Günlük tutmak, yaşadığımız olayları bir kenara not etmek bizim insanımızın alışık olmadığı. Bir kültür, bir eylem türüdür dersek, sanırım mübalağa veya haksızlık etmemiş oluruz. Hele böyle bir eylem içinde bulunmuşsak bile bunları yayınlamak ise çok nadirattandır. Bizim yayın dünyamız bu hususta maalesef şanssızdır, Batıdaki gibi hatırat zengini değildir. Batılı bir çok kişi yaşadıklarını daha sonraları bir çok hatırata hakim olduğu şekliyle kendi nefsi ağır bassa da- halkıyla paylaşmayı bir görev bilinciyl
"... Nasip olursa Nisn ayı içinde İspanya'ya giderek Elhamra haberesini görmek istiyorum. Zannederim çok iyi birşey olacak. Meşhudatımı yazar, bir manzume vücuda getiririm. Bir müslüman şairi için o havaliyi, o asarı ziyeret etmemek doğru değil. Mamafih bu niyetimden kimseyi haberdar etme, anlıyor musun?... Hayırlısıyla bu seyahat tahakuk eder, sonra ihtisasatımı nazma da muvaffak olursam çok sevineceğim. Ümid ne tatlı şey! ...Baharda Elhamra'yı temaşa edip, yazın tasvirine çalışacağım. Gelecek kışa Himalay
Kavissiz dümdüz bir yolda ilerleyebilecek hiçbir yeni ve cüretkar fikir yoktur
Bir İsrailli yetkilinin Türkiye-İsrail ilişkilerini tanımlamak için kullandığı yukarıdaki cümle Türkiye ve İsrail arasındaki ilişkilerin nasıl bir yapıya sahip olduğuna dönük iyi bir özettir. Ortadoğunun en çok merak edilen ve üstünde birçok spekülasyon yapılan bölge içi ilişkisi olan Türkiye İsrail ilişkileri cüretkar olduğu kadar utangaçtı. Cüretkardı çünkü büyük güçlerin çizmek istedikleri, bölgesel aktörlerin arzu ettikleri r
Girokrasi her şeyden önce kişisel ve kurumsal girişimciliği esas alan bir yapının adıdır. Hantallığı ile meşhur bürokrasiden farklı olarak girokrasi, kamu yönetiminde esnek bir yapılanmayı ifade eder. Girokrasi yönetimde daha ilerisini görmeyi ifade eden vizyoner bir yapının adıdır. Girokrasi topluma hizmet eden kamu örgütlenmesinin piyasa koşullarındaki kalitede hizmet üretmesini öngören bir modeldir. Girokrasi bürokrasiden farklı olarak hiyerarşik yapılanmanın asgariye çekildiği bir sistemin adıdır. Giriş
Yerel seçimler yoluyla şehirlerin yönetimine gelen belediye başkanları projeleri ile gelir, projeleri ile uğurlanır,projeleri ile anılır.Seçim döneminde halkın karşısına çıkan bir belediye başkanına sorulması gereken ilk sorulardan biri her halde "bu kente rutin hizmetlerin dışında projeleriniz yoluyla hangi katkıları sağlayacaksınız?" sorusudur.Seçildikten sonra başkan ve yönetiminin uygulayacağı projeler halkın başkana ve belediyesine olan bakışını belirleyecek, bir sonraki dönemde aynı kadro ve aynı başk
...
An gelir, sevdaya dair sözcükler de tükenir, tutamaz bir bakışın bir gülümseyişin yerini hiçbir şey...
An gelir, yokluğunla durur zaman kendi kırık kabuğunda...
Senzizlik soğuk bir rüzgar olur tenimde...
An gelir, tutulur dili kekeme sözcüklerin uzun sessizliklerin kuytuluğuna sığınılır...
An gelir, senden önce ve senden sonra, öksüz kalır tüm zamanlar...
