Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 980-1000 / Aktif Sayfa : 50
Sosyolojide Temel Fikirler, ondokuzuncu ve yirminci yüzyılların büyük sosyolojik düşüncelerine bir giriş çalışması olarak hazırlanmıştır. Hedef kitlesi sosyoloji ve ilişkili sosyal bilim derslerine devam eden Lisans ve Hazırlık Sınıfı öğrencileridir. Kitabın İlgi odağı, sosyoloji ve toplumsal düşüncenin -içinde yaşadığımız dünyayı anlama, yorumlama ve bazı örneklerde değiştirme aracı olarak- gelişiminde etkili olan temel fikirlerdir. Kitap üç ana kesini veya döneme bölünmüştür: 1. Klâsik Dönem: Kurucu Babal
Tarihi incelemeler göstermektedir ki çoğu toplum ve medeniyetler, canlılar gibi doğuş ve yükseliş dönemlerinden sonra batmaya ve yok olmaya mahkum olmuşlardı. Bu yok oluşa yol açan veya yön veren yasayı keşfetmek için düşünür, bilgin ve sosyal bilimciler, çok uğraş vermiş toplumlur üzerinde birçok araştırma yapmışlardır. Ayrıca denilebilir ki hemen hemen bütün sosyoloji ekolleri, genelde toplumsal değişme, özelde ise toplumsal çöküşle uzaktan veya yakından ilgilenmişlerdir. İşte elinizdeki kitap, farklı sos
"Çalışmayana ekmek yok"... Sorgusuz sualsiz kabul edilecek bir gündelik hikmet gibi geliyor kulağa. Kapitalist sistemin zihinlerde "doğallaştırdığı" bir kabul... Oysa biliyoruz ki, çalışacak iş bulabilmek, tercihe bağlı değil; dolayısıyla çalışmamanın "tembellik" ya da "asalaklıkla" hiç ilgisi olmayan nedenleri var. Ayrıca, çalışamayacak durumda olanların da var olduğu malûm. Bunları hatırlayınca, asıl hikmet şu soruyu sormakta: "Çalışmayan, çalışamayan, ölsün mü?" Toplumun, çalış(a)mayanlara ve yoksullara
Tükendi
Bilim tarihinin eşsiz devrimcilerinden Darwin, yapıtının görkemiyle olduğu kadar, hakkında üretilen çarpıtıcı tartışma ve iddialarla da güncelliğini koruyan bir bilim adamı. Doğal seçilim kuramından türetilen eşitliksizci savlarla günümüzde de eleştirilen, hatta suçlanan Charles Darwin, özünde bir kısır döngüyü aşan zengin ve nitelikli bir anlam evreni sunar.Bu çalışma, Darwin ve yapıtı hakkındaki gerçekleri modern biyoloji ve genetik alanında kazanılmış mevzilerle berkitirken, evrim çalışmaları alanının ça
Tükendi
Gözetlenen toplumların yükselişi, bütünüyle kaybolan bedenlerle ilglidir. Bir şeyleri uzaktan gerçekleştirdiğimiz zaman, bedenler yokolur. Bir telefon açmak sesle iletişim kurmak anlamına gelir, ama e-posta gönderdiğimiz zaman, bu tip bir somutlaştırmanın izi bile kalmaz. Messenger´larda güler yüzler gibi harf karakterleriyle belirlenmiş sembollerin, görülmeyen yüzün yerine geçmesi bu nedenledir. 21. yüzyılın gözetlenen toplumları, karmaşık bir iletişim ve bilgi teknolojisi iletişim ağına bağımlıdırlar. İ
Tükendi
ÖNSÖZ YA DA TÜRKİYEDE SOSYOLOJİ YAPTIĞININ FARKINDA OLMAK Türkiyede Sosyoloji, Türk Sosyologları veya Türk Sosyolojisi tabirlerini kullanırken fazla düşünülmese bile bireyin kafasının arkasında bir takım ön kabuller vardır. Meselenin anlaşılması bakımından bu ön kabullerin bir biçimde sorgulanması gerekmektedir. Bu noktanın nasıl sorgulanacağı üzerinde ciddiyetle durulmalıdır. Konu dönem dönem farklı sorgulanmıştır. Dönem dönem de, daha doğrusu yaygın olarak da böyle- bir sorgulama gereği duyulmamıştır. H
Tükendi
İlköğretim okullarında dersler kadar sosyal etkinliklerin de öğrencilerin üzerinde büyük bir etkisi olduğu bilinmektedir. Bu etniklikler yapılırken birçok kaynak kullanılmaktadır. Bu kitap, bu kaynakları biraz daha geliştirmek ve güncelleştirmek amacıyla, bu konuyla ilgilenen eğitimciler için yazılmıştır. Kitaptaki piyesler, skeçler, şiirler çeşitli vesilelerle bazı okullarda sergilenmiş ve beğeni kazanmıştır.
