Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 150 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Hakkında pek az kaynak bulunan bu cesur kahramanın hayatı ve işgal güçlerine karşı giriştiği mücadeleye dair bir çok ayrıntıyı bulabileceğiniz bir eser...
Batı felsefesinin etkisi altında değişen ve kendi çizgisinden kayan insan algımızı yeniden doğru bir zemine oturtmak açısından geleneğimizdeki insan anlayışlarıyla tekrar fikrî müzâkereye girilmesine ihtiyaç bulunmaktadır. Böyle bir ihtiyaç göz önüne alındığında kuşkusuz insanın doğru bir şekilde anlaşılabilmesi ve anlamlandırılabilmesi adına İslâm düşünce geleneğinin önde gelen isimlerinden ve Ehl-i Sünnet'in kurucularından biri olarak İmam Mâtürîdî'nin (ö. 333/944) insana ilişkin fikirleri oldukça büyük b
Medeniyet tarihinde Orta Çağ İslam dünyasında yapılan bilimsel çalışmalar, bütün dünya bilim tarihi için paha biçilmez bir öneme sahiptir. Zira burada yüzyıllarca sürdürülen bilimsel faaliyetlerle, Antik bilim ve medeniyetine sahip çıkılmış ve bu bilimsel mirasa çok büyük katkılar eklenmiştir. Bu çalışmalar yalnızca doğuyu beslememiş, bilim ve medeniyet tarihi içinde yerini çok iyi bildiğimiz Avrupa Rönesans hareketinin ve dolayısıyla modern dönemin de kaynaklığını yapmışlardır. 18. asırdan başlayarak Osman
İnsan, maddesi ve manasıyla bir bütündür. Her iki yönünün kendine has özellikleri ve ihtiyaçları vardır. Aynı zamanda o, medeni bir varlık olması yönüyle toplumsal canlıdır. Nefsini ve neslini madden muhafaza adına korunaklı köyler, kasabalar, şehirler; manevi ihtiyaçları için mabetler, mektepler inşa eder. Bunları yaparken inançlarını, kültürünü, değerlerini eserlere yansıtır. Edirne, eski çağlara uzanan ve günümüze gelen dokusu ile tarihî bir hafızayı andırır. Şehir ve insan, karşılıklı olarak birbirini i
Nietzsche felsefi düşünce sistemini geleneksel-kültürel kalıplaşmış bütün değer ve anlayışların özellikle Hristiyanlığın temelden eleştirisi üzerine inşa etmiştir. Bu eleştiriler onun Protestan papaz bir babanın güdümünde dindar bir Hristiyan aile ortamında yetişmiş olması hasebiyle dikkate değerdir. "Üstinsan" "Bengidönüş" "Güç İstenci" "Amor-fati" "Öte-Umut" gibi geliştirdiği kavram ve teorilerin hemen hepsi Hristiyanlığı eleştirisiyle yakından ilişkilidir. Felsefesinin birtakım çarpıtma ve yanılgılar net
Acaba ... Sofrada bıçağı sağ elde çatalı sol elde tutmak ve kesilen lokmayı sol eldeki çatalla ağza götürmek görgü kuralı olup; aksi şekilde davranmak görgüsüzlük müdür? Yoksa... Yemeği sağ elle yemek mi doğru olan davranıştır? Bir bilene soralım derseniz.... Bakınız İmam Gazâlî yemek adabı ile ilgili neler söylüyor? Onun söylediklerinin hangileri dini birer kural iken hangileri yaşanılan coğrafya ve kültürden kaynaklanan tavsiyelerdir?
Günümüzde Çin Halk Cumhuriyeti'nin egemenliğinde kalan Sincan Uygur Özerk Bölgesi adı altında varlığını sürdüren Doğu Türkistan'ın tarihi şehri Kâşgar iki ipek yolunun buluştuğu bir kültür ve ticaret merkezidir. Kuzeyindeki Tanrı Dağları'nın yakıcı soğukluğu ile Taklamakan Çölü'nün kavurucu sıcaklığı arasında güçlü bir öz benliğe sahip olan Kâşgar tarihsel süreçte hep merkez olarak kalmıştır. Böylece kendi tarihini oluşturmuş ve İpek Yolu'nun en çekici şehri olmuştur.
