Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 317 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Yirminci yüzyılın en etkili filozof ve kültür kuramcılarından bir olan Adorno’yu okumak zorlu bir iştir. Çalışmaları çoğu zaman çetrefil ve nüfuz edilemez görünür, özellikle de onun yaslandığı felsefe gelenekleri hakkında pek fazla bilgisi olmayanlar için. Onun ortak duyu saydığımız şeyleri yıkma ve yirminci yüzyıl Avrupa ve Amerika kültüründe baskın gördüğü eğilimlere saldırma tarzı okurun önündeki güçlükleri daha da pekiştirir. Kafası Karışmışlar için Adorno, Adorno’nun düşüncesine ilişkin, okuru küç
Tükendi
Çoğunlukla kuru, yapay ve mesafeli bir üslupla yazılmış giriş kitapları karşısında önemli bir alternatif oluşturan Minerva'nın Baykuşu, siyaset kuramını Platon'un mağarasından çıkarıp ışığa kavuşturmada kendi payına düşeni fazlasıyla yerine getiren bir çalışma olarak sivriliyor. Yazar, Batı siyasi düşünce geleneğine damgasını vuran filozofları Platon'dan John Rawls'a uzanan o büyük kanon kapsamında incelerken, güncel ve çağdaş -kimi zaman eğlenceli- örneklerin de yardımıyla siyasetin aslında toplumsal evrim
Tükendi
Cinayet, yaralama, hırsızlık ve diğer suçlardan hapis yatan kadınlar. Yoksulluk, gelenek, seçeneksizlik kıskacına sıkışmış, bu açmazların sonucunda “elinden kaza çıkmış” kadınlar. Kimi sakin kimi konuşkan, birbirleriyle yok yere kavga eden, gülen ağlayan kadınlar... Bu kadınlar aile ve çevre baskısı, gelenekler, erkek egemenliği, yoksulluk, şiddet ve dışlanmışlık gibi nedenlerle çıkış yollarının tıkanmasından ötürü katil ya da hırsız olmuşlardır. Özellikle “koca katili” kadınlar kocaları tarafından öldürülm
Tükendi
Kant’ın bir politika felsefecisi olarak değil de, politika üzerine ikincil önemde yazılar kaleme almış bir filozof olarak kabul edildiği tarihsel süreç geride kaldı. Kant geçtiğimiz yüzyıl, deyim yerindeyse, bir politika filozofu olarak yeniden keşfedildi. Bunda en büyük pay, şüphesiz, Kant’ın da içine yerleştirildiği liberal düşünce geleneğinin sözü edilen tarihsel uğraktaki yükselişidir. Ama milyonlarca insanın yaşamıyla birlikte türümüzün pek çok kuşağının bilgeliğini de alıp götüren iki büyük sava
Tükendi
Osmanlı İmparatorluğu’nun tarihi boyunca egemen iktisadi faaliyeti olan tarım Birinci Dünya Savaşı’nın takiben yıkılmasına kadar ekonominin en önemli sektörü, devletin ana vergi kaynağı ve tebaanın çoğunluğunun geçiminin temeli olmayı sürdürmüştür. İmparatorlukta yaşayanların büyük çoğunluğunun kırsal doğrudan üreticiler olmasına rağmen, bu alana ilişkin çalışmalar uzun bir süre Osmanlı tarihçiliğinde hak ettikleri yeri elde edememiştir. E. Attila Aytekin elinizdeki kitapta Osmanlı tarımı, tarımsal ilişkile
Tükendi
Elinizdeki kitap iletişim çalışmaları alanındaki temel teorik yönelimlerin kendilerini tarif etme ve yeniden kurma çabalarını içeren, alanda başvuru metni niteliğindeki kimi önemli makalelerden oluşuyor. Kuşkusuz alana değgin en önemli ve en verimli tartışmayı yürüten iki temel yaklaşım bu metinlerde de başrolde: ekonomi politik ve kültürel çalışmalar. Kitapta bir araya getirilen makale ve söyleşiler ya doğrudan ekonomi politik ve kültürel çalışmalar arasındaki önemli bir tartışmanın metinleridir ya da bu t
Tükendi
Seher'deki hikâyeler, heveskâr işi değil insana ve yaşama duyulan derin sevginin ince bir mizahla harmanladığı has yazar işi metinler. Karşımızda, tutsaklık günlerinde vakit doldurmak için yazan biri değil, bugüne kadar ortaya çıkmamış, okura ulaşmamış bir edebiyatçı var. Demirtaş'ın hikâyelerini okuyunca, keşke halkına, ülkesine, dünyaya karşı duyduğu sorumluluk ağır basmasaydı da yazar olsaydı diye hayıflandım. Sonra, edebiyat-sanat damarımın bencilliğinden utandım: o zaman, edebiyat bir yazar kazanacak
Dupduru, yer yer hüzünlü, yer yer coşkulu ama hep çağıldayan, insana kendini iyi hissettiren bir anlatım… Olanca ışıltılarıyla ilginç karakterler… Acının mizahla harmanlanışı… Üç kuşak boyunca anlatılan, sonunda mutlaka kapanacak olan bir hesap… İlmek ilmek dokunmuş, sürprizlerle dolu bir olay örgüsü… Çağdaş bir aşk hikayesi olarak da nitelendirilebilecek olan Efsun, Selahattin Demirtaş’ın artık iyice demini almış edebiyatçılığının son ürünü.
