Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 240-260 / Aktif Sayfa : 13
Maxim Gorki’nin öykülerinin derlemesinden oluşan ‘Makar Çudra’ gerçekliğin içinden kopan öykülerle ve eşsiz anlatımıyla okuyucularını zihinsel bir şölene davet ediyor.
Tükendi
Yıldızateşi dibine kadar bir Genç Titan, buna kuşku yok ama o aynı zamanda Tamaran gezegeninden gelen ve enerji patlamaları fırlatıp uçabilen, uzaylı bir prenses. İnsanlar hakkında henüz öğrenecek çok şeyi olmasına karşın arkadaşları Dünya’daki yaşamın nasıl olduğunu ona göstermekte kararlı. Peki, ya Titanların geri kalanı onunla birlikte Tamaran’a gidip yabancı olmanın nasıl hissettirdiğini bizzat yaşadığında ne olacak? Yıldızateşi’nin pek güven vermeyen kız kardeşiyle başa çıkabilecekler mi? Bu muhteşem m
Tükendi
Edebî metinler, çağı ve onu oluşturan zamanın ruhunu bir ayna gibi yansıtarak geçmiş, şimdi ve gelecekteki oluş, olgu ve olaylarını irdeler. Nitekim sanat, zaman(lar)ın soylu öyküsünü kurgu mekânların içinde kendi dili ve imkânları dâhilinde bir fark edişler bütününe dönüştürerek yeniden kavramamızı sağlar. İnsanın zaman ile münasebeti yaşamın mekân içinde belirli bir akış içinde devam etmesiyle oluşur. Bu bakımdan insanın yaşamına dair oluş ve tavrını ortaya koyduğu alanlardan biri de hiç kuşkusuz edebiyat
Kati, doğduğunda bana vermediler, elime alamadım, koklayamadım, bağrıma basamadım. Hiç değilse şimdi bana bu fırsatı ver Tanrım diye dua ediyordu. Hiçbir şey konuşulmuyordu, sessizlik ve sadece göz yaşlarının düştüğü yerlerin çıkardığı o sade, ılık, sevgi dolu, özlemle yoğrulmuş hasretin sesi vardı. Anne ve oğul sarmaş dolaş olmuşlar, ikisi de kaderine ağlıyorlar, kaybettikleri yılları nasıl aşacaklarını akıllarına getiriyorlar, birbirlerine sarıldıkça öptükçe yanaklarından geçmişin eksiklerini gideriyor gi
Tükendi
2 Dünya Savaşı döneminde Rusya’nın, Almanlar tarafından işgalini konu alan eser; savaş sırasında halkın yaşam şartlarını ve uyanıp direnişe geçişini aktararak dönemin kahramanlık hikâyeleriyle savaşın acı yönlerini göz önüne seriyor.
Tükendi
Akşamcılar; eserin ele alındığı dönemdeki kişilerin bazen apaçık bazen de üzeri örtük bir biçimde karşımıza çıktığı, İstanbul meyhane hayatlarının yer bulduğu ve olayların gerçek mi yoksa kurgu mu olduğu konusunda zaman zaman bizleri deneyen anı türünde bir eserdir. Osman Cemal Kaygılı; çeşitli sohbetlerin yer aldığı, yer yer edebi şölenlerin olduğu, yer yer dönemden izler de veren ve gerçekçi üslubuyla kaleme aldığı bu eserinde, akşamcılar ile ilgili her ne kadar ön sözde tarafını belli etse de bu kişileri
Tükendi
İnsanın en büyük savaşı kendi iç dünyasıyladır ve hayat, göz açıp kapayıncaya kadar geçen zaman aralığında, gerçekle hayal arasında biriktirdiğin anılardan ibarettir. Anıların seni geçmişe bağlar da bazen bunlar ruhunu sıkar, bedenin dar gelir. Ölümün soğuk kollarına atlayacakken bir seçimle tekrar her şey değişir. İşte Liva, tam da bu ince çizgide gidip gelirken derin okyanuslarında yok olduğu Pars'la karşılaşır ve kendisini çok bilinmeyenli bir denklemin ortasında buluverir. Çıkış yolunu buldum derken sır
Radyo muhabirleri Eric Matras ve Dedalus Bloom ’un okyanusları aşarak Karayipler’de sonlanan eşsiz maceralarını, komplo teorileri ve savaş teknoloji tekniklerinin kullanım alanının sınırsızlığını anlatan eser “Karayip Denizi Casusları” nefes kesen anlatımıyla okuyucusuyla buluşmayı bekliyor.
