Bakara Suresi Kur'an-ı Kerim Türkçe Meal Serisi 1 Süleymaniye Vakfı Yayınları

Abdestte ayakların mest edilmesi, sahabe döneminden beri Müslümanlar arasında tartışılan fıkhi meselelerden biridir. Maide suresinin 6. ayetlerinden Arap dili açısından ayakların mesh edilmesi anlaşılırken, hadislerdeki yıkama rivayetleri bu ihtilaf'ın temel sebebi olmuştur. Ayetteki ercül kelimesinin farklı kıraatleri ise meseleyi daha karmaşık hala getirmiştir. Bunun yanına değinilmeyen bazı hususlar da bulunmaktadır. Şöyle ki: Acaba, Maide suresinin 6. ayeti inmeden önce Rasulullah (S.A.V.) geçmiş şeriat

Yüce Allah insanoğlunun hayatını mal ve hizmetlere bağımlı kılmıştır. Mal ve hizmetlerin üretim, dolaşım ve dağılımını konu edinen ilme İktisat denir. Bu varlıkların parasal niteliğe bürünmüş halinden ibaret olan kıymetli evraklarla ile ilgilenen ilme ise Finans denir. İktisadın bir alt dalı olan finans, çok değişik açılardan tasnif edilir; bunlardan biri de dinî-felsefî temeldir. Kapitalist temelli olan Geleneksel Finans, İslam'ın ilkelerine dayalı olan ise İslamî Finans şeklinde adlandırılır. Elinizdeki e

Bu kitap namazın öneminden, hikmetinden ve faziletlerinden ziyade hangi delillere göre kılınması gerektiğini göstermek için kaleme alındı. Namazın tarihçesi, kaç vakit olduğu, şartları ve rükünleri, cuma, bayram, cenaze namazı, kaza namazı, yolculukta namaz ve nafile namazlar delilleri ile birlikte kitapta ele alınan konuların başında gelmektedir. Bu kitabı okuyanlar “Kur'an'da namaz üç vakit mi, beş vakit mi?”, “namaz rekatları Kur’an’da var mı yok mu?”, “namazın farzları Kur’an’da geçiyor mu?”, “ana

Osmanlılar Hanefi Mezhebi'ni uygulamışlardır. Bu sebeple çalışmamızda Hanefi Mezhebi'nin fıkıh kitapları ile Osmanlı Şeyhü'l-İslamlarının fetvaları esas alınmış, uygulamadaki durum da Şer'iyye Sicilleri'nden tespit edilmiştir. Bu siciller, Osmanlı Mahkemeleri'nin yaptığı tüm işlemleri günümüze aktaran çok önemli kültür mirasımızdır. Çalışma dört bölümden oluşmuş ve metnin sonuna ayrıca "Belgeler Bölümü" eklenmiştir. Birinci bölüm, Şer'iyye Sicilleri'ne ayrılarak, bunların muhtevası ve Türkiye'deki sic

"Görmezlikten gelip kafir olanlar, benim yakınımdan kendilerine veli olacak kimselere tutunacaklarını mı sanıyorlar? Biz Cehennemi işte bu kafirlerin kalacakları yer haline getirmişizdir. De ki: "İşlediklerinden dolayı en büyük kayba kimlerin uğrayacağını haber vereyim mi? Onlar, bu dünyada çalışmaları boşa gidenlerdir; ama iyi bir iş yaptıklarım sanırlar." Onlar Rablerinin âyetlerini ve onunla yüzleşmeyi göz ardı edince yaptıkları yoka çıkmıştır. Dirilme günü onlar için tartı kuracak değiliz. Bu böyledir;

Kur'an ve Sünnet Temelinde Kur'an'ı Anlama Usulu Kurân, dünyada en çok okunan kitaptır. Dünyanın dört bir yanında her gün milyonlarca insanın okuduğu bir başka kitap yoktur. Ancak bu okumada anlamın göz ardı edildiği de bir gerçektir. Çünkü genel algı, Kurânın bir ibadet ve dua kitabı olduğudur. Amacımız, fıtrat dini İslâmın yegâne kaynağı olan Kurânın bir anlamı olduğunu hatırlatmak ve Kurâna olan bakış açısının değişmesine katkıda bulunmaktır. Elinizde bulunan kitapta, Kurânı anlamada önemli rolü olduğunu

Prof. Dr. Abdulaziz Bayindir kimdir ? 1951'de Erzurum/Tortum'da dogdu.1976'da Atatürk Üniversitesi Istami ilimler Fakültesi'ni bitirdi. Temmuz 1976'dan 1997'ye kadar istanbul Müftülügü'nde Müftü Yardimcisi ve Uzman olarak çalisti. Bu süre içinde Fetva Kurulu Baskanligini ve Ser'iye Sicilleri Arsivi yöneticiligini yapti. 1983-1993 yillari arasinda Islami Ilimler Arastirma Vakfinin Ilmi toplantilarini düzenledi. "Ser'iyye Sicilleri Isiginda Osmanlilarda Muhakeme Usulleri" Isimli teziyle 1984'de Islam Hukuk da

