Hasan el-Benna Külliyatı (10 kitap)
- Gençlik ve Cihad
- Davanın Esasları
- El-Me'sûrât Dua ve Zikir
- İslam Nedir?
- İslam ve Siyaset
- Cihadın Esasları
- Öncü Şahşiyetler
- Çağımız ve Meselelerimiz
- Hayat ve Hatıratım
- İslam'da Kadının Değeri
Kur'an bir hidayet kaynağıdır. Onun rehberliğinde
adresimizi nasıl bulabiliriz? Kur'an bir nurdur. Onunla
hayatımız nasıl aydınlatabiliriz? Kur'an hayattır.
Onunla nasıl yaşarız? O bir hazinedir. Ondan nasıl
istifade edebiliriz? Kur'an sevgili bir dosttur. Onunla
nasıl iletişim kurmamız gerekir? Kur'an insan için
yararlı yemişlerini biteviye veren verimli bir ağaçtır.
Bizler onun gölgesinde nasıl bir hayat sürdürebilir,
yemişlerini nasıl toplar ve onlarla nasıl beslenebiliriz?
Zira onsuz bir hayat düşünülem
Gün gelmiş, ülkemizde acı küfür rüzgarları estirilmiş ve
insanımız bu imandan koparılmak istenmiştir. Korkunç
bir yalan ve aldatma kampanyası açılmış, ülkemizin
gerilemesinin bu iman bağından olduğu söylenmiştir.
Beceriksiz devlet adamları, kendi aptallıklarını örtmek
için bütün suçu bu imana yüklemişlerdir. Ve milletimiz
bu imanı bırakmadıkça ülkenin ilerlemeyeceğini
savunmuş, bu hezeyanları adeta sistemleştirmişlerdir.
Bütün bu yalan ve aldatma kampanyaları, insanımızın
kalbinde kökleşmiş olan imanı söküp
"Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve müminlerin
hanımlarına söyle, dışarı çıkarken üstlerine cilbablarını
alsınlar. Bu, onların tanınmasını ve bundan dolayı
incitilmemelerini sağlar. Allah, Gafûrdur, Rahîmdir."
(Ahzab, 59).
İslâmî öğretide toplum hayatının huzurunu sağlama,
dinî-ahlâkî değerleri koruma ve muhtemel bazı
olumsuzlukları önleme amacıyla erkek için de kadın
için de çizilmiş sınırlar vardır ve örtünme bu sınırların
korunması amacıyla alınmış tedbirlerden biridir.
Kardeşim!
Allaha yakarışta bulunmanın en güzel vakti, insanlar uyurken, varlık alemi sessizliğe bürünmüşken ve gece yavaş yavaş perdelerini kaldırmışken Rabbinle başbaşa kaldığın vakittir.
O zaman kalbini feyze hazırlar, Rabbini hatırlarsın. Rabbinin yüceliğini göz önünde canlandırırsın.
O anda ısrarla dua eder ve mağfiret dilemeye çalışırsın.
Dünya hayatı tümüyle bir imtihan alanıdır. İnsanı
başıboş olarak yaratmayan Cenâb-ı Allah, onu bu
imtihan alanında her an çeşitli nimet ve musibetlerle
sınamaktadır. Gerçekten nimet ve musibetlerle dolu
olan bu dünya hayatının her anı bunlarla kaplıdır. İnsan
ya nimet içindedir ya da musibetlerle boğuşmaktadır.
İnsan azdığı zaman Rabbini unutmaya doğru meyleder
ve kendisini varlıklı ve başkasına ihtiyaç duymaktan
müstağni görmeye başlar (Alak, 6-7). İşte onun
imtihanı o zaman başlar. Nimetlere sabr
"Ve öyle bir günden korkun ki o gün hiç kimse
kimsenin yerine bir şey ödeyemez, kimseden şefaat
(aracılık, iltimas) da kabul edilmez, kimseden fidye de
alınmaz ve onlara hiçbir yardım yapılmaz." (Bakara,
48)
Âhiret hayatı dünya hayatı gibi değildir. Orada haklı
haksızdan ayırt edilecek ve hak batıldan ayrılacaktır.
Hakkı yalanlayanların, zorbaların ve mücrimlerin
ahirette yakalarına yapışılacağına dair Allah Teâlâ'nın
vaadi vardır. Allah Teâlâ'nın onlara yeryüzünde mühlet
vermesi ve belirli bir sü
İslâm; Allah'a itaat etmek, hükümlerine boyun
eğmektir. Ancak şunu da unutmamak gerekir: İnsanın
Allah'a gerçek manada itaat edebilmesi, O'nun
kanunlarını uygulayabilmesi için bazı şartları yerine
getirmesi ve yakîne (kesin bilgiye) sahip olması
gerekir. Bu bağlamda en önemli şey, insanın Allah'a
gerçek manada iman etmesidir. Allah'a iman etmeyen
bir insanın O'na itaat etmesi beklenemez. İman etmek
isteyen bir insanın ise Allah'ın sıfatlarını çok iyi
bilmesi gerekmektedir. Eğer hakikat yolcusu, All
Günümüz insanının ihtiyacını karşıladığı doğal çevre
ile toplumsal çevre iç içe geçmiş durumdadır. İnsan için
doğal çevre kadar toplumsal çevre de önemlidir.