Tükendi
“Öğrenebildiğim kadarıyla, yüz yıldan fazla zaman öncesinde, Maine Eyaleti’nde bir kışın ortasında yapılmışım. Ben doğal olarak bunu hiç hatırlamıyorum, ama bu Preble ailesinden birinin bu hikâyeyi anlatmasını o kadar çok duydum ki, bazen sanki o İhtiyar İşportacı beni üvez tahtasından oyduğu zaman sanki izlemişim gibi geliyor. O ufak bir tahtaymış, ki bu benim oyuncak bebeklere göre bile neden ufak olduğumu açıklıyor ve onu İrlanda’dan denizaşırı getirdiği için gözü gibi bakıyormuş. Bir parça üvez tahtası
Tükendi
Kadın kahramanların yaşadığı ıstıraplara diğer kitaplarında da dikkat çeken Güzide Sabri, bu romanında genç, güzel ve iyi terbiye edilmiş Nermin’in uğradığı ‘hüsran’ı anlatmaktadır. Küçük yaşlarda annesinden ayrı kalan ve babasını da toprağa veren Nermin, hayatta kendisini ninesinden daha çok sevebilecek birinin olmadığına inanmaktadır. Babasının ölüm döşeğindeyken ona söylediği cümleler ömrü boyunca ona derin bir yas ve buhran bırakır. Nermin için işkenceden başka bir şey olmayan ümit, zamanla kine dönecek
Tükendi
Vanço NİKOLESKİ (1912 yılında, Ohri ilçesine bağlı Cirvena Voda köyünde doğmuştur), her şeyden çok bir köy ozanıdır. Makedon çocuk edebiyatında, onun kadar köye bağlı bir ozana, tepeden tırnağa çocuk ozanına az rastlanır. Köye karşı bu bağlılığını, yazdığı yüzlerce yüzlerce şiirden başka, birçok halk hikâyelerinde ve bu ilk çocuk romanında da göstermiştir. Vanço Nikoleski'nin Türkçeye, hem birçok şiiri, hem de hikâyeleri çevrilmiş, “Sevinç” ve “Tomurcuk” dergilerinde, “Birlik” gazetesinin “Birlik Çocuklara”
Tükendi
Bu fırtınalı 1919 yılının nisan ayında, tamamıyla sersemlemiş ve yarı çılgın hale gelmiş olan alelâde yurttaşlar, sabahleyin kalkar kalkmaz, uykuya doymamış gözlerini ovuşturarak perdelerini açıp en yakın komşularına korku içinde sorar olmuşlardı: “Bugün şehrimizde iktidara kim sahip acaba, Antonom Petroviç?”
Tükendi
Kuzeyde bir maceraya çıkan Ralph, hayatı boyunca karşılaşmadığı bir yaşam tarzıyla karşılaşacak ve doğayla savaşmayı öğrenecektir. Kurallarla dolu hayatında kendi kurallarını tek tek yok eden Ralph ’in iç dünyasında ve yeni tanışacağı hayatta yaptığı yolculuk okuyucuyu heyecanlı bir serüvene çıkaracaktır.