İÇİNDEKİLER
Dönüş gazeli
susamış gazel
kardelenler baharı
hüzünler büyüten aşkla dol kalbim
veda gazeli
öyle bakma yüzüme
şimdiki leyla´ya gazel
bir sarmaşık vedalara sarılmış, unutulmuş vefalara darılmış
seven bir yar say beni
bir özlemdir hülyalarda büyür aşk
eylül yorgunu
gözlerimin önünde
uzak kıyılar
pişmanlık
aynalar
yılbaşı mersiyesi
palandöken
kaybolanlar
bu aşk
ayrılık senfonisi
kar yağıyor
gurbete benzer
eyyub
çağ yangını
tahassür
şiir ve hüzün
Nazir/siz
Bir ressama/bir
Bir ressama/iki
Bir ressa
Bediüzzaman Said Nursi´yi bütün yönleriyle ve bir bütün olarak anlamak çok önemlidir. Onun için söylenen "o zamanın büyük bir alimidir." ifadesi doğrudur, fakat kesinlikle yeterli değildir. Onun hem şahsi hayatıyla, hem de şahs-ı manevisiyle tanınması elzemdir.
Üstad sayfaları Bediüzzaman´ı daha iyi tanımak, onu doğru anlamak isteyenler için bir baş eser iddiasını gütmektedir.
buldum bir bahçede
kayıp zamanları
gülümsedi ustam
bir kızılderili çadırında yoruldu harfler
uykusuzum öğrendim yokluğu yoktu
ölü haritalarla kaldı denizim
o son akşamda
bir kurufi mealle uyandım
bilinebilir
işte son bakış uçurumladım
huzur bir ebabildir
süzülen bir kış uyksu
tutkusu dudağından bilinen
ya gizliliğime içilen su
gözlerimde ertelenmiş bir intihar sancısı..
Hizmetkarınız, her zamanki gibi uyanmanızı ve ´Sabah namazı vakti girdi mi? sormanızı bekliyorlardı. Fakat, uyanmıyor ve namaz vaktini sormuyordunuz.´ takvim yaprakları 23 Mart 1960 Çarşambayı gösteriyordu. H.1379, Ramazanının 25´inci günü idi. Saat 03. ´ü gösteriyordu.23 Mart Çarşamba günü öğleden sonra teçhiz ve tekfin işleriniz yapıldı. Kutlu ve meşhud cezaniz Halilürrahman Dergahında yıkandı. Be esnada naaşınızın üstünde yüzlerce, binlerce ak kanatlı güvercinler uçuşuyordu; Sizi Tabutunuz eller üstünde,
Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri çağın ve belki çağların adamıdır.O,"Milletin imanını selamette görsem cehennemin alevleri içinde yanmaya razıyım."diyebilen mangal yürekli bir kahramandır.Çağdaş olan herkesin,çağımız sonrasında gelecek olan nesillerin bu büyük insanın hayatından ve muhteşem eserlerinden faydalanması gerekir.
Devlet yönetimine talip olmuş veya Devlet yönetiminde bulunmuş o kadar şairimiz varki, bunları ve eserlerini öyle bir kaç cilt kitapla tanıtıp toplamak mümkün değildir. Divanı Fatih Sultan Mehmet gibi nice duygulu, sanatkâr ruhlu yöneticilerin torunlarıyız biz.
