Ve soğuk gecelerinde doğurdu annem beni çığlık çığlığa
Sıcak çayını içti babam semt kahvelerinde
Bebekliğim doğdu bu şehre
Çocukluğum büyüdü
Gençliğim çürüdü
Belki de yaşlanamayacağım
Öleceğim belki
Ama bu şehirde yaşadı benliğim diyeceğim
• KHK'lı olduğum için benimle konuşmaktan bile o kadar çok korkan kişi gördüm ki bir an vebalı mıyım acaba diye düşündüm. Yüzyıl öncesinde nasıl vebalı insanlardan kaçılıyorsa şimdi de KHK'lılardan kaçılıyordu maalesef.
• Geceleri uyuyamıyordum, birisiyle konuşmak da hiç içimden gelmiyordu. İnanılmaz seviyede agresiftim ve annem üniformamı ben görmeyeyim diye saklamıştı, çünkü gördükçe sinirleniyordum.
• Yine iş arayışı ve "eski askeri öğrencisin alamam" laflarını duymam beni daha çok yıpratacaktı.
• Her
-İnsanlar ruhlarına uyum sağlayacak rengi kullanırlar.
-İyileri herkes sever ama iyi biri olmayı kimse düşünmez çünkü iyi akıl dediğin ağır başlı,
ruh dediğin tüy gibi hafif, yürek dediğin akarsu gibi olmalıdır.
-Sevgini canlılardan canlardan esirgeme bedelini sevgisiz kalarak ödersin.
-Ve sonra düşündüm bu kadar iyimserlikte gerçekler kayboluyor.
Henüz yazmaya başladığım şey bir ruh karnavalının farklı yüzlerinin, o ruhun ait olduğu insana
seneler içinde neler yaşattığıdır.
Karnaval benim için renk, cümbüş, heyecan, eğlence ve farklı bir dünya. Kendimi ifade
edebildiğim, yaşadıklarımı anlatan kelime. Atlıkarınca, palyaçolar, renkler, ışıklar benim dünyama
ait, işte bu kadar basit. Bunları yaşamımın bir kesitini ifade etmek için kullanmak belki de saçmalık
ama hepsi benim için anlamlı, çünkü benim için hayat zaman zaman rengârenk bir hal aldı, fakat
Gelecekten geçmişe uzay yolculuğu...
Yıllar geçtikçe, teknoloji insanlık olgusunu zedelemişti. Artık sadece güven duygusu bertaraf olmuyor; sevgi ve merhamet de yok oluyordu. Yani teknoloji; insanlığımızı yıllar öncesine gömerek, farklı bir boyutta insanlara kolaylıklar sunuyordu. Ve maalesef bu ferahlık elbette sadece gelenek görenekleri yok etmekle kalmıyordu.
Türk uzay ajansı öncülüğünde Ayyıldız ekibi 2072 yılında teknolojiden insanlığa doğru bir yolculuğa çıkacak. Bilim konusunda birleşen yürek
Al işte
Yine zifiri siyahtan yaptım kahveyi
Ateşi sönsün dedim aşkın
Nafile ki namussuz
Yanar ha yanar
Çırıl çıplak göğsün değsin göğsüme
Ten yanmazsa ateş utansın
Bu ateşi belime dolayan sen
Madem hal ettin ahvalimi
Yat rüyalarıma söndür ben de ki aşkı ateşi...
Kalender mısraların
Şımarık Gülü
Sabahlarıma
Elâ gözlerin gibi doğ
Doğ ki
Ben aşk ateşiyle yanmış
Mevlânâ gibi sana semah edeyim
Velevki ölür Hafız
Kırklar semahın da
Yana yana döne döne
Semahın ta güldiyarına gömesin
Kabrime bir demet Gül ile
Bu kitapta anlatmak istediğim restoran ve otel mutfaklarında çalışanların yaşamları, yükselmek isteyenlere öğütler ve ipuçları, mutfakta yapmanız ve yapmamanız gerekenlere örnekler, iyi bir şef olabilmek için kendimce attığım adımların anlatımı, damak tadımdan tarifler.
Umarım keyif alarak okursunuz...
Aşkım hep ölümsüz olsun istedim
Tanrılara teşekkür ederken
Bir yerde yanlış yaptım
Galiba
Aşk hala bende.
Sevdiğim gitti...
