Rüzgârın yönünü değiştiremezsin ama yelkenini hedefine doğru çevirebilirsin...
XSENTIUS
Bir işin olsun istiyorsun.
Bir eşin olsun istiyorsun.
Çocuğun olsun istiyorsun.
Evin, araban olsun istiyorsun.
Dileklerin gerçek olsun istiyorsun.
Tabii ki mutlu olmak istiyorsun.
Peki, bütün bu isteklerinin gerçekleşmesi için neler yapıyorsun?
Mutsuzluğunu, yoğunluğunu, çaresizliğini ve yalnızlığını bahane ederek bir köşede oturuyor, her birinin sana kendiliğinden gelmesini mi bekliyorsun?
Gerçekleşmeyen isteklerin yüz
Bağımlılık olgusunu sosyolojik, siyasi ve tarihsel bağlamında ele alan bu
kitapta Kültegin Ögel gerek akademik gerek toplumsal söylemlerde
bağımlılığın nasıl inşa edildiğini zengin ve akıcı örneklerle incelerken
bireysel düzlemde bağımlılığın çok katmanlı bir olgu olduğunu ortaya
koyuyor. Kahve, alkol, tütün ve afyon kullanımının sömürgecilik,
endüstrileşme, Avrupa burjuvazisi ve işçi sınıfıyla kesişme noktalarından;
meyhaneler ve alkol yasakları üzerinden yapılan birey, kamu ve iktidar
tartışmalarına kadar
Sosyal Medyada Etkileşime Farklı Bir Bakış: Çevrimiçi Şiddet
Simge Süllü Durul
Sosyal Medyada Kadına Yönelik Dijital Şiddet Üzerine Eleştirel Bakış
Hicabi Arslan - Aslıhan Topal
İletişim Çağında ‘İletişimsizlik' Sorunu: Sosyal Medya Bağımlılığı
Dilek Sacıhan
İletişim Teknolojileri Üzerinde Mekânın Sonu ve Nesnenin Dönüşümü
Murat Aytaş
Pandemi Sürecinde Sosyal Medya ve Mekansızlaşma
Alp Karaca
Askıda Hakikat: Sosyal Medyada Siyasal Toplumsallaşma ve Post‐Truth'un Yeri
H. Hasan Saf
Yeni Sosyal Medya Uygulamas
Savaşlar, sürgünler, yoksulluk, kitlesel açlık, küresel iklim değişikliği, kuraklık derken peşi sıra gelen pandemi… Geçtiğimiz yüzyılın bugüne devrettiği emperyalist kapitalizmin bakiyesi. Tüm bu ekonomik, sosyal, politik ve çevresel tahribatın tetiklediği bir başka olgu da dünya üzerinde hareket eden 272 milyonluk bir göçmen nüfus. Küresel iklim değişikliğinin yarattığı atıkların biriktiği ‘Yedinci Kıta’ya ek, küresel sermayenin ürettiği felaketlerden kaçan göçmenlerin aktığı yüzer gezer bir ‘Sekizinci
İnternetin Gazetecilik ve Haber Kültürüne Etkileri: Gazetecilerin Konuya Dair Yaklaşımları
Eren Ekin Ercan
Kanaat Önderi mi? Sembolik Seçkin mi? Tanınan Habercilere Yönelik Youtube İzleyici Yorumları
Üzerinden Bir MaxQda Çalışması
Serkan Bulut
Gençlerin Sosyal Medyayı Kullanma Deneyimleri: Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi
Son Sınıf Öğrencileri Üzerine Bir Analiz
Tezcan Özkan Kutlu, Ferhat Yasav
Sosyal Televizyon Bağlamında Yerli Dizilerin Sosyal Medya Kullanımı Üzerine Bir İnceleme:
Sen Çal
İnsanoğlunun yerküre üzerindeki serüveni epeydir sürüyor. Modern insanın kırık dökük hikâyesiyse derin bir hayal kırıklığıyla sonuçlanmak üzere. Fransız antropolog Bruno Latour´a kalırsa bu modernlik süreci hiç başlamadı bile. Sanılanın aksine "biz hiç modern olmadık". Çünkü modern anayasa hep asimetrik kalmıştır, şeyleri temsil etmekle yükümlü bilimsel iktidar ile özneleri temsil etmekle yükümlü siyasal iktidar arasında hep bir ayrım icat etmiş, bu ikisi arasında kurulan ağların gücünü görmezden gelmiştir.