Tükendi
Dünya edebiyatının büyük ismi Tagore, şiir, oyun, deneme, roman ve öykülerinin yanı sıra özellikle doğa, sevgi ve çocukluk üzerine yazdığı şarkı sözleriyle de tanınmaktadır. 1913’de Nobel Edebiyat Ödülü’nü kazanan Tagore (Nobel Ödülü verilen ilk Asyalıdır), Bengal edebiyatı ile müziğinin biçimlenmesine büyük katkıda bulunmuştur. Öyle ki, Hindistan ile Bangladeş’in ulusal marşlarının sözleri bile onun kaleminden çıkmıştır. Edebiyat yaşamına on altı yaşındayken yazdığı öykülerle başlayan Tagore, Bengal dilind
Tükendi
Marksist bağımlılık kuramının en önemli isimlerinden biri olan Brezilyalı iktisatçı Ruy Mauro Marini, Latin Amerika’da halen önemli bir kuramsal tartışmanın parçası ve bağımlılık kuramının vazgeçilmez bir referans noktasıdır. Marini’nin çalışmaları dört ana tema altında toplanabilir: 1990’lardan itibaren küreselleşmenin ekonomi politiğine dönüşecek olan ‘bağımlılığın ekonomi politiği’, ‘Latin Amerika’nın kendine özgü siyasal modelinin analizi’, ‘siyasal bir hareket, devlet deneyimi olarak sosyalizm’ ve
Tükendi
“Eğer bir gün birisi güneşi incitip, güneş de bizlere küserse, o zaman biz ne yapacağız?” Eğer bir gün güneş gibi, birisi ya masalları da incitirse ya masallar da bize küserse, o zaman biz ne yapacağız? Bütün çocuklar ve büyükler bu soru karşısında bir an telaşa kapılsa da, bilirler ki, yanı başlarında daima Behrengi Masalları vardır. Behrengi masalları küsmenin narinliğine bazen hak verse de, soylu incelikleriyle küsmeyi bilmezler. Çünkü çocuklardan ve masal severlerden ayrılmayı bilmezler. Kısacık hayatın
Tükendi
Sonrası hep aynı. Söz yoruldu. Gülüşler, bakışlar mekanikleşti. Kendimizle kalakaldık. Soluklanmadan. Ara vermeden. Üst üste bindirerek kaygıları. Korkuları. Boş lafları. Ağzımızda çiğneyip dururken hep aynı teraneleri. Aynı sahte gülüşleri. Aynı ucuz numaraları. Bu zincirinden boşanmış kötülükler ortasında onurunu korurken buldum seni. Bilinmedik bir yerde. İsyancı bir uzaklıkta. Bu geçmişi kınalı dünyadan sıtkı sıyrılmış buldum. Acını saklı bir su gibi içine akıtırken. Sesinin aydınlığında. Gümrahlığında.
