Anasayfa Arama sonuçları
Sonucu Daralt
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 15 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1
Evliyâ Çelebi, Seyahatnâmesinin altıncı cildinde seyahatini tamamen Avrupada geçirmiştir. Elinizde bulunan bu altıncı cilt doğu Avrupa ve özellikle Macaristan tarihi açısından çok önemlidir. Konunun öneminin farkında olan Macarlar (Macar Encümen-i Dânişi), Osmanlı döneminde eski harflerle basılan altıncı cildin baskısına yardım etmişti. Hatta Macar Türkolog Armin Vambery bu cilde bir Dîbâce yazmıştır. Evliyâ Çelebinin gezip dolaştığı pek çok ülkede olduğu gibi Macaristanda da o gün mevcut olan kaleler, şehi
Tükendi
Evliyâ Çelebi, Seyahatnâmesinin sekizinci cildinde Batı Trakya üzerinden Mora yarımadasına geçip Girit seferi için asker toplar, ardından Girite geçer. Giritte 3 sene kaldıktan sonra Arnavutluka geçer, oradan Balkanlardan Tekirdağa gelir. Çok uzun süren ve Osmanlıya çok pahalıya mal olan Girit fethine katılıp bütün savaş sahnelerini bize anlatır. Bu ciltte gezdiği yerler: Batı Trakya, Dimetoka, Ferecik, Gümülcine, Kavala, Siroz, Selânik, Alasonya Kalesi, Tırhala Kalesi, Atina, Mora Yarımadası, Kefalonya, An
Tükendi
Evliya Çelebi Seyahatnâmesi, bir on yedinci yüzyıl klasiği olarak hem zevkle okunabilecek bir edebiyat eseri hem de tarih, dil, halkbilimi, sanat tarihi, topografya, dinler tarihi, tasavvuf tarihi ve yerel tarih araştırmacıları için kaynak niteliği taşır. Asya, Avrupa ve Afrikada gezip gördüğü yerler için yalnızca onun kullandığı bir dil ve bakış açısı ile tanıklık eden Evliya Çelebi, on ciltlik dev eserinin birinci cildiyle aynı zamanda ilk Türkçe İstanbul Monografisini de yazmıştır. Adlarını vermiş olsa
Tükendi
Evliya Çelebi Seyahatnâmesi, bir on yedinci yüzyıl klasiği olarak hem zevkle okunabilecek bir edebiyat eseri hem de tarih, dil, halkbilimi, sanat tarihi, topografya, dinler tarihi, tasavvuf tarihi ve yerel tarih araştırmacıları için kaynak niteliği taşır.
Tükendi
Evliya Çelebi Seyehatnamesi´nin ikinci cildi de "günümüz Türkçesiyle" yayımlanmış bulunuyor. Seyahatname´nin özgün diliyle yayımlanan ciltlerin gördüğü ilgi, onun doğrudan yazma nüshalarından sadeleştirilerek yapılmış yeni bir basımını da zorunlu kılmıştır. İkinci cilt, İstanbul´dan Mudanya´ya deniz yoluyla gerçekleştirilen kısa fakat çok güzel hikaye edilmiş bir yolculukla başlar. Eski payihat Bursa´dan sonra Bolu üzerinden Karadeniz kıyılarındaki Trabzon başta olmak üzere büyüklü küçüklü belli başlı şehi
Tükendi
Seyahatnâme serisinin belki de en renkli cildi bu olsa gerek. Hem çok yerler gezip görür, hem çok savaşlara katılır, hem de inanılması güç maceralar yaşar. Evliyâ Çelebi, Seyahatnâmesinin dördüncü cildinde, Osmanlı Devletinin doğu ve güneydoğu bölgelerinde gezip dolaşır, dost meclislerinde bulunur, ziyafetlere konar, savaşlara katılır, tehlikelere atılır, bazen de tatlı canını zor kurtarır. Özellikle gezdiği bölgelerin yerleşik kavimlerini, inançlarını, âdetlerini, yiyecek ve içeceklerini başka bir kaynakta
Tükendi
Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesinin onuncu ve son cildi tamamen Afrika kıtasına ayrılmıştır. Hac seyahatinden Mısıra döndüğünde Mısırın bütün şehirlerini gezip görmüştür. Nil Nehrinin Mısır için ifade ettiği önemi gördükten sonra Mısırın hayatı ve can damarı olan Nilin doğduğu yeri merak etmiş ve bu büyük nehri takip ederek ekvatora kadar gitmiştir. Dönüşte Sudandan Habeşistana, oradan Somaliye geçmiş, buradan da sahili takip ederek Cibuti üzerinden tekrar Mısıra gelmiştir. Afrika toplumları ve Mısır ile ilgili
Tükendi
Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesinden seçilmiş en meraklı, en ilginç ve en heyecanlı hikâyeleri bir arada: Edirneden Vana, İstanbulun fethinden Bursa mesirelerine, ip cambazlarından sihirbazlık gösterilerine... Evliyâ Çelebi, Seyahatnâme adlı büyük eseriyle, dünya kültürüne ve tarihine kaynaklık yapmış, ışık tutmuştur. 17. yüzyılda yaşamış bu büyük Türk gezgini, kendi deyimiyle 51 yılda, yedi iklimi ve on sekiz padişahlığı gezip dolaşmış, oralarda gördüklerini, öğrendiklerini, dinlediklerini ve o yerlerle ilgili
Tükendi
Yapı Kredi Yayınlarının 1996da Bütünüyle İstanbulu Anlatan İlk Kitabı Yayımlayarak Başlattığı Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi, 10. Kitapla Tamamlandı. Dev külliyatın son kitabı. Halkları, coğrafi özellikleri, şehirleri, idari ve askeri yapısı, camiler, tekkeler, esnaflar ve şaşılacak şeyler olmak üzere bütünüyle Mısır ve çevresini anlatmaktadır. Evliyâ Çelebi Seyahatnâmesi'nin X. cildinde de daha önce yayımlanan ciltlerde olduğu gibi basit çeviriyazı sistemi kullanılmıştır. bu cilt, orjinal yazma olarak kabul
Tükendi
Vakıf müessesesi ve Efkaf Nezareti Osmanlı Devletinde diğer koşullardan çok ayrı bir özellik arz etmekteydi.Başta padişah ve aile efradı olmak üzere devlet yöneticileri asker,ulema ve halktan zengin olanlardan pek çok şahıs vakıf vücuda getirmeye çalışmışlar ve bu yolda büyük gayretler sarfetmişlerdir.Bunun sonucunda medreseler ve kütüphaneler gibi ilim müesseseleri ;hastane ,han ,hamam ve kervansaraylargibi sağlıkmve sosyal yardım müesseseleri ve çeşme,sebil,köprü,yol gibi bayırdırlık eserleri vücuda gelmi
Tükendi
Evliyâ Çelebi'nin Asya'dan Avrupa'ya, Avrupa'dan Asya'ya cevelânı, Seyahatnâmesi'nin beşinci cildi ile devam ediyor. Bakış açısı, bir araya getirdiği bilgi, öykü ve her türlü "söz" ile "okuyanı, dinleyeni, yazanı" olanca gerçekliği - ya da kimilerine göre gerçekdışılığı - ile şaşırtan, hayretler içinde bırakan "Seyyâh-ı Fakîr"in, "Seyâhat yâ Resûlallah!" dileğinden sonra çıktığı yolculukların sonu gelmiyor.Kimi "devletlü"lere hizmet, kimi gerçekten görme tanıma hevesiyle çıkılan bu yolculuklar sırasında men
Tükendi
Kıvançlıyız; elinizdeki kitap ile Seyahatname'nin bir cildi daha okuyucuya kazandırılmış oldu. Sevinçliyiz; Evliya Çelebi' yi yaşatmaya inanan bir ekiple birlikteyiz. Azimliyiz; gün gelecek son cildin de yayınlandığını göreceğiz. Ve inanıyoruz; kalıcı bir hizmet yapıyoruz. Tadımlık giriş Seyahatnâme'nin III. cildi en çok bilinen ve güvenilir kabul edilen Topkapı Sarayı Kütüphanesi Bağdat Köşkü 305 numaralı nüsha esas alınarak hazırlandı. XVII. yüzyıl Anadolu Türkçesi ile birlikte biraz da Evliya'nın biz
Tükendi
19 Ağustos 1630 gecesi, rüyasında gördüğü Hz. Peygamber'in elini öperken heyecanlanıp "Şefaat ya Resullah" diyecek yerde, "seyahat ya Resullah" diyerek kendi geleneğine farklı bir kapı aralayan garip bir gezgin, tam kırk yıl boyunca bütün Osmanlı coğrafyasını adım adım dolaştı. Kimi zaman han odalarında menakıb dinledi, kimi zaman da çarşıların kalabalığına karışıp değişik kültürlerin insanlarıyla tanıştı. Zengin konaklarına misafir oldu; dağ başlarında, terkedilmiş kalelerde bir ateşin etrafına toplanmış b
Tükendi
19 Ağustos 1630 gecesi, rüyasında gördüğü Hz. Peygamber'in elini öperken heyecanlanıp "Şefaat ya Resullah" diyecek yerde, "seyahat ya Resullah" diyerek kendi geleneğine farklı bir kapı aralayan garip bir gezgin, tam kırk yıl boyunca bütün Osmanlı coğrafyasını adım adım dolaştı. Kimi zaman han odalarında menakıb dinledi, kimi zaman da çarşıların kalabalığına karışıp değişik kültürlerin insanlarıyla tanıştı. Zengin konaklarına misafir oldu; dağ başlarında, terkedilmiş kalelerde bir ateşin etrafına toplanmış b
Tükendi
Sadece stokta olanlar : 
Toplam 15 kayıt bulunmuştur Gösterilen 1-20 / Aktif Sayfa : 1