Toplumsal Cinsiyet: Temel Bilgiler, kültürel, tarihsel, biyolojik, psikolojik ve ekonomik güçlerin kadınlığı, erkekliği ve genel olarak toplumsal cinsiyet kategorilerini nasıl etkilediği üzerine önemli bir giriş kitabıdır. Bu kitap, toplumsal cinsiyetin biyolojik cinsiyetten çok daha fazlası olduğunu ayrıntılı bir biçimde göstererek toplumsal cinsiyet kategorilerinin ve kimliklerinin nasıl ve neden geliştiği ve kişilerarası ve toplumsal güç ilişkilerinin nasıl cinsiyetlendirildiği üzerine teorileri ve araşt
Köleci toplum, köle sahipleri sınıfının, üretim araçları ve dolaysız üreticiler, yani köleler üzerindeki özel mülkiyetiyle kendini belli eder. Köle, "üretimin inorganik koşulu olarak, iş hayvanlarının yanı sıra, diğer doğasal yaratıkların arasına karıştırılır ve kendisine toprağın bir parçası gözüyle bakılır." (Marks) Feodal toplum, siyasi örgütlenmesi, koruyan-korunan ilişkisine dayanan hiyerarşik bir örgütlenmedir. Merkezî otorite zayıftır, yerellik görülür. Feodal ekonomi ise, kendi kendine yeterlik üzer
Raymond Williams, 1958'de basılan ve kültürel çalışmalar disiplininin
kurucu eseri olan bu kitabında, modern anlamıyla "kültür" kavramının
ilk defa Sanayi Devrimi sırasında kullanıma girdiğini öne sürüyor.
Sanayi Devrimi'nin beşiği İngiltere'de kavramın o tarihten beri geçirdiği
dönüşümlerin izini sürüyor. Coleridge'den John Stuart Mill'e, Matthew
Arnold'dan William Morris, John Ruskin ve Oscar Wilde'a kadar kırktan
fazla düşünür ve edebiyatçının eserlerine bakıyor, "kültür fikri"nin
evrimini inceliyor.
San
Her çağın gök kubbesini kaplayan bazı karanlık bulutlar vardır insanoğlunun kendi elleriyle ürettiği. Tarihin en kanlı yüzyılı olarak tasvir edilen 20. yüzyılın son çeyreğinde güçlenen küreselleşmenin 21. yüzyıla kalan terekesinde birçok şeyin yanı sıra radikalleşme olgusu ve onun ikliminde ortaya çıkan yeni şiddet dalgaları ve söylem düzenleri de vardı. Geç modern dünyada bilginin akış ritmi muhayyileyi biçimlendirdiği gibi gündelik yaşamın sıradan pratiklerini de biçimlendirmektedir. Bu bağlamda medya ger
Aile, toplumun temel yapı taşı olarak kabul edilir. Sosyal bir kurum olarak aile kurumu, ilk insandan günümüze kadar varlığını sürdürmüştür. Her toplumda aile, o toplumun sürekliliğinin sağlanması adına vazgeçilmez değere ve öneme sahiptir. Aile kurumunun sahip olduğu anlamın bir göstergesi olarak aile ilişkileri kurarız. Yaşantımızı bu ilişkiler çerçevesinde geliştiririz. Geçmişten günümüze yaşantımızı sürdürdüğümüz aile kurumu, tarihsel süreçte sahip olduğu bir takım özellikler bağlamında farklı şekillerd
Çalışmada, Türkiye'de en çok tıklanma rakamına sahip 8 dijital gazete ve online haber sitelerinden alınan 212 habere ulaşılarak, hem nicel hem de nitel analiz yöntemleri ile değerlendirilmiştir. Haberler, sayıları üzerinden nicel analiz yapılarak, grafiklerle değerlendirilerek görselleştirilmiştir. Çalışmanın nitel olarak değerlendirilmesinde ise içerik analizi tekniği kullanılmış olup, haberlerin kodlanmasında ve değerlendirilmesinde NVIVO 12 Pro programından yararlanılmıştır. Çalışma, dijital gazeteler ve
Mekânın Üretimi, büyük dava adamı ve teorisyen Henri Lefebvre'in başyapıtıdır. Mekân üzerine, mekânı düşünen, mekân felsefeleriyle tartışan, mekânın tarih içindeki yolculuğuna dair kavrayıcı ve kapsayıcı bir tarih yazımı sunan ama bütün bunları sosyal ve siyasal pratikle ilişkili bir şekilde yapan, yaparken de felsefeden tarihe, fizikten metafiziğe, psikanalizden sanata, dilbilimden ilahiyata kadar çok birçok disiplini eleştiriye tabi tutan, kendinden önce bir eşi benzeri olmadığı gibi, kendinden sonraki ki
Sosyolojinin son yirmi yılda önemli ilgi alanlarından biri hâline gelen sağlık sosyolojisi Türkiye'de de farklı disiplinlerden akademisyenlerin ilgisini çekmektedir. Sağlık Sosyolojisinde Güncel Tartışmalar kitabının oluşması da bu ilginin sonucudur. Kitaba sosyoloji, sosyal psikoloji, kamu yönetimi, ekonomi gibi farklı alanlardan akademisyen-ler katkı sunarak sağlığın, ekonomik, sosyal, psikolojik boyutlarına dikkat çekmektedir.
