Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 219 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Sosyal hayatımızda hâkim olan iktisadın içinde yer alan “Rızık” konusunun pek çok faktörle ilişkisi bilinmektedir. İnananlar için şüphesiz bu faktörlerden en önemlisi dindir. Düşünce ve davranışlarıyla dünya ve ahiret mutluluğunu hedefleyen bir Müslüman, hayatını İslâm’ın iman, amel ve ahlâk alanlarında Yaratıcı Kudret’in kendisi için koyduğu helal-haram ölçüleri içerisinde devam ettirmek durumundadır. Zira İslâm’da kişinin kıymeti, her iki dünyadaki mutluluğu onun imanı, helal ve harama riayeti yani takvas
Hz. Ömer’in (ra) halifeliği döneminde Arap Yarımadası’nın doğusunda yer alan Sâsânî İmparatorluğu’na yönelik fetih hareketleri yoğun bir şekilde sürdürülmekteydi. Bu süreç içerisinde fetih hareketleri gerçekleştiren askerlere destek amacıyla garnizon olarak kurulan Basra, Müslümanların kurduğu ilk şehirler arasında yer alması nedeniyle önem arz etmekteydi. Daha önce şehir kurmaya dair bir tecrübeden yoksun
İbn Hacer; ders okuduğu hocaları, eserleri, yetiştirdiği öğrencileri, ilişki ağları, medreselerdeki görevleri ile İslâm ilim geleneğinin öne çıkan isimlerinden biridir. Dönemin birçok medresesinde dersler veren İbn Hacer’in kayda değer bir sayıda öğrencisi olmuş, böylece ilim tarihindeki izleri çok daha kalıcı ve belirgin bir nitelik kazanmıştır. Yürüttüğü fetva ve kadılık görevleri de onun konumunun sağlamlaşmasına katkı sunmuştur. Bu sayede Memlükler dönemi ulemâ sınıfı içinde çok önemli bir statü
Es-Semhûdî'nin Medine’nin doğal, tarihî ve dinî yapılarına yoğunlaşmış Vefâü’l-vefâ bi-ahbâri dâri’l-Mustafâ adlı eseri ile Medine tarih yazıcılığı yöntem, içerik ve sistem bakımından klasik dönemin deyim yerindeyse zirve noktasına ulaşmıştır. Çünkü Vefâ’dan sonra Medine tarihine dair telif edilen eserler, birçok yönden es-Semhûdî’nin Vefâ’sını örnek almış ve ondan önemli bir kaynak olarak yararlanmıştır. Memlükler devletinin son devirlerinde Medine’de yaşayıp orada yıllarca fetva veren, medreselerde hocalı
İnsanlığın ortak hafızası olan tarih, özgün bir ilim dalı olup hemen her alanda merak edilen birçok soru, bu ilmin engin genişliğinde cevap bulmaktadır. Bir başka deyişle tarih, ferdî ve toplumsal planda eğitici, öğretici özellikleri ve ibret alınması gereken karakteriyle hayatımızın tam ortasında yer almaktadır. Geçmişin tecrübesinde iyi, doğru ve güzel olarak kodlanan her birikimin aynen ya da daha da geliştirilerek şimdiye ve geleceğe taşınmasına dair çabalar oldukça önemlidir. Elbette böyle bir yaklaşım
Yüce Allah'ın mesajının geldiği dönemden bugüne asırlar geçmiştir. Bu uzun sürede İslâm doğduğu coğrafyanın dışında geniş bölgelere hâkim olmuş ve dünyanın mensubu en fazla olan iki dininden biri olmuştur. Bu geniş coğrafyada ve uzun dönemde vahyi, onun etrafında oluşan sünneti ve kültürü doğru anlamak önem arz eder. Elbette Hz. Peygamber'i (sas) doğru anlamak, onun getirdiği mesajı doğru anlamaya imkân verecektir. Öte yandan tarih boyunca insanoğlunun zihin dünyasında oluşan tortuları temizlemek için
