Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 154 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2
Meksikalı yazar Yuri Herrera, Krallığın İşleri'nde akordeon çalıp şarkılar söyleyen evsiz Sanatçı'nın bir sınır krallığına kabul edilişini ve sarayda yükselişini anlatıyor. Yeraltı faaliyetleriyle parlayan, duvarlarının dışında düşmanları, içindeyse hainleri eksik olmayan bir yerdir burası. Yine de Kral, Saray ve Divan üyeleri Sanatçı'yı büyülemiş, o da karşılığında şarkılarıyla dinleyenleri büyülemeyi görev edinmiştir. Saraylıların sıradan hikâyelerinin bile efsanelere dönüştüğü şarkılarla krallığın şanı
Tükendi
Okuyan ve yazan herkes için bir kılavuz. Nedir şu edebiyat denen şey? Neden edebiyat okuruz? Ve nasıl? Edebiyatı rüyalar, siyaset, yaşam, ölüm, sıradanlık ve tekinsizlik gibi konularla ilişkilendiren Şu Edebiyat Denen Şey, edebiyatın neden ve nasıl heyecan verici ve değerli bir öğrenim konusu olduğuna dair bir algı oluşturuyor. Bennett ve Royle edebiyat sevgisini edebi metinlerin ne yaptığı, nasıl çalıştığı, ne türden soruları ve fikirleri ateşlediğine ilişkin bir açıklamayla iç içe işliyor. Şu Edebiyat
Tükendi
Akıp Giden Günlerimiz okuru derin sularına çağırıyor. Alışılmışın dışındaki hikâyeleri odak noktalarındaki sorunlara bağlandıkça derinleşen sekiz öykü. Bazen karakterlerin dalgalı yaşantılarını izleyerek okuyacaksınız, bazen derin anlamların izini sürerken sarsıcı ilişkilere tanık olacaksınız. Kötücül kişilik sorunları, sert çatışmalar, hayaller, beklentiler, ümitsizlikler, bir dizi insanın farklı öykülerde merakla okunan hayatları. Öyküler uzadıkça sıkılaşıyor, hikâyelerin gevşemesine izin vermeyen dokular
Tükendi
Zeynep Ergun Erkeğin Yittiği Yerde'de çağdaş edebiyatımızın üç önemli yazarı Orhan Pamuk, İhsan Oktay Anar ve Elif Şafak'ın tartışma yaratan romanları Kar, Amat ve Baba ve Piç'i odağa alıyor; kadın ve erkek imgelerini, dilin ve kurmacanın toplumsal- siyasal yapılanmasını çözümlediği dört dörtlük bir edebiyat eleştirisi örneği sunuyor. Feminist edebiyat eleştirisine eşsiz bir katkı olan bu değerli çalışma gözden geçirilmiş yeni basımıyla okurlarını bekliyor. "Yaralı, endişeli, hastalıklı erkeklikler; dilsiz,
Tükendi
Şilili genç yazar Paulina Flores "Ne Rezalet" öyküsüyle Roberto Bolaño Öykü Ödülü'ne değer görüldü. Öykülerini topladığı aynı adlı kitabı Ne Rezalet'te aile, dostluk ve ten ilişkilerinden sarsıcı kesitler sunuyor. Doksanların Şili'sinden sosyal medya çağına uzanan bu dokuz öykü travmatik anılar, beklenmedik utançlar ve kabullenilmiş mutluluklarla örülü. İşsizlik ve geçim sıkıntıları, sıradanlık bunalımları, anne baba kompleksleri, tavsayan arkadaşlıklar, ters giden yakınlaşmalar, kötü kahramanlar... Flores'
Tükendi
Çiyil Kurtuluş özel bir öykü anlayışını sürdürüyor. Onunki cüretkâr bir dil ve anlatım biçimi. Yalın mı yalın yazıyor ama bildiği hayatlardan çıkardığı ayrıntıları kaçırmadan okunması gerekiyor. Bu arada sözcük zenginliğini de atlamadan. Uzaktan bakıldığında yere yakın görünüyorsa yanına gidince yüksekte durduğu fark edilebilir. Öykünün tek sözcük fazlası ya da eksiği olmamalı denir, Aramızda Bir Bahçe Yakınlığı bunun iyi bir örneği. Şimdiki zamanların yaşam biçimi içine sıkışmış insanlar, kadınlar ve erke
Tükendi
Pazartesi ya da Salı'da okuyacağınız, fildişi kulesinde yalnızlaşan bir yazarın değil, tam da yazarak insanlarla kucaklaşan bir yaşam müptelasının öyküleri. Artık "kendine ait bir oda"ya kapanmış, kitap kapaklarının hapsettiği o sıkıcı Woolf portresi değil baktığımız. Edebiyatın en özgün imgelerinin mucidine ait bir âlem. İşte bu yüzden Woolf'u görmek, o hülyalı ve soyut portreye bakıp iç geçirmek değil, onun ahenk ve karmaşa arasında gidip gelen oluş âlemini seyretmek. Woolf'u okumak, "kendine ait" olanı d
