Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 940-960 / Aktif Sayfa : 48
“Kralla evlenmek zorunda kalan bir kadın için en büyük tehlike gerçek aşkı mıdır?” Şanssız evlilikler yürüttüğüne inanan Kral 8. Henry ilerleyen yaşına rağmen altıncı eşini aramayı sürdürmektedir ve bu defa farklı birini bulmak üzere yemin etmiştir. Sonunda daha önce başından iki evlilik geçmiş, bu iki evliliğinde de kocaları ölene kadar sadakatli bir eş ve iyi bir bakıcı görevini başarıyla yerine getirmiş Katharine Parr’ı altıncı eşi yapmaya karar verir. Fakat kralın bu teklifi, kalbinde başka biri o
İyi Günde Kötü Günde Kitap Açıklaması “Affetmek sevginin yan etkisidir.” Avukat Lizzie Kitsakis, geç saatlere kadar çalışırken telefonu çalar. Arayan Rikers’ta bir mahkûm olan, eski arkadaşı Zach’tir ve Lizzie’nin yardımına ihtiyacı vardır. Karısı Amanda, kumtaşından inşa edilmiş büyüleyici evlerinin merdivenlerinin dibinde ölü bulunmuştur. Zach de birincil şüphelidir ve çaresizdir. Lizzie, huzurlu semt Park Slope’un karanlık kalbine çekilirken Zach ve Amanda’nın göründükleri gibi olmadıklarını ve birbirine
Cambridge Üniversitesi öğretim üyesi J. C. Sharman, Batı hakimiyetinin damga vurduğu modern dünya düzeninin ve küresel sistemin kuruluşuna dair geleneksel tarih anlatısını eleştirel bir gözle ele alıyor ve yeniden yorumluyor. Sharman, iddia edilenin aksine erken modern dönemde Avrupalıların mutlak bir teknolojik ve askeri üstünlüklerinin olmadığını ortaya koyarak, erken modern dönemin Avrupa-dışı büyük imparatorluklarının nihai gerileyişlerinin Avrupa’da ortaya çıkan bir “askeri devrim” tezi ile açıklanamay
Her insan bir yalancıdır. Her insan bir yabancı... Bize öğretileni yapar, bir yalanı yaşarız hayat boyu. Vakti geldiğinde ise yalan hayatlarımıza yabancılaşırız. İsteyerek ya da zorunda kalarak... Biz zorunda bırakıldık ve her şey o gün başladı. Hayatlarımıza yalan o gün bulaştı. Ya da biz öyle sanıyorduk. Biz kim miyiz? Bizler yabancıyız. Belki biraz da yalancı...
Tükendi
Modern edebiyatın önemli isimlerinden Henry James’in, ilk bakışta sıradan gözüken insanların ilginç hırslarını, zamana yenik düşen hayallerini ve heyecanlarını anlattığı öyküleri yüz yılı aşkın bir zaman önce kaleme alınmış olsa da bugün hâlâ okurlara yeni ufuklar sunuyor. Geç kalmışlığın bir ressamın tuvalinde bıraktığı izleri konu alan “GeleceğinMadonnası”;masumiyetin nasıl hayal kırıklıklarının üstesinden geldiğini anlatan “Dört Karşılaşma”;dogmatik düşünce ve sanat arasındaki uçurumun verebileceği za
Tükendi
“Sadakat beni bağlar.”Çocukluğu seyahatlerle geçen genç Gölge Avcısı Cordelia Carstairs, babasının korkunç bir suçla itham edilmesi üzerine ailenin itibarını geri kazanmak umuduyla abisi ve annesiyle Londra’ya gelir. Burada çocukluk arkadaşı Lucie Herondale ve abisi James Herondale’in çevresine girerek yıllardır uzak kaldığı bir dünyaya adım atar. Ancak bu yeni dünyada da gözü çocukluğundan beri gizli aşkı olan James’ten başkasını görmez. Oysa James büyük bir aşkla başka birine bağlanmıştır.Annesi bir an ev
Emily Brontë’nin bir başyapıt olan tek romanı Uğultulu Tepeler aşk üzerine yazılmış en nadide eserlerden bir tanesidir. Yaşadığımız çağın ruhuna tezat, ölümsüz bir aşkın, olağanüstü tatlılıktaki bir sevginin, sarsıntılı bir sadakatin, insanı ölüme terk eden bir ihanetin, uzun süre planlanacak olan bir intikamın gölgesini sayfayı her çevirişinizde ürpere ürpere hissedeceksiniz. Emily Brontë 30 yaşında ölmeseydi, kim bilir başka insanlığımızın hangi karanlık yönlerine gotik ve melodramatik öğeleri mükemmel b
Aşk neydi? Gerçek aşk var mıydı? İyi kimdi? Kötü kimdi? Doğru, yanlış neydi? Kime göre, neye göre yşanıyordu hayatlar “Kötüler hep kazanır” düşüncesinden mi gülüyordu yüzleri? Yoksa yanılıyor muyduk? Bu yolculuğun sonu, Umut ışığına mı gidiyordu? Yoksa karanlıkta mı kaybolacaklardı?
