Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 85 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4
"İnsanların kusurlarını görme! Tek gözü olanlara tek gözünün olduğu taraftan bak." "Beni korkutan ölümden sonra cehenneme gitmek değil, hiçbir yere gitmemektir." "Kadın olsun, kitap olsun: Cildine aldanma, içindekilere bak." Tiryaki Sözleri daha çok şiirleri ile tanınan Cenap Şahabettin'in özlü sözlerinden oluşan bir kitap.
Tükendi
Nenni Dedim Uyusun Nenni dedim uyusun. Allah dedim büyüsün. Tıpış tıpış yürüsün, Nenni yavrum nenni! Ninni diyem uyusun. Allah diyeyim büyüsün. Allah'ım izin ver de Yavrucağım yürüsün. Ninni de kuzum ninni!
Şair Yahya Sezai Efendi'nin oğlu olan Ahmet Hikmet, yazarlık macerasının ilk döneminde Servet-i Fünun akımının etkisi altında eserler vermiş önemli bir edebiyatçıdır. Ancak bu akımın tesiriyle yazdığı ağdalı denemelerinin ses getirmediğini görünce kullandığı dilde sadeleşmeye gitmiş ve toplumun her kesiminin kolaylıkla anlayabileceği üslupta eserler kaleme almıştır. Memuriyet hayatının yanısıra içinde yer aldığı siyasî/fikrî oluşumlara ayırdığı vakit, kaleme aldığı eser sayısının çoğalmasını engellemiştir.
Tükendi
Ömer Seyfettin, 28 Şubat 1884 tarihinde Balıkesir'in Gönen ilçesinde doğdu. Öğrenimine Gönen'de başladı. Ayancık'ta ve annesiyle birlikte geldiği İstanbul'da Aksaray'daki Mekteb-i Osmaniye'ye devam etti. Eyüp'teki Baytar Rüşdiyesi'ni bitirdi. Asker çocuğu olduğu için Kuleli Askeri İdadisi'ne yazıldı (1893). Bir müddet sonra da Edirne Askeri İdadisi'ne nakl olarak öğrenimini burada tamamladı. Daha sonra İstanbul'da Mekteb-i Harbiye'ye geldi. Piyâde mülâzımı sânisi rütbesiyle buradan mezun oldu. İzmir'de teğm
Tükendi
Ömer Seyfettin, 28 Şubat 1884 tarihinde Balıkesir'in Gönen ilçesinde doğdu. Öğrenimine Gönen'de başladı. Ayancık'ta ve annesiyle birlikte geldiği İstanbul'da Aksaray'daki Mekteb-i Osmaniye'ye devam etti. Eyüp'teki Baytar Rüşdiyesi'ni bitirdi. Asker çocuğu olduğu için Kuleli Askeri İdadisi'ne yazıldı (1893). Bir müddet sonra da Edirne Askeri İdadisi'ne nakl olarak öğrenimini burada tamamladı. Daha sonra İstanbul'da Mekteb-i Harbiye'ye geldi. Piyâde mülâzımı sânisi rütbesiyle buradan mezun oldu. İzmir'de teğm
Tükendi
Maupassant'ın, en sevilen hikâyeleri bu kitapta toplandı. Aşk, korku ve yalnız üzerine birçok öykünün barındığı bu kitapla, yazarın sade anlatımı ve coşkulu karakterleri okurla buluşuyor. "Hani sanki her şey, varlık ve evren sona ermek üzere gibi gelir insana. Aniden hayatın korkunç sefaleti, yalnızlık ve her şeyin boşluğu, kendini ölüme dek sürecek hayallerle avutup oyalayan yüreğin karanlık yalnızlığı fark edilir." Olay öykücülüğünün ilk akla gelen isimlerinden birisidir, Maupassant. Her sınıftan karakter
Tükendi
Kumarbaz, Dostoyevski'nin gençlik yıllarını, dramatik aşk ve kumar tutkusunu en yalın hâli ile kaleme aldığı yapıtlarından biridir. Kendisinin de bir dönem kumarla başı dertte olan Dostoyevski, Kumarbaz'da, kendi deneyimlerinden ve gözlemlerinden yola çıkarak, kumar tutkusunu; insanların servetlerini, aşklarını ve onurlarını nasıl kaybettiklerini anlatıyor.
