Arzu Mutlu, kadınlığın bütün tabu, paradigma, argüman ve paternleriyle hesaplaşıyor. Yahu ne paterni? Ne paradigması? Ne argümanı? Ne tabusu? Oyun mu oynuyoruz burda? Hayır. Oyun bozuyoruz. Kadınlar... Biz, şimdiye kadar hep başkalarının tarifleriyle yaşadık, yaşandık. Bütün bu saçmalıklarla yaşlanmadan bir de benden dinleyin neymiş bunlar... Kadınlar, dinleyin bu cızırtıyı: Her şeyi yanlış biliyorsunuz. Kitaptan bazı "satırarası" maddeler: Âdet, Ağda, Bekâret, Eskort, Eski Koca, Fantezi, Göğüs, Hamam

Gülümserken Düşündüren İnanılmaz Hamilelik Hurafeleri Bihter Dinçel ve Elif Ezgi Uzmanselden eşi benzeri olmayan bir kitap! İki kadın, iki can dost, iki kalp aynı anda aynı ritme alkış tutmaya başladığında, ikisi de aynı olağanüstü duyguyla mutluluğun en üst noktasında kabına sığmadığında ellerine aldılar kalemleri, sarıldılar kâğıtlara! Gebeliklerinin haberini aldıkları ilk andan yavrularını kucakladıkları dakikaya kadar her anı paylaştılar. Anlatılan kötü hikâyelere, türlü türlü hurafelere inat en mucize

Bu kitap, imparatorluktan milli devlete geçişi ve Cumhuriyetin ilk elli yılını yaşamış olan Şukûfe Nihal´ı özellikle bir yazar olarak ortaya koymak üzere hazırlanmıştır. Türk tarihinin siyası, edebî ve kültürel anlamda son derece önemli bu geçiş döneminde öncü bir aydın olarak yer alan Şükûfe Nihal´in hayat hikâyesi ve eserleri, bu süreci ince ve çok şahsi yansımaları da taşıyan kadın duyarlılığının arkasından verir. O Fatma Aliye, Şair Nigâr ve Halide Ediplerin başlattıkları Türk edebiyatının kadın yazarı

"Siz hiç umuda yolculuğunuzda, umutsuz kaldınız mı? Ben kaldım." "Kızım ne olur bir gün bana "Sen benim annem değilsin." deme. Ben senin annenim. Seni bedenimde değil, kalbimde büyüttüm." "Diğer annelerin 9 ay 10 gün yaşadıkları bekleme sürecini ben yıllardır yaşamaya devam ediyorum. Sana kavuşmak için başladığım Kısırlık tedavisinden bu yana tam 9 yıl geçti..." "Sen bize geldiğinde bir adın olacak. Ama biz sana şimdiden Gülümsün demeye başladık bile. Umarım sen de bu adı seversin. Sen bizim, yataksız aş

Connie, zihinsel yetenekleri çok gelişmiş, hayat dolu bir kadındır. Ama bu özellikleri "düzen"e sürekli yenik düşmesini engelleyememiştir. Sevdiği insanlar devlet ya da ölüm tarafından elinden alınmış; bütün bunlara karşı şiddet eğilimleri göstermeye başladığı için tımarhaneye kapatılmıştır... Bu kez de doktorlar, üzerinde deney yapmak isterler, karşı koyar ve zihin gücüyle ilişkiye geçtiği bir ütopya halkının yardımıyla mücadeleye başlar. Romanda bütün bunlar olurken, aslında son yıllarda birçok radikal d

Ülkemizde müslüman kadınlara yönelik eserler açısından bir boşluk bulunmaktadır. Zira konuya dair mevcut eserlerin çoğu ilmi ciddiyetten yoksundur, bir kısmı ise meseleyi, ya çok dar bir çerçevede, yahut genel mahiyette ele almaktadır. İşte bu boşluğu az da olsa doldurmak gayesiyle mü'minin mükellefiyetlerini, hanımları ilgilendiren yönleriyle ele almaya gayret ettik; nikah, nişan, evlilik, boşanma, hayız, nifas, tesettür, teaddüd-i zevcat, karma hayat, kadının çalışması hacc. v.b ibadetlerle ilgili ayrınt

Keşke'siz Doğumlar İçin Eşsiz Bir Rehber... Çocuk doğurmak korkulacak bir şey değildir, hayatın doğal ifadesidir. Bu kitapta Marie Mongan acının doğumun doğal bir eşlikçisi olduğu efsanesini çürütüyor. Bedenimizi gergin ve kapalı tutan korkuyu serbest bıraktığımız zaman nazik doğumu yaşayacağımızı kanıtlıyor...

Ailenin,arkadaşlarının doğum günleri,sevdikleri,sana ait şeyler,hobilerinHatıralar,fotoğraflar ve daha başka özel şeyler ile doldurulacak bir günce.