Bir derviş gibi olabilsek keşke fikrimiz neyse zikrimiz de o olsa. Zikrimiz yapıp ettiklerimize yansısa yapıp ettiklerimiz de bizi ukbâya taşısa. İki günlük dünyadaki tüm derdimiz de bu değil mi zaten... Karmaşık ve yıpranmış dünyamız ilişkilerimizi de zedelediğinden çoğunlukla ikircikli yaklaşımlara kayıyoruz bazen de buna zorlanıyoruz. Sosyal medya da bu yönüyle bizi biz olmaktan çıkartmaya müsait bir zemin olarak bir şeyleri alıp götürüyor bizden. Bu durumda birazcık derdimiz varsa kendimiz olma ve kendi
Ne zaman ki kalpler tabiatları gereği işittikleri şeye uyarak gizlediklerini açığa çıkarır iyilik veya kötülüklerini ortaya döker oldular; işte bu vaziyet karşısında müzik ve vecd yani mânevî coşku denilen hali açıklayarak onlardaki fayda ve zararları kendilerinde güzel bulunan ve müstehap olan edep ve durumları ve bu konular hakkında âlimlerin "günahtır" veyâ "mubahtır" gibi görüşlerini izâh edip açıklayacağız.
Bu kitap ayet hadis ve İslam büyüklerinin sözleri ışığında ilmin öğrenmenin ve öğretmenin faziletine yer vererek övülen ve yerilen ilimler ile manası değiştirilen ilimleri açıklayarak öğretmen ve öğrencinin eğitim-öğretim sürecinde takınması gereken ahlak ile zararlı ve faydalı âlimlerin alametlerini dile getirerek ve farklı boyutlarıyla aklı analiz ederek ilmin öğrencinin ve âlimin hangi açılardan üstün yüce ve şerefli olduğunu açıklayan değerli bir eserdir.
Bu kitap, geçmişte sahip olduğumuz zengin doğu medeniyetlerini yeniden gözler önüne sererken, parlak bir bilim ve medeniyet dönemine de ışık tutmaya gayret etmektedir. 8. ve 12. asırlar arasında Bağdat merkezli olarak yükselen İslam bilim ve medeniyetinin gelişmesini hazırlayan, ona selef olan, önemli bilim kurumlarına ev sahipliği yapan İskenderiye, Cündişâpûr ve Harran’ın zengin mâzisine girilmeye çalışılmıştır. Okuyucu her şehir için, bu şehirlerin şu andaki varlıklarını tanımaya değil, şu anda kaybettik
Hiçbir şey; abi iki gündür açız özür dilerim bir parça yiyeceğiniz var mı? Kardeşime götüreceğim diyen Suriyeli yavrumuzdan daha kıymetli olamaz. Hiçbir şey; Bosna-Hersek'in mezarlıklarını beyaz zambaklar gibi süslemiş mazlum milletin duygularından daha samimi olamaz. Hiçbir şey; Gazze'de sahilde oynayan çocukların üzerine bombalar bırakan İsrail'e karşı direnen Filistinlilerden daha kahraman olamaz. Hiçbir şey; Myanmar'da yurtsuz yuvasız bırakılan Arakanlı Müslümanların sabrından ve direncinden anlamlı
Saraybosna, birçok medeniyeti bünyesinde barındıran bir kenttir. Ağırlıklı olarak Türk-İslam kültürünün hâkim olduğu bölge, Boşnak milletinin medeniyet merkezi olmuştur. Kendilerine özgü tarih, yaşam felsefesi ve etnik yapısı olan Boşnakların kültürel birikimlerinin tezahür ettiği bir ortam olan Saraybosna, Balkanlardaki İslam varlığını gözler önüne seren en güçlü mekânlarındandır. Saraybosna daha çok acı, ümit, direnç, özveri, varlık mücadelesi ve öz değerlerin savunulduğu kent olarak hafızalarda yer almak