Kendine Ait Bir Oda, Virginia Woolf’un Ekim 1928’de, Cambridge Üniversitesi’ndeki iki kadın koleji olan Newnham College ve Girton College’da verdiği bir dizi konferansa dayanıyor. Bu feminist eser, ataerkilliğin egemen olduğu edebiyat alanında kadın yazarların yerini tartışıyor ve bazı sorulara cevap arıyor: Kız çocuklarına neden erkek kardeşleriyle aynı eğitim fırsatları verilmiyor? Kadınlarla ilgili literatür neden neredeyse yalnızca erkekler tarafından yazılıyor? Shakespeare’in onun kadar yetenekli bir k
Tükendi
Kırmızı Perde, D’Aurevilly’nin ilk yayımlandığında büyük edebî ve ahlaki tartışmalara yol açmış Şeytani Öyküler’inde topladığı altı öyküden biri. Bu kısa yolculuk öyküsü, Parisli bir beyefendi ile adı dönemin dedikodularına sıkça karışan, etkileyici ve kendini modaya ve sosyal yaşama kaptırmış Brassard vikontunun sohbetiyle şekillenir. D’Aurevilly Kırmızı Perde’de bir yandan bu yolculukta anlatılan bir yaşam hikâyesiyle okuru öykü içinde yeni bir öyküyle tanıştırırken, bir yandan da gündelik yaşamın basit o
“Akıllara hayret verecek derecede harikulade vakalar, dünyada misali görülmemiş inceliklerle dolu, şeytani zekâların bütün kuvvetleriyle birbirleriyle çarpıştığı cinayetlere sahne milli romandır.” Anadolu yakasında bir köşk! Güzel, asil ve gizemli: Kırmızı Köşk! İzmirli bir tüccarın eline geçmesiyle birbirini takip eden bir sürü olay patlak veriyor. Cinayetler, hırsızlıklar, işi cinlere, perilere kadar götüren gizemli hadiseler... Bütün bunları aydınlığa kavuşturmak üzere vakayı üzerine alan Müddeiumumi Mua
Tükendi
Karizmatik bir dâhi olan Caleb ile dövme sanatçısı Sadie, birbirlerine tamamen zıt karakterlerdir. Büyürken yaşadıkları zorlukları, etraflarına bir duvar inşa ederek aşmışlardır. Bu nedenle, aralarındaki kıvılcımı saklamak için bildikleri tek yol kavga etmektir. Birbirlerine ne kadar uygun olduklarını fark etmelerine rağmen bunu görmezden gelmeye devam ederler. Ancak yağmurlu bir gecede, terk edilmiş bir köpeği kurtarıp sahiplendikten sonra, aralarındaki ilişki bir anda değişir. Daha fazlasını istediklerini
George Orwell’in ölümsüz distopyasının Orwell Vakfı onaylı ilk grafik roman uyarlaması 1984 yılında Londra, Düşünce Polisi’nin insanların her adımını denetlediği, boğucu bir şehirdir. Hakikat Bakanlığı’nda çalışan Winston Smith bu habis sistemin içinde bir dişlidir; görevi yaşanmış olayları Parti’nin kabul ettiği resmi gerçeklere uygun düşecek şekilde uyarlayıp tarihi yeniden yazmaktır. Bu korku toplumunu sorgulamaya başladığı gün, geri dönülemez bir yola girer. Ünlü çizer Fido Nesti, Orwell’in başyapıtı
Tükendi
Allah’ın (CC) cehennemden çıkarılmasını emretmiş olduğu kimseler, kömür haline gelmiş bir vaziyette oradan çıkarılırlar. Üzerlerine hayat suyu dökülür. Tıpkı, rutubetli topraktan bitki yeşermesi gibi onlar da dirilip kalkarlar. Hz. Muhammed (SAV) Kapılar açıldıktan sonra saymaya başla… Bir: Cehennem… İki: Sair… Üç: Sakar… Dört: Cahim… Beş: Hutame… Altı: Leza… Yedi: Haviye…
Kontes Trisha Harrington’un hayatı Jael’in onu suçladığı gibi pek de kusursuz değildi. Evet, cemiyete ait bir leydiydi. Bu onu Çingene bir adamın gözünde suçlu gösterecekse bırak öyle olsun! Yaşadıklarından sonra biraz nefes alabilmek ve kötü günleri geride bırakabilmek için çok sevdiği akrabalarına yapacağı ziyareti hiç kimsenin özellikle sıra dışı, alaycı, duygusuz, ukala, dobra ve arsız bir Çingene’nin zehretmesine izin vermeyecekti. Çingenelerin dışında kalan insanlara karşı ön yargılı olan Jael’in, gen
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 1000 kayıt bulunmuştur Gösterilen 240-260 / Aktif Sayfa : 13