Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 140-160 / Aktif Sayfa : 8
İlker Başbuğ son zamanlarda en velud (çok eser veren) yazarlardan ve yazdıkları katiyen sıradan şeyler değil... Sakin üsluplu araştırmacı, üslubu açık ve sürükleyici... Günü gününe olayları tahlil ederken kitap, belgeler, şahsi gözlem ve bilgilerin kanaatini oluşturduğunu görüyorsunuz... Çok rahat okunan, yer yer bildiklerimizi derli toplu tekrarladığımız gibi yer yer de çok çarpıcı bilgiler edinilen bir eser, tarih meraklılarına tavsiye edilir. Prof. Dr. İlber Ortaylı, Hürriyet, 7 Mart 2021 Kitap üzerinde
Tükendi
Londra’da yaşamasına rağmen aklı ve kalbiyle Türkiye’nin sorunlarıyla yatıp kalkan, devamlı olarak bu sorunlara çözüm üretmeye çalışan değerli dostum Erol Başarık bu kitabında Güçlendirilmiş Parlamento Sistemini örnekleriyle masaya yatırdı. Kendisine yurtsever tavrı ve bu bilimsel çalışması nedeniye ne kadar teşekkür etsek azdır. -Türker Ertürk- E. Amiral 51 yıldır Londra’da yaşasa da yüreği her zaman Türkiye için çarpan ve Türkiye’nin sorunlarına yazdığı makalelerle çözüm aramayı hiç bırakmayan gerçek bir
Her 28 Şubat geldiğinde tartışılıyor, üzerine çok şey söyleniyor. Fakat bu söylenenlerin ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış. Yazarımız Alican Türk, tamamıyla belgelere sadık kalarak, 28 Şubat Milli Güvenlik Kurulu kararları öncesi siyasi ortamı, 28 Şubat günü yaşananları ve 28 Şubat sonrasını detaylarıyla ele alıyor, birçok gerçek olarak sunulanın ve söylenenin doğru olmadığını ve bir grup siyasi tarafından istismar konusu olarak kullanıldığını titizlikle ispatlıyor. 28 Şubat kararları ile ilgili aklın
Tükendi
Savaşların arttığı, rekabetin iyice kızıştığı, ittifak ve ihtilafların her gün yeniden şekillendiği, on yılda gerçekleşebilecek olayların bir yılda konsantre olarak yaşandığı oldukça karmaşık, izlenmesi ve anlaşılması zor bir uluslararası panoramayla karşı karşıya bulunmaktayız. ABD’nin önemli ölçüde güç kaybettiği, uluslararası kurum ve kuruluşların işlevsizleştiği ve Çin gibi bir süper gücün dünya üzerinde hükümranlık iddiasında bulunduğu bir zaman diliminden geçmekteyiz. Özellikle son on yılda görünürlük
Bütün dünyayı kasıp kavuracak '68 olayları öncesinde Strasbourg Üniversitesi'nde dağıtılan ve bir doğrudan demokrasi çağrısı niteliği taşıyan Öğrenci Hayatının Sefaleti manifestosu sayısız korsan baskıyla kısa süre içinde binlerce öğrenciye ulaşır. Başlığını Guy Debord'un koyduğu ve Tunuslu sendikacı Mustapha Khayati'nin kaleme aldığı, Sitüasyonist Enternasyonal'in bu çağrısı; hem tüketim ve gösteri toplumu entelijansiyasının hem de sendikal ve politik bürokrasilerin yergisi olarak, öğrencileri iktidar çark
“Neden dünya tarihinin en zengin ülkesinde, muazzam düzeyde bir gelir ve servet eşitsizliği var? Milyonlarca insan, açlık düzeyinde ücretlere maruz kaldığından dolayı neden iki veya üç işte çalışmaya zorlanıyoruz? Niçin rekor kârların yaşandığı bir dönemde, federal asgari ücret yaşanamaz bir ücret olan saat başına 7.25 dolar olarak kalıyor? Neden ortalama işçilerin zararına, zengin ve büyük şirketlerin yararına olan ticaret politikalarını uygulamaya devam ediyoruz? Siyasi devrim, büyük düşünmekle ilgilidir.
