Rus tarihinin gördüğü en büyük isyanlardan biri olan Pugaçev Ayaklanması sırasında ıssız bir kasaba kalesine atanan bir Teğmenin sıradışı hikayesi
Kale Komutanın Yüzbaşının Kızı ile dünya aşk literüterine girmiş masalsı ilşkileri. Okuyucusunu nefes almak için dahi bir an bile bırakmayan bir Dünya Klasiği; Yüzbaşının Kızı
Bazı yerlerde derinden hüzünlendim. Hani derler ya dibine kadar yaşamış Aydan. Hep gitmiş. Hep gitmiş ki o yol kendisinin olsun. Ödenecek bedeller neyse gözünü kırpmadan ödeyerek. Gidemediğin Yol Senin Değildir kitabını bir yolculuk romanını okur gibi okudum.
-Cezmi Ersöz-
Aydan Ay, "Gidemediğin Yol Senin Değildir" kitabıyla, babası Behzat Ay'ı ve onun dostları olan Aziz Nesin, Cemal Süreya, Arif Damar gibi ve pek çok önemli şahsiyetle geçen çocukluğunu, aşkları, hatta o dönemin önemli olaylarını, bu geçmi
Türkiye Edebiyatının büyük sesi Cezmi Ersöz'ün bugüne kadar hiçbir yerde yayımlanmamış şiirleri Benjamin AE'nin şiirleri ile bir kitapta toplandı.
Şiir okyanusunun hiç bilinmeyen kıyılarına doğru yelken açmak isteyen okurlarımızı "Ölmeyecek Kadar Yaralı" adlı gemiye davet ediyoruz.
Anlamın derinliklerine ve hep daha derinlere
Şeyh Bedrettin'den, Babai İsyanlarına; Ahi meclislerinden William Blake'e; Hallac-ı Mansur'dan Kathar Şövalyelerine; Hassan Sabbah'tan Hacı Bektaş'a Anadolu'daki devrimci isyanların izleri sürülüyor
Coğrafyamızın en derinliklerinden günümüze devir daim eden isyan ve tevekkül karakterini gün yüzüne çıkaran bu değerli çalışmandan dolayı kutlarım.
-Mustafa Kemal Gültekin-
Görünüşte eşkıya, manada evliya olan halk yiğitlerinin isyanlarını yazan Sevgili Mehmet Özgür'ün zihnine, eline sağlık.
-Sarp Kuray-
Yıl
İstanbul serçelerinden, tuzdan sarhoş balıklara uzanan metafor zenginliğinin çok renkli sesidir Mehmet Özgür Ersan'ın dizeleri. Aşk adına söylemek istedikleri öyle çoktur ki güneş şavkında ışıldayan denize çağırır sizi bir balık gibi söyleşmek için yüreğinizle. Her imgede deniz tuzuna bulanmış, biraz bilge biraz şebnem sarhoşu bir şairle buluşursunuz.
Okuyun derim Mehmet Özgür'ü derya içre bir gezintiye çıkmak isterseniz şiir dilinde.
-Yelda Karataş-
Yağmurlar gök yüzünden alıp kokunu
Tüm şehre indirmişti
Benim gelmemi beklemişti
Kokunu akasya yapraklarına saklamış
Beni sobeliyordu
Denedim olmuyor çığlıklarım boğulmuyor
İnecek var diye bağırıyor içimdeki yolcu
Olmadığını bildiğim kente
Çocukluğuna seni çağırıyorum.
Oysa!
Henüz bir şafak önce bir yıldızsız gece evvelsi
Bir bensizliğin sende duyulmayan sesi
Ve ben gelmeden bir gün öncesi
Zavallıydım, biçareydim.
Kendimle oynadığım her oyunda ebeydim
Vaktinde gelemedim.
Göremedim
Nasıl git
Kadınların dünyasını bir kadın anlatıyor. Bir şairin kaleminden yazılan yedi öykü. Her satırda şiirsel bir dize, korku, gerilim ve sürpriz dolu kurgu. Türk Edebiyatı yeni bir öykü klasiğine kavuşmuştur. Okuyucuya şiddet içermeyen bir şiddetle tavsiye olunur.
-Benjamin AE-
Çok yönlü bir şair, şarkı söz yazarı, çevirmen, tiyatro yazarı olan Yelda Karataş kadının dünyasına ait yedi öyküden oluşan yeni bir öykü kitabı ile bizi selamlıyor. Kitaptaki öykülerde bir çok kadının kelimelere dökemeyeceği ruh halleri
kabullenirsin artık her manasıyla
döşündeki boğulmuş bu suyu
bakarsın bir vakit sonra süzgün süzgün
yıkmaya çalıştığın saltanatın en büyük hediyesini
yalnızlıklı vermiştir sana
yalnızlıklı; boğuştuğun kavganın saygısıdır aslında
kıyılarından değil tam ortasından başladığın yolculuğundur hayata
hadi sıra sende diyen tek yerdir yalnızlıklı
söz gelimi yağmuru beğenmeyip gözyaşını isteyen bir ekindir
fakat hasadı delişmen beklemeni söyleyen yerdir, yalnızlıklı
yalnızlıklı böyle bir yer
siz hiç gördün
"ipsiz bi uçurtma
tarar renklerini
günebakan pencerelerde
yorgunluk
bardakta gökyüzü, çayda çıra
gazetelerde ölüm
manşetlerde hep aynı volta
ve aynı dozda vodka
sızdırmış içimizdeki ölü sezarları.
gereği düşünülmedi hiç."
