Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 679 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Seni unutmak ne mümkün ey Kudüs! Karın ve yağmurun yağışını nasıl unutmuyorsak seni de unutmayacağız. Yemeyi içmeyi nasıl unutmuyorsak seni de unutmak mümkün değil ey Kudüs! Sen yüreğimizden bir parçasın. Sensiz yaşam haraptır bize. Sen var oldukça varlığımızın bir anlamı vardır. Senin yokluğun yıkılıştır bizim için. Sen rüyalarımızın şehri ey Kudüs! Sen İslam dünyasının ortak davasısın. Mahzunluğun mahzunluğumuz, esaretin esaretimizdir ey Kudüs! Damarlarımızda senin heyecanınla pompalanan kan dolaşıyor. Ve
Tükendi
Nisan ayının yirmisine gelinmesine rağmen İç Anadolu’da dayanılmaz bir ayaz hakimdi. Kaymakam yanına müdürünü almış, Güzelyurt Köyü’ne gitmekteydi. O sırada muhtar da son hazırlıklarını tamamlamaya uğraşıyor, bir yandan gelenleri hoşlarken öte yandan gençlere emirler yağdırıyordu. Her sene gurbetteki köylüler bu zamanda davet edilir geniş çaplı bir katılım ile mevlit okutulurdu. Bu muhtarın adeta seçim sigortasıydı. Kitleleri bir araya getirdiği, sosyalleştirdiği bir etkinlikti. Yıl boyunca dedikodusu civar
Tükendi
….. Eve geldim. Çantamı bıraktım. Anneme ben bir yere gidiyorum ben geç gelirsem merak etme dedim. Annem sordu. Söylemedim. Oradan aşağıya koşarak Tonya’ ya gittim. Doğru fırıncılara durumumuzu anlattım. Ben her gün eşekle odun getirsem alırımsınız zaden ihtiyacınız var otun yakıyorsunuz. Amcacığım ben sana durumumuzu anlattım ama herhalde. Ben siz anlamak istemiyorsunuz. Fırıncılar bir araya geldi ne düşündülerse. -‘İyi de kızım sen çok küçüksün, okula gidiyorsun?’ dediler. Bende - ‘okula gidiyorum ne var
Tükendi
Müslümanlaşmanın cahili pisliklerden arınmakla başlayacağının farkında. İnancıyla üstünleştiğinin şuurunda. Bir savaşçı... Bir Müslüman savaşçı... Statükonun koruyucusu, zulmün temsilcisi, Patronlar, Ağalar, Sayınlar... Kerim Ağa ve avaneleri. Zulmü abidleştiren bir zümre ve bir düzen... Ve Selma... Bütün olumsuz şartları, kalbinin arı çağrısına uyarak tepeleyip fıtrata yol bulan...Bir Mücahide... Bir Mesaj, onlardan sizlere kulak verip kavrayabilenlere...
Tükendi
"Eğitim-öğretim adı altında yürüttüğümüz faaliyet nedir, neden böyledir?" sorusu maalesef "eğitim önemlidir" klişesinin anlamsızlığında buharlaşmaktadır. Eğitimin önemli olduğu aşikâr. Bizim bu önemi taşıyacak bir anlayış ve arayış içerisinde olup olmadığımız ise izaha muhtaç. Zihinlerimiz "zorunlu, kitlesel eğitim" güzellemeleriyle işgal edilmiş durumda. Zorunlu, kitlesel eğitimi bütün tarihsel-toplumsal arka planından bağımsız şekilde ele alan mevcut okumamız "eğitim" kelimesinin albenili tınısında kendis
Tükendi
“Babasının vefatından sonra saltanat, dokuz büyük ve küçük kardeşi arasından ona mukarrer oldu. Nizâmü’l-mülk’ün isabetli görüşü, etkili azmi, çabası ve işbilirliği neticesinde mülk ona verildi.” (Reşîdüddîn-Camiü’d-Tevârih) “Melikşah, kahreden, zabteden, çevik, kıvrak, kahraman ve adil bir padişah idi. Padişahlığa ve saltanata layık vasıarın hepsiyle süslenmiş idi.” (Cüzcânî-Tabakât-ı Nâsırî) “Selçuklu Devletinin baharı, onun saltanat dönemi idi. Güzel bir yüze, takdir edilmiş bir ömre ve dünyada eşi ve be
Tükendi