Savaş yıllarıydı. Her saat, her dakika bomba sesleri başucumuzda vızıldayıp duruyordu. Korkudan içimiz titriyordu. Ne önlemeye gücümüz yetiyordu ne de kaçıp kurtulmaya... Bizim köyümüz Türkiye sınırına yakın değildi ki kaçalım. Başka ülkelerin hiçbiri bize sınırını açmıyordu. Olup bitenleri biz elektriğin olduğu zamanlarda televizyonda gözlerimizle izliyorduk. Aylin bebelerin cansız bir şekilde sahile vurduklarını, İtalya’nın, Fransa’nın sınırlarında bazılarının ayaklarına çelme takıp yere serdiklerini, cep
Tükendi
George Orwell 20 yüzyılda kaleme aldığı birbirinden değerli eserleriyle günümüzün en çok okunan yazarlarından biridir. Hayvan Çiftliği ve 1984 gibi başyapıtlarının yanı sıra çeşitli konuları işlediği romanları bulunur. Ancak Orwell düzyazıda da öne çıkan eserler bırakmıştır. Fakirler Nasıl Ölür, yazarın başından geçen olaylardan yola çıkarak yazdığı kısa yazılardan oluşan bir denemedir. Paris’e geliş süreci sonrası tanık oldukları, yaşadığı rahatsızlık sonucu hastanede yaşadıkları ve siyasi konulardaki görü
Tükendi
M. Turhan Tan’ın kaleminden ve gerçek kaynaklara dayandırılmış, gerçek Safiye Sultan’ın romanı...Kanuni’nin torunu III. Murad’ın hasekisi, bir sonraki padişah III. Mehmed’in annesi Safiye Sultan! Osmanlı İmparatorluğu’nun en görkemli günlerinde saraya girmiş.Venedik Cumhuriyeti’nin güzel kızı: Adı Sinyorina Baffo... Manisa Sarayı’nın en güzel kadını: Safo. Resmi adı Safiye Sultan.Türlü entrikalara karışmış, devlet idaresinde söz sahibi olmuş, Nur Banu Sultan’ı bertaraf etmiş ve gücüne güç, servetine servet
Tükendi
Gelecek yıllarda gezgin şövalyemizle yaverini daha başka yolculuklar ve eziyetler bekliyor olacak. Dorne’dan Sur’a kadar, yolculukları boyunca Yedi Krallık’ı baştan sona katedecekler ve Dar Deniz'i aşıp İhtilaflı Topraklar’a ve Essos’un parıldayan şehirlerine bile gidecekler. Yolculukları sırasında yolları lordlarla, şövalyelerle, büyücülerle, birçok güzel genç kız ve asil leydiyle kesişecek, isimleri Westeros’un tarihine unutulmamak üzere yazılacak. Ama bunlar başka bir zamanın hikâyeleri. Okumaya devam ed
Tükendi
İngiliz edebiyatının önemli yazarlarından biri olan Henry James tarafından 1898 yılında yazılmış Yürek Burgusu, ustaca kurgulanmış bir gotik novelladır. Edebiyattaki en meşhur hayalet anlatılarından olan eser, bir papazın kızı tarafından yetişmiş bir mürebbiyenin iki çocuğa eğitim vermek için kırsaldaki bir konağa yerleşmesiyle başlar. Ancak konakta geçen güzel zamanlar bir anda kâbusa dönüşür. Gizemli hayaletler tarafından kontrol edilen konakta hayat, iki küçük çocuğu korumaya çalışan bir mürebbiyenin müc
“Bu ülke benim için tek kişilik bir cehennemdi –çoğumuz için bu böyle– ama sana yine de eğer yalnız değilsen buranın bir cennet olabileceğini söylüyorum. Bütün bunlar tamamen anlamsız mı geliyor sana?” George Orwell’ın 1934 yılında basılan romanı Burma Günleri, Britanya İmparatorluğu’nun sömürgeciliğini odağına alır. Burma’da bulunmuş bir İngiliz olarak gözlemlerini de yansıtan Orwell’ın eseri önce ABD’de, daha sonra İngiltere’de yayımlandı. Sömürge eleştirisi nedeniyle o yıllarda Hindistan ve Burma’da b
Tükendi