Tükendi
Chin-tao Wu, Kültürün Özelleştirilmesi'nde sanatın 1980'lerden sonra tırmanan "işletmeleşme" sürecini araştırıyor. Küresel şirketlerin denetimine giren sanat, bu şirketlerin tanıtım, yayılma ve iktidar stratejilerinde kullanılan bir araca indirgeniyor. Chin-tao Wu, bu indirgemenin altında yatan toplumsal, hukukî, örgütsel süreçleri inceliyor. Örnekler veriyor, vakalar anlatıyor. İşletme kültürünün, sanatın özerkliğini, eleştirel ve siyasal gücünü ne ölçüde aşındırabildiğini düşünmeye yöneltiyor. Kültürün Öz
Tükendi
23 dile çevrilen ve uluslararası bir bestseller olan No Logo´nun yazarı Naomi Klein´in ikinci kitabı Tel Örgüler ve Pencereler, dünya ekonomisinde hayatta kalmayı sağlayacak bir rehber, küreselleşmenin ve sonuçlarının tutanağı ve tarihimizdeki benzersiz bir döneme ait belgedir. Klein, tüm dünyada gerçekleşen gösteriler ve zirvelerle ilgili yorumları, küreselleşme tartışmalarının ön saflarından gözlemleri, iki yıl boyunca bu konuda yazdıklarını Tel Örgüler ve Pencereler´de biraraya getirmekte; bizi, protesto
Tükendi
Ziya Gökalp (1876-1924) Türk Milliyetçiliği tarihinde en önemli yere sahip olan kişilerin başında Ziya Gökalp gelir. Denilebilir ki, Türkçülüğün teorisyenidir. (Arka Kapak)
Tükendi
Bu kitapta, Kimlik mücadelesinin edebî türdeki yansımaları Türkiye, İran ve Pakistan´dan verilen örneklerle dikkatimize sunulmaktadır. Birinci örnek, "Kaybolan Nesil" başlığıyla, çalışmak için Almanya´ya giden Ali´nin dramı ve ilgisiz kalınan çocukların yurtdışında kayboluşları anlatılmaktadır. İkinci örnekte; İran´lı yazar Mahmud Hakimî üç perdelik piyesinde Kitab-ı Mukaddes ile Kurân-ı Kerîm öğretilerinin dramatik mukayesesini çok güzel bir üslupla ortaya koymaktadır. Bu sahne Paris banliyölerinden biri
Tükendi
Spor olgusu, özellikle son iki yüzyıldır büyük kitlelerin ilgisini giderek artan bir oranda çekmektedir. Günümüzde sporun "yaşam biçimi" olarak sunulmasının ardında acaba ne gibi nedenler bulunmaktadır? Ya da spor, insanlar için nasıl "yaşam biçimi"ne dönüşmüştür? Bu spor yaşamının, hiç spor yapmayanlar tarafından benimsenmesinin ardındaki nedenler nelerdir? Öte yandan çok çeşitli spor dalları olmasına karşın gelişmişlik durumu ne düzeyde olursa olsun birçok toplumda neden futbol, kitlelerin ilgisini diğer
Tükendi
Erkekler, çıldırmış bir toplumun kurbanları oldukları için mi cinayet işlerler? Toplu şiddet, yoksulluğun bir sonucu mudur? Yoksa aşırı kalabalıklaşmanın mı? Neden tecavüz bütün kültürlerde bu kadar yaygındır? Michael Ghiglieri, bu iddialı kitapta saldırganlığın köklerini bulma çabasıyla bu ve benzeri birçok soruyu ele alıyor. Bilimsel dergilerden kişisel görüşmelere kadar kelimenin tam anlamıyla binlerce kaynağa ek olarak, hem bir primatolog hem de bir asker olarak edindiği kendi deneyimlerine de dayanarak