Bir insanın adaletli ve doğru bir şekilde imtihan edilebilmesi için her bir fiilinden sorumlu olması gerektiğini düşünen insan, bu düşünceyi zamanla problematik bir kelam konusu haline getirmiştir. Her bir mezhep farklı görüşler beyan ederek, ya insana fiillerinde tam bir özgürlük ya da tam bir mahkûmiyet atfetmiştir. Çalışmamızda Ehli Sünnet içerisinde akıl yönü daha ağır basan ve kendi adıyla anılan Mâturidiyye ekolünün kurucusu İmam Mâturidî’nin görüşleri temel alınarak; hidâyet ve dalâletin elde edilmes
Tükendi
Tanrı tasavvurları bireylerin yaşantılarına, toplumların karakteristik özelliklerine sirayet eden en önemli sistemlerdir. En eski ilahi din olan Yahudiliğin Tanrı tasavvurunun da nasıllığı ve hayata yansımalarının neler olduğunun İslamî yönden analizi, doktora tezi olan çalışmamızın konusunu oluşturmaktadır. Zira İlahi dinler kategorisinde değerlendirilen iki din olan Yahudilik ve İslam’ın düşünüldüğünde kaynaklarının aynı olması sebebiyle Tanrı tasavvurlarının da aynı olması beklenmektedir. Ancak Yahudiliğ
Tükendi
Tuli emel ocağından kelimeler çıkardım ellerim ondan siyah efendim ulu çarşıların büyük gövdeli çınarlarıdır adını anmanın serinliği Ağzıma almak korkarım günah mı efendim ya bu şerha şerha yükselen yakarak ne varsa gönlümden kopan bir ah mı efendim
Bugün İslamcılığın karşı karşıya kaldığı en büyük tehlike; modernliğin post modernliğin geride kaldığı bir dünyada eski kavramlarla düşünmeye devam etmektir. Yeni bir dil ve yeni bir kavramlar çatısı kaçınılmaz olmaktadır. İslamcılığın sahip olduğu 'dava'yı yeni zemine uygun bir dil ile ifade etmesi kaçınılmaz olmalıdır. Bugüne kadar kullanılan dilin belirli bir geçerliliği olsa da bugün açısından 'dava'yı taşıma istidadı gösteremiyor. O zaman yeniden bir dilin imkânlarını yoklamak ve bu 'yeni zemin'e 'söz'
Tükendi
Şehid kimdir? ve ne yapar? Şehidin vazifesi sadece düşmanın karşısında durmak mıdır? Şehid; düşmanı yenen veya düşmana yenilen de değil. Eğer şehidler sadece bu nedenle canlarını vermiş olsalardı yenilgi halinde kanları boşa mı akmış olurdu? Hayır asla. Şehidin kanı boşa akmaz asla heder olmaz. O kanın her bir damlası yüzlerce binlerce damlacıklara bölünüp geride kalan müslümanlara kan olur can olur... Şehid müslümanlığın yüreğidir. Yürek nasıl damarlarla kuru bedene hayat kanını verirse o da yavaş yavaş ka
İnsanoğlu son yüzyılda yeryüzündeki serüveninin en yakıcı ve yıkıcı devresini yaşamaktadır. Kadir ve kıymetin kalmadığı bilinmediği bir çağın mensuplarıyız. "Modern" adı verilen çağ birçok şeyi ifsat etmektedir. Kavramsal düşünsel kültürel birçok değeri tarumar etmiştir. Günümüz insanı maddi anlamda çağ atlamasına rağmen insanoğlu "evrensel insanlık krizi" yaşamaktadır. Bu krizin derinleşmesini sağlayan asıl güçte gençliğin kendisinden kaynaklanmaktadır. O yüzden İslam coğrafyasındaki durağanlığımızın sebeb
İnsan "yaratılışın başlangıcı" ve "kendi varlığının başlangıcı" konusunda düşünme sorgulama kabiliyetine sahip olarak yaratılmış donanımlı bir varlıktır. "Nasıl var oldum niçin var oldum neden yaratıldım nereden geldim bu aşamaya nasıl ulaştım beni kim var etti üzerinde yaşadığım bu yer nedir nerededir neresidir nereye gideceğim ve ne olacağım?" gibi soruları kendisine daima soran önemli bir varlıktır insan. İnsan bu konu ile alakalı olarak doğru bir şekilde bilgilendirilmediği takdirde düşünsel olarak vahi
