Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 102 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Modern şiirden önce onun önceli olan romantizm ve ardından, hepsi modern şiirin kapsamı içinde olan, romantizmin aldığı yeni biçimler (dışavurumculuk, gerçeküstücülük, sembolizm vs.) incelendikten sonra 'modern' olarak genelleştirilebilecek şiir ve şair ile bunların daha ileri yönelimleri hakkında konuşulabilir.
Tarih Felsefesi, iki kısımdan, yani yapılmış edilmiş şeyler ile bunların ''hikaye'' edilmesinden oluşan tarih hakkında, genellikle şöylesi sorulara cevap bulmaya girişen bir felsefe dalıdır: Tarihin gidişinde bir örüntü var mıdır? Tarihin bir amacı var mıdır? Doğabilimleri ile tarih arasında nasıl bir ilişki vardır?
Tükendi
Çağımızın Araştırma Yöntemleri Üzerine Vico'nun ilk özgün felsefe kitabıdır. Vico bu kitapta, bilimcilik karşısında hümanizma tartışmasına önemli felsefece savlarla katkıda bulunur. Klasik ve modern kültürün üstün niteliklerini karşılaştırarak Kartezyen dünya görüşünün sonucu olan bilginin bölümlere ayrılmasını da eleştirip yadsır.
Tükendi
Halkbilimci, araştrmacı, yazar ve oyun yazarı Sedat Veyis Örnek 1929 yılında Zara'da doğdu. 1953 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakltesi'ni bitirdi. Dinler tarihi ve etnoloji dalında Almanya'da Tübingen Üniversitesi'nde doktorasını verdi. A. Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Etnoloji Kürsüsüne 1961 yılında asistan olarak girdi ve 1971'de profesörlüğe yükseldi. Folklor üzerine incelemeler yaptı, hikaye ve oyunlar yazdı. Varlık, Değişim, Su ve Türk Dili dergilerinde öykü, eleştiri, kısa oyun ve çeviril
Tükendi
Üze kök tengri, asra yağız yer kılıntukda, ekin ara kişi oğlı kılınmış. "Üstte mavi gök, altta yağız yer yaratıldığında, ikisinin arasında insanoğulları yaratılmış." Bu sözler bilinen en eski Türkçe yazılı anıtlara, Moğolistan'da Orhon Irmağı kıyısında bulunan taş üstüne yazılmış Orhon yazıtlarına aittir. Ulusal kültürümüzün temel ‘taş'larından biri, taşlar üzerine yazılmış bir tarih: Orhon Yazıtları. Türkçe yazının bu başyapıtı, Prof. Dr. Talat Tekin'in titiz ve önemli çalışmasıyla yeniden sunu
Sokrates, Yunanların, görüşleri nedeniyle mahkum edip öldürttüğü tek kişidir. Ama bu, hoşgörüsüzlük anlayışının zaferi değildir, çünkü tanrıyı yücelten kişi cezalandırılmış, tanrısallığa yakışmayan fikirleri savunanlar da onurlandırılmıştır. Hoşgörü düşmanları, Sokrates'in utanç verici yargılanması örneğinden faydalanmayı da düşünmemelidirler... Atinalılar olup bitenin farkına vardıklarında savcılara ve yargıçlara öfkelenir; bu kararın baş aktörü Melitus, bu adaletsizlikten dolayı ölüme mahkum edilir; diğer
Tükendi