Tükendi
“Ben bilmek istiyorum; gerçekten de yaşamak dediğimiz şey şu bir avuç yerde yaşlanıncaya kadar dolaşıp durmaktan mı ibaret...” Samed Behrengi, çocukların ve hatta büyüklerin gözündeki erişilmezliğiyle artık Masal Behrengi’ye dönüşmüştür. Onun masallarında kötülüklerin kurnazlıkla el ele verdiği yerde iyilik olanca gücüyle parıldar, yürekleri sevda ateşiyle, yeni yerler keşfetme ateşiyle doldurur. O masal ülkelerinde dünyayı kara bir rengin ardına saklamak isteyenlerin foyası açığa çıkar; dürüstlük, güzellik
Tükendi
"Siyaset bilimi ile sosyoloji disiplinlerinin kesişme alanı" olarak tanımlanabilecek bir konumda yer alan siyaset sosyolojisinin, bu niteliğiyle sosyal bilimler dünyasının en eski "disiplinlerarası" alanı olduğu söylenebilir. Siyaset sosyolojisinin "siyasal gruplaşma ve parti sistemlerinin toplumsal tabanları", "topluluklarda (cemaatlerde) iktidar yapıları", "seçkinler", "çoğulculuk", "toplumsal değişimin tarihsel olarak incelenmesi", "demokrasi model ve kuramları", "siyasal kültür" gibi geleneksel ilgi ala
Tükendi
Kadir Akın, elinizdeki kitapta, Osmanlı Meclis-i Mebûsan’ında Ermeni mebusların yürüttüğü sosyalist muhalefeti mercek altına alıyor. Daha evvel hiç gün yüzüne çıkmamış belgelerin yardımıyla ve resmi tarih anlatısının sağ ve “sol” versiyonlarını tekzip eden bir yaklaşımla genel olarak Türkiye siyaset tarihine, özel olarak da Türkiye sosyalist hareketi tarihine ışık tutuyor. “Kadir Akın, saklı tarihin izinde koşturarak Osmanlı Devleti’nin özellikle son 50 yılına yenilmiş devrimlerin bakış açısından bakıyor
Tükendi
“Subaylar kendi aralarında konuşurken Pir Seycan, ‘Bugün bizim Kerbelâmızdır!’ diye haykırdı. Tok sesi gecenin içinde yayılarak Düldülayağı Kayasında yankılandı. ‘Sakın ola dizleriniz titremesin. Yüreğinizin tellerine korkunun zerresi bile değmesin. Biz ki inanmayız ölüme. Ölüme inanmayanlar hiç korkar mı ondan? Kurt kavlini bozdu, ne söylesek nafile. Bugün bizim Hz. Hüseyin’e karşı imtihanımızdır.Başımız dik bir şekilde onun katarına katılacağız. Davamız kalsın Ulu Divan’a...’”Dersimli bir ailenin Pülümür’
Tükendi
Kadınların işgücü piyasasındaki konumlarını belirleyen şey, geldikleri ve bulundukları ülkelerin ekonomik, siyasal ve sosyal-kültürel yapıları, bir diğer deyişle kapitalist ve ataerkil toplum yapılarıdır. Kadınların işgücüne katılmalarının önündeki engeller, katıldıkları zaman da cinsiyet ve etnisite temelinde yaşadıkları ayrımcılık kapitalizmin, ataerkinin ve ırkçılığın karşılıklı etkileşimiyle belirlenmektedir. Gülay Toksöz bu kitabında söz konusu etkileşimleri göz önünde tutarak göçmen kadınların işgücü
Tükendi
Sinemamızın kadın yıldızları kimlerdir sorusu sorulduğunda Türk sinema tarihi boyunca sinemaya emek vermiş yüzlerce oyuncu arasında birkaç isim aklımıza gelir. Bu isimler onların cazibesine kapıldığımız, oyunculuklarından büyülendiğimiz için mi aklımıza gelmektedir? Yoksa onlara yakıştırılan “Sultan”, “Hanımefendi”, “Afrodit” gibi sıfatlardan dolayı mı yıldız olarak zihnimize kazınmışlardır?Elinizdeki kitap, Türk sinemasında yıldızlığı ve kadın yıldızları ele alarak, sinemada “star sistemini” üreten ve sürd
Tükendi
Elinizdeki kitap, Mahabad Kürt Cumhuriyeti'nin düşüşünden başlayıp İran devrimiyle sonuçlanan 1947-1979 arası dönemde Kürt milliyetçiliğinin İran'da nasıl bir tarihsel özgüllük sergilediğini araştırıyor. Bu otuz yıllık dönemde sürgündeki Kürt milliyetçiliğini, bu milliyetçiliğin siyasi ve ideolojik formasyonunu, örgütsel yapısını ve liderliğini sistematik bir yaklaşımla inceliyor.Yazar, bir yandan sürgünde milliyetçilik olgusunun tarihsel özelliklerine ve Kürdistan'da devrim koşullarında siyasal güçler
Tükendi
Dünya edebiyatının gelmiş geçmiş en büyük dehalarından biri olan; şiir, oyun, hikâye, otobiyografi, estetik, sanat ve edebiyat teorisi ile doğa bilimlerinde birçok esere imza atan Goethe, Yeşil Yılan ile Beyaz Zambak'ı Schiller'in İnsanın Estetik Eğitimi Üzerine Mektuplar adlı eserine yanıt olarak yazmış, bu vesileyle insanın özgürlüğü üzerine görüşlerini dile getirme olanağı bulmuştur. Elinizdeki kitap, eserleriyle dünya edebiyatının zirvesinde yer edinmiş bu büyük yazarın Yeşil Yılan ile Beyaz Zambak'la
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 317 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1