eğitim, bürokrasi çöktüğünde... Üniversiteler, medya, sendikalar, devrimin getirdiği kurumlar çöktüğünde... Kemancılar ç
Tükendi
Türkiye'de siyasetin dar bir alana hapsolmasının, katılım ve şeffaflık sorunlarının nedenlerinden biri yerel siyasetin durumudur. Türkiye'de yerel siyaset, ulusal siyaset tarafından bastırılan ve onun gölgesinde bırakılan bir alandır. Yerel siyaset, ulusal siyasetin bütün demokrasi eksiklerini bazen katlayarak taşır. Teknik bir hizmet arzı olarak algılanan yerel yönetim yaklaşımı, var olan demokrasi açığını daha da büyütür. Bugün nüfusun % 75'ini kapsayan Büyükşehir Modeli, bir âdem-i merkeziyet adımı değil
Tükendi
Siyaseti farklı çıkarlara sahip kesimlerin çatışma ve uzlaşma alanı olarak gören ama araçsallaştırmayan, siyasal etkinliği kendi içerisinde değerli gören bir yaklaşıma ihtiyaç vardır. Buna en yakın tanım, ahlaki ve kamusal bir etkinlik olarak siyaset anlayışıdır. Burada siyaset özcü çıkar ve değer tanımlarına sıkıştırılamaz; yeni sorunlar karşısında yeni çözümler arayışı olarak, yani bir süreç olarak görülür. Sürecin belirli bir zaman diliminde öne çıkan arayışları kadar, kendisi de değerlidir.
Tükendi
Terör, kanla besleniyor. Bu, besbelli. Peki, kan dökmenin amacı ne? Halkı yılgınlığa düşürmek, insanların hayallerini ellerinden almak, onları korkuyla ve belirsizlikle baş başa bırakmak... Biz, her şeyin siyah beyaz olduğu günlerde korkuyu yaşadık, daha çocukken. Oysa çocuklar ölümü bilmezlerdi; ama biz biliyorduk; çünkü o hep yanı başımızdaydı. Silahlar, sadece birkaç metre uzağımızda patlardı. Bir anda yere yığılan, vücutlarından kanlar akan insanlar görürdük. Şaka değil, gerçekti ölüm; sokaklarda kol g
Tükendi
1838'den 2000'li yıllara gelindiğinde borçlanmaya ve lüks tüketime dayalı ekonomik politikalar ; Osmanlı'nın çöküşüne, Cumhuriyet Türkiye'sinin de az gelişmişlik çemberini kırarak bir türlü gelişmiş ülkeler seviyesine çıkamamasına yol açar.
Tükendi
İnsanlar gibi uluslar da, geçim kaygısı ile kendine saygısı arasında sıkışır kalır bazen... Böyle dönemlerde, çekilen sıkıntıyı hafifleten şey, baskılar karşısında başı dik tutabilmiş olmanın onurudur. Savaşta Ne Yaptın Baba, Can Dündar'ın AKP hükümetinin iktidara yük­selişi, Avrupa Birliği Üyeliği, Irak Savaşının hikâyesi ve bu süreçte gittikçe kutuplara ayrılan Doğu ve Batı imgeleri üzerine yazdığı yazılardan oluşuyor. Yanı sıra globalleşmeyi, yenidünya düzenini, Türk-Amerikan ilişkilerini, Türkiyenin
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 546 kayıt bulunmuştur Gösterilen 120-140 / Aktif Sayfa : 7