Tükendi
O aşktı İbrahim'i ateşe götüren. O aşktı Yusuf'u iffetli kılan. O aşktı Meryem'i adayan. O aşktı son nebiyi (sav) Taif'te beddua dan vaz geçiren. O aşktı Selahaddin Eyyubi'yi ayağa kaldıran. Aşkı kuşanmalı çağdaş Müslümanlar: Kudüs için. Aşkı kuşanmalı kızlar: Medine için. Aşkı kuşanmalı gençler Mekke için. Aşkı kuşanmalı çocuklar: Endülüs için. Aşkı kuşanmalı inandığını söyleyenler; Urimçi için. Ve bir sözleri olmalı tüm kentlere; özgürlük için. Şafak buluşmaları öncelikle Kudüs'de. Bir bildir
Tükendi
Evrimcilerin tutumları hakkında şunları söyleyebiliriz: *Evrimciler kainatta olan biten her şeyin başıboş bırakıldığına inanır. lar. Dünyanın en karmaşık olgusu olan canlılığın tesadüflerle ortaya çıktığını açıklamaya çalışırlar. *İndirgemeci ve hayati basite alan bir mantıkları vardır. *Evrim aynı dinler gibi bir inanç sistemidir yani negatif bir dindir. *Evrim inancı bilim değil ideolojik saplantıdır. Ateizmin maskelenmiş görüntüsüdür. *Evrimci en ufak fikri olmadığı veya bir delille ispatlayamadığ
Tükendi
Coğrafyalar cansız donuk birer toprak parçası olarak görülmemeliydi. Coğrafyamız milyonlarca insanın söylemeye haykırmaya çalıştığı sesleri içerisinde yaşatıyordu. Her coğrafya bir dünya her dünya bir imtihan alanıydı ve oralarda imtihanını veren birileri vardı. Coğrafyamız konuşuyordu ve bize düşen bu konuşulanları anlatılabilir anlaşılabilir kılmak. Haritalar üzerinden sınırlarla bölünerek parçalanan coğrafyamıza dair duyarlı olmak o işitilmeyen seslerin sesini duyurmak bir ibadetti aslında... İşte eli
İslamcılık 19. yüz yılın ikinci yarısında İslam düşüncesinde bir yenileşme arayışı emperyalizme karşı mücadele ve İslam ülkelerini içinde bulunduğu sorunlu durumdan kurtarmak amacıyla ortaya çıkan bir harekettir. Özellikle modernleşme döneminde ekonomik askeri ve entelektüel saldırılarla karşılaşan İslam dünyasının temel kaynaklarına dönerek bu saldırılara karşı cevap verme amacını taşımaktadır. İslam var olduğu sürece İslam'dan yola çıkarak bir ideoloji oluşturma çabaları da olacaktır. İslam'ı çağa hâkim
Tükendi
Huzur ve güveni oluşturabilmek için bize hediye ve emanet edilmiş dünya üzerinde bize yakışır bir medeniyet ortaya koyabilmek için ilişkile- rimizi bir değerler örgüsü içinde yürütmemiz gerekmektedir. Aksi takdir- de bugün yaşanılan güvenden hoşgörüden sevgi ve saygıdan nasipsiz; her an kopmaya düşmanlığa dönüşmeye meyyal ilişki ve beraberlikler kaderimiz olmaya devam edecektir. Dost dostu aramayacak akrabalar birbirini tanımayacak anne babanın ahı hiç bitmeyecek insan insandan kaçacaktır. Toplumda neşe mut
Tükendi
İslam, insanların yaşamlarını sahih bir kulluk, vicdani bir hakkaniyet ve hukuki meşruiyet içerisinde sürdürmelerinin yolunu öğretmek için gönderilmiştir. Bu durum kulluğu, yaşamın bütün alanlarındaki bir suruş ve tutuma dönüştürürken meşruiyet ve haklılığı da bunun temeli ve ölçüsü haline getirmiştir. bu sebeple meşruiyet ve haklılık ile temellendirelemeyen bir fiil iyi niyetli dahi olsa sevaba ulaştırmadığı gibi hukuki himayede görmez. İslam hukuku, kulluk ödevine halel vermeksizin beşeri ilişkiler tes
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 679 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2