Solmuş sevdalardan arda kalan soluk benizli çocuklar saklanıyor sayfaların arkasına. Yaşanılanlar yazdıklarımıza nasılda aksediyor. Nasılda harfler yoruluyor hüznü taşırken. Nasılda soluksuz kalıyor da bir çırpıda soluksuz okuyoruz. Bir solukta yaşanmıyor yine de hayat. Yaşanmayan hayat solup gidiyor. Birileri yazıyor, birileri okuyor, birileri gidiyor.
Yaşanılası bir dünya yoktu, bende ötenazi hakkımı kullandım. - "Seni sevdim."
Can'ım yok ki hayatım'ı yaşayayım.
Ben çocukken komşuluk diye bir kavram va
Askere gitmemek için bedel ödeyenlere inat,
yaşadığı yetmiş yıllık ömrünü gün gün,
saat saat bedel ödeyerek geçiren,
hayatının sonunda ise yakasında
bir Gazi Madalyası bile bulunmayan
Dedem Hafız Halil (Kara Halil) ve bu vatan için
BEDEL ödeyenlerin aziz hatırasına
Her gidişin kendisine ait
Bir öyküsü vardır.
Ahhhh! Ama hayat,
Hikayemi dinlemeyecek kadar göt.
Karanlığın rahmini kırbaçlayacak
Halk için şiir mi yazıyorsun?
Kırbacını yanına almayı unutma!
Temiz bir köşede
Gördü kalbini
Kardeşi zamanın
Eşdeğer göründü ay
Sessiz gemiydi çocuğun gözleri
Bilenlere sordu açısını zamanın
Sır taşıyan gemiler
Açılırdı kıyılara
Çağımız, kapitalizmin reel, sert ve vahşi ilkelerini, liberalizm ile ne kadar yumuşatmaya çalışsa da dünya her konuda her şey için her zaman mücadele edilen bir savaş meydanına dönüşmüştür.
Eserin savaşma arzularını köreltmesini ve evrensel doğruluk için mücadele eden insanlara düşmanlarını alt etmesi için kılavuz olmasını dilerim.
"Sanatın tüm eserleri bir hikayenin anlatıcısıdır. Sanatçı hikayeyi bilendir ve sanat anlatıcısıdır onun. Sinemada, tiyatroda, tualde yahut taşta balçıkta görebilirsin hikayeyi. Müzikte dinleyebilirsin. bir kitapta okurken canlanır aklında o hikaye.
Ve şiirlerde bi hikayeyi anlatır elbette; fakat şiirler bir hikayenin tamamını anlatmaz. İpuçlarını verir sadece ve bir şairin hikayesi ancak okuyanın aklında son haline ulaşır çünkü şiir sihirli bi anlatıcıdır.
Her akılda başka bir hikayeye dönüşür şiir.."
Çağımız, kapitalizmin reel, sert ve vahşi ilkelerini, liberalizm ile ne kadar yumuşatmaya çalışsa da dünya her konuda her şey için her zaman mücadele edilen bir savaş meydanına dönüşmüştür.
Eserin savaşma arzularını köreltmesini ve evrensel doğruluk için mücadele eden insanlara düşmanlarını alt etmesi için kılavuz olmasını dilerim.
Karanlığın ortasında yapayalnız kaldığınızı
silahların mayınların bombaların patladığını düşünün.
Ailenizden gidip bir daha geri gelmeyenleri...
Bu kitap Aydınlığınıza karanlık tutacak!
Ölüme,
İnfaza
ve İşkence'ye tutulmuş dizelerin
çarpıntısı midenizi bulandıracak.
Sarsılmaya Hazır olun
Bu kitapta ben, PKK ile geçen otuz yıla kuş bakışı bir göz attım. İstatistiklerden ziyade, olaya taraf olanların cümlelerine yer verdim. Her olayı anlatmak yerine, olayları sınıflandırarak örnekleme usulünü tercih ettim.
Kendi kimlik değerlerini tanıyarak ne kadar tarafsız kalınabilecekse o kadar kaldım. Hatta diyebilirim ki, bu kitapta bir sinema makinistliği yaptım. Birileri senaryoyu yazmış, birileri oynamış, birileri bunu piyasaya sürmüş, ben sadece sahneye aktardım.
Herkese iyi seyirler...
Toplam 95 kayıt bulunmuştur
Gösterilen 60-80 /
Aktif Sayfa : 4
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.