İÇİNDEKİLER TÜRK KAMU YÖNETİMİ VE REFORM RUS KAMU YÖNETİMİ VE REFORM TÜRKİYE VE RUSYA'DA KAMU YÖNETİMİNDEKİ REFORMUN KARŞILAŞTIRMASI TABLOLAR LİSTESİ

Uzun süre devlette çalışmış, önemli görevlerde bulunmuş insanların çoğu, anlaşılır nedenlerle gözlemlerini, düşüncelerini, duygularını yazıyla ifade etmezler. Bu metinler, “devlette bulunmuş” duyarlı bir insanın değişik konulara ilişkin yazılarının toplamından oluşuyor. Ve onu önemli kılan özelliklerin başında sahibinin içtenliği geliyor.

Parlamenter denetim, çağdaş parlamenter demokrasilerde olduğu gibi T.B.M.M.´nin en önemli işlevleri arasındadır. Gerçekten de parlemento çalışmalarının büyük bir bölümü denetim konularıyla ilgili olmaktadır. Soru, genel görüşme, meclis araştırması, meclis soruşturması, gensoru gibi denetim yolları konusundaki bu incelemede konular derinliğine araştırılarak parlamento tarihimizden denetim yollarıyla ilgili ilginç örnekler ve istatistikler verilmiştir. Ayrıca Avrupa ülkelerinin parlamentoları ile yer yer karş

Cumhuriyet, çağının çağdaşı olmayı seçmiş bir toplum için yalnızca bir siyasal rejim değildir, aynı zamanda bir aşk ve yaşama biçimidir; demokrasidir, laikliktir, toplumsal ve sınıfsal bir mücadele yaratmıştır. Türkiye`de ise demokrasiyi Cumhuriyet düşünmüş ve onun oluşturucularını yoktan var etmiştir. Bu kurtuluş savaşından sonra, bir monarşinin kalıntıları üzerinde bir aydınlanmacı, bir "öğretmen" cumhuriyet kurulmuş ve bu devrimci cumhuriyet "kul"dan çağdaş vatandaşı yaratmayı amaç edinmiştir. Bu bakımda

Eserleri, görüşleri ve yaşam tarzıyla Kral´a ters düşen Sir Thomas More, 6 Temmuz 1535´te vatana İhanet suçlamasıyla idam edildi, kafası kesildi ve ibreti âlem olsun diye Londra Köprüsü´nde halka teşhir edildi. Aradan neredeyse 500 yıl geçti; insanlığa, bütün dillerde taht kuran "Yok-ülke" anlamındaki "ütopya" kavramını armağan eden Sir Thomas More ve eseri Ütopya, hafızalarda silinmeyen bir yer edindi. Thomas More, 1516 yılında, dostu Erasmus´a, Ütopya´yı yazarken yüreğinin kabardığını söylüyor

Yeniden yapılanma ile birlikte kamuda temel sorun alanları olarak bilgi ve teknoloji çağında uyumun sağlanması ve performans açığının giderilebilmesi için çözümler üretilmeye çalışılmaktadır. Hukuki ve iktisadi yaklaşımların ötesinde yönetim maliyetlerinin öneminin farkına varılarak klasik denetimin unsurları olan düzenlilik denetimi ve mali denetimin yanında performans denetiminin ön olana çıkması, düzenlemeler öncesinde düzenleyici etki analizlerinin ve iyi yönetim üzerine teorik ve deneysel çalışmaların

Kamu, bürokrasileri, kendilerine verilen görevleri yerine getirebilmek, kanunları uygulayabilmek ve karşılaştığı birbi­rinden farklı sorunları çözebilmek için bazı serbestilere ihtiyaç duyarlar. Genellikle bu yetki bürokrasini takdir yetkisi olarak tanımlanır. En detaylı düzenlenmiş hukuk kuralları dahi, kamu bü­rokrasilerinin içinde yaşadığı sosyal çevrenin tüm unsurlarını ve değişim sürecini belirleyemezler. Mükemmel düzenlenmiş kanunlar bile sosyal çevrenin devamlı değişim sürecinde ol­ması sebebiyl