Tükendi
Körsün, sağırsın, bir ölüsün sen artık, çığlıklarımı işitmiyorsun! Sana nasıl bir cennet bağışlayacağımı anlayamadın. Cennet benim içimdeydi, onu senin önüne serecektim. Madem beni sevemeyecekmişsin, sevmesen de olurdu, bundan ne çıkardı ki? Her şey gönlünce, istediğin gibi kalırdı. Bana aklından geçenleri bir dostun olarak anlatırdın; gülerdik, sevinirdik, birbirimize neşeyle bakardık... Böylece sonuna dek yaşayıp g derdik. Başkasını sevsen bile sesimi çıkarmazdım. Onunla gezip tozardınız, ben de sokağı
Tükendi
Tolstoy'un önemli yapıtlarından biri olan bu kitap . Kadın ve evlilik üzerine insanı düşündüren, günümüz modern hayatının kolaylıkları kadar, ilişkileri dejenere eden yönlerini ele alan farklı bir çalışma. "Kadın Ruhu" ismiyle tanınan bu eser, Tolstoy'un önemli çalışmalarından olduğu halde, ülkemizde isminden dolayı gerektiği kadar ilgi görmemiştir. Oysa özellikle son dönemlerde bu esere ihtiyaç vardır. Yanlış ilişkilerin, yanlış evliliklerin, ayrılmaların, boşanmaların, aile facialarının yaygınlaştığı günü
Tükendi
İnsan başkasından iğreti elbise alıp giyeceğine, kendi eski elbisesini düzeltip giyse daha iyidir. Sadî'nin sözlerinin çoğu tatlı şeylerdir. İnsanın hoşuna gider, insana keyif ve neşe verir. Bu yüzden kısa görüşlü kimseler dil uzatıp "Boş yere zihin yormak, faydasız mum dumanı yutmak akıllı kişilerin işi değildir" diyebilirler. Fakat ben, gerçek anlayış sahibi kimselere seslendim. Muhataplarımla sıkmamak, yazılarımı, onların tasdik ve takdir etmeleri bahtiyarlığından mahrum kılmamak için inci gibi dizip kal
Tükendi
17. yüzyıl İspanya'sında edebiyat düşkünü bir maceraperest; günümüzdeyse klasikleşmiş bir yazar: Miguel de Cervantes Saavedra. İspanyol donanmasına katılıp Kıbrıs'ta, İnebahtı'da, Tunus'ta, Navarin'de savaştı. Beş yıl Cezayir'de esir hayatı yaşadı. Ülkesinde resmi görevler üstlendi ve yolsuzluk, cinayet gibi gerekçelerle defalarca hapse girdi çıktı. Her şey edebiyat içindi; onca serüvenden sonra tüm zamanların en ünlü hayalperesti La Manchalı Don Kişot'u yazdı. Nesli tükenmiş şövalyelere özenip hayallerin
Tükendi
Sigmund Freud yaratıcısı olduğu psikanaliz metodu ve bıraktığı anıtsal eserler topluluğu ile çağdaş düşünceyi derinden etkilemiş bir bilim adamı ve düşünürdür. Onu, bu ünlü eserinde, psikanalizi toplum bilimleri alanına yayar ve uygularken görüyoruz. Freud'ün, günümüz nevrozlularıyla ilkel insanlar arasında kurduğu analoji abartmalı bulunsa bile, ilgi uyandırmaktan geri kalmaz. Ayrıca, bu eser, psikanalizin sentez ve yorum gücünü gösteren güzel bir örnektir.
Tükendi
"Bostan gülünün ömrü kısa olur, dayanmaz. Bir müddet sonra ne bostan kalır, ne gülistan. Karar üzere olmazlar. Kısa zamanda solup giderler. Onlar için hayat biter. Devamı yoktur. Zeki insanlar demişlerdir ki, 'Sonu olan, gelip geçici nesnelere gönül bağlamayasın.' Bu insana yakışmaz."
Tükendi
Benliğin Terbiyesi İçin Üç Merhale Vardır. Birinci Merhale, İtaat; İkinci Merhale, Neftin laftı; Üçüncü Merhale, Allah'a Naib Olmak.
