Gürsel Aytaç, bu kitabında dünya edebiyatında bir edebî tür olarak denemenin doğşunu, gelişimini; geleneksel ve modern boyutlarıyla Alman ve Türk edebiyatlarındaki serüvenini irdeliyor, karşılaştırmalar yapıyor. Türün kurucusu kabul edilen Montaigne ve Bacon´dan başlayıp Almancada Lessing, Herder, Goethe, Th. Mann ve Heinrich Mann, Musil, Benjamin gibi önemli denemecilerle deneme türünü, Alman kültür coğrafyasında 20. yüzyıla kadar izliyor: Bu dikkat 2003 yılına kadar yayımlanan incelemeleri kapsayacak şeki
Kitle ileşitim araçlarının yaygınlaşması ve etki gücünün anlaşılması, özellikle 1980'li yıllardan başlayarak yoğunlaşan medya teorileri araştırmalarına neden oldu. Medya üzerine kuramsal araştırmalar, kimi yerde edebiyat biliminin yanı sıra, kimi yerde de genel edebiyat biliminin çatısı altında yürütülmekte. Amerikalı araştırmacıların başı çektiği iletişim bilimi yayınlarının yanı sıra, Alman edebiyat bilimcilerini konuya yaklaşımlarının ortaya koyan çok sayıda Almanca kitap veya bilimsel makaleden yararlan
Alman dilinde eser veren edebiyatların; Federal Alman, Demokratik Alman, Avusturya ve İsviçre edebiyatlarının önemli temsilcileri ve eserleriyle ele alındığı çalışmada, pluralist edebiyat tarihi metoduyla akımları, yazarları ve eserleri, tarihi, felsefi, sosyolojik, kültürel etmenlerin bileşkesi halinde yorumlanarak tanıtılmaya çalışılmıştır. Üniversitelerimizin Alman dili ve edebiyatı öğrencilerinden başka edebiyat meraklılarına da faydalı olacaktır.
Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesinde uzun yıllardır Alman Edebiyatı dersleri veren Prof. Dr. Gürsel Aytaç, daha önce çeşitli yayınevlerinde yayımlanmış ´Yeni Alman Edebiyatı Tarihi´ adlı kitabında Alman Edebiyatı Tarihinin 16. yüzyıldan başlayarak 20. yüzyıl başlarına kadarki gelişimini, edebiyat akımları, akımların önemli temsilcileri ve eserleri ile anlatmaktadır.
Üniversitelerin Alman Dili ve Edebiyatı bölümlerinde okuyan öğrencilere, karşılaştırmalı edebiyat üzerinde çalışanlara Türkçe yazılmış bir der
Genel edebiyat biliminin son zamanlarda bir dönüm yaşadığını biliyoruz. Bu, salt biçim üzerine durmaktan bıkıp ağırlığı, eserin içerdiği konuları sorgulamaya vermektir. Ama üzerinde önemle durmak istediğim şey, bunun asla konu özetleme demek olmadığıdır. İçeriğe, alanlar arası bilgi birikimiyle yaklaşmaktır yeni eğilimin aslı. Edebiyatla toplum arasındaki bağı fark edip edebiyat biliminin sosyolojiyle birlikte çalışması oldukça eskilere ait bir ortaklıktır. Yeni olan, şimdilerde kültürbilim şem
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için, amaçlarla sınırlı ve gizliliğe uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Çerezleri nasıl kullandığımızı incelemek ve öğrenmek için Çerez Politikamızı inceleyebilirsiniz.