Farklı alanlara ilişkin yazdığı onlarca eserin yanı sıra polemikleriyle de meşhur olan İbn Hazm'ın, kendi dönemindeki Mâlikî fakihlerle birçok tartışması ve birbirlerine yazdıkları reddiyeler bulunmaktadır. Elinizdeki eser, Mâlikîler tarafından İbn Hazm'a karşı yazılmış iki ayrı reddiyeye, İbn Hazm'ın iki risale yazarak vermiş olduğu cevaplardan oluşmaktadır. İbn Hazm'a karşı yazılan reddiyelerdeki temel itiraz noktaları, İbn Hazm'ın sahabeye karşı çıktığı, dil uzattığı, bilinmeyen kitapları esas aldığı, üz
Risâle fî Elemi'l-Mevt ve İbtâlih = Ölümün Acısı Var mı? İbn Hazm ölümün kendisinde bir acının olmadığı ölüm esnasında çekilen acıların ölümden değil bir takım hastalıklar ve rahatsızlıklardan olduğu tezi ispat etmeye çalışmaktadır. Risâle fi'l-İmâmet = İmamlık İle İlgili Bazı Meseleler. Bir mektupla İbn Hazm'a sorulan ve çoğu namazla ilgili sorulara verdiği yanıtlardan oluşmaktadır. İbn Hazm farklı içtihatlara ve kendi görüşlerine yer verdiği bu risâlesinde müçtehitlerin birbirinden üstün olmadığı delile
Müslümanların ilimler sınıflaması hakkında ürettiği fikirler felsefi ve dini olmak üzere iki grupta toplanabilir. İbn Hazm'ın "İlimlerin Mertebeleri" adlı bu risalesi bize dini sınıflama geleneği içinde değerlendirilen bir tablo sunar. Bu risalesinde o önce hangi ilimlerle uğraşmak gerektiğini ilim öğrenmenin ve üretmenin gayesini ve bu gayeye ileten sıra düzeni üzerinde durur. İbn Hazm her ne kadar dini gelenek içinde olsa da felsefi ilimleri insanlığın ortak birikimi olarak dikkate alır ve sınıflama içind
Kayrevan günümüzde Kuzey Afrika’nın tarihi bir parçası, geçmişte Kuzey Afrika’nın İslâmiyet’e açılan ilk kapısıdır. Kuzey Afrika ve Endülüs fethinin tamamlanmasıyla birlikte Mekke, Medine, Şam ve Bağdat’tan Endülüs’e; bu önemli merkezî şehirlerden Endülüs’e yapılan ilmî, kültürel ve ticari yolculukların en önemli durağı olmuştur. İslâm devletinin mağribinin yani batı kısmının İslamlaşmasında büyük bir rol oynamıştır. Farklı etnik unsurları bir araya getiren şehir her dönemde stratejik öneme sahip olan Tunus
Osmanlı'nın Bilgeleri 6: Erzurumlu İbrahim Hakkı İlke Yayıncılık
Tinbüktü (Timbuktu), Batılılara göre, yerini bulana yüklü miktarda ödül vaat edilen, efsane altın şehirdir. Müslümanlar için, İslam medeniyetinin dünyadaki birkaç beşiğinden birisi, kültür hazinesinin merkezidir. Afrika’ya göre ise insanlık tarihinin övünç kaynağı olan bir kenttir. Tinbüktü, hem özgün mimari yapısı hem de çağında, yirmi bini bilgin olan yüz bin insanın yaşadığı bir kültür havzasıdır. Timbüktü, İslam medeniyetini kavramak, Afrika’nın, insanlık bilim ve kültür tarihindeki yerini anlamak ve Ba
Siyaseti yapanlar siyaseti izleyenler siyaseti yazanlar siyaseti düşünenler siyasetin dışında kalanlar olarak siyasetin başat aktörlerine ilişkin duyduklarımız gördüklerimiz yaşadıklarımız; mizah denen ve hayatın birazcık gırgır birazcık gülünç biraz da ironik tarafına malzeme oluyor. Hayata ve siyasete mizahi açıdan bakmak siyasetin "derin ve yapısal" ülke sorunlarına çözüm üretmekten uzak olduğu bir dönemde "Biraz olsun rahatlamak biraz olsun neşelenmek-gülmek bizim de hakkımız" diyenler için vazgeçilmez
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 150 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1