Tükendi
İvan İlyiç, önce sorgu yargıcı, sonra da hakim olarak yaptığı görevinde mutludur. İnsanların, onun ağzından çıkacak kelimelerle kaderlerinin değişmesi kendisini güçlü ve önemli hissetmesine vesile olmaktadır. Aldığı maaş yeterli olmasa da yüksek gelirli bir yaşantısı varmış görüntüsü vermeyi başardığı için de ayrıca memnundur. Her şey yolunda ve olması gerektiği gibi gitmektedir. Ta ki körbağırsağındaki ağrılar şiddetlenip bütün lezzetleri acılaştırıncaya kadar...
"Bu adamlar, dünyaya ebedi koca, daha doğrusu yalnızca koca olmak için gelmişlerdir. Böyle bir erkeğin dünyada evlenmekten başka görevi yoktur. Evlendikten sonra, yaradılıştan karakter sahibi olsa bile, hemen karısının bir parçası halini alır. Bu gibi kocaların belirgesi alanlarındaki malum süstür." Dostoyevski bu romanın kahramını bir başka kişinin ağzından bize öyle tanıtıyor. Ezeli koca -aşık çekişmesine dayanıyor konu. Ama o bayağı aşk romanları ile en küçük bir ilintisi olmayan bir üstün yapıt bu. Her
Tükendi
Beyaz Geceler / Uysal Kız, yalın aşk duygusunun işlendiği öykülerden oluşan etkileyici bir başyapıt Eserleriyle yalnızca 20. yy edebiyatını değil, düşün yaşamını da etkilemiş olan Dostoyevski, Beyaz Geceler'de üçlü bir aşk öyküsünün ruhsal tahlilini yaparken, Uysal Kız'da ise karısı kısa bir süre önce intihar etmiş bir adamın düşüncelerini sorguluyor. İki kitabın bir araya getirilerek yayınlandığı bu baskı, okura Dostoyevski'nin gençlik dönemi eserlerinden ikisini aynı anda okuma fırsatı sunuyor.
Tükendi
Yüzbaşının Kızı, konusu on sekizinci yüzyılın ikinci yarısında Rusya'yı tehdit eden Kazak ve köylü isyanları döneminde geçen tarihsel bir roman. Tarihsel roman "geleneğine" göre kısa sayılabilecek bu metin edebiyat tarihçilerince gene de Tolstoy'un Savaş ve Barış'ının öncüsü sayılmaktadır. Sadece ülkemizde değil, Rusya dışında da şiirleriyle bilinen ve Rus dilinin ve edebiyatının yepyeni bir aşamaya geçmesinde önayak olan Puşkin, isyancı Pugaçov ile soylu sınıf üyesi genç bir subayın kaderlerini bu tarihse
Werther adındaki genç bir hukuk stajyerinin, diğer taraftan nişanlı bir bayan olan Lotte ile intiharına kadar kurmuş olduğu ızdırap dolu münasebetini konu alan, Goethe'nin mektup tarzındaki romanının ismidir. Goethe, 1772 yılında Mayıs ayından Eylül'e kadar Wetzlar Alman Yüksek Mahkemesinde asistan olarak görev yaptığı sırada âşık olduğu Charlotte Buff adındaki nişanlı bayana duymuş olduğu karşılıksız ilgisini, edebi-bağımsız bir forma dönüştürerek, bu romanla tasvir etmektedir. Wetzlar'de bir elçilik sekr
Tükendi
Voltaire deyince, başta Candide ya da iyimserlik gelir akla; ve evrensel edebiyatın şaheserlerinden biri de budur. "Olabilir dünyaların en iyisi"nde yaşadığımıza inanan saf bir gençtir Candide; iyimserlikle doludur. Bir tahilsizlik, sevgilisinden ayırır onu ve yollara düşürür. Voltaire, hemen hemen bütün dünyada dolaştırır kahramanını, gittiği her yerde de gördüğü savaştır onun, acıdır, gözyaşıdır... Kötümserleşir. "Nedir iyimserlik?" diye soranlara verdiği yanıtı şu olup çıkar: "İnsanın kötü bir durumda ol
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 85 kayıt bulunmuştur Gösterilen 60-80 / Aktif Sayfa : 4