“Beni köyümün toprağına gömün. Çünkü ben ömrüm boyunca hasret kaldığım o toprağı cebimde sakladığım yağlığımı çıkararak gözyaşları içinde hep kokladım. Bundan sonra bırakın da ebediyete kadar huzur içinde bağrında yatayım…” Habip Arıöz Habip Arıöz, eğitimin öneminin bilincinde, cumhuriyete bağlı, Atatürk ilke ve devrimlerinin ışığında tam bir vatansever eğitimci olarak hedefine ulaşmış ve bu eğitim aşkını doğduğu topraklarda da yaymak, cehaleti yenmek ve bilgiyi aşılamak için yalın ayak çıktığı köyüne Habip
Tükendi
Anne-baba-oğul-kız kardeşler… Klytaimestra, Agamemnon, Orestes, Iphigeneia, Elektra… O büyük hikâye, Aiskhylos, Sophokles ve Euripides’ten sonra, bu kitapta İrlandalı yazar Colm Tóibín’in kurgusal dehasıyla bir kez daha şekilleniyor. İsimler Evi, o eski anlatının ölüm, kurban, ihanet, intikam, aşk, sevgi ve kardeşlik gibi ‘ağır mefhumlar’ ile yeniden yazıldığı bir palimpsest-metin.Tóibín, kan ile kalp, hal ile hayal arasında gidip gelen kahramanların yaşamından dokunaklı sahneleri, her birine aynı hassasiye
Fransız edebiyatının sansasyonel kalemi Colette, uçarı, ele avuca sığmaz bir kadın ve mağrur bir dişi kediyi asalet, kıskançlık, gurur ve cesaretle yoğrulmuş bir aşk karmaşasının tam kalbine yerleştiriyor; tırnaklar bir bıçak gibi bilenip keskinleşiyor, tatlı tatlı bakan gözleri yabanıl, ürkütücü bir karanlık kaplıyor. Dişi Kedi cüretkâr, uğrunda kan bile dökebilecek kadar ihtiraslı bir aşkın kıskacında ehlileştirilemez güdüleriyle bilinmeyene doğru yol alma cesareti gösterebilen yabani dişilere has, net
Steinbeck’in doğaya ve insana on yaşındaki bir çocuğun gözünden baktığı Al Midilli kendi edebi kariyerinde olduğu kadar Amerikan edebiyatında da bir dönüm noktası. Salinas Vadisi’ndeki bir çiftlikte anne-babası ve yardımcıları Billy Buck’la yaşayan Jody’nin tekdüze hayatı babasının hediye ettiği al bir midilliyle renklenir.Jody’nin henüz tay olan midilliye binebilmesi için hem tayın büyümesini beklemesi hem de onu eğitmesi gerekir. İnsan doğasının zayıflıklarını ve karmaşıklığını resmetme ustası Steinbeck,
Tükendi
Cennetin Doğusu, 20. yüzyıl Amerikan edebiyatının en önemli temsilcilerinden Steinbeck’in iyilikle kötülüğün ezeli mücadelesini işlediği başyapıtı. Steinbeck, Amerikan İç Savaşı’ndan Birinci Dünya Savaşı’nın sonuna kadar uzanan hikâyede Kuzey Kaliforniya’daki Salinas Vadisi’nde kaderleri kesişen Hamilton ve Trask ailelerinin nesiller boyu izlerini sürerek hem Amerika’nın hem de insanlığın tarihini anlatıyor.Kendi ailesinden de izler taşıyan bu eserde iyiyle kötü, güçle zayıflık, aşkla nefret, güzellikle çir
Tükendi
Gelecek görüşlerinin değişkenliğiyle başa çıkmaya çalışan Hera, planladığı gibi sonuçlanmayan kurtarma girişiminin ardından yaşananları telafi etmeye çalışır. Üzerinde durmadığı bir gelecek görüşünü fark etmesi ile hayatı tekrar bir çıkmazın içine girer.Çağlar Ataman ise birdenbire koparıldığı basketbol kariyerinin sarsıntılarıyla bambaşka bir adam hâline gelmiştir. Sevdiği insanlar tarafından sevgi ve destekle çevrelenmiş olsa da geleceğine dair ışık göremediği bir çukurun içine düşmüştür.En başında hiç ta
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 940-960 / Aktif Sayfa : 48