Kültür Politikasına Giriş: Kavramlar, Modeller, Tartışmalar’da Füsun Üstel, öncelikle kültür politikasının bir kamu müdahalesi olarak tarihsel süreç içinde ortaya çıkışını, gelişimini, kapsamını, belli başlı politika modellerini ve alandaki güncel tartışmaları ele alıyor. Ardından çağımızın önemli meselelerinden biri olan kültür hakkı ve kültürel hakların, ülkelerin iç hukukunda ve uluslararası insan hakları hukukundaki yerini tartışıyor. Üstel, alandaki modellerin ideal-tipik örnekleri kabul edilen Fransa,
Tükendi
“Bahsettiğim paradoks, kurtarıcılarla, kurtarmayı hedefledikleri ve aslında kurtardıkları insanların arasındaki gerilimli ilişkiyle ilgili. Bu ilişki eşzamanlı olarak hem derin bir sempati hem de derin bir düşmanlık içerir. Sempati diyorum çünkü kurtarıcılar sadece yabancı egemenliğine karşı çıkıp onun yerini almakla kalmadılar; kendileriyle özdeşleştirdikleri erkek ve kadınların gündelik hayatlarını iyileştirmek istediler: onların olan insanları. Düşmanlık diyorum çünkü kurtarıcılar aynı zamanda aynı insan
Tükendi
“Çağdaş narsisizmi küresel olarak, kim olduğumuzu etkileyen toplumsal ve kültürel bir olgu olarak anlamak gerekir. İster psikolojik ister sosyolojik açıdan yaklaşalım, küreselleşmenin bireylerde derin bir dönüşüme yol açtığını görmeliyiz. Gerekli taviz ve kısıtlamalar üzerine kurulu, nevrozların ortaya çıkışını kolaylaştıran ataerkil bir toplumdan, bireyin özgürlüğü ve hüsrana karşı tahammülsüzlük üzerine kurulu, narsisistik kırılganlıkların telafisini zorlaştıran bir kültüre geçtik.” Gittikçe daha karmaşık
Tükendi
Orta Doğu, kültürlerin raks ettiği, kesiştiği bir yer. Tarıma elverişli toprakları, zengin petrol yatakları, jeopolitik konumu, Basra Körfezi ve Süveyş Kanalı’na sahip olması Orta Doğu’nun önemini artıran nedenlerdendir. Emperyal güç odaklarının, özellikle petrolün bulunmasından sonra bu coğrafyaya ilgilerinin arttığı bilinmektedir. Enerji kaynaklarının yoğun olduğu bölgeler Osmanlı idaresinde iken, bu topraklara ve bu toprakların yer altı zenginliklerine göz diken güç odakları Osmanlı’yı neredeyse yerli iş
Bu kitapta, 1950-1980 yılları arasında Türkiye solunun Kıbrıs sorununa bakışı konu edilmektedir. Türkçede Kıbrıs sorununu farklı perspektiflerden ele alan çalışmalar yer alsa da Türkiye’deki sol hareketlerin bu konuya yönelik tutumlarına dair derli toplu bir çalışma bulunmamaktadır. Bu anlamda elinizdeki kitap 1950’lerde Kıbrıs sorununun ortaya çıkışından itibaren Türkiye’deki sol örgüt ve hareketlerin konuya dair tutum ve yaklaşımlarını değerlendirmeye yönelik ilk çalışmadır. Daha önce Kıbrıs’ta Tür
Ne oldu, nasıl oldu da faşist bir iktidar kitleleri önüne katarak devasa bir soruna dönüştü? Bu soru hâlâ güncelliğini koruyor. David Renton, cevapların peşine düşerken faşizmin öncelikle neden bir hareket sonra da neden bir siyaset biçimi olduğunu açıklamaya çalışıyor. Faşizmle ilgili oluşturulan teorileri, iddiaları ve geçmişte yaşananları anlamlandırmak için akıl yürütüyor. Faşizm: Tarihi ve Teorisi, Hitler ve Mussolini dönemlerindeki faşist yükselişi, ona karşı çıkan Marksist tepkileri ve faşist söyleml
1970’ler Türkiye’nin kayıp yılları olarak değerlendirilebilecek bir niteliğe sahiptir. Bu dönemde, Türkiye siyasi ve iktisadi yönden büyük buhranlar yaşamış ve terör eylemleri tırmanışa geçmiştir. Bu ortam beraberinde siyasi istikrarsızlığı da getirmiştir. Siyaset yapıcıların uzlaşmaz ve birbirlerine karşı sert tutumları ülkenin ihtiyaç duyduğu sağduyulu ortamın oluşmasında en büyük engellerden olmuştur. Bu istikrarsız dönemde birçok koalisyon hükümeti kurulmuştur. Bu hükümetler Türkiye’nin artarak devam ed
Tükendi