Allah (cc), kendisine imanla birlikte peygamberine imanı şart koşmuş ve gerçek bir mü’min olabilmenin şartını da buna bağlamış, kendisine mutlak itaati farz kıldığı gibi peygamberine itaati de farz kılmıştır. Bu itaatin bir gereği olarak, peygamberin din adına emretmiş olduğu şeylerin yerine getirilmesini, yasakladıklarından da sakınılmasını emretmiştir. Aynı şekilde kendisine muhalefet etmeyi yasakladığı gibi peygamberine muhalefeti de yasaklamıştır. Peygamberinin verdiği hükümlere insanların içlerinden bi
Ülkemizde son elli yılda Peygamber Efendimiz, hayatı ve dönemi hakkında yapılan çalışmaların sayısında ciddi bir artış meydanagelmiştir. Müslümanların Hz. Peygamber’in (sas) hayatına ilgileri, tarihî bir konuya duyulan merakın ötesinde dinlerini yaşama, değer üretme ve davranış geliştirmenin temel kaynaklarından biri olması sebebiyledir. Bu projemizle Hz. Peygamber (sas) ve dönemi hakkında yayımlanmış birçok önemli makale ile çeşitli sempozyumlarda sunulmuş tebliğleri bir araya getirerek okuyucuyla buluş
Ülkemizde son elli yılda Peygamber Efendimiz, hayatı ve dönemi hakkında yapılan çalışmaların sayısında ciddi bir artış meydanagelmiştir. Müslümanların Hz. Peygamber’in (sas) hayatına ilgileri, tarihî bir konuya duyulan merakın ötesinde dinlerini yaşama, değer üretme ve davranış geliştirmenin temel kaynaklarından biri olması sebebiyledir. Bu projemizle Hz. Peygamber (sas) ve dönemi hakkında yayımlanmış birçok önemli makale ile çeşitli sempozyumlarda sunulmuş tebliğleri bir araya getirerek okuyucuyla buluştur
Ülkemizde son elli yılda Peygamber Efendimiz, hayatı ve dönemi hakkında yapılan çalışmaların sayısında ciddi bir artış meydanagelmiştir. Müslümanların Hz. Peygamber’in (sas) hayatına ilgileri, tarihî bir konuya duyulan merakın ötesinde dinlerini yaşama, değer üretme ve davranış geliştirmenin temel kaynaklarından biri olması sebebiyledir. Bu projemizle Hz. Peygamber (sas) ve dönemi hakkında yayımlanmış birçok önemli makale ile çeşitli sempozyumlarda sunulmuş tebliğleri bir araya getirerek okuyucuyla buluş
Ülkemizde son elli yılda Peygamber Efendimiz, hayatı ve dönemi hakkında yapılan çalışmaların sayısında ciddi bir artış meydanagelmiştir. Müslümanların Hz. Peygamber’in (sas) hayatına ilgileri, tarihî bir konuya duyulan merakın ötesinde dinlerini yaşama, değer üretme ve davranış geliştirmenin temel kaynaklarından biri olması sebebiyledir. Bu projemizle Hz. Peygamber (sas) ve dönemi hakkında yayımlanmış birçok önemli makale ile çeşitli sempozyumlarda sunulmuş tebliğleri bir araya getirerek okuyucuyla buluş
Ülkemizde son elli yılda Peygamber Efendimiz, hayatı ve dönemi hakkında yapılan çalışmaların sayısında ciddi bir artış meydanagelmiştir. Müslümanların Hz. Peygamber’in (sas) hayatına ilgileri, tarihî bir konuya duyulan merakın ötesinde dinlerini yaşama, değer üretme ve davranış geliştirmenin temel kaynaklarından biri olması sebebiyledir. Bu projemizle Hz. Peygamber (sas) ve dönemi hakkında yayımlanmış birçok önemli makale ile çeşitli sempozyumlarda sunulmuş tebliğleri bir araya getirerek okuyucuyla buluş