Muhammed (as), hem Nebi hem Resuldü (Ahzab 40). Ama ne zaman Nebi ne zaman Resuldü? Muhammed (as), kırk yaşından vefatına kadar (sürekli) Nebi idi. Ama yalnızca Allahın ayetlerini tebliğ ederken Resuldü. Bu nedenledir ki Kuran, Nebi Muhammede değil (ayetleri tebliğ eden) Resul Muhammede itaat emretmiştir. Keza itaat istenen Resul Muhammed olduğu gibi ilahi koruma altında olan, yanılmayan, hevasından konuşmayan ve örnek alınması istenen de (Nebi değil) Resul Muhammeddir. Kuran, Resul Muhammedin (Allahtan get

Bu risalede, tamamen sahih kaynaklara ve rivayetlere dayanarak, kaynaklarını da vererek bunu sunmaya çalışacağız. Okurlarımız burada Teravih'in isminin nereden geldiğini ve ne zaman bu isimle anılır olduğunu, kaç rekât olduğunu göreceklerdir. Biz tüm bu gerçekleri ortaya koymaya çalışırken herhangi bir dayatmayı dile getirecek değiliz. İsteyen istediği kadar, hatta 20 değil, 1120 rekât da kılabilir. Bizim yapacağımız şey, Resulüllah'ın ?Teravih Namazı" adıyla bir namaz kılıp kılmadığıdır. Fıkhi kaynaklard

Elinizdeki bu eser, 1995 yılında tarafımdan Türkçeye çevrilip, baskısı da Kitab'ın talikini yapan ve aslen Konyalı olan, fakat Suudi Arabistan'da ikamet eden kardeşimiz tarafından, İnananlar şirketinin bir kültür hizmeti olarak basılmış ve ilgilenenlere hediye olarak dağıtılmıştı. Sayılı miktarda basılan bu eserin şimdiye dek bir başka baskısı da yapılamamıştı. Birçok isteğe rağmen, basım imkânı bulamamıştım. Hatta kimilerine, bendeki nüshadan fotokopi yapmak suretiyle gönderdiğimiz de olmuştu. Değerli il

Risale-i Nur Külliyatına Eleştirel Bir Yaklaşım Mustafa Gök Müntesipleri tarafından beşerüstü bir eser olarak algılanan ve Allah tarafından yazdırıldığına inanılan Nur Risalelerininetraflı bir şekilde ele alındığı bu araştırmanın, alanında önemli bir boşluğu dolduracağına inanıyoruz. Bu eseri yayımlamaktaki amacımız, herhangi bir kişi ya da kesimi rencide etmek değil, bu güne kadar eksik bırakılan, öncelikle kendi talebelerinin yapması gereken amaçeşitli mülahazalarla yapılmamış olan bir çalışmayı okurla bu

Elinizdeki bu eserin şerhi olan iki nüshası kütüphanemde bulunmaktadır. Bunlardan birincisi hicri 1297(miladi, 1879) tarihlidir ve Davud el-Karsi'nin şerhidir. Ötekisi de hicri 1318 (miladi, 1900) tarihlidir. Bu da Davud el-Kasri'nin tahrif edilmiş olan baskısıdır. Bu ikinci nüshada, Kaside-i Nuniye'nin iki adet şerhi buunmaktadır. Bu şerhlerden biri, yine Davud el-Karsi'ye aittir ve fakat eser üzerinde oynama yapılmıştır. Birinci nüshada yer alan Tasavvufu, şeyhleri tenkit eden bilgiler çıkarılmış ve ese

Bu eserde: Tecvidin felsefesine değinilmekte. Tecvidin dil ile ilişkisine işaret edilmekte. Kıraat İlmiyle Tecvîd İlmi'nin birbirinden farklı ilim dalları olduğu üzerinde durulmakta. Kur'an tilavetinde tecvidin önemi aktarılmakta. Kur'an tilavetinde normal vatandaşlarla din görevlilerinin birbirinden ayrı tutulmasının gerekliliği vurgulanmakta. Tecvid uygulamalarının farz olduğunu ileri sürenlerin görüşleri irdelenmekte. Tecvidin makamla irtibatı olmakla birlikte makamdan çok farklı özelliklere sahip

Namaz Kelime-i Şehâdet getirilerek Allah ile yapılan sözleşmenin yenilenmesidir. İslâm Dini'ne imanın, gerektirdiği temel ibâdettir. Rabbimizin huzurunda sorgulanacağımız ilk kutsal görevimizdir. Allah'ımızın rızasına erdirecek en faziletli ameldir. Çünkü Namaz Allah'ın egemenliğini fiilen tanımadır. Onun hükümranlığına boyun eğiştir. Namaz bedenin, aklın ve kalbin katılımı ile. gerçekleştirilecek ibâdettir. Namaz İslâmî imanın belgesidir. İnancın yaşama dönüşüdür. Vücudda baş konumundadır, İslâm' in ana s