Tükendi
Şilili yazar Alejandro Zambra'nın deneme ve öyküleri tür ya da konu gibi sınırlara boyun eğmeksizin Serbest Kürsü'de bir araya geliyor. Okumak, yazmak, çeviri, dil ve edebiyat dünyası ekseninde dönen eleştirel ve mizahi bakışı türlü türlü odaktan geçiyor: öğretmenlik, eleştirmenlik, şiir ve müzik, depremler, Santiago, New York ve Meksiko'da yaşamanın farklı deneyimleri, çocukluk, aile hayatı, ebeveynlik... Dilin sesine kulak veren, takıntılarla ve çelişkilerle hemhal olmaya korkmayan yaklaşımıyla Alejandro
Tükendi
1835-1843 yılları arasında yazılan Sönmüş Hayaller Balzac'ın da belirttiği gibi İnsanlık Komedyası'nın (1830-1850) zirvesine yerleşir. Romanı oluşturan üç bölüm, yüzyıl başı Fransa'sının siyasal değişimleriyle toplumsal dönüşümlerini ve roman kahramanının düşüşünü anlatır. Napoléon döneminde İmparatorluk coşkusuyla özdeşleşen romantizmi, Restorasyon Dönemi'yle birlikte kapitalle eşleşen burjuva iktidarını, edebiyatta da gerçekçiliğin yükselişini üç tablo halinde resmeder. Böylece aşk, basın yayın ve sermaye
Tükendi
Romanını yazmaya karar verdin mi? Öyleyse daha fazla erteleme. Mesleğin ya da kişisel sorumlulukların ne olursa olsun romanını yazabilir, hatta bunu bir yılda başarabilirsin. Bu Yıl Romanını Yazıyorsun'da ayrıntılarda kaybolmadan bilmen gereken temel sorunların çözümünü öğrenecek ve romanını nasıl yazacağına dair bir program oluşturacaksın. Tanınmış Amerikalı yazar Walter Mosley bugüne dek elliye yakın kitaba imza attı, pek çok ödüle değer görüldü ve edebiyat jürilerinde yer aldı. Otuz yılı aşkın deneyim
Tükendi
Tarihi anlamak ve kullanmak için, vazgeçilmez... "İnsan 'hatırlıyorum' der ve hemen unutan, bir geçmişi olmayan, her an gerçekten ölen hayvana gıpta eder." -Friedrich Nietzsche- Tarih, unut(a)mayan bir hayvanın geçmişi. İnsanın dışına çıkamadığı bir gerçeklik. Şimdinin olaylarını tartışırken de, gelecek hakkında öngörülerde bulunurken de dönüp bakma gereği duyduğumuz birikim. Ne ki, bir yandan tarihi yaparken bir yandan da tarihe bakmak çelişkili de bir durum gibi görünüyor. Öyleyse tarihsel birikimi
Tükendi
Meksikalı yazar Yuri Herrera, Dünyanın Sonunu Önceleyen İşaretler'de kadın kahramanı Makina'nın, kardeşini bulmak için Gabacho topraklarına geçiş macerasını anlatıyor. Ucunda hayal kırıklığı, başkalaşım ve ölüm tehlikesi olan bu yolculukta Makina'nın dört patrondan da yardım alması şart. Evine dönebilmek için kardeşinin izini sürmek ve bu maço erkekler dünyasında hayatta kalmayı başarmak zorunda. Herrera'nın Dante'nin İlahi Komedya'sına benzetilen üç romanından ikincisi Dünyanın Sonunu Önceleyen İşaretler,
Tükendi
Bilimin sınırların(d)a eleştirel bir yolculuk. Bilim Felsefesi, modern dönem insanına yeni bir bakışın kapısını aralayacaktır... Bilim, dünyayı anlayabilmemizde rol üstlenen en önemli etkinliklerden biri. Bu bakımdan, özellikle yeniçağın başlangıcından bu yana, getirdikleriyle hem günlük hayatımızı hem de düşünme biçimimizi belirleyen bir yana sahip. Peki ama böylesine merkezi bir yere sahip bilim hakkında ne biliyoruz? Yaptığımız atıfların ne kadarının bilimde bir karşılığı var? Bilimsel bilginin g
Tükendi