Sanat eserlerinde rastladığımız Hz. Peygamber konulu hatlar dört ana grupta incelenebilir: * Sanat Eserlerinde Hz. Peygamber Nasıl Tanıtılıyor? * Dinin Kaynağı ve Temel İman İlkesi Olarak Hz. Peygamber ve Ona Karşı Görevlerimiz * Hz. Peygamber’e Dair Ayetlerle Başkalarına Yapılan Telmihler * Sanat Eserlerinde Nebevi İbareler (Hadis-i Şerifler) * Hz. Peygamber’in konu alındığı kelâm-ı kibâr niteliğindeki güzel sözler ve şiirler Kur’ân’ın sanata ve kültüre yansımalarını araştıran bir akademisyen olarak bu kit
Hz. Peygamber’e (sas) ilk vahyin inişiyle temeli atılan İslâm medeniyeti, dünyanın en büyük medeniyetlerinden biridir. Hz. Peygamber’in vefatı sırasında Arabistan’da, daha sonra da Atlas okyanusundan Çin’e kadar geniş bir alana hâkim olan Müslümanlar, İslâm medeniyetinden sonra asırlardır dünya tarihine damgasını vuran Batı medeniyetinin gelişmesine önemli katkılar sağlamışlardır. İslâm medeniyetinin temel dinamiklerinin başında vahiy ve onun etrafında şekillenen değerler gelmektedir. İslâm inancının çeş
İslâm Medeniyeti, tarihin her döneminde farklı alanlarda örnek ve önder şahsiyetler yetiştirmiştir. “Peygamber yolunun şaşmaz takipçisi”, “hadis ve sünnetin (mu)hafızı”, “hadisçilerin önderi”, “fakihlerin efendisi” olarak nitelenen İmâm Buhârî de; hadis, fıkıh, tarih, tefsir gibi birçok alanda kendisini yetiştirmiş çok yönlü bir âlim, aynı zamanda ilmiyle âmil, âbid, zâhid ve örnek bir şahsiyettir. Küçük yaşlarda ilim öğrenmeye başlayan, ilim meclislerinde üstün zekası ve güçlü hafızasıyla hocalarının beğen
İbadetlerin tarihi süreci incelendiğinde, ilâhî tüm dinlerde, form olarak farklılıklar olsa da genel olarak tüm ibadetlerin ilk dinden beri var olduğu görülmektedir. Ancak tevhid inancının kaybolması ile birlikte ibadetlerin ruhunda ve şeklinde değişmeler meydana gelmiştir. İlâhî vahyin geldiği toplumda da inanç ve ibadetlerde yozlaşma boy göstermiş, insanlar büyük ölçüde tevhid akidesinden uzaklaşmışlardı. İşte böyle bir toplumda yaşamını sürdüren Hz. Muhammed (sas), risâlet öncesinde de tevhid inancından
Yokluk ortamından varlık alemine insanoğlunu çıkarmak suretiyle ona en büyük lütfu ikram eden Allah Teâlâ, merhametinin eseri olarak farklı nimetleri de yine kendisine bahşetmiştir. İyilik yapmaya meyyal olarak yaratılan insanoğlunun yaratılış itibariyle kötülüğü kerih görmesi, yapmış olduğu hatalar sebebiyle onu rahatsız eden vicdanın kendisine kodlanmış olması bu nimetler arasında sayılabilir. Yine yanlış yola düşmemesi adına katından ilahi buyrukları nazil edip içeriklerini yaşayarak örneklik yapmak üzer
Güneşli bir bahar gününün korku ve umudu yükleneceği bir seher vaktinde omzuna yüklenen sefer sorumluluğu ile birçok kez ölümün ecel teri döktürdüğü ruhsal kıyamete eşlik etmenin ve hayatı aramanın ilginç bir hikâyesi onunki… Kara bulutların her yeri kapladığı kış günlerinde kan çiçeği büyütür gibi özlem ve hasrete yoldaşlık etmektir asıl olan. Ve geleceğe dair planların artık o kadar da uzun bir zamanı kapsamadığı günlerde ebediyete koştuğunun farkında olarak bir dava uğruna umuda yolculuğun çıkış hikây
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 219 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1