Katılımcı Demokrasi günümüzde herkesin üzerinde birleştiği ortak bir istem. Ancak bunun somutta ne anlama geldiği çok açık değil. Oysa, demokrasinin dört beş yılda bir yapılan seçimlerle sınırlı kalmasını istemiyorsak, katılmacılığın uygulamada nasıl gerçekleşebildiğini öğrenmemiz şart. Katılmanın ortaya çıkabilmesi için gerekli koşullar nelerdir? Kimler, nereye, nasıl katılabilirler? En önemli katılma yolları nelerdir? Katılmaya ilgisizlik nasıl açıklanabilir? Düzeni reddeden bir katılma nasıl olur? Bu

"... demokrasiye geçememiş, az gelişmiş toplumlarda devlet; imtiyazlı azınlıklar arasındaki küçük grupların hükümet etme vasıtası olup, halk tarafından da aynı biçimde algılanır. Memurlar; çoğu kez kamu yararını değil, bu grupların özel çıkarlarının tatminini sağlarlar. Kamu hizmeti fikri de yoktur." "Ayrıcalıklı yargılanmaları anayasal güvenceye kavuşan memurların, kendilerini eskiye oranla daha rahat hissetmelerinden olsa gerek, bu güvenceye erişmelerinden sonraki yıllar, yani 80´li yıllardan bugüne ka

Refahyol Koalisyonu´nun iktidar olması sonucu irticaın T.C.´nin temel niteliklerini tehdit eden boyutlara ulaşması üzerine M.G.K.´nun asker üyelerinin getirdiği önerilerin M.G.K. ve hükümetçe onaylanması ile başlayan sürece "28 Şubat Süreci" denilmektedir. Bölügiray, 12 Eylül dizisinden sonra bu kitabı ile şimdi de 28 Şubat Süreci´ni incelemektedir. Bölügiray, bu kitabında 28 Şubat Süreci´nin; M.G.K., irtica tehdidi, Batı Çalışma Grubu, ordunun siyasete karışıp karışmadığı, sürecin bir darbe olup olmadığ

"Başkanlık Sistemi ve Türkiye´de Uygulanabilirliği" başlığını taşıyan bu çalışma ile son zamanlarda çok tartışılan ve gündemden düşmeyen bir konu ülkemiz açısından incelenmeye çalışıldı. Bu eser, uzun ve yorucu bir çalışma dönemi sonucu ortaya çıkmıştır. Fakat kendilerine çok şey borçlu olduğum hocalarım tarafından beğenilmesi bütün yorgunluk ve sıkıntıları unutturdu. Benim için bundan daha büyük mutluluk ve ödül olamazdı. (Önsöz)

Bu derleme ile özellikle iktisadi alanda (daha çok sanayileşme) Devletçilik konusunda yapılan tartışmaları yeniden gündeme getirerek bu kavrama, politikaya yönelik olarak yapılacak eleştirilerin ve değerlendirmelerin nesnel bir temelde yapılmasını sağlamayı amaçladım. ... Nevin Coşar Ahmet Hamdi Başar, İsmet İnönü, Recep Peker, Vedat Nedim Tör, Ahmet Ağaoğlu, Tekin Alp, R.W. Kervin, Korkut Boratav, Faruk Birtek, Haldun Gülalp, Osman Okyar, Z.Y. Herslag, Emre Kongar, Nevin Coşar.

Türk Devletlerinde zirve her zaman dumanlı olmuştur... Kavgası da eksik olmaz o dumanlı tepelerin... Post kavgası, taht kavgası, hanedanları bile birbirine düşürmüş.. Evlat babayı, baba oğulu, kardeş kardeşi siyasî istikbâl hırsına kapılarak gözünü kırpmadan öldürebilmiştir.. Sonunda Osmanlı, veliaht dışındaki şehzadelerin katledilmesini bir çözüm diye kanunlaştırmak zorunda kalmıştır. Cumhuriyetimize gelinmiş, Atatürk tam onbir suikastin tehdidine mâruz kalmış... İnönü-Bayar kavgasının politikayla çözüleme