Tükendi
Bu kitabın ana teması, asılmış bir adamın dişlerinde büyülü bir güç olduğu şeklindeki batıl inanışa kendini kaptıran bir kadının darağacında sallanan bir cesedin dişlerini sökmeye çalışmasını betimleyen, Goya´nın A caza de dientes (Dişlerin Peşinde) adlı oyma baskı resmidir. Fritz Pappenheim, bu resimde insanların "kendi çıkarlarını kovalamaya aşırı düşkün olmaları nedeniyle gerçeklikte olan her karşılaşmaların bu çıkar düşkünlüğü tarafından şekillendirildiği" bir çağın temsilini bulur. Yabancılaşmayı ge
Tükendi
Bhikhu Parekh, çokkültürlülüğün yüzyıllardır Batı siyasi düşüncesine hükmeden geleneklerin yönlendirmekte yetersiz kaldığı teoriye ve politikaya karşı yepyeni ve geniş bir boyut getirerek modern dünyada toplumsal ve siyasi yaşamın temel bir niteliği haline geldiğini öne sürmektedir. Bu son derece önemli olan yeni kitabında Parekh, ortak insanlık ile kültürel uzlaşma arasındaki diyalektik etkileşimi merkeze koyan yeni bir yaklaşım geliştiriyor. Kültürel çeşitliliğin değerini ortaya koymak, çokkültürlü bir t
Tükendi
Walt Whitman´ın Leaves of Grass başlıklı eserinde hiçbir zaman tatmin edici bir şekilde cevaplayamadığımız bir soru yatmaktadır. "O arkadaş canlısı ve cana yakın vahşi... Kimdir o?" diye sorar Whitman. "O, medeniyeti mi bekliyor, yoksa buna erişmiş, hatta bunu aşmış mı?" Yerlinin "bize ve bizim medeniyetimize inanmadığını," çünkü "kızıl hayatın beyaz hayattan farklı bir yönde aktığını" kabul etmesine rağmen D. H. Lawrence de aynı soruyu sorar. Maine ormanlarının derinliklerinde, Penobscot Kızılderili kabile
Tükendi
Sosyologlar, hoşlanarak ya da hoşlanmayarak, bilerek ya da bilmeyerek, sosyolojinin karakterini belirleyen varsayımlar ve bu varsayımlarda oluşan değişimlerle değişen önsel varsayımlar çerçevesinde araştırmalarını örgütlerler. Bu yüzden, sosyolojinin karakterini açıklamak ve ne olduğunu tam olarak anlamak, insan ve toplum hakkında en temel varsayımları açığa çıkarmayı gerektirir. Bu nedenlerden dolayı, sosyolojinin karakterini anlamada benim bakacağım şey, sosyolojik çalışmalarda kullanılan yöntemler değil,
Tükendi
Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşu döneminde, Devletimizin temelleri Ziya Gökalp´in (1876-1924) fikirleri üzerine inşa edilmiştir. Ziya Gökalp´in , Türk Milliyetçiliği fikrini sistemleştirdiği eserleri, gençlerimize vatan ve millet sevgisi aşılar... Öğretmenseniz öğrencilerinize, ebeveynseniz çocuklarınıza güvenle tavsiye ediniz. (Arka Kapak)
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 980-1000 / Aktif Sayfa : 50