Kitapta sağlık sosyolojisinde en fazla tartışılan konulardan sağlıkta eşitsizl
Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar, otur küsur yıllık "İnsan ve İnsanlar"ın güncelleştirilmiş revizyonudur ve sosyal psikolojiye bir giriş kitabıdır. Bu güncelleştirme ve revizyonu yaparken, temel bir ilke gözetilmiştir. Bu da yenilikleri yansıtırken, geçerli özü de koruyarak birikimli bir gelişmeyi ortaya koyma gereğidir. sonuç olarak dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar hem yepyeni bir kitaptır, hem de İnsan ve İnsanlar'ın kendisidir.
Dünden Bugüne İnsan ve İnsanlar'ın bir özelliği, her konunun kültürel bir çerç
Besim F. Dellaloğlu, yeni kitabı Poetik ve Politik'te okuru ‘uzun bir devrim'e davet
edip zihinsel bir yolculuğa çıkarıyor. Ünlü sosyolog, İstanbul-Sakarya-Lizbon-
Strasbourg hattında şekillenen ‘kültürel çalışmalar ansiklopedisi'nde, kavramlar
üzerine arkeolojik kazılar yapıyor ve bu kazılardan günümüz Türkiye'sine dair önemli
sonuçlar çıkarıyor.
"Avrupa tecrübesinde Müfredat, Maarif'ten önce oluşmuştur. Bu aynı zamanda şu
anlama gelir: Batı'da Müfredat, ulus-devletten öncedir. [...] Rönesans'tan beri geli
Günümüzde insanların, kendilerini ve içinde yaşadıkları toplumu anlama konusunda ciddi bir şekilde çaba sarf
ettiklerini görüyoruz. Bunun altında yatan temel düşünce kişisel ilişkileri daha sağlıklı yürütmekle hayatın her
alanında başarılı ve mutlu olabilmektir. Bu yüzden kişisel gelişim kitaplarına büyük bir rağbet vardır. Ancak bireyi
ve toplumu anlamak için insanı konu edinen disiplinlerin temel kavramlarını ve yaklaşımlarını bilmek gerekir.
Bunları kavramadığımız takdirde, uzmanlar tarafından herkes
Kamusal alanda var olma ve kamusallığın sınırlarını genişletme mücadelesi demokrasi ve sosyal adalet kavramlarından bağımsız düşünülemez. Bu gerçeklikten yola çıkan Don Mitchell, tarihsel ve mekânsal analizi ustaca harmanlayarak kamusal mekân üzerindeki dinamik mücadele biçimleri ile toplumsal hareketler arasındaki yaşamsal ilişkiyi irdeliyor. Kent hakkı kavramına sosyal adalet perspektifinden yeni katkılar sunuyor ve bu kavramı toplumun en dezavantajlılarının lehine, onların anlatısına ve hislerine yer ver
Hermeneutik, felsefenin ve beşerî bilimlerin, en dikkat çeken, merak edilen, irdelenen ve
tartışılan konuları arasındadır. Zira, anlamaya ve anlaşılmaya ilişkin hassasiyetlerimiz
varlığımızın en aslî karakterlerinden biridir. Hermeneutiğin kalbinde, bir anlama, aktarma,
anlaşılır hale getirme ve yorumlama sorunu yatar. Bu nedenle hermeneutik, sadece metodoloji
tartışmaları bağlamında gündeme gelen bir konu değildir. Hermeneutiğin kadim tarihi
düşünüldüğünde, metodoloji, hermeneutiğin çok küçük bir kısmını t
Toplam 459 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 40-60 /
Aktif Sayfa : 3
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.