Aşk önemsiz bir iştir, çünkü ilanihaye tekrarlanabilir. Sanatlarda ve felsefede 19. yüzyıl ile 20. yüzyıl, modern ile modernist arasındaki köprüyü ya da kopuşu işaretleyecek olsak, kuşkusuz bunun mimarı ya da dinamitçisi Alfred Jarry olurdu. Nitekim Rimbaud'nun "Mutlak modern olunmalı" sözünü her yönüyle üstlenmiştir o. Avangardlar, Fütürizm, Kübizm, Dada, Sürrealizm, varoluşçuluk, vahşet tiyatrosu, absürd tiyatro, Oulipo, hepsi bir şekilde Jarry'den ve 'Patafizik edebiyatından beslenir. 1902'de yüzyıl dö
Tükendi
Bir şiir ve felsefe klasiği. "Türlü türlü yollardan gider insan." Novalis'in Sais Çırakları adlı şiirsel ve felsefi romanı, insanın doğayı anlama ve doğayla ilişkilenme çabasına yönelik bir yol/yolculuk niteliğindedir. Sais şehrine yol alan çıraklar doğanın işleyişindeki, kökenindeki, temelindeki gizemli ilkeleri ve insanın doğayla kurduğu muhtelif ilişkileri keşfetme uğraşındadır. İlk bakışta oldukça soyut, farklı sesler bir araya geldikçe hayli somut bir portre ortaya çıkar. Paul Klee ile Novalis'in yo
Tükendi
"İnsan olmak anlam yaratmak, yaratılan anlamların yöneliminde yaşamak, yaşananları yorumlamaktır." – Doğan Özlem Doğan Özlem çeşitli konuşma metinlerinden ve yazılarından oluşan Tartışmalar'da doğa bilimleri ile sosyal bilimler, Batı ile Doğu, evrenselcilik ile tekilcilik, pozitivizm ile tarihselcilik, devlet ile hukuk, dil ile şiir, anlam ile yorum gibi ikilikli, tartışmalı kavramların ayrıştığı ve kesiştiği noktaları tarihselci ve tekilci yaklaşımıyla değerlendiriyor. Doğan Özlem, eylemleriyle tarihi y
Meksikalı yazar Yuri Herrera, Bedenlerin Göçü'nde ölümcül bir salgının pençesine düşmüş isimsiz bir şehri anlatıyor. Sokaklarda ölümün kol gezdiği ama kimsenin ölüm korkusuyla hareket etmediği, insanların adlarından çok lakaplarıyla bilindiği suç kokan bir şehir burası. Hükümet "Endişelenecek bir şey yok" dese de halkı her türlü ilişkiden kaçınmaya, yerlerinden kıpırdamamaya çağırıyor. İnsanların bir kısmı eve kapanırken bir kısmı da randevuevlerine gitmeyi, kafayı bulup belaya bulaşmayı sürdürüyor. Tüm bu
Colin Wilson'ın kendi yabancılık deneyiminden hareketle iki yıl boyunca Britanya Müzesi kütüphanesine kapanarak yazdığı, 1956'da yayımlandığında büyük sansasyon yaratan ve otuzdan fazla dile çevrilen felsefi-edebi incelemesi Yabancı varoluşçuluğun "Nasıl yaşamalı?" sorusunu enine boyuna kat ediyor. Edebiyat, sanat, felsefe ve dinsel deneyimin hakikatlerini merkeze aldığı varoluşçu fenomenolojiyle romantizmden modernizme, mistisizmden çağdaş psikolojiye kapılar açıyor. Sartre ve Camus'den Nietzsche ve Van G
Tükendi
Felsefe yapısı gereği antropontolojiktir; felsefe ancak insan varoluşuyla "kendisi" olmaktadır. "Felsefenin Gör Dediği" ana başlığı altında yayımlanan Antropontoloji ya da İnsan-Varlıkbilgisi çerçevesinde, insan ile felsefe arasındaki "arada olma" ortak paydasından yola çıkılarak, felsefenin doğasıyla insanın doğası arasında ya da insanın doğasıyla felsefenin doğası arasında bağ kuruluyor ve felsefenin varolana yönelttiği keskin bakışın sonucunda görülenlerin neler olduğu ortaya konuyor. Felsefe keskin bak
Tükendi
"Akademik Yeterlilik Sınavı'na girmek için önümüzde yıllar vardı ama öğretmenlerin büyük kısmı ta o zamandan bizi çoktan seçmeli sorulara alıştırmaya çalışıyordu. Yazmaya gerek yoktu, fikir belirtmeye gerek yoktu, herhangi bir şey, kendine ait bir fikir geliştirmeye hiç gerek yoktu: Sadece oyunu oynamak ve tuzağı tahmin etmek yetiyordu." Yeni kuşak Latin Amerikalı yazarların en önemlilerinden görülen Şilili Alejandro Zambra, Soru Kitapçığı'nda üniversiteye giriş sınavı ile kurmacayı harmanlayarak türler öt
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 154 kayıt bulunmuştur Gösterilen 20-40 / Aktif Sayfa : 2