İşte bu gerçekten hareketle 1920´den buyana Cumhuriyet Meclisinde görev yapmış Şair Milletvekillerini araştırıp, bulmak ve onları tanıtmak da önemli bir görev oldu. Bu hususta ilk çalışmayı şair parlamenter Fevzi Halıcı yapmıştı. Onun çalışmaları b
Medeniyet öncesi adam, medeniyetin form ve temellerini yarattı. İlkel kültür dünyasındaki bu kısa gezintimizde geriye bakınca, yazı ve devlet dışında, medeniyetin her unsurunu görüyoruz. Ekonomik hayatın bütün tarzları orada icad edildi, avcılık ve balıkçılık, çobanlık ve ziraat, taşıt ve inşaat, sanayi ve ticaret ve maliye. Siyasi hayatın bütün basit yolları organize edildi. Klan, aile, köy topluluğu ve kabile, hürriyet ve düzen medeniyetin çevrelerinde döndüğü birbirine muhasım bu iki odak noktası burada
Bir Dakikanın Değil, Çok Kısa Bir Anın, İnsanların Hayatlarını Nasıl Değiştirdiğini Düşünürseniz, Bu Satırların da Yaşantınız Boyunca Neleri Değiştirdiğini Göreceksiniz. Dün okumayan bugünü yaşayamaz. Bugün okumayan yarını yaşayamaz. Yarını yaşamak ise bugün okuduğumuz kadardır. Her insanın yaşayışı son okuduğu tarihtir. Ne kadar acı bir gerçek! Bir dakika düşünün! Hangi yaşta iseniz, geçen zamanı değerlendirin. Eğer, ??Ne kadar çabuk geçti'' diyorsanız, bilin ki hayatınızda kayda değer çok şey yok demektir
Gazne Şaban'ın kızı Azra, bir gün nedimeleriyle sohbet ederken, Vamık adlı bir şehzadenin özelliklerini duyar. Ve o na oracıkta aşık oluverir. Azra nerede olduğunu bilmediği bir şehzadeye ulaşmak için dönemin en müstesna ressamına resimlerini yaptırır. Onları ticaret gemileriyle dört bir yana gönderiri. Çin padişahının oğlu Vamık, sahilde gezerken kıyıya demirleyen bir ticaret gemisindeki mürettebatı misafir eder. Ve gemidekiler teşekkür anısı olarak ona bir armağana verirler. Bu armağan; Azra'nın yaptırdığ
Ölümüne bir aşkın ölümsüz bir destanı. Şiirin şirin ikliminde, kelebek kanatlarına dokunan zarif ve naif bir anlatım.
Bir bahar şenliğinde yıldırım hızıyla bağışlayan iki aşk. Bir trajediye dönüşen dönüşüken de öteki mutlu aşklarla birlikte okuyucunun da yüreğini dağlayan bir karasevda.
Yazgılarında birleşmek yazan Sıtı ile Tacdin, karasevdalı mutsuz aşıkların öyküsünü satır aralarında yitip giderler.
Sıti ile Tacdin'in kavuşması Mem ile Zin'in ayrılıklarının vurgusu olur.
Kavuşabilenler aşklarını. Kavuş
´Savaşlar ve barışlar, tıpkı geceler ve gündüzler gibi birbirini takip eden bir zincirin halkalarıdır. Daha adil ve dengeli barışlar, çok sayıda aktörün katılımı ve rızasyıla kurgulandığından, daha uzun ömürlü olmayı başarmaktadırlar. Uluslararası sistemin istikrarlı bir dinginlik içerisinde olmasının ön koşulu da budur. Sistemin egemen güçlerinin pervasızca tasarladığı bir model içerisinde yapılandırılması yerine daha fazla aktörün sahip çıktığı bir denge içerisinde şekillendirilmesi esastır. Gerçekten bar
İsmail KAZDAL,www.kuranikerim.org, www.ismailkazdal.org. adlı soru-cevap sitelerinde verdiği 4500 küsur cevaplarda, ?Dünya siyaseti ve Türkiye' ile ilgili bölüme ilaveten, Facebook da yazdığı bu konudaki yazıların toplamını bu kitapta topladı.
Bu yazılar, aynı zamanda da zamana yayılmış yazılardan derlendiği için, siyaset hakkında, en azından yakın tarih kronolojisini takip etme imkânını da veriyor.
İsmail Kazdal, bu kitabında, Tayyib Erdoğan'ın şahsında, yapayalnız hem kendi inançlarını haykırıyor ve hem
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.