Toplumsal çevrenin temel unsuru insan ilişkileridir.
Davetçinin yaşadığı çevre içinde kendini tanıması,
karşısındakiyle daha kolay iletişim kurmasını
sağlayacaktır.
İletişimden
kastettiğimiz
kişiler
arasındaki duygu ve düşünce alışverişidir. Aynı şekilde
tebliği de salt sözlü anlatım değil duygu ve düşünce
alışverişi olarak tanımlayabiliriz
"Siz, insanların iyiliği için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz; iyiliği emreder, kötülükten nehyedersiniz ve Allah'a iman edersiniz." (Âl-i İmran, 110)
"İşte böylece sizin insanlar üzerinde şahitler olmanız, Rasûl'ün de sizin üzerinizde bir şahit olması için sizi dengeli bir ümmet kıldı." (Bakara, 143)
Bütün peygamberlerin milletlerine çağrıları bir davetti, tevhid daveti! Allah'tan başka ilah yoktur! Allah'a kul olun, size ondan başka hiçbir ilah yoktur! Kur'an'ın birçok suresinde, özellikle A'raf,
Akaid hakkında özet bilgilerle başlayan İlmihal'de ibadete dair
konulara geniş yer verilmiş ve fıkıh kitaplarında "Kerâhiyyet ve
İstihsan" başlığı altında ele alınan yeme, içme, giyim ve
alışverişle ilgili dinî hükümler açıklanmıştır. Eserin son bölümü
İslâm ahlâkına ve siyere ayrılmıştır. Önce 1947 yılında
fasiküller halinde neşredilen kitap daha sonra tek cilt olarak
birçok defa basılmıştır. Dilinin ağır olmasına rağmen,
sadeleştirmeler de yapılarak şimdiye kadar 5 milyonun üstünde
basılarak erişilmesi gü
İslam'ın insanlara götürülmesi, öğretilmesi ve bir
hayat tarzı olarak yaşatılmasında peygamberlerin
örnekliği şüphe götürmez bir gerçektir. Rabbimiz
onları kendisi ile kulları arasında aracı kılmış ve
neyi, nasıl, nerede ve ne zaman yapacak veya
yapmayacaklarını kendilerine bildirildiği şekliyle
öğretmek için birer rehber seçmiştir. Onların
hayatları pak ve berraktır. Onlara uyanlar
temizlenip kurtuluşa ererler. Onları terk edenler
ise mağdur ve helak olurlar.
İnsanoğlu için en büyük meziyet yaratıcısının
emir ve nehiylerini en iyi şekilde öğrenmek ve
öğretmektir. İşte bu gayeye matuf olarak, İslâm
âlimleri büyük cehd ve gayretler göstererek
bildiklerini insanlığın hizmetine sunmuşlardır.
İmam-ı Âzam hazretlerinin yazmış olduğu "Fıkh-
ı Ekber" adındaki bu kitap da onun yüksek
ilminin meyvesidir. Allâme Aliyyü'l-Kâri
hazretleri bu kitabı madde madde tahlil, tahkik ve
tetkikten sonra eserin şanına uygun en güzel
şerhini husule getirmiştir. İslâm dininin, itikat
esa
Vasiyetinden;
''Ey İslam evlatları! Bombaların nağmeleri, topların gürültüleri, uçakların uğultuları, tank sesleri, eğitiminizin nağmeleri olsun.Dünyanın rahat ve huzuru içinde yaşayan, lüks hayat süren mideleri şişkin kimselerin nağmeleri ve yatakları sizin büyüyüp gelişeceğiniz yerler olmamalıdır.
Cihad hayatı en lezzetli hayattır.Sıkıntılara, darlığa sabır ve tahammül, nimet ve lüks içinde kalmaktan daha güzeldir.
Zühdden ayrılmayın, Allah sizi sevecektir.İnsanların elinde bulunana rağbet etmeyin; insanl
Biz insanoğluna lazım olan edeb, Mevlamıza karşı olan hürmet, saygı ve tazimin mukabili olan gönüllerimizde hasıl olacak edebdir ki o gönüle Hak'tan gayrısını koymamak ve O'nun rızasına muğayir olan şeylerden gönlü daima muhafaza ederek vaktin kıymetini boşa çıkarmamak ve Rabbimizin huzuruna durduğumuz vakitte de bu edebin mahsulü olarak temiz ve güzelce namazı eda edebilmektir.
Allaha ve âhiret gününü ümid eden ve Allahı çokça anan kimseler için, Rasûlullahda güzel bir örnek vardır. (Ahzab,21) .
Biricik önderimizin yol göstericiliğini ve uyulması gerekenleri tablolar halinde Peygamberin Yaşantısından Eğitici Derslerde bulabilirsiniz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.