Bazı mülakatlar zaman ve koşullar ne kadar değişse de, kalıcı metinler olarak be lleklerde, literatürde, arşivlerde yerini alır. Bu gruptaki mülakatlar daha so nra yapıldıkları dönemleri anlamak açısından tarihçiler, araştırmacılar, toplumbilimciler açısından önemli referans metinler oluşturur lar. İpek Özbey’in mülakatlarını bu grupta değerlendirmemiz gerekir. Sedat Erg in - Eski Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İpek Özb ey’in birçok röportajcıdan farkı hayatını gazeteciliğe vermiş olmasıdır . Bu ki
Prof. Dr. Kudret Bülbül's work brings a breath of fresh air to the political science literature in terms of its scope, method, language and sources. In his work, the author offers the reader the opportunity to be nourished by a wider universe than merely looking for the origins of Western political science. The method that the author follows, prioritizing the concrete and the practical, leaving the abstract and the theoretical to latter makes the subject matters more comprehensible.Bülbül has also taken up
Tükendi
Arap dünyasında yüzyıldır birikmiş meşruiyet krizlerinin ve yapısal problemlerin patlamasına şahit oluyoruz. Bölge çok boyutlu bir krizler yumağı içinde boğuluyor. Yaşanan sadece siyasî, iktisadî, toplumsal ve hukukî değil aynı zamanda fikrî, felsefî, dinî ve ahlâkî bir kriz. Tunuslu Prof. Dr. Munsif Merzûkî, bu kriz hâline yıllardır dikkat çeken Arap dünyasının önemli mütefekkirlerinden ve eylem adamlarından biri. Tıp doktoru, insan hakları aktivisti, velut bir yazar, siyaset felsefecisi, siyasetçi ve
Türkiye'nin ilk yerli motor fabrikasını kurarken hangi esrarengiz olaylar yaşandı! Almanya'daki ünlü Kürhaus Oteli'nde yapılan çok gizli toplantıya nasıl katıldı? Bu esrarengiz toplantıda konuşulanları duyunca hangi kararı aldı! Sovyetler yıkıldıktan hemen sonra, dönemin Rus Büyükelçisi Albert Çernişev Erbakan'dan ne istedi! Erbakan, Ankara'daki elçilikte üç gün boyunca Ruslara ne anlattı? Bir bayram sabahı asılan Saddam Hüseyin ile, Bağdat'taki Başkanlık Sarayı'nın avizeli salonunda ne konuştular? Saddam'a
Bu kitapta, Türk solundaki çürüme ve kokuşma, yeni CHP örneği üzerinden anlatılmıştır. Modern çağda Ecevit ya da Gandhi gibi orijinal liderler vardı. Bu postmodern çağ ise, ne yazık ki Kemal Kılıçdaroğlu gibi fotokopi liderlerin ve çakma Gandhilerin çağıdır. Canan Kaftancıoğlu, Ekrem İmamoğlu, Sezgin Tanrıkulu, Mehmet Bekaroğlu, Eren Erdem gibi trans-politikler ise, “oksimoron” yapılanmaya en güzel örneklerdendir. Yeni CHP içerisindeki çağdaş, aydın, Atatürkçü görünen, ama mezhepçi-hemşehrici- feodal
Uzun yıllar en zorlu günlerinde yakın dostu, çalışma arkadaşı, sırdaşı olan Nihat Behram´ın cezaevi koğuşlarından devlet kokteyllerine, mahkeme kapılarından uluslararası davetlere, politik platformlardan kabadayılar âlemine; Türkiye´den isviçre´ye, Hindistan´dan Fransa´ya her biri belgelere dayanan, yakın arkadaşlık, politika ve iş ilişkilerinde derinleşen roman tadında anıları... Cezaevinden yazılmış mektuplar, gizli haberleşmeler; öncesi ve sonrasıyla firarın öyküsü; ölümünden birkaç ay önce birlikte git
Katli Vacip, laiklik ile din ve vicdan özgürlüğünün iki kardeş olduğunu da gözler önüne seriyor. Çünkü laiklik, en çok dindar yurttaşlarımızın inançlarının onlara bir bıçak gibi saplanmasını engelliyor. İnançlarını, sömürüden özgürleştiriyor. Yediğine, içtiğine, adımına, hatta cinselliğine bir şeyhin karar verdiği düzendeki ölümcül bağlanmanın, aslında hür inancı ortadan kaldırdığını bir fotoğraf karesine dönüştürüyor. Barış Terkoğlu Elinizdeki kitap kendi yarattıkları çamurda boğulanlar kadar, istism
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 140-160 / Aktif Sayfa : 8