Umulmadık bir yerde
Göz göze geldik
Çok güzel sevdaya yelken açtık
Ser verip sır vermiyor bu sevdam,
Benziyor ağlarıyla örümceğe
Hızıma güç katarak ilerliyorum yolumda,
Önüme engelin çıkmıyor artık
Rastlıyorum gencine yaşlısına da,
Mazi geçmişimde kalmıyor artık
Ben küçük bir kız çocuğuydum, bir babanın sevgisine muhtaç büyürken farklı insanları tanıdıkça hayatı yaşamayı öğrendim...
Seninle yaşamanın hayalini kurarken, canımın bir gün bedenimden ayrılacağını ve bir gün sonbahar denilen mevsiminin bir daha ilkinin olmayacağını hissettiğim an sadece sevmiştim.
Ailesi, ilim ve irfana yabancı değildi. babası, devrin büyük hocalarındandı. Onun için İbni Haldun´un ilk hocası, babası oldu. (8) Küçük yaşlarda eğitime başladı ve Kuran-ı kerim-i ezberledi. (6) Yedi kıraat şeklini öğrendi. (9) 17-18 yaşlarındayken babasını kaybetti. İlk bilimsel çalışmalarını hukuk üzeirnde yaptı ve bu konuda kendisini iyi yetiştirdi. Daha sonra matematik, edebiya, mantık, tefsir, hadis ve grammer dallarında öğrenimgördü. (6) Genç yaşında alimlerin meclisine girdi. Bilgi ve faziletlerinde
Papatya söyledi:
Aşktan bezdi Venedik
Ağlatıp ağlatıp susturmayanlarından
Sevdirip sevdirip kavuşturmayanlarından
İnadından başka yola saptıranlarından
Zamanını kaçıranların feryat figanlarından
Fallarını açtım gondolların
Kara sevda çıktı bahtıma
Tutmadı falı bendeki aşkın
İçimi döktüm...
Döktüklerim bir zaman sonra "şiir"oldular. Benim için şiir; Zifiri karanlıkta kuytuda görünen
bir ışık. Her şiirimin bir hikayesi var. Bu okuyacağınız hikayemde beni, kendinizi
göreceksiniz. ve bir şey dikkatinizi çekecek. Umut... Umut bazen gidecek, bazen gelecek
aslında hep var.Tüm mesele inanmak...güneş batacak, sonra doğacak. Göğ var hepimizin
sevdiği,Sevmek var acıyla birlikte, İstanbul var hepimizin aşık olduğu, hasret var kimsenin
kavuşamadığı. Sizin için bunlar hikaye olabilir.Güç ol
Yüreğimden vurmalıydın, sırtımdan değil... Hani şu çok bahsettikleri mutluluk duygusu var
ya, ondan ötürü ağlamalıydım, bana mutluluk diye gösterdiğin acılarla değil... Yine
mevsimlerden sonbahar tabi bir de sensiz geçen akşamın dinginliği var üzerimde, son gecem
belki, bu üzeri her zaman sis bulutlarıyla kapalı karanlık şehirde, belki de son cümlelerim.
Şimdi ise sol yanım zifiri yanlızlık, bu son hesaplaşmam kendimle...
Yaşadıklarını kalem ve kağıtla tarif etmek zordur. Çünkü acının kelimelerle ifade edilip öylece
anlatılıyor olması zoruna gider insanın, karşısındaki çektiği acıdan bir haber yaşarken.
Bu ifade edilişi layıkıyla yerine getirmek genç kalem Yusuf Öztürk'ün harcıymış meğer. Şiirlerini ve
acılarını derlediği bu kitapta kalbinizden bir parça bulmanız dileğiyle.
Kendine özgü kelimelerinin ahenkle dansına şahitlik etmek gurur verici, kalemine sağlık.
İrem SEVRUN
1941 senesinde Artvin'in Hopa İlçesi'nin Ardala Köyü'nde doğdu. Ortaokulu Hopa'da, Lise'yi Artvin'de bitirdikten sonra 1964 yılında İ.Ü. Orman Fakültesi'nden mezun oldu.
1971 yılına kadar Orman Genel Müdürlüğü'nün çeşitli kademelerinde; 1980 yılına kadar da Ağaçlandırma Genel Müdürlüğü'nün değişik Baş Mühendislik'lerinde görev yaptı. 1971-1972 döneminde TODAİE (Türkiye ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsü) ‘nü bitirerek Kamu Yönetimi Uzmanı ünvanını aldı. 1974 yılında TODAİE kanalı ile 4 ay Paris'te İİAP Yöne
Toplam 286 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 20-40 /
Aktif Sayfa : 2
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.