P. N. Boratav'ın ilk baskısı 1939 yılında yapılan Folklor ve Edebiyat I adlı eseri 1982'de; ilk baskısı 1945 yılında yapılan Folklor ve Edebiyat II adlı eseri de 1983 yılında, sonraları da yazdığı yazılar eklenerek tekrar basılmıştır. Her iki kitap, 1991 yılında bir kez daha yayımlanmıştır. Elinizdeki kitap 26 yıl aradan sonra yayınlanan dördüncü baskıdır. Boratav Hoca'nın Folklor ve Edebiyat I adlı eserinin Sanat ve İlimde Millet ve İnsanlık adlı birinci bölümünde kültür ve folklor hakkında siyaset temell
Tükendi
P. N. Boratav'ın ilk baskısı 1939 yılında yapılan Folklor ve Edebiyat I adlı eseri 1982'de; ilk baskısı 1945 yılında yapılan Folklor ve Edebiyat II adlı eseri de 1983 yılında, sonraları da yazdığı yazılar eklenerek tekrar basılmıştır. Her iki kitap, 1991 yılında bir kez daha yayımlanmıştır. Elinizdeki kitap 26 yıl aradan sonra yayınlanan dördüncü baskıdır. Boratav Hoca'nın Folklor ve Edebiyat II adlı eserinde halk şairleri; roman destan, hikâye; masal, fıkra, efsane; türkü, ağıt, ninni; halk tiyatrosu hakk
Tükendi
Halkbilimci, araştırmacı, yazar ve oyun yazarı Sedat Veyis Örnek 1929 yılında Zara'da doğdu. 1953 yılında Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi'ni bitirdi. Dinler tarihi ve etnoloji dalında Almanya'da Tübingen Üniversitesi'nde doktorasını verdi. A.Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Etnoloji Kürsüsüne 1961 yılında asistan olarak girdi ve 1971'de profesörlüğe yükseldi. Folklor üzerine incelemeler yaptı, hikâye ve oyunlar yazdı. Varlık, Değişim, Su ve Türk Dili dergilerinde öykü, eleştiri, kısa oyun ve çeviri
Tükendi
Halkbilimci, araştırmacı, yazar ve oyun yazarı Sedat Veyis Örnek 1929 yılında Zara'da doğdu. 1953 yılında Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi'ni bitirdi. Dinler tarihi ve etnoloji dalında Almanya'da Tübingen Üniversitesi'nde doktorasını verdi. A.Ü. Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Etnoloji Kürsüsüne 1961 yılında asistan olarak girdi ve 1971'de profesörlüğe yükseldi. Folklor üzerine incelemeler yaptı, hikâye ve oyunlar yazdı. Varlık, Değişim, Su ve Türk Dili dergilerinde öykü, eleştiri, kısa oyun ve çeviri
Pertev Naili Boratav (1907 Gümülcüne, Darıdere [Zlatograd-Bulgaristan]-1998 Paris) Bu kitap, halk bilimin dallarından biri olan halk edebiyatı hakkında ders kitabı olarak hazırlanmıştır. Kendi alanında da Türkçede ilk denemedir. Halk Edebiyatı Dersleri, kuramsal ile pratik olmak üzere iki kısımdır. Kuramsal olan ilk kısımda, halk edebiyatı konuları, kısa kısa, başka ulusların halk edebiyatları konularıyla ilişki kurularak ele alınmıştır. Pratik olan ikinci kısımda da, ilk kısımda ele alman konuların anlaş
Bir yanda tüm kötülüklerin kaynağı olduğu düşünülen, öte yanda aileye ait erdemleri bebeğine verdiği sütle soya geçirerek devam ettirdiğine inanılan kadına karşı bu olumsuz ve çelişkili tutum, eski çağlardan günümüze dek sürmüş müdür yoksa iyiye doğru değişikliğe uğramış mıdır? Kadın oyun yazarları üzerine giriştiğimiz bu çalışmanın, geçmişten günümüze, eğitimli, kültürlü ve yaratıcı kadınların durumu hakkında bazı somları yanıtlamamızı sağlayacağını da umuyoruz.