Güzelleşmek adına boş yere fazla para harcama dönemi artık bitiyor! Kimyasal kozmetiklerin vücudunuzu zehirleme riski ortadan kalkıyor! Uzun yıllar uzman olarak makyözlük, saç tasarımcılığı ve estetisyenlik yapan Seda Sakacı, evde kolaylıkla yapıp uygulayabileceğiniz, cilt ve vücut bakımınız için gerekli tüm doğal kozmetikleri size sunuyor. Doğallığı seçen kadınlar için genç ve güzel, erkekler için de hoş ve yakışıklı kalmanın sırlarını açıklıyor. Sıradan güzellik reçetelerinin yer aldığı bir kitap değil

Kadın olmak... Hikâyelerin içinde kaybolmak. Satırların arasında kendini bulmak... Yalnız olmak, yalnızlaşmak... Farklı durmak, farkı fark etmek... Anne olmak... Bir annenin kızı olmak, eş olmak, sevgili olmak, sırdaş olmak. Kadın olmak "çok..." ama "çok..." olmak... Her kadının sahip olduğu o muhteşem derinlik... Ve o derinlik içindeki girdaplar ve dehlizlerdir zaman zaman onları aynılıkta buluşturan. Kadın dostluğu da böyle bir şeydir. Derler ya "kadın kadını ya hırpalar ya sarmalar"... 3 kadın dostun i

Dr.Sevil Öz, bu çalışmasıyla 20. yüzyılın kanser fobisiyle çalınan itibarını, bilimsellikten sapmadan, bir cerrah titizliği ve sıcak anlatımıyla, memeye iade ediyor. Prof. Marilyn Yalom bu kitap için diyor ki: Zevkle okuyacağınız ve okurken memeyle ilgili pek çok konuda bilgileneceğiniz bu kitap, aynı zamanda bir rehber niteliğinde. Bu rehber niteliğindeki uzman çalışma, sadece meme kanserli kadınlar değil tüm kadınlar için değerli bir kaynak. Hastalık hakkındaki son bilgiler, tecrübeli ve sempatik bir dok

Burada toplanan Alman tarihi hakkındaki denemeler kadın ve aile konularının siyasallaşması -ve siyasal bakımdan tahrif edilişi- kadar, kadınların deneyimini de tartışmaktadır: kader olan biyoloji ve o kadere direniş. Yoğun siyasal karışıklık ve ekonomik yeniden yapılanma dönemine odaklanmaktayız: 1920'ler sırasında Alman ekonomisinin rasyonelleşmesi, 1930 başlarının Büyük Buhranı, Nazi zaferi, II. Dünya Savaşı'nın gelişi ve Holocaust. Bu kitabı bir araya getirmek için dürtümüz hem siyasal hem de kişiseldi.

"Bu eserde, İslâmiyetle ilgili temel ve genel kavramları inceleyerek başladık. Ele aldığımız bölümlerde, sıra ile iman esasları, temizlik, kadınlara mahsus özel haller , namaz, oruç, zekat, hac, kurban, yemin, adak, mübarek günler ve geceler, günlük hayatı ilgilendiren ve okunması sünnet olan dualar, kadın ve aile, kadının giyimi, evlilik, kadın erkek ilişkileri vb... gibi konuları islâmiyetin ışığında anlatmaya gayret ettik.Ayrıca soru-cevap metoduyla öğrendiklerinizi pekiştirmeyi hedefledik." Süleyman KÖS

Elmayı bir değil de iki Havva ile paylaşma olasılığıyla karşı karşıya kalsaydı acaba Adem ne yapardı? Bilmiyoruz. Fakat Leora Tanenbaum bu kitapta Havvaların neler yaptıklarını, aralarındaki rekabetin nedenlerini, özellikle de benimsetilmiş olmasını ve tüm bunların toplumsal anlamını irdelemekte ve sorgulamalarımıza ışık tutmaya çalışırken, bir banka, bilgisayar ya da sigorta firması veya model ajandasında çalışan, kasiyerlik ya da yöneticilik yapan kadınlardan örnekler verdiği gibi Sex and the City, Ally M

Kitaba kaynaklık eden çalışma; ülkemizde aile içi şiddete uğrayan kadınlar üzerine yapılan, şiddeti psiko-sosyal, ekonomik, kültürel ve kurumsal hizmetler boyutlarıyla inceleyen, betimleyici ve açıklayıcı bulgu, sonuç ve değerlendirmeler içeren ilk geniş kapsamlı bilimsel araştırmalardan biridir. Araştırmanın kadının uğradığı şiddeti gözler önüne seren bulgularına baktığımızda; sıradan, şaşırtan, doğal, kanıksanmış ve ürkütücü bir tablo çıkıyor ortaya. Örnek mi... Ev kadınları çoğunlukta olmakla beraber dok

Bir sabah uyanırsınız ki evlenmişsiniz ve kısa bir süre öncesine kadar yüzünü bile görmediğiniz insanlarla akraba olmuşsunuz. Yedikleriniz, giydikleriniz, düşünceleriniz, yaşantılarınız farklı... Her ne kadar hepimiz insan olarak birbirimize benzesek de, ortada oynanması gereken gelin, damat ve kaynana rolleri vardır. Mizahi bir yaklaşımla kaynana-gelin-damat ilişkileri üzerine yazılıp söylenenlerin derlendiği bu kitap, konu hakkında toplumun genel yapısını da ortaya koyuyor. (Arka Kapak)

x

O, Aramakla bulunmaz; Ancak bulanlar, Arayanlardır. Diyor Beyazıd-ı Bestâmî hazretleri. Hidayet bir insana dünyada verilebilecek en güzel nimettir.Nimetlerin de en şereflisi. Çünkü hidayet üzere olduğumuz müddettçe Rabbimize istikametimiz olur. Ne güzel söylemiş büyüklerimiz: Allaha sahipsen neden mahrumsun, Allahtan mahrumsan neye sehipsin? İşte bu mahrumiyet ve sahiplik ikilmi arasında hidayet bizim yegane kurtuluş kapımız. Ne mutlu bizlere ki hidayet üzere dünyaya gelmişiz. İşte, Elinizdeki Cennete Koşan