Tükendi
"Camus'nün sözünü biraz değiştirerek şöyle söyleyebiliriz: Gerçekten önemli olan tek felsefe sorusu 'insan nedir?' sorusudur. Aslında, bütün felsefe tarihi boyunca yanıt aranılan temel soru budur. Bütün olarak felsefi uğraş, insanın kendini tanıma çabası, insanın evrendeki yerinin ne olduğunu öğrenme isteği ve yapıp etmelerine, yaşamına bir anlam verme uğraşıdır. Diğerleri bu uğraştan doğan türevsel sorulardır; 'dünyanın üç boyutlu olup olmadığı, düşüncenin dokuz mu, yoksa on iki ulamı mı bulunduğu, sonra g
Tükendi
Köroğlu Destanı'nda Köroğlu adıyla ün almış efsane kahramanı üzerine bir şeyler öğrenmek isteyen sıradan okuyucu, bu konuda, 1931'lerdeki olanaklarım ölçüsünde edinebildiğim bilgileri bulacak, Köroğlu ile "Delileri"nin yiğitlik maceralarını, yer yer kopuk bir sinema şeridine bakar gibi seyredecek, bir bölüğü belki "haydut-ozan" bir Köroğlu'nun yaratmaları, daha büyük bir bölüğü ise, onun ya da yiğit yoldaşlarının ve de onunla boy ölçüşmeyi göze almış çeşit çeşit insanların ağzından, yüzyıllar boyunca aşık-h
Bir etimolojide genelde iki soruya cevap aranır: birincisi, etimolojisi yapılan kelimenin kaynak dili, ilk defa görüldüğü dil, ait olduğu dil; ikincisi, türemiş bir kelimeyse, kelimenin kökü ve o köke gelen eklerin adı ve işlevi. Klasik manada bir etimolojide öncelikli olarak bu maddelerin cevabı beklenir, aranır. Etimolojiye, yazıları ile üçüncü bir boyut katan, kelimeleri üç boyutlu ve renkli görmemizi sağlayan bir dilci vardır: Uwe Bläsing. Ustamız, dil meraklılarını dilcilerin elinden kurtarıp bahçeye,
Tükendi
Daha evvel bir başka içerikle üç bölüm olarak hazırlanan çalışma, elinizdeki yeni şekliyle hem dört bölüme çıkmış hem de tamamen yenilenmiş oluyor: Yenisey Yazıtları bölümü, çalışmalarını sahada, müzelerde, her yazıtı, her harfi yerinde kontrol ederek hazırlayan İgor Kormuşin üstadımız tarafından hazırlandı. Bugüne kadar çok az tanınan Altay Yazıtları ise L. N. Tıbıkova, İ. A. Nevskaya ve M. Erdal'ın yayını esasında E. Mozioğlu tarafından hazırlandı. Kırgızistan Yazıtları R. Alimov tarafından en yeni bilgil
Son zamanlarda etik yerine, 'pratik etik' ve 'teorik etik' adlandırmaları yaygın bir biçimde kullanılır oldu. Etiğin teorik ve pratik sorunlarının olduğu düşünülerek, etiğin teorik yanını adlandırmak için 'teorik etik' veya 'felsefi etik'; pratik yanı içinse 'pratik etik' veya 'uygulamalı etik' sözcükleri kullanılmaya başlandı. Aslında etik ne salt teorik ne de salt pratiktir. Etik bir bilme etkinliğidir, sözcüğün kökensel anlamıyla bir theoria, olan biteni seyretme etkinliğidir; ama bilgi için bilgi ya da
"İnsanın neliği" felsefe, toplumbilimleri ve insan bilimlerinin olduğu kadar güzel sanatların da konusudur. İnsan varlığının karmaşık doğasını hem açıklamaya hem de anlamaya yönelik çeşitli çabalar, bu alanların birbiriyle yöndeşmesini de zorunlu hale getirmektedir. İnsanın, kendi varlığının groteskliğini, kendi yaptıklarına yansıtmasına yönelik olarak, gündelik yaşamdan sanata, her etkinlik alanından örnekler bulunabilir. Bu çalışma sözü edilen her alanda kendine yer bulmuş bir kavrama, grotesk kavramına o
Tükendi
Tarih felsefesi üzerine yaptığı çalışmalarla bilinen Collingwood'un din ve din felsefesine dair görüşleri neredeyse hiç bilinmez. Ona göre din, en temelde hakikat arayışına girmektir. Bu arayışın keşfettiği ve keşfedebileceği hakikatse, gözlerden ırak bir şekilde sembolizmin -"kutsal sandığında" saklanan bir hakikattir. Biz benzetmeleri görürüz ama hakikati görmeyiz. Sadece hakikatin orada olduğunu biliriz ve onun varlığı, benzetmelerin güzelliğini kutsallığa dönüştürür. Ne ki bu kutsallık, salt bir sembolü
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 102 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2